SAĞLIK - 24 Mayıs 2016 Salı 12:56

Ramazan'da Şeker Hastalarının Dikkat Etmesi Gerekenler

A
A
A
Ramazan'da Şeker Hastalarının Dikkat Etmesi Gerekenler

Dahiliye Uzmanı Uzm. Dr. Taner Kaya, yaklaşan Ramazan ayı ile ilgili diyabet yani şeker hastalarına uyarılarda bulundu.
Özellikle, insülin ya da insülin salgılatıcı ilaç kullananları diyabetli bireylerin oruç tutmamaları konusunda uyarıda bulunan Samsun Büyük Anadolu Hastanesi Dahiliye Uzmanı Uzm. Dr. Taner Kaya, “İnsulin salgılatan ilaçların neler olduğunu hekiminizden öğrenebilirsiniz. Her gün olduğu gibi, Ramazan ayında da yeterli ve dengeli beslenmemiz gerekmektedir. Ramazan ayının sıcak ve uzun yaz günlerine denk gelmesiyle, vücudumuzun ihtiyaç duyduğu enerji ve sıvıyı tüketebilmek için daha fazla özen göstermemiz gerekiyor” dedi.
Şeker hastalarının Ramazan ayında beslenme ve yapılması gereken hususlar hakkında bilgiler veren Kaya, “Tip 1 diyabetikler vücutlarında insülin hormonu olmadığı için oruç tutmaları tıbben sakıncalı olup böyle bir girişimde bulunmamaları gerekmektedir. Tip 2 diyabet hastası iseniz ve oruç tutmak istiyorsanız gerekli bilgi ve tavsiyeleri alabilmek için her zaman sizinle ilgilenen doktorlarınıza danışmanız gerekmektedir. Oruç tutmak isteyen bir Tip 2 diyabet hastasının bazı riskleri önceden dikkate alması gerekmektedir. En büyük risklerden birisi hipoglisemi dediğimiz kan şekerinin düşmesidir. Zihin bulanıklığı, baş dönmesi, sersemleme, kalp çarpıntısı, sinirlilik hali, baş ağrısı, açlık hissi, terleme ve güçsüzlük kan şekeri düştüğünde yaşanabilecek bulgulardır. Eğer hipoglisemi fark edilmez ve önlenemezse bilinç kaybı nöbet geçirme gibi hayatı tehlikeye sokan durumlarla karşılaşılabilir. Hipoglisemi durumlarına karşın yanınızda meyve suyu, kuru üzüm, şeker ya da şekerli bir gıda bulundurun” diye konuştu.
ŞEKER YÜKSELİNCE ÇIKAN BELİRTİLER
Şekerin yükselmesiyle çıkabilecek belirtileri söyleyen Kaya, “Risklerden bir ikincisi hiperglisemi yani şekerin yükselmesidir. Ağız kuruluğu, sık idrara çıkma, baş ağrısı, yorgunluk gibi şikayetlerle baş gösteren bu durum yetersiz insülin varlığı veya vücuttaki suyun kaybedilmesi ile oluşur. Oruç esnasında alınması gereken ilaçların saatinde alınamaması buna sebebiyet verebilir. Yüksek şeker seviyesi de bilinç kaybetme ve komaya sokabilen ciddi bir sağlık problemine dönüşebilir. Üçüncü risk ise sıvı kaybına bağlı damarlardaki kanın koyulaşması ve pıhtı oluşma riskinin artmasıdır. Dünyada birinci ölüm sebebi olan kalp damar hastalıklarının oluşmasına sebep damar tıkanıklığı, aşırı sıvı kaybına bağlı gelişecek ve ciddi sorunlara yol açabilecektir. Ramazan süresince oruç tutmak kişisel bir karadır, fakat bu kararı almadan önce hekiminiz ile mutlaka görüşüp tavsiye ve desteğini almak gereklidir. Bu yüzden oruç tutmak isteyen diyabetik hastalar ramazan ayından önce tıbbi bir değerlendirmeden geçmeleri gerekmektedir” şeklinde konuştu.
