GENEL - 29 Ekim 2020 Perşembe 13:18

29 Ekim Sakarya’da coşku ile kutlandı

A
A
A
29 Ekim Sakarya’da coşku ile kutlandı

Sakarya’da düzenlenen 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı törenlerinde konuşan Sakarya Valisi Çetin Oktay Kaldırım, “Tarihin hiçbir döneminde hiçbir millete nasip olmayacak şanla, şerefle yoğrulmuş hep kahramanlık yaşamış, yaşatmış, bir milletin evlatlarıyız, torunlarıyız, bununla ne kadar gurur duysak azdır” dedi.

Sakarya’da düzenlenen 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı törenlerinde konuşan Sakarya Valisi Çetin Oktay Kaldırım, “Tarihin hiçbir döneminde hiçbir millete nasip olmayacak şanla, şerefle yoğrulmuş hep kahramanlık yaşamış, yaşatmış, bir milletin evlatlarıyız, torunlarıyız, bununla ne kadar gurur duysak azdır” dedi.


Cumhuriyetin ilan edilişinin 97. yıldönümü nedeniyle Sakarya Valiliği önünde tebriklerin kabulü gerçekleşti. Programda Sakarya Valisi Çetin Oktay Kaldırım, Sakarya İl Emniyet Müdürü Fatih Kaya, Garnizon Komutanı Cavit Nartop, bazı ilçe belediye başkanları, parti il başkanları, daire amirleri, STK temsilcileri ve bazı muhtarlar hazır bulundu. Törende konuşan Sakarya Valisi Çetin Oktay Kaldırım, “Gerçekten yeryüzünde hiçbir millete nasip olmayacak, hiçbir millette bulunmayacak yüksek seciyelerle donatılmış, aziz, necip bir milletin fertleriyiz, evlatlarıyız, torunlarıyız. Tarihin hiçbir döneminde hiçbir millete nasip olmayacak şanla, şerefle yoğrulmuş hep kahramanlık yaşamış, yaşatmış, tarihini şanla, şerefle yazmış bir milletin evlatlarıyız, torunlarıyız, bununla ne kadar gurur duysak azdır" dedi.


