POLİTİKA
Baybatur’dan Manisa’da kardeşlik mesajı 05 Aralık 2025 Cuma - 22:51:48 AK Parti Manisa Milletvekili Murat Baybatur, "Terörsüz Türkiye" sürecine destek amacıyla Manisa’daki kanaat önderleri, iş insanları, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve çeşitli siyasi partilerin temsilcilerinin katılımıyla "Adımız Türkiye, Soyadımız Kardeşlik" programı düzenledi. Geniş katılımla gerçekleşen buluşmanın, kentte toplumsal birlik ve dayanışmayı güçlendirmeye yönelik önemli bir adım olduğu belirtildi. Programda konuşan Baybatur, Türkiye’nin son 40 yıllık terörle mücadelesinde kritik bir aşamaya gelindiğini vurgulayarak, "Türkiye’de terör konusu sona erme aşamasına geldi." dedi. Şehit ailelerinin hassasiyetlerinin gözetilerek yürütülen sürecin kararlılıkla devam ettiğini ifade eden Baybatur, Gabar’da bulunan petrol başta olmak üzere bölgedeki yer altı kaynaklarının ülke ekonomisine önemli katkılar sunacağını belirtti. Türkiye’nin savunma sanayisindeki gelişmelere de değinen Baybatur, "Kendi İHA, SİHA, Akıncı ve Kızılelma projelerimiz artık bağımsızlığımızın sembolü oldu. Türkiye, dostlarına güven veren, düşmanlarına ise caydırıcı güç gösteren bir devlet haline geldi." diye konuştu. Baybatur, AK Parti’nin 23 yılda Manisa’ya kazandırdığı yatırımları da aktararak, modern hastaneler, eğitim yatırımları, sulama projeleri ve ulaşım çalışmalarının kentin çehresini değiştirdiğini ifade etti. Yapımı süren Gediz Kavşağı, meslek lisesi kampüsü, küçük sanayi sitesinin taşınması, kentsel dönüşüm ve yakında açıklanacak millet bahçesi projelerinin Manisa’ya değer katacağını söyledi. Konuşmasında, yakın zamanda vefat eden Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’i rahmetle anan Baybatur, "Sevdamız Manisa’dır; adımız kardeşliktir; soyadımız Türkiye’dir." dedi. Programda konuşan eski İl Genel Meclisi Başkanı Hayrullah Solmaz, MAGİD Başkanı Aslan Yılmaz, MESKOP Başkanı Recep Çınar, iş insanları ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri, Baybatur’a teşekkür ederek Manisa’daki birlik ve kardeşlik ortamının önemine vurgu yaptı. Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimleri Derneği Manisa Şube Başkanı Yusuf Kıyışkan ise terörle mücadelenin hiçbir zaman etnik kökenler arasında bir çatışma olmadığını belirterek, "Bu mücadele hain bir örgütle oldu. Vatanımıza kasteden elbette hesabını vermelidir." ifadelerini kullandı. Programda konuşan Tarihçi-Yazar Prof. Dr. Mehmet Çelik, Kent Konseyi Başkanı Hakkı Bayraktar, Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Yılmaz ve Manisa OSB Başkanı Sait Türek de kentteki birlik ruhunun önemine dikkati çekti. Manisa Valisi Vahdettin Özkan, programın değerine işaret ederek, etkinlik kapsamında davetliler adına geçtiğimiz yaz orman yangını yaşanan Yukarıkayapınar Mahallesi’nde fidan dikilmesinin ayrıca anlam taşıdığını söyledi. Program, birlik ve kardeşlik mesajlarının verilmesinin ardından sona erdi.
05 Aralık 2025 Cuma - 21:15 Adalet Bakanı Tunç Hukuk Fakültesi öğrencileri ile buluştu Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Trabzon’da katıldığı açılış ve temel atma programlarının ardından Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaret etti. Bakan Tunç’a Trabzon Valisi Aziz Yıldırım, Cumhuriyet Başsavcısı Sedat Çelik, AK Parti Trabzon Milletvekilleri Adil Karaismailoğlu, Yılmaz Büyükaydın ve Vehbi Koç ile HSK 1. Daire Başkanı Turan Kuloğlu eşlik etti. Heyeti, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç ve belediye yetkilileri karşıladı. Şehirde devam eden projeler ve planlanan yatırımlar hakkında Bakan Tunç’a bilgi veren Başkan Ahmet Metin Genç, merkezi hükümetle yürütülen iş birliğinin Trabzon’un gelişiminde önemli bir rol oynadığını vurguladı. Bakan Tunç da, Türkiye genelinde olduğu gibi Trabzon’da da adalet hizmetlerinin en iyi şekilde yürütülmesi için desteklerinin süreceğini ifade etti. Ziyaretin sonunda Başkan Genç, Bakan Tunç’a Trabzon’un kültürel mirasını temsil eden bir ibrik ile Trabzonspor forması hediye etti. Bakan Tunç daha sonra Büyükşehir Belediyesi Meclis Salonu’nda düzenlenen TBMM Simülasyon Programı’na da katıldı. Trabzon Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencilerinin organize ettiği programda 70 öğrenci; Aile Komisyonu, Bütçe Komisyonu, Adalet Komisyonu ve İçişleri Komisyonu oluşturarak kanun tekliflerini tartıştı ve gerçek TBMM ortamını deneyimledi. Öğrencilere hitap eden Bakan Tunç, Parlamenter Sistem ile Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi arasındaki farklar hakkında bilgi vererek genç hukukçulara tavsiyelerde bulundu.
05 Aralık 2025 Cuma - 18:54 Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Uraloğlu: "Erzincan-Erzurum-Kars tren hattı etüt proje çalışmaları devam ediyor" Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 379 kilometre uzunluğundaki Erzincan-Erzurum-Kars hızlı tren hattı etüt proje çalışmalarının devam ettiğini belirterek, "Erzincan-Erzurum arası 173 kilometrelik kesimin projesini tamamladık. Erzurum-Kars arası 206 kilometrelik kesimde ise yüzde 90 ilerleme sağladık. Proje çalışmalarını 2026 yılı ilk yarısında tamamlamayı hedefliyoruz" dedi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Erzurum-Rize arasında yapımı devam eden Kırık ve Dallıkavak taneli inşaatlarındaki incelemelerini ardından Erzurum Valiliği’nde düzenlenen koordinasyon toplantısına katıldı. Bakan Uraloğlu, Dadaşlar diyarı, Nene Hatunların, İbrahim Hakkıların şehri, Erzurum’da olmaktan büyük bir mutluluk ve gurur duyduğunu belirterek, "Bugün sabah saatlerinden itibaren, önce Erzurum-İspir-Rize Devlet Yolu’nun en kritik noktası Kırık Tüneli şantiyemizde incelemelerde bulunduk. Ardından Dallıkavak Tüneli sahasını ziyaret ederek orada da devam eden çalışmaları yerinde gördük. Bu iki dev proje, Erzurum’un zorlu coğrafyasında azimle, kararlılıkla ve büyük bir titizlikle ilerliyor. İnşallah kısa süre içerisinde bu eserleri de milletimizin hizmetine sunacağız" dedi. 126 milyar liralık yatırım Bakan Uraloğlu, Erzurum Valiliğinde düzenlenen koordinasyon toplantısında Vali, milletvekilleri, belediye başkanları, il ve ilçe teşkilatları ve şehrin kanaat önderleriyle bir araya geldiklerini ifade ederek, "Erzurum’umuzun ihtiyaçlarını, taleplerini ve geleceğe dair hedeflerimizi masaya yatırdık, geniş istişarelerde bulunduk. Erzurum, tarih boyunca Anadolu’nun kilidi, Kafkasya’nın kapısı, doğunun incisi olmuştur. Çifte Minare’den, Üç Kümbetler’e Tortum Şelalesi’nden, Palandöken’e kadar eşsiz bir medeniyet, kültür ve doğa hazinesidir. Aynı zamanda sanayisi, tarımı, hayvancılığı, kış turizmi ve lojistiğiyle ülkemizin stratejik merkezlerinden biridir. Biz, AK Parti hükümetleri olarak, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, Erzurum’u asla ihmal etmedik, etmeyeceğiz. Son 23 yılda Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak Erzurum’umuzun ulaşım ve iletişim altyapısına yaklaşık 126 milyar lira yatırım gerçekleştirdik" dedi. Kop Geçidi tarihe karışacak Bakan Uraloğlu, "2002’de 49 kilometre olan bölünmüş yol uzunluğunu 624 kilometreye,40 kilometre olan bitümlü sıcak karışım kaplamalı yol uzunluğunu ise 629 kilometreye çıkardık. 2018’de Erzurum ve Rize’nin yıllarca sabırsızlıkla beklediği İkizdere-İspir yolu üzerindeki Ovit Tüneli’ni açtık. 