Kaya şu bilgileri verdi: “İnsülin salgılatan ilaçların neler olduğunu hekiminizden öğrenebilirsiniz. Oruç tuttunuz ve kendinizi kötü hissettiniz. Kan şekerinizi sık bir şekilde ölçün. Kan şekeri düzeylerinin ölçülmesi orucu bozmaz. Kan şekeri ölçüm cihazınız var ise düzenli olarak kan şekerinizi ölçün. Eğer kan şekeriniz 60mg/dl altında veya 300 mg/dl üzerinde ise orucunuzu bozun ve hekiminiz ile irtibata geçin. Doktorunuz oruç tutmanızın sakıncalı olacağını söylüyorsa sözlerine kulak verin. Hipoglisemi riskini artıracağı için yoğun egzersiz ve spordan kaçının. Kendinizi iyi hissetmiyorsanız orucunuzu sonlandırın. Oruç tutuyorsanız, yakınınızda veya çevrenizde oruçlu olduğunuzu bilen birilerinin bulunması veya cüzdanınızda şeker hastası olduğunuza ait bir kart, yazı bulundurun.”
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Ankara’da işletmelere yönelik vergi denetimi yapıldı Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı, 2 bine yakın işletmeye yönelik Katma Değer Vergisi (KDV) denetimi yaptı. Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı, restoran, pastane, fırın, kafe ve eczane gibi işletmelerde KDV denetimi gerçekleştirdi. Denetimler 250’ye gelir uzmanı ile yapıldı. Denetimlerde; KDV oranlarına ilişkin tespitler, ödeme kaydedici cihazlar ve pos cihazı kontrolünün yanı sıra, iş yerinin kira olup olmadığı, iş yeri kiralarının bankalar vasıtasıyla ödenip ödenmediği, kayıt dışı işçi çalıştırılıp çalıştırılmadığı kontrol edildi. Denetimlere Ankara Vergi Dairesi Başkanı Yüksel Duman da katıldı. Duman, yaptığı konuşmada, denetimlerin kesintisiz devam edeceğini belirterek, şu konuların kontrol edileceğini aktardı: "Ankara genelinde 250 gelir uzmanımız ile kafe, restoran, pastane, fırın ve eczane işletmeleri nezdinde denetim faaliyetlerini gerçekleştireceğiz. Bu vergi denetimi kapsamında; kayıt dışı faaliyet gösteren işletmelerin bulunup bulunmadığı, yeni nesil ödeme kaydedici cihaz kullanılıp kullanılmadığı, bir başka ifade ile yeni nesil ÖKC ile bağlantısı olmayan pos cihazların bulunup bulunmadığı." İşletmeye ait olmayan pos cihazının kullanılıp kullanılmadığının da kontrol edileceğini vurgulayan Duman, şöyle konuştu: "Banka hesapları (IBAN) aracılığıyla yapılan tahsilatlara karşılık fatura düzenlenip düzenlenmediği ile başkasına ait banka hesapları üzerinden tahsilat yapılıp yapılmadığı, İşletmede hesap takibinde kullanılan entegrasyon (ROP) sistemi ile ödeme kaydedici cihaz arasında bağlantının kurulup kurulmadığı, işletmede belge düzenine uyulup uyulmadığı, belge düzenlenirken doğru KDV oranının uygulanıp uygulanmadığı, kayıt dışı işçi çalıştırılıp çalıştırılmadığı, iş yeri kiralık ise kira bedelinin banka kanlıyla ödenip ödenmediği konularında çalışmalar yürütülecektir." Kayıt dışı ekonomi ile mücadele kapsamında yapılan çalışmalar artarak devam edeceğine dikkati çeken Duman, "Vergi Dairesi Başkanlığımızca yapılan çalışmaların yanında vatandaşlarımızdan ricamız, satın aldıkları ürün veya hizmete ait ödeme kaydedici cihaz fişi veya faturaları talep etmeleri ve verilen bu belgeler üzerinde KDV oranlarının doğru olup olmadığını kontrol etmeleridir" ifadesini kullandı. Ankara Vergi Dairesi Başkanı Yüksel Duman, belge düzenlemeyen veya yanlış düzenleyen firmalar için vatandaşların doğrudan başkanlıklarına ya da CİMER üzerinden şikayet oluşturarak ulaşılabileceğini de kaydetti. Duman bu konuda hassasiyet ile çalışacaklarını da aktardı.
