EĞİTİM - 20 Eylül 2020 Pazar 11:03

SUBÜ’den Türkiye’de ilk E-Devlet’ten sertifika sorgulama hizmeti

A
A
A
SUBÜ’den Türkiye’de ilk E-Devlet’ten sertifika sorgulama hizmeti

Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Yaşam Boyu Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi (SAYEM) tarafından Türkiye’de bir ilk gerçekleştirildi.

Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Yaşam Boyu Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi (SAYEM) tarafından Türkiye’de bir ilk gerçekleştirildi. Mesleki Yeterlilik Kurumu onaylı sertifikalı eğitim programları düzenleyen merkezden sertifika sahibi olanlar E-Devlet üzerinden sertifikalarını sorgulayabiliyor, karekodlu belge oluşturabiliyor.


SAYEM tarafından Türkiye’de bir ilk gerçekleştirilerek Mesleki Yeterlilik Kurumu onaylı sertifikalı eğitim programları düzenleyen merkezden sertifika sahibi olanlar E-Devlet üzerinden sertifikalarını sorgulayabiliyor, karekodlu belge oluşturabiliyor. Ar-Ge çalışmaları sonucunda E-Devlet üzerinden sertifika sorgulama hizmeti sundukları için mutlu olduklarını ifade eden Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, bilgiye ulaşmanın kolay olduğu kadar belgeye de ulaşmanın kolay olması gerektiğini vurguladı. Sertifika alan kişilerin E-Devlet üzerinden yüzde 100 güvenilir bir şekilde sorguluma, doğrulama imkanı sunduklarını dile getiren SAYEM Müdürü Barış Boru ise, yapılan çalışmalar sonucunda ‘sayem.subu.edu.tr’ portalını E-Devlet’e entegre ettiklerini belirtti.



Bilgiyi, beceri ile bütünleştiren bir üniversite mottosu ile hareket ediyoruz


SUBÜ’nün faaliyetlerinden bahseden Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, “Ülkelerin gelişmesi; nitelikli tasarım, nitelikli üretim ve nitelikli bir şekilde pazarlamadan geçiyor. Bizde Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi olarak bilgiyi, beceri ile bütünleştiren bir üniversite mottosu ile hareket ediyoruz. Özellikle nitelikli tasarım, üretim ve bu ürüne dönüşen hammaddenin de pazarlaması ile ilgili olan kısımları adım adım kurmuş olduğumuz birimler ile yönetmeye çalışıyoruz. Özellikle eğitimde, öğrencilerimizi bir dönem işletmeler ile birlikte eğitim aldırarak onların nitelikli bir şekilde yetişmesini sağlıyoruz. Aynı zamanda ürün geliştirme ve Ar-Ge ile ilgili olan kısımlarda da yine nitelikli ve topluma hizmete dönecek, ürüne dönüşecek Ar-Ge yapmayı önemsiyoruz ve bu alanda çalışıyoruz” dedi.



Bilgiye ulaşmak kolay, belgeye ulaşmanın da kolay olması gerekiyor


Üniversitenin yapmış olduğu yeniliklere bir yenisini daha eklediklerini belirten Rektör Sarıbıyık, “Üniversitenin önemli rollerinden bir tanesi de olmazsa olmazı, topluma hizmet kısmı. Bu alanda da üniversite olarak; araştırma ve geliştirme merkezlerimizi kuruyoruz. Bunlar içerisinde en aktif olanlarından bir tanesi de Yaşam Boyu Eğitim Merkezimiz. Bu eğitim merkezimiz sayesinde de yine topluma hizmet şeklinde, topluma sertifikalı ya da nitelikli insan gücünü oluşturmaya çalışıyoruz. Ekip arkadaşlarımız ile bu alanı da geliştirmeye çalışıyoruz bir taraftan. Özellikle son zamanlarda vermiş oldukları sertifikaların E-Devlet üzerinden sorgulanabilir hale gelmesi, yenilikler arasında yer alıyor. Çünkü artık bilgiye ulaşmak kolay, belgeye ulaşmanın da kolay olması gerekiyor. Ve belgenin de çok rahat bir şekilde E-Devlet üzerinden sorgulanabiliyor olması, bu alanda da yapmış olduğumuz yenilikler arasında yer alıyor” diye konuştu.