2021’de Pirinkayalar Tünelini de açarak dar ve keskin 22 virajın yer aldığı, ağır kış şartlarında trafik akışının kesintiye uğradığı Pirinkayalar Geçişi’ni konfor ve güven içinde kat etmeye başladık. Yine, Horasan-Karakurt Yolu, Aksukapı Köprülü Kavşağı, Çobandede-Hınıs-Varto, Erzurum-Çat-Karlıova, Erzurum-Tekman Yolları gibi önemli projeleri de tamamladık. Kop Dağı Tüneli Geçişini de kapsayan Trabzon - Aşkale Yolu, Çirişli Tüneli ve Bağlantı Yolları, Erzurum Kuzey Çevre Yolu Üst Yapı Onarımı, Dallıkavak Tüneli, Pasinler Şehir Geçişi BSK yapımı gibi 12 önemli karayolu projemizin de yapımına devam ediyoruz. Özellikle bugün yerinde incelediğimiz Ovit Tüneli’nin hem devamı hem de tamamlayıcısı nitelikte olan Kırık Tüneli tamamlandığında Erzurum-İspir-Rize yolunu 33,2 kilometre kısaltacak, seyahat süresini de 40-60 dakika arasında azaltacaktır. Erzurum-İspir yolu üzerinde bulunan 3.105 metre uzunluğundaki çift tüplü Dallıkavak Tünelimizde de kazı ve destek çalışmaları tamamlanmış, nihai beton kaplama imalatında %91 ilerleme sağlanmıştır. İnşallah bu tünelimizi 2026 yılı içinde tamamlayarak trafiğe açmayı planlıyoruz. Yine, Doğu Karadeniz’i, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerine bağlayan Aşkale-Maden-Bayburt Devlet Yolu üzerindeki 2.409 metre rakımlı Kop Geçidi’nde inşa edilen Kop Tüneli’nde de çalışmalarımıza hızla devam ediyoruz. Kop Tüneli, Erzurum ve Trabzon illerimizin birbirleriyle en kısa mesafede bağlantısını sağlayan, aynı zamanda Gürbulak Sınır Kapısı’nı da Doğu Karadeniz’e bağlayan güzergahta inşa edilmesi nedeniyle çok önemli bir proje. Tünel ile mevcut yolu 6,5 km kısaltacak, yaklaşık 45-55 dakikada geçilen bu kesimdeki, seyahat süresini de 15-20 dakikaya indireceğiz. Özellikle ağır tonajlı nakliye araçlarınca kışın çok büyük zorluklarla aşılan Kop Geçidi tarihe karışacak; vatandaşlarımıza çok daha konforlu ve güvenli bir ulaşım hizmeti sunacağız" diye konuştu. Demiryolu ağını yenilendi Demiryolunda da Erzurum’u geleceğe taşıyacak çok önemli projeleri hayata geçirdiklerini anlatan Bakan Uraloğlu, açıklamasını şöyle sürdürdü: "İlimizin tüm demiryolu ağını yeniledik, 2018’de Palandöken Lojistik Merkezi’ni hizmete sunduk. Erzurum’u hızlı tren ile tanıştıracak 379 km uzunluğundaki Erzincan-Erzurum-Kars hızlı tren hattı etüt proje çalışmalarımız da devam ediyor. Erzincan-Erzurum arası 173 km’lik kesimin projesini tamamladık. Erzurum-Kars arası 206 km’lik kesimde ise yüzde 90 ilerleme sağladık. Proje çalışmalarını 2026 yılı ilk yarısında tamamlamayı hedefliyoruz. Sivas Divriği’den başlayıp Erzurum üzerinden Kars’a uzanan yaklaşık 667 kilometre uzunluğundaki mevcut demiryolu hattımızı modernize edip, kapasitesini arttıracak çalışmaları da yakın zamanda başlatmayı planlıyoruz. Erzurum Gar’dan başlayıp Atatürk Üniversitesi Kampüsü, Tıp Fakültesi, Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Şehir Hastaneleri ve Yavuz Sultan Selim Bulvarı üzerinden tekrar Gar’a dönecek şekilde planladığımız ring hattı ile şehrimizin en yoğun bölgelerini birbirine bağlayacağız. İnşallah en kısa sürede bu güzel projeyi de hayata geçirip Dadaşların hizmetine modern, konforlu ve çevre dostu bir toplu taşıma hizmeti sunmayı hedefliyoruz. Yine, bildiğiniz üzere dünyanın en güzel tren rotalarından biri olarak büyük ilgi gören Turistik Doğu Ekspresimizde Erzurum’da 4 saatlik bir mola veriyor. Şehrimizin tarihi ve kültürel değerlerini görme imkanı sunuyor. 2019 yılında ilk sefere konulduğundan bugüne kadar 81 bin yolcumuz Erzurum’u bu yolculuk vesilesiyle ziyaret etti ve şehrimizin turizm ve ticaret hayatına hareket kattı. 22 Aralık’ta başlayacak yeni sezonu ile yine binlerce turisti Erzurum’a getirmeye devam edecek. Ve çok önemli bir müjde olarak 25 Eylül 2025 tarihi itibarıyla TCDD 9. Bölge Müdürlüğü’nün Erzurum’da kurularak faaliyete başladığını yeniden hatırlatmak istiyorum. Erzurum’la birlikte Sivas, Erzincan ve Kars illerini kapsayan, toplam 915 km demiryolu hattının yönetim merkezi artık Erzurum’dur. Bu gelişme, Erzurum’un demiryolu alanındaki karar alma süreçlerinde doğrudan söz sahibi olmasını, bakım-onarım ve yatırım süreçlerinin çok daha hızlı yürütülmesini sağlayacaktır. Tekrar hayırlı uğurlu olsun." "2005 yılında Erzurum’a yakışan 2 milyon yolcu kapasiteli modern bir havalimanı inşa ettik" diyen Uraloğlu, "Havalimanımıza en yoğun sisli havalarda dahi uçakların iniş yapabilmesini sağlayan özel aydınlatma sistemi CAT-3 sistemini kazandırdık. 2002’de 105 bin olan yolcu sayısını 2024’te 1 milyon 180 bine çıkardık. Bu yılın ilk 10 ayında yaklaşık 1 milyon 35 bin yolcu ağırladık. İstanbul, Ankara, Bursa, İzmir ve Antalya’ya haftada 148 uçuş operasyonuyla Erzurum’u gökyüzünde de parlayan bir yıldız yaptık. Erzurum, sadece bir şehir değil, bir sevda, bir duruş, bir vefa şehridir. Bu şehir, her zaman devletinin, milletinin, Sayın Cumhurbaşkanımızın yanında dimdik durmuştur. Biz de bu vefaya aynı sadakatle karşılık verdik, vermeye devam ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, Türkiye Yüzyılı vizyonuna yakışır bir Erzurum için durmadan, yorulmadan çalışıyoruz. Erzurum’u bölgenin lojistik üssü, turizm merkezi ve sanayi şehri yapmaya kararlıyız. Birlikte, el ele, omuz omuza vererek bu güzel şehri hak ettiği yere taşıyacağız" dedi.
Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu toplandı
04 Aralık 2025 Perşembe - 17:14 Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu toplandı TBMM Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, 19. toplantısını gerçekleştirdi. Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu toplantısında TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un konuşmasından sonra CHP Grup Başkanvekili Murat Emir söz aldı. Komisyon raporunun geniş bir rapor olması gerektiğini söyleyer Emir, CHP’nin önerilerini şöyle sıraladı: "AYM ve AİHM kararlarının uygulanması amacıyla idari ve siyasi engellerin kaldırılması, hak ve özgürlüklerin kullanılmasının önündeki engellerin kaldırılması, Kürt sorununun çözümü için demokratik siyaset ortamının oluşturulması, kayyım uygulamalarına son verilmesi, siyasetin yargıya müdahalesine son verilmesi, 19 Mart’ta tutuklanan tüm siyasetçilerin serbest bırakılması, kadına ve çocuklara karşı şiddetle etkin mücadele edilmesi, yargı ve infaz sistemindeki antidemokratik uygulamalara son verilmesi, devletin inançlara karşı tarafsız olduğu bir düzenin hayata geçirilmesi ve güvenlik bürokrasisinde çalışan sivil memurların özlük haklarının iyileştirilmesi." TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, İmralı ziyaretinin tutanakları hakkında bilgi sahibi olmadan rapora dair önerilerde bulunmanın doğru olmadığına işaret etti. DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, İmralı görüşmesi hakkında komisyona bilgilendirme yapılmadığını belirterek, komisyona bilgilendirme yapılmasını istedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Trabzon Milletvekili Mustafa Şen, örgütün kendi varlığına son verdiğine devletin ilgili birimlerinin somut delillerle kanaat getirmesiyle, devletin ilgili otoritesinin ‘bundan sonra terör yoktur’ demesiyle Meclis’in süreç kapsamındaki kanunu çıkarılabileceğini kaydetti. Şen, "Örgüt üyeliği bir suç. Örgüt kendini feshettiyse suç ortadan kalkar. Aynı şekilde ’yardım ve yataklık’ suçu da düşer. Yargılama devam ediyorsa da mahkeme düşer. Bu suçlar kapsamında tahliye olanlara ya da hayata katılanlara 5 yıllık adli takip öneriyoruz. Örgüte üyelik dışındaki ‘terör’ faaliyetlerine bulaşmış kişilere dair de Türkiye’de bulunmaları halinde TCK geçerli olacak. Ancak örgütün kendini feshetmesi sebebiyle kamu vicdanını incitmeyecek cezai indirimler öneriyoruz" dedi. Şen ayrıca, "Terör örgütü kendi faaliyetine son vermiştir. Dolayısıyla o sebeple bir belediyeye kayyım atanmışsa, artık o uygulamanın düşmesi gerektiği kanaatimizi paylaşıyoruz." MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Feti Yıldız ise, silahların teslim edilerek imha edilmesinin kolluk güçleri tarafından tespit edilmesinden sonraki süreçte bütün sorunların el birliği ile çözüleceğine işaret etti.