Kaldırım sözlerinin devamında, "Özellikle şu an üzerinde mukim bulunduğumuz topraklar aslında bu ifade ettiğim şanın, şerefin, azizliğin, yüceliğin vücut bulduğu ve aslında Türk milletinin ne olduğunu, özünün ne olduğunu, kodlarının ne olduğunu, değerlerinin ne olduğunu en iyi şekilde yaşandığı topraklardır. Zira şanlı tarihimizden beri Türk tarihinin yeryüzünde var olduğu günden beri Anadolu’nun özellikle yurt edinildiğinin bundan bin yıl öncesinden beri gerçekten bu aziz millet bu topraklarda hep şanla, şerefe var olmuş, şanlı bir mücadele vermiş, kahramanlık destanları yazmış ve bunun en güzel şahidi de Sakarya’mız, bu topraklar olmuştur. Her defasında bu millet küllerinden doğmayı bilmiş, canını feda ederek tekrar dirilmesini bilmiş karakterinden, şanından, şerefinden asla ödün vermemiştir. Bunun en güzel ifadesi arkada da yazılı ‘Söz konusu vatansa geresi teferruattır’ sözüdür. Sakaryamız’a, şehitlerimize, gazilerimize şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Rize Çayın düşmanı: ‘Telgraf otu’ Mayıs ayında açılması beklenen yaş çay sezonu öncesi çay arazilerinde çıkan Telgraf otu, çayın filizlenmesine engel oluyor. Rize’de çay bahçelerinde bu otun çok çıkmaya başlaması üzerine çay üreticisi tedirgin olurken, Ardeşen Ziraat Odası Başkanı Turan Kabaoğlu, çaylıkları istila eden Telgraf otunun çay sezonu başlamadan toplanarak yok edilmesi gerektiğini söyledi. Bitkinin çaya zarar verdiğini ve işçilerinde çay gibi gözükmesinden ötürü bu otu topladıklarını ifade eden Ardeşen Ziraat Odası Başkanı Turan Kabaoğlu, “Bu bitki bizim çay alanlarımızda istilacı durumda. İsmi telgraf çiçeği diye literatürde geçiyor. Bu bizim çaylıklarımızı neredeyse istila etmiş, kapatacak pozisyona girmiş durumda. Bunu yok etmek için birçok kurum ve kuruluşlarla istişarelerde bulunduk. Bunun tek bir çaresi var o da bunu elle çaylıklarda temizleyip bir poşete koyup imha etmek. Bu kopardığın yaprağından bile ürüyor. Bambaşka bir bitki. Kolay da kurumuyor. Koparıp bıraktığın yerde kendisi köklenip gidiyor. İstilacı bir varlık. Çaylıkların dibine bırakıyorlar. Tekrar üremeye devam ediyor. Bunu topladıktan sonra mutlaka bir poşete koyup poşetin içinde öldürmeye çalışacağız. Hatta çiçeklenmeden tohum saçmadan bunları önceden temizleyip koyacağız ve poşetin ağzını kapatıp güneşle irtibatını kestikten sonra öldürmeye çalışacağız. Aynı çay gibi gözüküyor. Bazen işçiler bunu da çay diye topluyor. Çayın içerisinde gübreyi, mineralleri alıyor ve çayı öldürüyor” şeklinde konuştu.
Kütahya Hisarcık’ta Seydi Resul Türbesi için geleneksel gözleme hayrı Kütahya’nın Hisarcık ilçesi Şehitler Mahallesi’nde hayırseverlerin katkılarıyla Ahi Beyi Seydi Resul Türbesi için geleneksel hayır etkinliği gerçekleştirildi. Şehitler Mahallesi Muhtarlığı tarafından organize edilen geleneksel Seydi Resul Türbesi gözleme hayrı için hayırsever kadınlar sabah erken saatlerden itibaren Seydi Resul Türbesi önünde bir araya geldi. Hayırseverlerin getirdiği un ve yağdan yapılan gözlemeler kurulan saclarda imece usulü pişirerek ilçe halkına dağıtıldı. Ayrıca gözlemeler cami cemaatinin alması için ilçe merkezindeki tüm cami girişlerine bırakıldı. Gözleme yapan kadınları ziyaret eden Kaymakam İsmail Tosun, Belediye Başkanı Mustafa Demirtaş bir süre kadınlarla sohbet ederek özverili çalışmalarından dolayı teşekkür etti. Kaymakam İsmail Tosun, İlçe Jandarma Komutanı Üsteğmen Alperen Korkut ve İlçe Emniyet Amiri Ayhan Istık ile beraber Seydi Resul Türbesini ziyaret eden Belediye Başkanı Mustafa Demirtaş, Şehitler Mahallesi’nde çok eski dönemlerden bu yana düzenlenen ve düzenlenmeye devam eden kadim adetlerden bir tanesinin Seydi Resul Türbesi hayrı olduğunu söyledi. Başkan Demirtaş, "Şehitler Mahallesi’nde çok eski tarihlerden bu güne kadar sürdürülen türbe hayrını daha önce mahalle muhtarımız halka duyurulmak, hayırsever halkımızda bu etkinliğe başta un ve yağ olmak üzere katkıda bulunmaktadırlar. Hayrın yapılacağı gün türbe önünde bir araya gelen hayırsever kadınlarımız yaşlı teyzelerimiz nezaretinde gün boyu gözleme pişirmekte, pişen gözlemeler halka ve cami cemaatine ikram edilmektedir. Bu güzel hayrın bugüne kadar sürmesine sebep olan herkesten Allah razı olsun” dedi. Seydi Resul Türbesi’nin ilçenin sosyal, dini ve iktisadi hayatını belirleyici yerlerinden olduğunu, çok eski dönemlerde kurulan Seydi Resul Tekkesinin o zamanlar ihtiyaç sahipleri ile yolculara hizmet verdiğini söyleyen Şehitler Mahallesi Muhtarı Mehmet Özkan, hayır etkinliğine katkıda bulunan herkese teşekkür etti. “Seydi Resul Kimdir?” Seydi Resul bir Ahi Beyi ve Bektaşi Şeyhi’dir. İlk olarak Kütahya Altıntaş ilçesine bağlı Beşkarış Köyü’nde tekke kurmuş, ardından Germiyan kuvvetleri ile Hisarcık ve çevresindeki yerleşim yerlerinin fethine katılmıştır. Toprakların ele geçmesinin ardından arazilerin bir kısmı kendisi ve arkadaşlarına temlik edilmiştir. O da buraya bir tekke inşa ederek mezkur arazileri tekkenin işletilmesi maksadıyla vakfetmiştir.