Sertifika doğrulama ve sorgulamayı E-Devlet üzerinden tüm Türkiye’ye açmış bulunuyoruz


Gerçekleştirdikleri uygulama hakkında bilgiler aktaran SAYEM Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Barış Boru, “Yaşam Boyu Eğitim Merkezi olarak, mesleki yeterlilik kurumuna yönelik sınav ve belgelendirme faaliyetlerimizin yanı sıra örgün ve uzaktan eğitim faaliyetlerinde yer almaktayız. Pandemi süreci aslında uzaktan eğitimin ne kadar önemli olduğunu hepimize göstermiş oldu. Nitelikli insan yetiştirme üzerine vermiş olduğumuz uzaktan eğitim sertifikalarını aslında çok yoğunlukla bastığımız ve insanlara ulaştırılması ile alakalı bir süreç getirdiğini fark ettik. Bu devirde bilgiye ulaşmak kadar, belgeye ulaşmanın kolaylaştırılmasını ve doğrulanabilmesinin önemini fark ettik. E-Devlet ile yapmaya başladığımız çalışmalar ve sonucunda yazılım ekiplerimizin karşılıklı çalışmaları neticesinde aslında ‘sayem.subu.edu.tr’ alanı adı altında çalışan eğitim portalımızı E-Devlet’e entegre etmeyi başarmış bulunuyoruz. Bu sayede artık bizden alınan sertifikaların üretilebilmesi, doğrulanması ve sorgulanabilme imkanını E-Devlet üzerinden tüm Türkiye’ye açmış bulunuyoruz. Bu sayede bizden sertifika alan öğrencilerimiz veya özel sektörden, toplumdan adaylarımız E-Devlet üzerinden; Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi veya sertifika sorgulama yazarak aslında sertifikalarını oluşturabilecekler, onları barkot üzerinden sorgulama ve doğrulama imkanı elde edecekler” şeklinde konuştu.



Bu alanda öncü üniversite olmak bize mutluluk veriyor


Türkiye’de bu hizmeti veren ilk üniversite olmanın mutluluğu içerisinde olduklarını söyleyen Boru, “Aynı zamanda bu sertifikaların verilmiş olduğu kurumlar, insan kaynakları yöneticileri veya başka bir eğitime başvurduğunda alt gereklilik olarak sunduklarında bu sertifikaları doğrulayıp, sorgulayabilecekler ve sertifikaların geçerliliği ile ilgili bir soru işaretinin kalmayacağını düşünüyoruz. Bu alanda da öncü bir üniversite olmak, bu uygulamayı ilk başlatabilmek aslında bize mutluluk verdi. E-Devlet üzerinden verilen sertifikaların oluşturulabilmesi, bunların sorgulanabilmesi ve karekod yardımı ile doğrulanabilmesi özelliğini ilk olarak başarmış olan üniversiteyiz. Üniversitemizde verilen herhangi bir uzaktan eğitim ve örgün eğitim programının sertifikası E-Devlet üzerinden üretilebilecek, hatta mobil bir cihaz ile bile üretilerek bunlar dijital veya basılı ortamda doğrulanabilecek. Bu anlamda ilk üniversite olmak, ilk kurum olmak bize mutluluk veriyor” ifadelerini kullandı.