Bakan Memişoğlu: "Savunma sanayisi gibi sağlık sanayisini de güçlendiriyoruz"
04 Aralık 2025 Perşembe - 17:13 Bakan Memişoğlu: "Savunma sanayisi gibi sağlık sanayisini de güçlendiriyoruz" Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, "Sağlıklı Türkiye Yüzyılı" programı kapsamında ziyaret ettiği Kırıkkale’de sağlık altyapısının yeni yatırımlarla daha da geliştirileceğini belirterek, "Türkiye sağlık teknolojisi konusunda da büyük bir yol katetmeye başladı. Savunma sanayisi gibi sağlık sanayisini de güçlendirmeye çalışıyoruz, o yolda ilerliyoruz" dedi. Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, "Sağlıklı Türkiye Yüzyılı" programı kapsamında Kırıkkale’yi ziyaret etti. Bakan Memişoğlu, Kırıkkale Valiliği’nde Vali Mehmet Makas, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Mehmet Ali Durmuş, Belediye Başkanı Ahmet Önal ve il protokolü tarafından karşılandı. Ziyareti sırasında açıklamalarda bulunan Bakan Memişoğlu, Kırıkkale’de bugüne kadar 17 sağlık merkezinin hizmete açıldığını belirterek, "Kırıkkale sağlık anlamında hem üniversitesi hem de Eğitim ve Araştırma Hastanesiyle güçlü bir hizmet sunuyor. Daha iyi olması için yapılacak çalışmaları görüşecek, ziyaretler gerçekleştirecek ve istişarelerde bulunacağız" dedi. "Savunma sanayisi gibi sağlık sanayisini de güçlendirmeye çalışıyoruz" Türkiye’nin sağlık teknolojileri alanında büyük ilerleme kaydettiğini ifade eden Memişoğlu, Makine Kimya Enstitüsü’nün bulunduğu Kırıkkale’nin sağlık sanayisi için de stratejik bir öneme sahip olduğunu dile getirdi. Memişoğlu, "Şimdiye kadar 17 sağlık merkezi yapılmış. Kırıkkale, Makine Kimya Enstitümüzün merkezi. Savunma sanayisiyle ilgili birçok altyapı, üretim tesislerimiz var. Türkiye sağlık teknolojisi konusunda da büyük bir yol katetmeye başladı. Savunma sanayisi gibi sağlık sanayisini de güçlendirmeye çalışıyoruz, o yolda ilerliyoruz. ASELSAN’dan dijital röntgen cihazlarını teslim aldık" diye konuştu. "Birçok malzemeyi yerli ve milli olarak üretmeyi hedefledik" Türkiye’nin sağlık hizmetleri kadar sağlık bilimi ve teknolojisini de üretebilecek insan gücüne sahip olduğunun altını çizen Bakan Memişoğlu, "İnşallah birçok cihazı, birçok ilacı, birçok malzemeyi yerli ve milli olarak üretmeyi hedefledik. Bu konuda Cumhurbaşkanımızın da söylediği gibi koruyan, geliştiren ve üreten sağlık sistemimizle ’Sağlıklı Türkiye Yüzyılı’nı oluşturmaya çalışıyoruz. Türkiye, sağlık hizmetleri kadar sağlığın bilimini, teknolojisini üretebilir kapasiteye ve insan gücüne sahip. Bu konuda gece gündüz çalışmaya devam ediyoruz" ifadelerini kullandı. Öncelikli hedeflerinin toplumun hastalanmadan sağlıklı kalmasını sağlamak olduğunu dile getiren Memişoğlu, doğru beslenme, hareketli yaşam ve bağımlılıktan uzak durmanın önemine dikkat çekerek, "Aile sağlığı ve sağlıklı hayat merkezlerimizle vatandaşımıza destek olacağız. Hastalandıklarında ise en güçlü sağlık ordusu ve altyapısıyla yanlarında olacağız" dedi. Bakan Memişoğlu, açıklamalarının ardından basına kapalı olarak gerçekleştirilen "Sağlıklı Türkiye Yüzyılı Sağlık Yöneticileri Toplantısı"na katıldı.
Bakan Bolat: "Libya ile ilişkilerimizi güçlendirmek, firmalarımızın sahadaki varlığını artırmak için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz"
04 Aralık 2025 Perşembe - 16:23 Bakan Bolat: "Libya ile ilişkilerimizi güçlendirmek, firmalarımızın sahadaki varlığını artırmak için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz" Ticaret Bakanı Ömer Bolat, "Libya ile ilişkilerimizi daha da güçlendirmek, firmalarımızın sahadaki varlığını artırmak ve ülkemizin dış ekonomik vizyonuna katkı sunmak için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz" dedi. Bakan Bolat, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Libya Devleti Milli Birlik Hükümeti Ulaştırma Bakanı Muhammed Şahubi ile telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini duyurdu. Bolat, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde müteahhitlikten lojistiğe, ihracattan yatırım iş birliklerine kadar geniş bir alanda Libya ile ilişkileri daha da güçlendirmek, firmaların sahadaki varlığını artırmak için çalışmaları kararlılıkla sürdüreceklerini açıkladı. Bakan Bolat, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: "Libya Devleti Milli Birlik Hükümeti Ulaştırma Bakanı Sayın Muhammed Şahubi ile bugün verimli bir telefon görüşmesi gerçekleştirdik. Ekim ayında yaptığımız toplantıda, Türk müteahhitlerinin Libya’daki faaliyetlerine ilişkin karşılıklı mutabakatımız çerçevesinde kaydedilen gelişmeleri ele aldık ve kısa vadede birlikt atacağımız somut adımları kararlaştırdık. Türkiye’nin bölgesel kalkınmaya katkı sunan güçlü müteahhitlik birikimi, dost ve kardeş Libya’da da her zaman olduğu gibi karşılıklı kazanç anlayışıyla firmalarımızca sürdürülmeye devam edecektir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde müteahhitlikten lojistiğe, ihracattan yatırım iş birliklerine kadar geniş bir alanda Libya ile ilişkilerimizi daha da güçlendirmek, firmalarımızın sahadaki varlığını artırmak ve ülkemizin dış ekonomik vizyonuna katkı sunmak için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz."
Karesi’de birleştirilmiş dükkanlardaki ruhsat krizi
04 Aralık 2025 Perşembe - 16:05 Karesi’de birleştirilmiş dükkanlardaki ruhsat krizi Balıkesir’in Karesi ilçesinde geçmişte birleştirilmiş olan dükkanlar Karesi Belediyesi ile ruhsat sorunu yaşarken, belediye yetkilileri dükkanların eski haline getirilmesi ve tadilat ruhsatı alınması gerektiğini belirtti. Balıkesir Ticaret Odası Başkanı Rahmi Kula sorunun bir an önce çözülmesi gerektiğini söylerken, AK Parti’den CHP’li belediyeye tepki geldi. Konunun bakanlıkça çözülmesi gerektiğini ifade eden AK Parti Grup Başkan Vekili Birol Şahin ise, 9 milletvekiline seslendi. Balıkesir’in merkez Karesi ilçesinde birleştirilen dükkanlarda iş yapan marketler, bankalar, kurumsal markalara ev sahipliği yapan dükkanlar, ceza ve kapanma riskiyle karşı karşıya kaldı. Birçok kurumsal markanın Karesi’de yatırımlarını durdurduğu, dükkan açmayı reddettiği iddia edilirken, yaşanan şikayet dalgası ise belediyeye ayrıca bir iş yükü oluşturdu. Kula: "Bir orta yol bulmak gerekiyor" Balıkesir Ticaret Odası Başkanı Rahmi Kula, "Bu konuyla ilgili Karesi Belediye Başkanımız Mesut Akbıyık ile görüştük. Konuyla ilgili 40 civarında şikayet olduğunu söyledi. Neden kaynaklandığını konuştuk. Mesut başkanımız, kanun ve yönetmelikleri söylüyor ancak bazı sıkıntılar var. Balıkesir’de geçmişten bugüne gelen imar planları ile küçük parsellerden gelen küçük dükkanların olduğu yerlerimiz var. Şehrin büyümesi ile birlikte daha büyük iş yerlerine, daha büyük alanlara ihtiyaç oldu. Bunun için de dükkan birleştirmeleri, mevcut şehrin imar yapısı ve bina stoğundan dolayı mecburen bu birleştirmeleri yapmak durumundayız. Gerek ticaret odası üyelerimiz, gerekse Karesi Belediyemiz, burada kanun ve yönetmeliklere uygun şekilde davranmak istiyor. Burada bir orta yol bulmak gerekiyor. Biz Ticaret Odası olarak öneride bulunduk. Bu konuyla ilgili olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na görüş sorulmasının uygun olacağını düşündük. Karesi Belediye Meclisi’nde alınacak bir karar ile plan notu ile dükkan birleştirmelerine izin verilebilir mi, bu konuyu bakanlığa soralım diye Mesut Akbıyık başkanımıza ilettik. Kendisi de bunu soracağını ifade etti. Geçmişten gelen izinler, kurulu bir düzen var. Bir iş yeri açmak kolay değil. Ciddi ve büyük yatırımlar bunlar. Dükkanların eski haline getirilmesi çok daha büyük bir maliyet. Konunun hızlı bir şekilde çözüme kavuşmasını bekliyoruz" dedi. Aka: "Şehirde ciddi kaos var" İşadamı AK Parti Karesi İlçe Başkanı Hakan Aka ise, Karesi Belediye Başkanı Akbıyık’a seslendi. Başkan Aka, "Karesi’de dükkan birleştirme, kapatma konusu ile ilgili çok ciddi bir sorun var. Eminiz ki Karesi Belediye Başkanı Mesut Akbıyık elinden geldiği kadar sorunu çözmeye çalışıyordur lakin eksik kalıyor. Biz bu şehirdeki kaosun ortadan kalkması için her türlü adımı atmaya hazırız. Şehirde ciddi bir kaos var, herkes birbirini şikayet eder hale geldi. Bu işin içinden çıkılmaz. Adam dükkan tutmuş yıllar önce ya da birisine devredilmiş. Esnafın birleştirilmiş olduğundan haberi bile yok. Ciddi cezalar kesiliyor. Akabinde eski hale getirilmesi talep ediliyor. Esnaf iş yerini kapatıyor, müteahhitler inşaat yapmıyor. Mesut başkanımız ’Biz üçkağıtçı değiliz’, ’Rantçı değilim’ diyor, biz de biliyoruz rantçı değilsin ama bu sorunu çözmemiz lazım" dedi. Şahin: "Bulaşıcı hastalık gibi tüm Türkiye’ye yayılır" AK Parti Büyükşehir