Antalya Antalya’da korkunç cinayet: Müşterilerine çilek satarken silahlı saldırıya uğradı Antalya’da bir kişi, daha önceden aralarında husumet bulunduğu ileri sürülen çilek satıcısını müşterilerine satış yaptığı sırada tabancayla kurşun yağdırdı. Şüpheli şahıs kaçarken, çilek satıcısı olay yerinde hayatını kaybetti. 12 adet boş kovanın bulunduğu yerde ölen şahıstan geriye sattığı çilek kasaları ve kamyoneti kaldı. Olay, Aksu ilçesi Kundu Mahallesi 33001 sokak üzerinde 11.30 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, toptan çilek satışıyla uğraşan 4 çocuk babası Ahmet Özdakak (46), sabah saatlerinde 07 DBH 74 plakalı kamyonetiyle müşterilerine çilek getirdi. Bu sırada aralarında yıllar öncesine dayanan husumet olduğu öğrenilen T. E. (27), olay yerinde tabancasıyla 12 el ateş edip yaya olarak kaçtı. Olayı görenlerin haber vermesi üzerine olay yerine sağlık ekipleri ve çok sayıda polis sevk edildi. Belirtilen adrese gelen sağlık ekipleri Özdakak’ın olay yerinde hayatını kaybettiğini belirledi. Ölüm haberini duyan Özdakak’ın yakınları olay yerinde sinir krizi geçirdi. Sağlık ekipleri fenalaşan kişilere müdahalede bulundu. Özdakak’tan geriye ise sattığı çilekler ile kamyoneti kaldı. Ahmet Özdakak’ın cansız bedeni, olay yeri inceleme ekiplerinin çalışması sonrası otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu Morguna kaldırıldı. Öte yandan, 2016 yılında Şanlıurfa Viranşehir’de kardeşi S. E.’nin öldürülmesi olayıyla ilgili aralarında husumet olduğu öğrenilen T. E’nin yakalanması için Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri çalışması başlattı.
Antalya Antalya’da kedi köpek oteline silahlı ve uçan tekmeli saldırı Antalya’nın Alanya ilçesinde kedi ve köpeklerin barındığı bir otel, bir şahıs tarafından kurşunların hedefi oldu. Otelin sahibi, çevredeki vatandaşların otelde hayvanların barınmasına karşı çıktıklarından dolayı kurşun sıktığını ve sürekli tehditler aldığını iddia etti. Olay, 28 Nisan Pazar günü akşam saatlerinde Tepe Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, Nurhayat Bıçakçıoğlu isimli vatandaşın sahibi olduğu kedi ve köpeklerin barındığı bir otele tabanca ile defalarca ateş edildi. Tabancadan çıkan kurşunlar otele isabet ederken, olayda herhangi bir yaralanma yaşanmadı. İhbar üzerine olay yerine gelen polis ekiplerinin olayla ilgili incelemeye devam ettiği öğrenildi. Silahlı saldırı güvenlik kamerasında Olay anı ise oteldeki güvenlik kamerası tarafından kayıt edildi. Görüntülerde elinde tabanca olan şahsın otele doğru birçok el ateş ettiği görülüyor. Dakikalar geçinince şahsın uçan tekmeyle kapıyı kırmaya çalıştığı anlar da kamera kaydına yansıdı. Saldırgan şahsın, “dışarı çık” şeklinde bağırdığı anlar da görüntülerde yer aldı. “Silah sıkan kişi zaten benimle biraz husumetli” Yaşadığı olayla ilgili konuşan Nurhayat Bıçakçıoğlu, çevrede yaşayan bazı vatandaşların otelde kalan hayvanların barınmasına karşı çıktıklarını öne sürerek, “3 tane baktığım hayvan bahane ediliyor. Aslında otelin kapanmasını isteyen, bir sitedeki yabancılar. Yurtdışından gelmişler hayvanları istemiyorlar. Hayvanların burada bulunmasını, sokak hayvanlarını bahane ederek hayvanların canına acıtıyorlar, taşlıyorlar, sürekli kışkırtmaya çalışıyorlar. Barınaktan geldiler hayvanları götürdüler. Onun savaşını yaşıyoruz biz burada. Hayvanları aldırttıktan sonra ben savunmasız kalınca 23 sıktılar bana burada. Silah sıkan kişi zaten benimle biraz husumetli. Yandaki arsa benim arsam. Ben kendisine birkaç kere izah ettim yapmayın diye. Gittim müdahale ettim. Müdahale ettiğim için de bu şekilde karşılık aldım. Sonrasında da sürekli tehdit yağdırıyorlar. Şu an burayı kapatıp gitmemi istiyorlar, bu olaylar bitmez, bu olayı tekrar yaşarsın diyorlar. Hayvanlar seni ilgilendirmez sen kendinle ilgilen müşteri köpekleriyle ilgilen diyorlar. Sürekli böyle tehditler yiyorum ben burada. Ben bu 3 canı bunların eline bırakmak istemiyorum” dedi.