SUBÜ’nün bu iş birliği ile sektörümüze yardımcı olmasından dolayı çok mutluyuz


Yapılan uygulamanın sektörlerine yardımcı olduğunu belirten İnsan Kaynakları Profesyonelleri Derneği (PİKDER) Başkanı Emre Uğur, “Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi kurulduğu günden beri nitelikli iş gücü geliştirme mottosuna uygun olarak reel sektör ile iş dünyası ile iş birliği içerisinde yer alıyor. Beklentilerimizi topluyor ve çok güzel uygulamalara imza atıyor. Bu iş birliğinin önemli unsurlarından biri olan SAYEM’de güzel uygulamalarına bir yenisini daha ekledi. Mesleki yeterlilik anlamında veya verdiği tüm sertifikaların E-Devlet üzerinden ulaşılabilir olması ile biz insan kaynakları çalışanlarının işini bir nebze daha kolaylaştırıyor. SUBÜ’nün bu iş birliği ile sektörümüze yardımcı olmasından dolayı çok mutluyuz. Bizler iş dünyasında çalışanlarımızın var olan, şirketimizin içerisinde ve dışında aldığımız eğitimlere de sertifikalara da sürekli A4 olarak ulaşmaktaydık. Ya da iş başlarında bu dokümanlara ulaşmamız gerekiyordu, bunların doğrulaması bizler için her zaman bir muallaktı ama bugün geliştirilen bu uygulama ile E-Devlet üzerinde bunların doğrulanmış olması ve bunlara dijital anlamda ulaşılmış olması çok güzel bir yenilik. Pandemi sürecinde bir kez daha anladık ki dijitalleşme ne kadar önemli. SAYEM’in de bu dijitalleşme projelerinin devamını bekliyoruz ve bizler mutluyuz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Bakan Kacır: "Türkiye teknoloji girişimciliğinde Avrupa’nın parlayan yıldızı olarak tarif ediliyor" Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "23 yıl önce piyade tüfeğini yurt dışından temin eden bir ülkeydik, savunma ürünlerinde yüzde 80 dışa bağımlıydık. Bugün, kendi İHA’mızı, mühimmatını, uçaklarını, helikopterlerini, uydularını, radarlarını, elektronik harp sistemlerini geliştiren, üreten ve artık rekabetçi şekilde dünyaya ihraç edebilen bir ülkeyiz. Fikirden ürüne, üründen pazara uzanan yolculukta her aşamada Türkiye teknoloji girişimciliğinde Avrupa’nın parlayan yıldızı olarak tarif ediliyor" dedi. Sakarya Teknokent Ar-Ge Binası, Füzyon Girişim Ofisi ve Milli Teknoloji Atölyesi açılışı, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’ın katılımıyla gerçekleşti. Açılışta konuşan Bakan Kacır, "Teknolojide tam bağımsız Türkiye tasavvurumuzu gerçeğe dönüştürme yolunda hayata geçirdiğimiz tüm bu projelerin Sakarya’mıza, üniversitelerimize, gençlerimize, ülkemize hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum. Küresel ölçekte değişimin hız kazandığı, bilginin stratejik bir güç halinde geldiği bir çağdayız. Bu dönemde ülkelerin refah düzeyini ve rekabet gücünü bilimsel bilgi üretme kabiliyetiyle teknolojideki yenilikleri ekonomik değere dönüştürme düzeyi belirliyor. Özellikle yenilikçi teknolojilerde söz sahibi ülkeler sadece bugünün değil yarının dünyasını da şekillendiriyor. Pek çok ülkenin belirsizlikler sarmalında bocaladığı ve geleceğe dair vizyon ortaya koymakta zorlandığı bu süreçte bizler yaşanan değişimi tehdit olarak değil bilakis Türkiye adına tarihi bir fırsat olarak görüyoruz. Bu anlayışla bilimi ve teknolojiyi kalkınma yolculuğumuzun pusulası atlettik. Son 23 yılda dev bir Ar-ge ve inavasyon alt yapısı inşa ettik. Bugün özel sektörümüz bünyesinde bin 700’ü aşkın Ar-Ge ve tasarım merkezinde görev yapan nitelikli mühendislerimiz ve teknisyenlerimiz, yüksek katma değerli üretimi mümkün kılan yenilikçi çözümler geliştiriyor" dedi. "Ar-Ge harcamalarımızın milli gelirimizdeki payını binde 5’ten yüzde 1,46’ya çıkardık" Bakan Kacır, "113 Teknoparkımızda 12 binden fazla firmamız inavasyon odaklı çalışıyor. Bilim insanlarımız, araştırmacılarımız özel sektörümüze sunduğumuz destekler neticesinde Ar-Ge harcamalarımızın milli gelirimizdeki payını binde 5’ten yüzde 1,46’ya çıkardık. 2002’de 29 bin olan tam zaman eş değer Ar-Ge personel sayımız şimdi 310 bini aştı. İnşa ettiğimiz güçlü Ar-Ge alt yapısı milli teknoloji hamlesinin vizyon projelerinin fikirden hakikate dönüştüğü biz zemini sundu. 