Grup Başkan Vekili Birol Şahin, "Dükkanlar birleştirilerek, tek bağımsız alan gibi kullanılıyor. Bu fiili bir durum. Yasa diyor ki, birbirinden bağımsız bölümleri duvarları yıkıp tek dükkan yaparsanız ruhsatını tadilat ruhsatı yaparak değiştirmeniz gerekir. Şikayet olmadığı için kimse ses etmiyor. Ancak Karesi’de bir şikayet furyası başladığı için ’Onun dükkanı şöyle’, ’Bunun dükkanı böyle’ diye şikayet etmeye başladılar. Doğal olarak da Karesi Belediyesi’nin yetkilileri iş yerlerini kontrol etti ve ruhsatları iptale kadar gitti. Balıkesir Karesi’de şu an yangın var. Karesi’de iş yeri sahipleri mağdur, müteahhitler mağdur, esnaf mağdur, hatta belediye de mağdur. Belediyede büyük bir iş yükü var. Onlar da bu sorumluluğu kanun önünde yerine getirmekle sorumlu. Bunun belediye meclisinde bir plan notu ile çözülmesi söz konusu değil. Bunun çözüm yeri aslında bakanlığın genelgeye bir hüküm eklemesi. Çevre Bakanlığı’nın yönetmeliğin ilgili maddesine ’Deprem risk analiz raporu olumlu ise alınır, olumsuz ise alınamaz’ ibare eklenebilir. Deprem risk analiz raporu yapılır, rapor olumlu ise iki dükkan arasındaki duvar yıkılabilir ve tek hale dönüştürülebilir. O zaman bağımsız bölüm yönetmeliğine gerek yok, proje tadilatına gerek yok. Ruhsat verilebilir diye bir cümlelik ekleme yapılırsa sorun ortadan kalkacak. Bu bulaşıcı hastalık gibi, kanser gibi tüm Türkiye’ye yayılır. Yangına benzin dökmek yerine Ticaret Odası Başkanı, Büyükşehir Belediye Başkanı, 9 milletvekili Ankara’ya giderek bu işi anlatmalı ve yönetmelik değişikliğini yaptırmaları gerekir" dedi. Akbıyık: "Bizde ayrım yoktur" Eleştirilerin odağında bulunan Karesi Belediye Başkanı Mesut Akbıyık ise, sosyal medya üzerinden ’Dertleşme’ başlıklı bir açıklama yaptı. Akbıyık açıklamasında, "Bağımsız bölüm birleştirmeleri ile ilgili belediyemizin yapmış olduğu uygulama aleyhine açılan davada ’yürütmenin durdurulması’ talepleri, sayın idare mahkemesi tarafından reddedilmiştir. Bu aşamada belediyemiz uygulamasına devam edilecektir. Yargı süreci devam etmektedir. Kanuna, Bakanlığımızın görüşüne ve mahkeme kararlarına uygun davranmaya devam edeceğiz. Belediyemizin yapmış olduğu uygulama, kanuna ve bakanlık görüşüne uygundur. Bu tartışma neden çıkıyor? Bu konuda sizinle dertleşmek istiyorum. Paşaalanı Mahallesi’nde yaşam merkezi olarak niteleyebileceğimiz üç tane merkez var. Bunlardan birisi belediyemize müracaat etti ve bağımsız bölüm birleştirmeleri yapmak istiyoruz dediler. İmar Müdürlüğümüz ise ’Bu esaslı bir tadilattır. Tadilat projenizi getirin ve tadilat ruhsatı alarak yolunuza devam edin’ dedi. Son derece kanuna uygun bir durum, onlara sundu. Sen misin bu uygulamayı isteyen, sen misin görmezden gelmeyen, ’Başka belediyeler buna müsaade ediyor’, ’Başka yerde şöyle oluyor’ diyerek bu tartışma başladı. O yaşam merkezinin sahipleri, benzer durumların olduğu diğer iş yerlerini şikayet etmeye başladılar. Biz kanunu uyguladık ve görmezden gelmedik. Tam 46 tane şikayet yapıldı. Burada bazı hususların altını çizmek istiyorum. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanlığımızın bazı tesisleri de şikayet edilmişti. Bizim yetkimiz yoktu, kendilerine durumu bildirdik. Kendileri gerekli işlemleri yürütüyorlar. Tekrar ediyorum. Bizde ayrım yoktur. Adil davranırken, o insan bu insan diye ayrım yapamazsınız. Yaşamım boyunca ayrım yapmayacağım" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "2010’da yaptığımız anayasa değişikliği ile engelli vatandaşlarımıza yönelik ayrımcılığı açıkça yasakladık ve engelli haklarını anayasal güvenceye bağladık"
04 Aralık 2025 Perşembe - 16:01 Cumhurbaşkanı Erdoğan: "2010’da yaptığımız anayasa değişikliği ile engelli vatandaşlarımıza yönelik ayrımcılığı açıkça yasakladık ve engelli haklarını anayasal güvenceye bağladık" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Engelli vatandaşlarımızın sorunlarını çözüme ulaştırmak hem kendilerinin hem de ailelerinin talep ve beklentileri doğrultusunda yeni adımlar atmak, devlet olarak bizim birincil önceliğimizdir. Türkiye Yüzyılı’nı sizlerle birlikte Engelsiz Türkiye Yüzyılı yapacağız." dedi.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Kongre Merkezi’nde düzenlenen Engelsiz Türkiye Yüzyılı Dünya Engelliler Günü Buluşması Programında konuştu.Katılımcıları selamlayarak konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "3 Aralık Dünya Engelliler Günü vesilesiyle düzenlenen bu anlamlı programda sizlerle bir araya gelmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. 81 ilimizdeki engelli kardeşlerimizi temsilen bugün aramızda bulunan misafirlerimize ve programımızı teşrif eden tüm konuklarımıza hoş geldiniz, sefalar getirdiniz diyorum. Ülkemizin, gönül coğrafyamızın ve dünyanın dört bir yanındaki tüm engelli kardeşlerimizin, dostlarımızın, büyüklerimizin Dünya Engelliler Günü’nü canı gönülden tebrik ediyorum. Bu önemli günün, engelli kardeşlerimizle birlikte onların kıymetli aileleri ve milletimizin tamamı için hayırlar getirmesini temenni ediyorum. Sizlerin vasıtasıyla hayat yolculuğunda ümitsizliğe asla alan açmayan, geleceğe hep güvenle bakan, azim ve sebatlarıyla hepimize örnek olan tüm engellilerimize buradan selamlarımı, sevgilerimi iletiyorum" dedi.AK Parti Sosyal Politikalar Başkanlığına ve programda emeği geçen herkese teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan," Ödüllerini takdim edeceğimiz kurumlarımızı ve yöneticilerini aynı şekilde kutluyor, her birine çalışmalarında başarılar diliyor, engellilerimizin sorunlarına gösterdikleri hassasiyet için ayrıca teşekkür ediyorum. Şunun altını özellikle çizmekte fayda görüyorum: Engelli vatandaşlarımızın sorunlarını çözüme ulaştırmak hem kendilerinin hem de ailelerinin talep ve beklentileri doğrultusunda yeni adımlar atmak, devlet olarak bizim birincil önceliğimizdir. Farkındalık zeminini sürekli genişletmek, dijital teknolojiler de dahil yaşamın her alanında erişilebilirlik ilkesini etkin şekilde uygulamak yine bizim temel mesuliyetimizdir" dedi.Tüm bu çalışmaların doğasının iş birliği ve koordinasyonu zorunlu kılmakta olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Merkezi idaresiyle, yerel yönetimiyle, akademi, sivil toplum ve iş dünyasıyla toplumumuzda bu konuda giderek artan duyarlılığı büyük bir takdir ve memnuniyetle müşahede ediyorum. Engelli vatandaşlarımızın işlerini kolaylaştıran, sosyal çevreye ve iş hayatına katılımlarını sağlayan bu kardeşlerimizle yakından ilgilenen herkese buradan şükranlarımı sunuyorum. Hem hükümet hem AK Parti olarak sosyal hizmetler başlığında, bilhassa da engellilere dönük politika ve faaliyetler bağlamında hamdolsun çok iyi bir karneye sahibiz" açıklamasını yaptı.Cumhurbaşkanı Erdoğan sahadaki tespit ve çalışmaları, yaptıkları hukuki ve idari reformlarla desteklemeye devam ettiklerini kaydetti.Cumhurbaşkanı Erdoğan, engelli vatandaşların haklarını yalnızca Türkiye’de değil, uluslararası alanda da güçlü bir şekilde savunduklarını belirterek," Çalışmalarımızı bu istikamette devam ettireceğiz. Şunu da açık ve net ifade etmek durumundayım. Şüphesiz biz, "Kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız." buyuran bir peygamberin ümmetiyiz. Milletimize sunduğumuz eser ve hizmetleri de işte bu kavrayışla tatbik eden ve etmeye çalışan bir kadroyuz. Ne yapıyorsak samimiyetle yapıyoruz, aşkla yapıyoruz, doğru bildiğimiz yoldan ayrılmadan hedefe ulaşmaya çalışıyoruz. Tüm bunlara rağmen fark etmeden de hatalarımız, eksiklerimiz, kusurlarımız elbette olabilir. Ama şunu herkesin, bilhassa da engelli kardeşlerimin bilmesini istiyorum: Kırılan kalbi onarılmamış, mahzun edilen gönlü alınmamış, gerekli imkan sağlanmamış tek bir engelli kardeşimiz kalmayıncaya dek fedakarca ve samimiyetle çalışmayı sürdüreceğiz" dedi.Yaşlıların, ihtiyaç sahiplerinin, şehit yakınları ve gazilerin 7 gün, 24 saat esasıyla hizmetine koşmaya, kendilerine gerekli her türlü kolaylığı sağlamaya büyük bir hassasiyetle devam edeceklerini aktaran Erdoğan, "Bugüne kadar nasıl olduysa sosyal hizmet alanındaki sorumluluklarımızı tam bir adanmışlık ruhuyla yerine getireceğiz. Rabbim yar ve yardımcımız olsun diyorum.Tarihte ne yaparsanız yapın değiştiremeyeceğiniz hakikatler vardır. Bu gerçekleri muhalif veya muvafık hiçbir çevre, hiçbir görüş, hiçbir ekol görmezden gelemez, yok sayamaz. Bunlardan biri şudur: Bizi dünyanın diğer milletlerinden ayıran, milli seciyemizin alametifarikası olan en temel vasfımız, insan, adalet ve merhamet merkezli bir medeniyet mefkuresine sahip olmamızdır. Kalpler kazanmak, gönüllere girmek, adaleti, iyiliği, güzelliği teşmil etmek için işte bu mefkureyle seferlere çıktık. Selçuklu’dan bugüne tam bin yıldır, Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin o ünlü metaforunda olduğu gibi bir ayağımızı buraya, Anadolu’ya sabitlerken diğeriyle tüm dünyayı, 72 milleti dolaştık. Coğrafyamızın neredeyse her karışında yalnızca şehirleri inşa etmekle kalmadık, aynı zamanda kalpleri de ihya ettik. Şunun bir defa bilinmesi gerekiyor: Asırlardır düşüncemizin merkezinde daima insan vardır. "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" düsturu vardır. Başarılarımızın gerisindeki ana unsur, insana atfettiğimiz değer ve ehemmiyettir" değerlendirmesini yaptı."