GÜNDEM - 22 Eylül 2025 Pazartesi 09:25

Anadolu’nun kaybolmaya yüz tutan mesleği: Kalaycılık

A
A
A

Anadolu’da günlük yaşamla iç içe geçmiş bir meslek olan kalaycılık artık kaybolmaya yüz tutmuş meslekler arasında sayılıyor. Bakır kullanımının maliyetli olması ve azalması, meslekte yeni usta yetişmemesinde önemli bir rol oynuyor.

Günlük yaşamın vazgeçilmezlerinden ve en eski malzemelerden biri olarak bilinen kalay, gümüş renginde, bakır kapları kalaylama işinde kullanılan yumuşak bir maden olarak tanımlanıyor. Özellikle pişirme için kullanılan bakır eşyaların hava ile teması sonrası oluşan zararları önleyerek sağlıklı bir yüzey oluşmasını sağlayan kalay hem bakırı, hem içinde pişirilen yemeği korumasıyla biliniyor. İhtiyaç duyulduktan sonra belirli bir ısı verilen bakır ürünler, kalay işleminden geçiriliyor.

"Yeniden çıkar yetişmiyor"

Ordu’da kalay ustası Davut Gündüz (36), mesleğin gün geçtikçe unutulmaya yüz tuttuğunu söyledi. Mesleğini imkanlar dahilinde sürdürmeyi düşündüğünü kaydeden Gündüz, "İlk olarak bakırlar yıkanıyor, sonrasında kalay tezgahında belirli bir ısı uygulanıyor ve kalayı yapılıyor. Eskiye göre bakır kullanımı ve kalaycılıkta azalma var. Maliyetli olduğu için kimse yapmak istemiyor. Bu da kalaycılık mesleğinin azalmasına neden oldu, kimisi mesleği bıraktı, kimisi vefat etti ve arkasından çırak yetiştiremedi" dedi.

Anadolu’nun kaybolmaya yüz tutan mesleği: Kalaycılık

"Doğru kullanılırsa uzun süre kalaya gerek kalmıyor, kalay yapılmazsa insanı zehirleyebilir"

Bakır eşyaların kalay fiyatlarının boyutuna göre değiştiğini kaydeden Gündüz, "En küçük bakır yumurta sahanları 200-250 liraya kalay yapılıyor. Boyutuna göre de fiyatları değişiyor. Bakır ocakta yakılmazsa ve bulaşık makinesine atılmazsa uzun süre kullanılabiliyor. Eğer bakır ürünlerin içerisinde kırmızılık çıkmaya başlarsa kalay gereklidir. Kalay yapılmazsa bir süre sonra yapılan yemek zehirlenmeye neden olabilir. Ama lezzet ve sağlık olarak bakır çelik ürünlere göre daha güzel" diye konuştu.