23 yıl önce piyade tüfeğini yurt dışından temin eden bir ülkeydik, savunma ürünlerinde yüzde 80 dışa bağımlıydık. Bugün, kendi İHA’mızı, mühimmatını, uçaklarını, helikopterlerini, uydularını, radarlarını, elektronik harp sistemlerini geliştiren, üreten ve artık rekabetçi şekilde dünyaya ihraç edebilen bir ülkeyiz. İnsansız hava aracı üretiminde dünyada lideriz. Türkiye’nin otomobili Togg ile elektrikli ve akıllı araç devrimini ve otomotiv sektöründe yaşanan eşzamanlı dönüşümleri ülkemiz adına fırsata çevirme iddiamızı ortaya koyduk. Teknoloji üretiminde ve geliştirmede yakaladığımız bu ivmeyi farklı sektörlere taşıyarak üniversitelerimizle sanayi arasındaki iş birliğini daha da güçlendirerek Türkiye yüzyılında teknolojide tam bağımsız Türkiye hedefimizi adım adım gerçeğe dönüştüreceğiz" diye konuştu. "Teknoloji girişimciliğini bu vizyonu hayata geçirecek itici güç addediyoruz" Bakan Kacır, "Teknoloji girişimciliğini bu vizyonu hayata geçirecek itici güç addediyoruz. Bu doğrultuda ülkemizde teknolojik girişimlerin yeşermesini ve ölçeklenmesini mümkün kılacak zemini çok boyutlu adımlarla inşa etti. Hayata geçirdiğimiz fonların fonu ve eş finansman mekanizmalarıyla 4,6 milyar liralık kamu kaynağını doğrudan girişimlerimize yönlendirdik. Bu etkiyle 120 milyar liralık özel sektör yatırımını harekete geçirdik. Erken aşama girişimlerine finansman sağlayan BİGG programımızla 2 bin 500’den fazla teknoloji girişiminin hayata geçmesini sağladık. 2018’den bu yana düzenlediğimiz Teknofestlerle gençlerimizi girişimcilik yolculuğuna dahil ettik. Fikirden ürüne, üründen pazara uzanan yolculukta her aşamada Türkiye teknoloji girişimciliğinde Avrupa’nın parlayan yıldızı olarak tarif ediliyor" şeklinde konuştu. "Her yaştan çocuğumuzu ve gencimizi bilimin büyülü dünyasıyla buluşturacağız" 81 ilde milli teknoloji atölyelerinin kurulacağını aktaran Bakan Kacır, "Bugün oyundan e-ticarete, yapay zekadan finans teknolojilerine geniş bir yelpazedeki girişimlerimiz iftihar vesilemizdir. Bu başarı ivmesini katlanarak 2030 yılına kadar ülkemizden 100 bin teknolojik girişiminin doğmasını ve milyar dolar değeri aşan unicornların bizim değimimizle Turkornların toplam kıymetinin 100 milyar doları aşmasını hedefliyoruz. Bu cennet vatanın her köşesindeki gençlerimizin teknoloji geliştirme ve dünyayı değiştirme iddiası taşıyabilmesini sağlayacak bir alt yapıyı kurmayı temel önceliğimiz olarak görüyoruz. Sakarya gerek sahip olduğu dev sanayi alt yapısı ve lojistik gücü, gerekse küresel finans ve teknoloji merkezi İstanbul’a yakınlığıyla girişimciler için önemli bir marka değerine sahip. 2010’da faaliyete geçen ve bünyesinde 130’dan fazla firmanın çalışmalarını sürdürdüğü Sakarya Teknokent, şehrimizde teknoloji girişimciliğinin nabzının attığı, üretim ile aklın buluştuğu milli teknoloji hamlemizin örnek projelerinin hayata geçirildiği ekosistemi inşa ediyor. Girişimcilerin yoğun ilgi gösterdiği Teknokentin yatırımcı talebine cevap verebilmesi adına ilave olarak 6 bin 500 metrekare kapalı alan barındıran 39 bin metrekare bir alanı ilan ettik. Bugünde bakanlığımızın 113 milyon lira ile hayata geçen yeni Ar-ge binasının açılışındayız. Teknokentimizde 3 bin 700 metrekare kapalı alanıyla girişimcilerimize çalışma alanı sunuyoruz. Aynı zamanda bina içinde faaliyet gösterecek füzyon girişim ofisiyle kuluçka ve kuluçka öncesi aşamadaki girişimcilerimize destek seti sunuyoruz. Üniversitelerimiz ve bilim merkezlerimiz bünyesinde kurduğumuz milli teknoloji atölyeleriyle ülkemizin yarınlarını inşa edecek gençlerimizi ileri teknoloji ekipmanları ve modern alt yapıyla buluşturuyoruz. Önümüzdeki yılsonuna kadar 81 ilimizde 100 milli teknoloji atölyesini tamamlamak üzere bir seferberlik ruhuyla çalışıyoruz. İki üniversitemizin de öğrencileri bu atölyede çalışacak. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak ülkemizin nitelikli insan kaynağını büyüten, yetkinliğini derinleştiren politikaları sürdüreceğiz. Her yaştan çocuğumuzu ve gencimizi bilimin büyülü dünyasıyla buluşturacağız. 60 milyon lira destek sağlayacağımız ve bünyesinde atölyeler, sergiler barındıracak olan modern tesis ile gençlerimizin merak ve keşfetme duygusunu ateşleyen bilim üssünü şehrimize kazandıracağız" ifadelerini kullandı.