İşte bu yüzden Ahi teşkilatımızla, bimarhanelerimizle, şifahanelerimizle, vakıflarımız ve eğitim kurumlarımızla insanın, bilhassa da ihtiyaç sahiplerinin üzerine titizlikle eğildik." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Batı’nın gündemine ancak Rönesans ve Reform döneminde gelen insan, kavram olarak bizim medeniyet değerlerimizin halen özünü teşkil ediyor. Kalp kırmaktan, gönül incitmekten daima çekindik. Bundan özellikle imtina ettik. Bugün de aynı hassasiyetle hareket ediyoruz. Asırlar önce yaşamış önemli bir divan şairimiz, milletimizin bu konudaki dikkatini bakınız hangi sözlerle ifade ediyor, "Fukara kalbine her kim dokuna, dokuna sinesi Allah okuna." bizim meseleye baktığımız yer tam olarak da burasıdır" diye konuştu.Bugünkü sosyal devlet geleneğinin asırlardan süzülüp gelen müşfik devlet anlayışının devamı olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu anlayışta hasta ve engellilerin topluma katılımı teşvik edildiğini, devletin kritik meselelerinin görüşüldüğü Has Oda da dahil, kendilerine hem askeri hem idari bürokraside önemli vazifeler verildiğini bildirdi.Cumhurbaşkanı Erdoğan, engelli bireylerin sanat ve zanaat sahibi olmaları için hem vakıfların hem de bu alanda eğitim veren kurumların, çok titiz bir eğitim programı uyguladığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Müderrislik, müsahiblik, hafızlık gibi görevler icra eden çok sayıda engelli, gerek topluma gerekse devlete çok mühim katkılar yapmıştır. Bilhassa Sultan II. Abdülhamid, birilerinin edepsizce karaladığı o büyük padişah, 1899’dan itibaren engellilerin çok daha nitelikli bir eğitim alması için yeni okullar açtırmıştır. Sadrazam Kamil Paşa ve Maarif Nazırı Münif Paşa da Sultan Abdülhamid Han döneminde bu eğitim yuvalarının hayata geçirilmesinde çok önemli inisiyatifler üstlenmiştir. Hepsine de rahmet olsun, Rabbim onlardan razı olsun diyorum" dedi.Bu okulların müfredatında müzik ve resmin yanı sıra matematik, coğrafya, kozmografya ve mimari gibi derslerin de yer aldığı kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, buralarda öğrenim gören engelli gençlerin hem bilgi birikimiyle öne çıktığını hem de kimseye muhtaç olmadan memleketlerine hizmet etme imkanı bulduklarını dile getirdi.Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ahvadı olmakla iftihar ettiğimiz şanlı ecdat, asırlar öncesinden bu kritik adımları atmayı, bu değerleri milletimize kazandırmayı bilmiştir." diyerek, "Biz böylesine kamil bir devletin, böylesine güçlü ve zengin bir geleneğin mirasçılarıyız. Dolayısıyla diğer tüm alanlarda olduğu gibi sosyal hizmet sahasındaki çalışmalarımızı da bu birikimin hakkını verecek şekilde geliştirmek ve uygulamak zorundayız. Hamdolsun bugüne kadar sosyal hizmet ve politikalarda üzerimize ne düşüyorsa yaptık ve yapıyoruz. Verdiğimiz samimi mücadelenin en yakın şahidi sizlersiniz" açıklamasında bulundu.2002’de milletin emanetini devraldıklarında engelli vatandaşların sosyal hayata katılımının oldukça sınırlı olduğunu, eğitimde, istihdamda, erişilebilirlikte çok ciddi sıkıntılar, büyük eksikler olduğunu hatırlatan Erdoğan," Engelli bireylerin haklarını güvence altına alan çağdaş bir sistem ne yazık ki kurulmamıştı. Biz bu tabloyu elimizin tersiyle ittik, bu düzene itiraz ettik ve hiçbir surette kabul etmedik. Sistemi adeta yeni baştan inşa ederek engelsiz bir Türkiye mahsulü olmaktan çıkarıp devlet politikası haline getirdik. Bunu da engelli vatandaşlarımızı himaye edilmesi gereken kişiler olarak değil, bu ülkenin eşit, onurlu, üretken ve güçlü bireyleri olarak gördüğümüz için yaptık. Son 23 senede bu alanda çok güçlü adımlar attık, çok önemli atılımlar yaptık. 2005 yılında Engelliler Hakkında Kanunu yürürlüğe koyarak bu alanda yeni bir dönem başlattık. 2009’da ilk imzacılarından biri olduğumuz Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşmeyi onaylayarak uluslararası alanda güçlü bir irade ortaya koyduk" değerlendirmesini yaptı.2010’da yapılan anayasa değişikliğiyle engelli vatandaşlara yönelik ayrımcılığın açıkça yasaklandığını ve engelli haklarının anayasal güvenceye bağlandığını belirten Erdoğan," 2013’te başlattığımız ücretsiz seyahat uygulaması ile şehir içi kara, deniz ve demiryolu ulaşımını yaşlı ve engellilerimiz için ücretsiz hale getirdik. Son 10 yılda 10 milyondan fazla engelli vatandaşımız, yüksek hızlı tren ve ana hat trenlerimizden hiçbir ücret ödemeden istifade etti. Ayrıca, erişilebilirlik alanındaki belgelendirme ve denetim mekanizmalarını geçmişte hiç olmadığı kadar iyileştirdik. Kamuya mahsus binalara, toplu taşıma araçlarına ve açık alanlara tam 3 bin 992 adet erişilebilirlik belgesi verdik. Bu konudaki farkındalığı artırmak amacıyla bu sene Engelliler Haftası’nın son günü olan 16 Mayıs’ı Ulusal Erişilebilirlik Günü ilan ettik. Şunu özellikle bir kez daha burada dile getirmek istiyorum: Engelli vatandaşlarımızın eğitim ve istihdamı bizim için büyük bir önem ve öncelik teşkil ediyor. Bu amaçla özel eğitim okullarımızı yaygınlaştırdık, rehabilitasyon hizmetlerimizi sağlam bir altyapıya kavuşturduk" diye konuştu.Cumhurbaşkanı Erdoğan, Üniversitelerde engelli öğrenci birimleri kurarak yükseköğretimde kapsayıcılığı artırdıklarını bildirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan," Şunu hepimiz çok iyi biliyoruz: Engelli bireylerin toplumsal yaşama eşit ve bağımsız katılımının en güçlü araçlarından biri kuşkusuz istihdamdır. İş imkanlarının oluşturulması noktasında da hamdolsun çok başarılı bir sınav verdik, veriyoruz. 2002’de kamuda sadece 5 bin engelli memur istihdam ediliyordu, bugün bu sayı 15 kattan fazla artışla 83 bine ulaştı. İşverenlere sağladığımız teşviklerle özel sektörde de engelli kardeşlerimizin istihdamını destekledik .Sosyal destekler alanında ise tam bir devrim gerçekleştirdik. Sosyal yardımları ve destek hizmetlerini insan onurunu esas alan bir bakış açısıyla geliştirdik" açıklamasında bulundu.Cumhurbaşkanı Erdoğan, bakıma ihtiyaç duyan engelli vatandaşların aileleriyle ve kendi sosyal ortamlarında hayatlarını sürdürmesinin bir başka öncelikleri olduğunu kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "2002’de yalnızca 5 bin kişi evde bakım yardımından faydalanırken, aylık 11 bin 702 lira ödeme yapılan bu destekten bugün yaklaşık 520 bin vatandaşın yararlandığını dile getirdi.Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkenin dört bir yanında sayısı 143’e ulaşan gündüzlü bakım merkezlerinde engelli bireylerin aktif olarak yer aldığı sosyal, kültürel ve sportif faaliyetleri icra edildiğini aktardı. Erdoğan," 106’sı Aile Bakanlığımıza bağlı, 331’i özel sektöre ait toplam 437 bakım merkezinde 40 bine yakın engelli vatandaşımıza yatılı hizmet sunuyoruz. Bakanlığımıza bağlı merkezlerdeki hizmetleri ücretsiz verirken özel merkezlerde kalan vatandaşlarımızın yüzde 94,4’ünün ödemelerini devlet olarak bizzat biz üstleniyoruz. Üzerinde önemle durduğumuz bir başka husus, aile temelli erken müdahale sistemidir. Sizlerin de bildiği üzere, gelişimsel riski ya da engeli olan çocuklarımızın ihtiyaç duyduğu hizmeti mümkün olan en erken teşhisle bir an önce alması hayati önem arz ediyor. Bu amaçla Ankara, Bursa, Kahramanmaraş ve Mersin’de devreye aldığımız Erken Çocukluk Gelişimi Merkezleri’nde bu yavrularımızın sağlık, eğitim ve sosyal hizmetlerini bütüncül bir şekilde sağlıyoruz. Aileleriyle birlikte süreç içerisinde hangi adımları atabileceğimize beraberce karar veriyor, ardından hep birlikte yola koyuluyoruz. Yani, anne ve babalarımız, ailelerimiz bu sistemin tam kalbinde yer alıyor. Hiçbir çocuğumuzu geride bırakmadan, her yavrumuzun hayatına dokunarak bu uygulamayı inşallah 81 ilimize yaygınlaştıracağız" dedi.Cumhurbaşkanı Erdoğan engellilerle ilgili bir müjdeyi paylaşarak," Biliyorsunuz, 2030 Engelsiz Vizyon Belgesi ile engelli politikalarımızı bütüncül bir stratejiye dönüştürmüş, eğitimden istihdama, teknolojiden afet yönetimine kadar pek çok alanda sürdürülebilir hedefler belirlemiştik. Birinci Engelli Hakları Ulusal Eylem Planımızla bu hedeflerin çok önemli bir kısmına başarıyla ulaştık. 