Selim Kuşcu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara 40 yıllık para koleksiyonunu Gazze’ye bağışlamak istiyor Ankara’da 76 yaşındaki koleksiyoner Memduh Aydemir, 40 yıldır hobi amaçlı topladığı para koleksiyonunu satarak elde edilecek geliri Gazze’ye bağışlamak istiyor. Ankara’da yaşayan koleksiyoner Aydemir, yaklaşık 40 yıldır hobi amaçlı topladığı para koleksiyonunda 200 farklı ülkeye ait banknot ve madeni parayı bir araya getirdi. Koleksiyonunun güncel değerinin 400 bin lira olduğunu belirten Aydemir, para koleksiyonunu satarak elde edilecek geliri Gazze’ye yardım amacıyla bağışlamak istediğini ifade etti. "Gazze’ye ufak bir yardımda bulunursak o da bizim için büyük bir şereftir" Yaklaşık 40 yıldır hobi amaçlı para topladığını vurgulayan Memduh Aydemir, "İsrail’in Gazze’de yaptığı katliamı hepimiz biliyoruz. Bir Müslüman olarak hepimize görev düşüyor. Belki onlara gücümüz yetmeyebilir ama bizim yapacağımız şey dua etmek. Ayrıca Gazze’deki kardeşlerimize yardım edebilmek için herkes gönlünden ne koparsa ikramda bulunursa iyi olur. 1985 yılından bugüne kadar 40 yıldır amatör olarak para koleksiyonu yapıyorum. Paraları hobi olarak topluyorum. İhtiyacım olduğu zaman bir kısmını satıyorum, ihtiyacımı karşılıyorum sonradan elime para geçince tekrar alıyorum. Şu anda elimde 200 ülkenin kağıt parası var. Bunların yüzde 95’i çil, yüzde 5’i ise temiz durumdadır. Koleksiyonun içinde 100 liralık para da var, 5 bin liralık para da var. Bu koleksiyonu Gazze’deki kardeşlerimiz için açık artırma ile satışa sunmak istiyorum. Bir iş adamının veya gönüllü birisinin bu parayı satın almasıyla Gazze’ye ufak bir yardımda bulunursak o da bizim için büyük bir şereftir" dedi. "Koleksiyonum bana göre 300 bin liradan aşağı değil" Para koleksiyonun satışından elde edeceği geliri Gazze’ye bağışlamak istediğini ifade eden Memduh Aydemir, "Paraların bana maliyeti 400 bin lira ama bu koleksiyonu para alıp satanlara satmak istersek onlar çok ucuza alırlar çünkü onlar alıp satıyor ve birikmiş para da vermiyorlar. 400 bin liralık koleksiyona 100 ile 200 bin lira verirler. Koleksiyonum bana göre 300 bin liradan aşağı değil. Bunu 300 bin liradan açık arttırmaya sunacağım. İş adamlarına sesleniyorum, siz de yardımda bulunun. Dünya malı dünyada kalır, ahiretimize ne götürürsek o bizim için kârdır" diye konuştu.
Çankırı Batı Karadeniz’in fatihi Emir Karatekin Bey’in kabrini her yıl binlerce kişi ziyaret ediyor Batı Karadeniz’i fetheden ilk Müslüman Türk komutan olma unvanını taşıyan Emir Karatekin Bey’in Çankırı’daki kabri ziyaretçilerinden büyük ilgi görüyor. 1074 yılında Çankırı’yı fetheden, ardından Kastamonu ve Sinop’u da alarak Batı Karadeniz’in fethinde önemli rol oynayan Emir Karatekin Bey’in Çankırı Kalesi’ndeki türbesi, yüzyıllardır ziyaretçilerini kabul ediyor. Batı Karadeniz Bölgesini fetheden ilk Müslüman Türk komutanı olarak anılan Selçuklu Komutanı Emir Karatekin Bey’in 1106 yılında vefat ettiği belirtiliyor. Eşi Meryem Hatun ile iki çocuğuna ait kabirler de Emir Karatekin Bey’in türbesinde bulunuyor. Tarihi Çankırı Kalesi içinde yer alan türbe de vatandaşlardan yoğun ilgi görüyor. Türbeyi ziyaret eden vatandaşlar, Kur’an-ı Kerim okuyarak Emir Karatekin Bey için dua ediyor. "Karatekin Bey’in türbesine gelince huzur buluyorum" Türbeye ziyarette bulunan Nazire Softa, "Çankırı’mızın fatihi Karatekin Bey’in türbesini ziyarete geldim. Sıklıkla burayı ziyaret ederim. Karatekin Bey Çankırı’yı fethetmiştir. Çevre ilerden de bu türbeye çok sayıda ziyaretçi geliyor. Ben Karatekin Bey’in türbesine gelince huzur buluyorum. Herkesin burayı ziyaret etmesini çok isterim. Biz ailece böyle türbeleri ziyaret ederiz. Küçük yaştan itibaren çocuklarımı da getirmekteyim. Böyle yerlerin boş kalmaması lazım" diye konuştu. "Burası insana ferahlık veriyor" Türbenin sorumlusu olmaktan gurur duyduğunu söyleyen Nezahat Civelek ise, "Bu türbede olmaktan çok mutluyum. Burada görevli olmaktan gurur duyuyorum. Herkesin burayı ziyaret etmesini tavsiye ederim. Burası insana ferahlık veriyor. Karatekin Bey, Batı Karadeniz’deki savaşı kazanan komutandır. Karatekin Bey burada vefat ettiği için burada yatıyor. Hanımı Meryem hatun ve kızları da burada yatmaktadır. Rabbim gelenlerin dualarını kabul etsin" dedi.