2026-2028 yıllarını kapsayan ikinci eylem planımızın hazırlıklarına başlandı. Detaylarını yakında kamuoyuyla paylaşacağız. Yeni eylem planımız, engelli kardeşlerimiz başta olmak üzere ülkemiz ve milletimiz için şimdiden hayırlı, uğurlu olsun diyorum. Buradan hem sizlere hem de farklı platformlar üzerinden bizleri takip eden tüm engelli kardeşlerimize şunu bir kez daha hatırlatmak istiyorum: Sizler bu ülkenin eşit, güçlü ve onurlu vatandaşlarısınız. Sizlerin hayatını kolaylaştırmak, sizlere en yüksek standartlarda hizmet sunmak, sorunlarınızı çözüme ulaştırmak bizim boynumuzun borcudur. Zira devlet bunun için vardır, biz bunun için bu makamlarda bulunuyoruz. Bugüne kadar nasıl sizin yanınızda olduysak inşallah bundan sonra da en güçlü şekilde size destek vereceğiz, zorlukların üstesinden hep birlikte geleceğiz, sizlerin yanında olmaya devam edeceğiz. Türkiye Yüzyılı’nı sizlerle birlikte Engelsiz Türkiye Yüzyılı yapacağız. Tüm engelli kardeşlerimin 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nü bir kez daha tebrik ediyorum. Erişilebilirlik ödüllerine layık görülen kurumlarımı tekrar kutluyor, programa teşrif eden her bir misafirimize kalpten teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.Görme engelli Zeren Türkyılmaz, Erdoğan’a, yazarı olduğu "Karanlıkta Parlayan Işık Hazreti Muhammed’in Hayatı" kitabını takdim etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a engelliler için yaptığı çalışmalardan dolayı teşekkür eden Türkyılmaz, Erdoğan’a çiçek takdim etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Engelli vatandaşlarımızın sorunlarını çözüme ulaştırmak, talep ve beklentileri doğrultusunda yeni adımlar atmak devlet olarak birincil önceliğimizdir"
04 Aralık 2025 Perşembe - 15:57 Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Engelli vatandaşlarımızın sorunlarını çözüme ulaştırmak, talep ve beklentileri doğrultusunda yeni adımlar atmak devlet olarak birincil önceliğimizdir" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Engelli vatandaşlarımızın sorunlarını çözüme ulaştırmak hem kendilerinin hem de ailelerinin talep ve beklentileri doğrultusunda yeni adımlar atmak, devlet olarak bizim birincil önceliğimizdir. Türkiye Yüzyılı’nı sizlerle birlikte Engelsiz Türkiye Yüzyılı yapacağız." dedi.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Kongre Merkezi’nde düzenlenen Engelsiz Türkiye Yüzyılı Dünya Engelliler Günü Buluşması Programında konuştu.Katılımcıları selamlayarak konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "3 Aralık Dünya Engelliler Günü vesilesiyle düzenlenen bu anlamlı programda sizlerle bir araya gelmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. 81 ilimizdeki engelli kardeşlerimizi temsilen bugün aramızda bulunan misafirlerimize ve programımızı teşrif eden tüm konuklarımıza hoş geldiniz, sefalar getirdiniz diyorum. Ülkemizin, gönül coğrafyamızın ve dünyanın dört bir yanındaki tüm engelli kardeşlerimizin, dostlarımızın, büyüklerimizin Dünya Engelliler Günü’nü canı gönülden tebrik ediyorum. Bu önemli günün, engelli kardeşlerimizle birlikte onların kıymetli aileleri ve milletimizin tamamı için hayırlar getirmesini temenni ediyorum. Sizlerin vasıtasıyla hayat yolculuğunda ümitsizliğe asla alan açmayan, geleceğe hep güvenle bakan, azim ve sebatlarıyla hepimize örnek olan tüm engellilerimize buradan selamlarımı, sevgilerimi iletiyorum" dedi.AK Parti Sosyal Politikalar Başkanlığına ve programda emeği geçen herkese teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan," Ödüllerini takdim edeceğimiz kurumlarımızı ve yöneticilerini aynı şekilde kutluyor, her birine çalışmalarında başarılar diliyor, engellilerimizin sorunlarına gösterdikleri hassasiyet için ayrıca teşekkür ediyorum. Şunun altını özellikle çizmekte fayda görüyorum: Engelli vatandaşlarımızın sorunlarını çözüme ulaştırmak hem kendilerinin hem de ailelerinin talep ve beklentileri doğrultusunda yeni adımlar atmak, devlet olarak bizim birincil önceliğimizdir. Farkındalık zeminini sürekli genişletmek, dijital teknolojiler de dahil yaşamın her alanında erişilebilirlik ilkesini etkin şekilde uygulamak yine bizim temel mesuliyetimizdir" dedi.Tüm bu çalışmaların doğasının iş birliği ve koordinasyonu zorunlu kılmakta olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Merkezi idaresiyle, yerel yönetimiyle, akademi, sivil toplum ve iş dünyasıyla toplumumuzda bu konuda giderek artan duyarlılığı büyük bir takdir ve memnuniyetle müşahede ediyorum. Engelli vatandaşlarımızın işlerini kolaylaştıran, sosyal çevreye ve iş hayatına katılımlarını sağlayan bu kardeşlerimizle yakından ilgilenen herkese buradan şükranlarımı sunuyorum. Hem hükümet hem AK Parti olarak sosyal hizmetler başlığında, bilhassa da engellilere dönük politika ve faaliyetler bağlamında hamdolsun çok iyi bir karneye sahibiz" açıklamasını yaptı.Cumhurbaşkanı Erdoğan sahadaki tespit ve çalışmaları, yaptıkları hukuki ve idari reformlarla desteklemeye devam ettiklerini kaydetti.Cumhurbaşkanı Erdoğan, engelli vatandaşların haklarını yalnızca Türkiye’de değil, uluslararası alanda da güçlü bir şekilde savunduklarını belirterek," Çalışmalarımızı bu istikamette devam ettireceğiz. Şunu da açık ve net ifade etmek durumundayım. Şüphesiz biz, "Kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız." buyuran bir peygamberin ümmetiyiz. Milletimize sunduğumuz eser ve hizmetleri de işte bu kavrayışla tatbik eden ve etmeye çalışan bir kadroyuz. Ne yapıyorsak samimiyetle yapıyoruz, aşkla yapıyoruz, doğru bildiğimiz yoldan ayrılmadan hedefe ulaşmaya çalışıyoruz. Tüm bunlara rağmen fark etmeden de hatalarımız, eksiklerimiz, kusurlarımız elbette olabilir. Ama şunu herkesin, bilhassa da engelli kardeşlerimin bilmesini istiyorum: Kırılan kalbi onarılmamış, mahzun edilen gönlü alınmamış, gerekli imkan sağlanmamış tek bir engelli kardeşimiz kalmayıncaya dek fedakarca ve samimiyetle çalışmayı sürdüreceğiz" dedi.Yaşlıların, ihtiyaç sahiplerinin, şehit yakınları ve gazilerin 7 gün, 24 saat esasıyla hizmetine koşmaya, kendilerine gerekli her türlü kolaylığı sağlamaya büyük bir hassasiyetle devam edeceklerini aktaran Erdoğan, "Bugüne kadar nasıl olduysa sosyal hizmet alanındaki sorumluluklarımızı tam bir adanmışlık ruhuyla yerine getireceğiz. Rabbim yar ve yardımcımız olsun diyorum.Tarihte ne yaparsanız yapın değiştiremeyeceğiniz hakikatler vardır. Bu gerçekleri muhalif veya muvafık hiçbir çevre, hiçbir görüş, hiçbir ekol görmezden gelemez, yok sayamaz. Bunlardan biri şudur: Bizi dünyanın diğer milletlerinden ayıran, milli seciyemizin alametifarikası olan en temel vasfımız, insan, adalet ve merhamet merkezli bir medeniyet mefkuresine sahip olmamızdır. Kalpler kazanmak, gönüllere girmek, adaleti, iyiliği, güzelliği teşmil etmek için işte bu mefkureyle seferlere çıktık. Selçuklu’dan bugüne tam bin yıldır, Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin o ünlü metaforunda olduğu gibi bir ayağımızı buraya, Anadolu’ya sabitlerken diğeriyle tüm dünyayı, 72 milleti dolaştık. Coğrafyamızın neredeyse her karışında yalnızca şehirleri inşa etmekle kalmadık, aynı zamanda kalpleri de ihya ettik. Şunun bir defa bilinmesi gerekiyor: Asırlardır düşüncemizin merkezinde daima insan vardır. "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" düsturu vardır. Başarılarımızın gerisindeki ana unsur, insana atfettiğimiz değer ve ehemmiyettir" değerlendirmesini yaptı."İşte bu yüzden Ahi teşkilatımızla, bimarhanelerimizle, şifahanelerimizle, vakıflarımız ve eğitim kurumlarımızla insanın, bilhassa da ihtiyaç sahiplerinin üzerine titizlikle eğildik." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Batı’nın gündemine ancak Rönesans ve Reform döneminde gelen insan, kavram olarak bizim medeniyet değerlerimizin halen özünü teşkil ediyor. Kalp kırmaktan, gönül incitmekten daima çekindik. Bundan özellikle imtina ettik. Bugün de aynı hassasiyetle hareket ediyoruz. Asırlar önce yaşamış önemli bir divan şairimiz, milletimizin bu konudaki dikkatini bakınız hangi sözlerle ifade ediyor, "Fukara kalbine her kim dokuna, dokuna sinesi Allah okuna." bizim meseleye baktığımız yer tam olarak da burasıdır" diye konuştu.Bugünkü sosyal devlet geleneğinin asırlardan süzülüp gelen müşfik devlet anlayışının devamı olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu anlayışta hasta ve engellilerin topluma katılımı teşvik edildiğini, devletin kritik meselelerinin görüşüldüğü Has Oda da dahil, kendilerine hem askeri hem idari bürokraside önemli vazifeler verildiğini bildirdi.Cumhurbaşkanı Erdoğan, engelli bireylerin sanat ve zanaat sahibi olmaları için hem vakıfların hem de bu alanda eğitim veren kurumların, çok titiz bir eğitim programı uyguladığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Müderrislik, müsahiblik, hafızlık gibi görevler icra eden çok sayıda engelli, gerek topluma gerekse devlete çok mühim katkılar yapmıştır. Bilhassa Sultan II. Abdülhamid, birilerinin edepsizce karaladığı o büyük padişah, 1899’dan itibaren engellilerin çok daha nitelikli bir eğitim alması için yeni okullar açtırmıştır. Sadrazam Kamil Paşa ve Maarif Nazırı Münif Paşa da Sultan Abdülhamid Han döneminde bu eğitim yuvalarının hayata geçirilmesinde çok önemli inisiyatifler üstlenmiştir. Hepsine de rahmet olsun, Rabbim onlardan razı olsun diyorum" dedi.Bu okulların müfredatında müzik ve resmin yanı sıra matematik, coğrafya, kozmografya ve mimari gibi derslerin de yer aldığı kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, buralarda öğrenim gören engelli gençlerin hem bilgi birikimiyle öne çıktığını hem de kimseye muhtaç olmadan memleketlerine hizmet etme imkanı bulduklarını dile getirdi.Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ahvadı olmakla iftihar ettiğimiz şanlı ecdat, asırlar öncesinden bu kritik adımları atmayı, bu değerleri milletimize kazandırmayı bilmiştir." diyerek, "Biz böylesine kamil bir devletin, böylesine güçlü ve zengin bir geleneğin mirasçılarıyız. Dolayısıyla diğer tüm alanlarda olduğu gibi sosyal hizmet sahasındaki çalışmalarımızı da bu birikimin hakkını verecek şekilde geliştirmek ve uygulamak zorundayız. Hamdolsun bugüne kadar sosyal hizmet ve politikalarda üzerimize ne düşüyorsa yaptık ve yapıyoruz. Verdiğimiz samimi mücadelenin en yakın şahidi sizlersiniz" açıklamasında bulundu.2002’de milletin emanetini devraldıklarında engelli vatandaşların sosyal hayata katılımının oldukça sınırlı olduğunu, eğitimde, istihdamda, erişilebilirlikte çok ciddi sıkıntılar, büyük eksikler olduğunu hatırlatan Erdoğan," Engelli bireylerin haklarını güvence altına alan çağdaş bir sistem ne yazık ki kurulmamıştı. Biz bu tabloyu elimizin tersiyle ittik, bu düzene itiraz ettik ve hiçbir surette kabul etmedik. Sistemi adeta yeni baştan inşa ederek engelsiz bir Türkiye mahsulü olmaktan çıkarıp devlet politikası haline getirdik. Bunu da engelli vatandaşlarımızı himaye edilmesi gereken kişiler olarak değil, bu ülkenin eşit, onurlu, üretken ve güçlü bireyleri olarak gördüğümüz için yaptık. Son 23 senede bu alanda çok güçlü adımlar attık, çok önemli atılımlar yaptık. 2005 yılında Engelliler Hakkında Kanunu yürürlüğe koyarak bu alanda yeni bir dönem başlattık. 2009’da ilk imzacılarından biri olduğumuz Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşmeyi onaylayarak uluslararası alanda güçlü bir irade ortaya koyduk" değerlendirmesini yaptı.2010’da yapılan anayasa değişikliğiyle engelli vatandaşlara yönelik ayrımcılığın açıkça yasaklandığını ve engelli haklarının anayasal güvenceye bağlandığını belirten Erdoğan," 2013’te başlattığımız ücretsiz seyahat uygulaması ile şehir içi kara, deniz ve demiryolu ulaşımını yaşlı ve engellilerimiz için ücretsiz hale getirdik. Son 10 yılda 10 milyondan fazla engelli vatandaşımız, yüksek hızlı tren ve ana hat trenlerimizden hiçbir ücret ödemeden istifade etti. Ayrıca, erişilebilirlik alanındaki belgelendirme ve denetim mekanizmalarını geçmişte hiç olmadığı kadar iyileştirdik. Kamuya mahsus binalara, toplu taşıma araçlarına ve açık alanlara tam 3 bin 992 adet erişilebilirlik belgesi verdik. Bu konudaki farkındalığı artırmak amacıyla bu sene Engelliler Haftası’nın son günü olan 16 Mayıs’ı Ulusal Erişilebilirlik Günü ilan ettik. Şunu özellikle bir kez daha burada dile getirmek istiyorum: Engelli vatandaşlarımızın eğitim ve istihdamı bizim için büyük bir önem ve öncelik teşkil ediyor. Bu amaçla özel eğitim okullarımızı yaygınlaştırdık, rehabilitasyon hizmetlerimizi sağlam bir altyapıya kavuşturduk" diye konuştu.Cumhurbaşkanı Erdoğan, Üniversitelerde engelli öğrenci birimleri kurarak yükseköğretimde kapsayıcılığı artırdıklarını bildirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan," Şunu hepimiz çok iyi biliyoruz: Engelli bireylerin toplumsal yaşama eşit ve bağımsız katılımının en güçlü araçlarından biri kuşkusuz istihdamdır. İş imkanlarının oluşturulması noktasında da hamdolsun çok başarılı bir sınav verdik, veriyoruz. 2002’de kamuda sadece 5 bin engelli memur istihdam ediliyordu, bugün bu sayı 15 kattan fazla artışla 83 bine ulaştı. İşverenlere sağladığımız teşviklerle özel sektörde de engelli kardeşlerimizin istihdamını destekledik .Sosyal destekler alanında ise tam bir devrim gerçekleştirdik. Sosyal yardımları ve destek hizmetlerini insan onurunu esas alan bir bakış açısıyla geliştirdik" açıklamasında bulundu.Cumhurbaşkanı Erdoğan, bakıma ihtiyaç duyan engelli vatandaşların aileleriyle ve kendi sosyal ortamlarında hayatlarını sürdürmesinin bir başka öncelikleri olduğunu kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "2002’de yalnızca 5 bin kişi evde bakım yardımından faydalanırken, aylık 11 bin 702 lira ödeme yapılan bu destekten bugün yaklaşık 520 bin vatandaşın yararlandığını dile getirdi.Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkenin dört bir yanında sayısı 143’e ulaşan gündüzlü bakım merkezlerinde engelli bireylerin aktif olarak yer aldığı sosyal, kültürel ve sportif faaliyetleri icra edildiğini aktardı. Erdoğan," 106’sı Aile Bakanlığımıza bağlı, 331’i özel sektöre ait toplam 437 bakım merkezinde 40 bine yakın engelli vatandaşımıza yatılı hizmet sunuyoruz. Bakanlığımıza bağlı merkezlerdeki hizmetleri ücretsiz verirken özel merkezlerde kalan vatandaşlarımızın yüzde 94,4’ünün ödemelerini devlet olarak bizzat biz üstleniyoruz. Üzerinde önemle durduğumuz bir başka husus, aile temelli erken müdahale sistemidir. Sizlerin de bildiği üzere, gelişimsel riski ya da engeli olan çocuklarımızın ihtiyaç duyduğu hizmeti mümkün olan en erken teşhisle bir an önce alması hayati önem arz ediyor. Bu amaçla Ankara, Bursa, Kahramanmaraş ve Mersin’de devreye aldığımız Erken Çocukluk Gelişimi Merkezleri’nde bu yavrularımızın sağlık, eğitim ve sosyal hizmetlerini bütüncül bir şekilde sağlıyoruz. Aileleriyle birlikte süreç içerisinde hangi adımları atabileceğimize beraberce karar veriyor, ardından hep birlikte yola koyuluyoruz. Yani, anne ve babalarımız, ailelerimiz bu sistemin tam kalbinde yer alıyor. Hiçbir çocuğumuzu geride bırakmadan, her yavrumuzun hayatına dokunarak bu uygulamayı inşallah 81 ilimize yaygınlaştıracağız" dedi.Cumhurbaşkanı Erdoğan engellilerle ilgili bir müjdeyi paylaşarak," Biliyorsunuz, 2030 Engelsiz Vizyon Belgesi ile engelli politikalarımızı bütüncül bir stratejiye dönüştürmüş, eğitimden istihdama, teknolojiden afet yönetimine kadar pek çok alanda sürdürülebilir hedefler belirlemiştik. Birinci Engelli Hakları Ulusal Eylem Planımızla bu hedeflerin çok önemli bir kısmına başarıyla ulaştık. 2026-2028 yıllarını kapsayan ikinci eylem planımızın hazırlıklarına başlandı. Detaylarını yakında kamuoyuyla paylaşacağız. Yeni eylem planımız, engelli kardeşlerimiz başta olmak üzere ülkemiz ve milletimiz için şimdiden hayırlı, uğurlu olsun diyorum. Buradan hem sizlere hem de farklı platformlar üzerinden bizleri takip eden tüm engelli kardeşlerimize şunu bir kez daha hatırlatmak istiyorum: Sizler bu ülkenin eşit, güçlü ve onurlu vatandaşlarısınız. Sizlerin hayatını kolaylaştırmak, sizlere en yüksek standartlarda hizmet sunmak, sorunlarınızı çözüme ulaştırmak bizim boynumuzun borcudur. Zira devlet bunun için vardır, biz bunun için bu makamlarda bulunuyoruz. Bugüne kadar nasıl sizin yanınızda olduysak inşallah bundan sonra da en güçlü şekilde size destek vereceğiz, zorlukların üstesinden hep birlikte geleceğiz, sizlerin yanında olmaya devam edeceğiz. Türkiye Yüzyılı’nı sizlerle birlikte Engelsiz Türkiye Yüzyılı yapacağız. Tüm engelli kardeşlerimin 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nü bir kez daha tebrik ediyorum. Erişilebilirlik ödüllerine layık görülen kurumlarımı tekrar kutluyor, programa teşrif eden her bir misafirimize kalpten teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.Görme engelli Zeren Türkyılmaz, Erdoğan’a, yazarı olduğu "Karanlıkta Parlayan Işık Hazreti Muhammed’in Hayatı" kitabını takdim etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a engelliler için yaptığı çalışmalardan dolayı teşekkür eden Türkyılmaz, Erdoğan’a çiçek takdim etti.
Başkan Yılmaz, gençleri başkentte karşıladı
04 Aralık 2025 Perşembe - 15:39 Başkan Yılmaz, gençleri başkentte karşıladı Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz, "Ankara Çıkarması" projesi kapsamında başkente gelen gençlerle Ankara’da bir araya geldi. Sabah saatlerinde şehre ulaşan öğrencileri karşılayan Başkan Yılmaz, gün boyu süren gezi programına eşlik etti. Şehitkamil Belediyesi tarafından Cumhuriyet’in kurulduğu mekanları gençlere yerinde anlatmayı amaçlayan Ankara Çıkarması projesi kapsamında başkente giden gençleri Başkanı Umut Yılmaz karşıladı. Program kapsamında Başkan Yılmaz ve öğrenciler, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Gaziantep Milletvekili Abdulhamit Gül ve Sermet Atay’ı ziyaret etti. TBMM koridorlarını gezen gençler, Genel Kurul Salonu’nda Meclis’in çalışma yapısı ve Cumhuriyet tarihindeki önemi hakkında detaylı bilgi aldı. "Ankara gezileri devam edecek" Gençler, milletvekillerinin tecrübelerini dinlerken, ülke yönetimine dair merak ettikleri soruları sorma fırsatı buldu. Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz, projenin büyük ilgi gördüğünü belirterek "Cumhuriyetimizin kurulduğu, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının bağımsızlık mücadelesini yürüttüğü bu önemli mekanları gençlerimize göstermek bizim için büyük bir gurur. Şu ana kadar 20 bin gencimizi Ankara’ya getirdik. Gençlerimizin, özellikle de öğrencilerimizin tarihle, kültürle ve devlet kurumlarıyla iç içe bir deneyim yaşamasını istiyoruz. Kısa süre içerisinde 10 bin kişiyi daha Ankara’ya getirmeyi planlıyoruz" dedi. Hem moral hem milli bilinç Yılmaz, projeye katılan gençlerin hem moral bulduğunu hem de milli bilinç kazandığını ifade ederek, "Bu ziyaretler sayesinde gençlerimiz ülkemizin yönetim merkezini yerinde görme fırsatı buluyor. Onlarla birlikte zaman geçirmek, onların heyecanına ortak olmak bizim için büyük bir mutluluk. Bundan sonra da gençlerimizin eğitimine, gelişimine ve geleceğine dokunan projelere devam edeceğiz" şeklinde konuştu. Gün boyu Ankara gezisi TBMM ziyaretinden sonra program Anıtkabir, Birinci ve İkinci Meclis binaları ile başkentin önemli kültürel merkezlerinin gezilmesiyle sürdü. Gün boyu süren Ankara temasları, gençlerin hafızasında unutulmaz hatıralar bırakırken, Şehitkamil Belediyesi’nin gençlere yönelik sosyal projeleri bir kez daha takdir topladı. Gençlere yönelik sürpriz projeler geliyor Başkan Yılmaz, gençlere yönelik sürpriz çalışmaların yakın zamanda başlayacağını müjdeleyerek, "Biz gençlerimizin enerjisine, vizyonuna ve hayallerine güveniyoruz. Onlara kalıcı bir gelecek perspektifi sunmak istiyoruz. Şehitkamil’de gençlerle ilgili tüm planlamalarımızı onların enerjisi, vizyonu ve beklentileri doğrultusunda yapıyoruz. Onlara daha iyi bir gelecek hazırlamak için yeni projelerimizi tamamlıyoruz. Çok yakında gençlerimizle paylaşacağımız yeni sürpriz projeler olacak. Şehitkamil’de gençlerin söz sahibi olduğu, üretime ve gelişime katkı sunduğu güçlü bir gençlik modeli kuruyoruz" ifadelerini kullandı.
TBMM Başkanı Kurtulmuş: "Herkesin sürecin bundan sonraki en hassas dönemini siyasi pozisyonlarının malzemesi haline getirmemesi lazım"
04 Aralık 2025 Perşembe - 15:24 TBMM Başkanı Kurtulmuş: "Herkesin sürecin bundan sonraki en hassas dönemini siyasi pozisyonlarının malzemesi haline getirmemesi lazım" TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, "Yüz düşünüp bir konuşma, hatta bin düşünüp bir konuşmanın gerektiği günlere giriyoruz. Herkesin öncelikle bu sürecin bundan sonraki en hassas dönemini siyasi pozisyonlarının malzemesi haline getirmemesi lazım. Hepimizin siyaset fikirleri farklı, siyasi partileri farklı, anlayışları, kanaatleri farklı ama herhalde ortak olduğumuz nokta artık bu memlekette silahlar sussun, terör sona ersin, analar ağlamasın, ocaklar sönmesin ve bu milletin geleceği bir şekilde karanlık ellere teslim edilmesin" dedi. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Milli Dayanışama, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu toplantısı öncesinde koordinatör grup başkanvekilleri ve İmralı’yı ziyaret eden milletvekilleri ile toplantı yaptı. Kurtulmuş, daha sonra yaptığı açıklamada sürecin en hassas, en hızlı, en kritik anlarına girdiklerini belirterek, "Şimdiye kadar hassasiyetle çalışmaları yürüttük, bu noktaya kadar geldik. Devlet politikası olarak sürdürülen bu süreç, devletin bütün ilgili kurumları vasıtasıyla sahada ve bir şekilde örgütle yapılan temaslarla bugüne kadar getirildi. Bu sürecin bir al ver süreci olmadığını, bir pazarlık süreci olmadığını, örgütün kendisini feshetme kararını ortaya koyduktan ve silahları teslim etme sürecine sembolik bir törenle başladıktan sonra bu süreç hızlanmış ve siyaset de üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmek için Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bulunan partilerimizden 11’inin ittifakıyla bu komisyonu kurmuş ve bugüne kadar getirmiştir. Bu tarihi süreci, komisyon da tarihi sorumluluklarını yüklenerek yerine getiriyor. Bundan sonraki süreçte çok daha dikkatli olmamız gereken, çok daha hassas davranmamız gereken bir sürece girdiğimiz aşikardır. Bunu başta kendim olmak üzere her birimize önemli bir uyarı olarak ortaya koymak istiyorum. Şimdiye kadar 130 kişi ve kuruluşu dinledik. En son 18. komisyon toplantımızda toplantıya katılanların beşte üç çoğunluğuyla alınan yani nitelikli çoğunlukla alınan karar gereği komisyonumuzda grubu bulunan partileri temsil eden birer temsilcinin adaya gitmesi yönünde bir karar alındı. Üç siyasi parti temsilcisini gönderdi. Komisyonda bulunan partilerle ziyaret 24 Kasım tarihinde bildiğiniz gibi gerçekleştirildi. Bu ziyaretin gerçekleştirilmesiyle birlikte komisyonumuzun dinleme faslı nihayete ermiştir. Böylece komisyon farklı toplumsal kesimleri, bu konunun tarafı olanları ve bu süreçlerde mağdur olanları da dinlemiş ve bu son ziyaretle birlikte süreç dinleme faslı tamamlanmıştır" ifadelerini kullandı. Komisyonun rapor hazırlamasıyla tarihi sürecin önemli bir eşiğinin geçilmiş olacağını belirten Kurtulmuş, komisyonun hassas bir noktaya geldiğini ifade etti. Kurtulmuş, "Yüz düşünüp bir konuşma, hatta bin düşünüp bir konuşmanın gerektiği günlere giriyoruz. Herkesin öncelikle bu sürecin bundan sonraki en hassas dönemini siyasi pozisyonlarının malzemesi haline getirmemesi lazım. Hepimizin siyaset fikirleri farklı, siyasi partileri farklı, anlayışları, kanaatleri farklı ama herhalde ortak olduğumuz nokta artık bu memlekette silahlar sussun, terör sona ersin, analar ağlamasın, ocaklar sönmesin ve bu milletin geleceği bir şekilde karanlık ellere teslim edilmesin. Onun için özellikle bunun siyasi malzeme yapılmaması konusunu her birinizden istirham ediyorum. Bir başka önemli konu, burada basınımızın da üstüne çok büyük sorumluluklar düşüyor. Zaman zaman bu uyarıyı yaptım ama hissediyoruz buna ihtiyaç var. Sürecin aslı kim ne dedi, nereden geldi, nereye gitti, bütün bunlardan daha önemlisi ortaya hangi somut sonuçlar konuldu? Önemli olan bu siyasi süreçte budur. Yani sürecin magazinleştirilmemesi için de olağanüstü bir gayret sarf etmemiz gerektiği kanaatindeyim. Ayrıca dil, uslup ve davranışlarımıza da bazen dikkat etmemiz gerektiği bir süreçteyiz" dedi.
Başkan Hamamcı "İnönü’nün geleceğine değer katacak çalışmaları kararlılıkla sürdüreceğiz"
04 Aralık 2025 Perşembe - 15:13 Başkan Hamamcı "İnönü’nün geleceğine değer katacak çalışmaları kararlılıkla sürdüreceğiz" İnönü Belediye Başkanı Serhat Hamamcı, başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere ilçeye katkı ve destek sağlayanlara teşekkür ederek İnönü’nün geleceğine değer katacak çalışmaların kararlılıkla sürdürüleceğini vurguladı Hamamcı, katıldığını Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın teşrifleriyle Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) gerçekleştirilen AK Parti Grup Toplantısı’nın ardından bir değerlendirme yaptı. Grup toplantısının ardından bakanlar ve milletvekillerinin katılımıyla düzenlenen değerlendirme toplantısına da iştirak eden Hamamcı, toplantıda İnönü Belediyesi tarafından yürütülen çalışmalar, devam eden projeler ve planlanan yatırımlar hakkında istişarelerde bulundu. "İlçenin geleceğine değer katacak çalışmalar sürecek" İnönü Belediye Başkanı Serhat Hamamcı, ilçeye sağlanan katkı ve desteklerden dolayı başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere; önceki dönem Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ve Milletvekili Fatih Dönmez’e, önceki dönem Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı ve Milletvekili Prof. Dr. Ayşen Gürcan’a, Milletvekili Nebi Hatipoğlu’na ve AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak’a teşekkür etti. Başkan Hamamcı, birlik ve beraberlik içerisinde İnönü’nün geleceğine değer katacak çalışmaların kararlılıkla sürdürüleceğini vurguladı.