EĞİTİM - 17 Ekim 2017 Salı 16:00

TÜBİTAK TEYDEB programları tanıtıldı

A
A
A
TÜBİTAK TEYDEB programları tanıtıldı

Ondokuz Mayıs Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisinin (OMÜ-TTO) katkılarıyla düzenlenen "TÜBİTAK TEYDEB (Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı) Destek Programlarının Tanıtımı ve Proje Hazırlama Eğitimi", Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.

Ondokuz Mayıs Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisinin (OMÜ-TTO) katkılarıyla düzenlenen "TÜBİTAK TEYDEB (Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı) Destek Programlarının Tanıtımı ve Proje Hazırlama Eğitimi", Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.


Gazi Üniversitesi Teknoloji Fakültesi İmalat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ulvi Şeker ile TÜBİTAK Uzmanı Kaan Karagöz’ün sunumlarıyla gerçekleşen eğitime, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Kuran, Bilim Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Selahattin Altunsoy, TTO Yöneticisi Prof. Dr. Ömer Andaç, SAMPA Otomotiv AR-GE Yöneticisi Didem Demirtaş ve çok sayıda akademisyen katıldı.



"TÜBİTAK 1001 Projesi’nden ciddi destek alabiliyoruz"


Eğitimin açılışında konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Kuran proje eğitimine, OMÜ öğretim üyelerinin en eksik olduğu alandan başlanması gerektiğini kaydederek, "Öğretim üyelerimiz, birtakım eksiklikleri olsa da, TÜBİTAK 1001 projesi hakkında yeterli bilgi sahibi. Temel bilimler alanında TÜBİTAK’ın bu projesinden ciddi destek alabiliyoruz. Ama en önemli eksikliğimiz sanayi ile iş birliği alanında. TÜBİTAK’ta sanayiye verilen destekler çoğunlukla TEYDEB altında desteklenen programlarla oluyor. Ancak biz bu iş birliğini TEYDEB projelerinin yanı sıra TÜBİTAK 1001 projesi ile de gerçekleştirebiliriz” dedi.



"Samsunlu sanayiciyi TEYDEP programları hakkında bilgilendirmeliyiz"


Öğretim üyelerinin sanayi ile iş birliği konusunda çekimser kaldığına da dikkat çeken Prof. Dr. Mehmet Kuran, "Öğretim üyelerimizi TEYDEP programlarımızın içine çekmemiz gerektiği gibi sanayiciyi de bu konuda haberdar etmemiz gerekiyor. Özellikle Samsunlu sanayiciyi bilgilendirmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.


2018 yılında öğretim üyelerinin en az 3 projesinin TEYDEP tarafından onaylanmasını beklediğini dile getiren Prof. Dr. Kuran, "Öğretim üyelerimizin, sanayicimiz için devletten aldığı destek OMÜ olarak bizi de gururlandıracaktır” diye konuştu.



"Sistemimiz başvurular için 365 gün 24 saat açık"


TÜBİTAK teknoloji destek programları ile ilgili sunum yapan TÜBİTAK uzmanı Kaan Karagöz de programların içeriği ve hangi sektörleri kapsadığı hakkında bilgi verdi. Özellikle üniversite - sanayi iş birliklerine destek veren programların üzerinde duran Karagöz, "Bu programlara her an online başvuru yapılabilir. Süre kısıtlaması olmadan 365 gün 24 saat sistemimiz açık” şeklinde konuştu.



"TEYDEB projelerinin yüzde 88’i üniversite-sanayi iş birliğini kapsıyor"


"Kamu-Üniversite-Sanayi İş Birlikleri" konulu bir sunum gerçekleştiren Gazi Üniversitesi Teknoloji Fakültesi İmalat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ulvi Şeker de, "Üniversite - sanayi iş birliğini sağlayacak projeler, TEYDEB projelerinin yüzde 88’ini kapsıyor. Eğer üniversite - sanayi iş birliği için gerekli organizasyonunu sağlayabilirsek bu projelerden elde ettiğimiz kazanımları yine YÖK’ün teşvik uygulamalarında rahatlıkla değerlendirebiliriz” sözlerine yer verildi.


Proje hakemliği de yapan Prof. Dr. Ulvi Şeker, projeleri değerlendirilirken 3 temel konu üzerinde durulduğunu belirterek, bu konuları “Projenin özgün ve yenilikçi olması, AR-GE içeriği ve kurumun yapabilme kabiliyeti ile projenin ekonomik getirileri” şeklinde sıraladı.



"Sanayiden edinilen kazanımların öğrenciyle paylaşılması çok kıymetli"


Üniversite - sanayi iş birliğini içeren projelerin geri dönüşlerinin olumlu olma olasılığının daha yüksek olduğuna da vurgu yapan Prof. Dr. Şeker, "Bu iş birliğinden sadece sanayici değil öğretim üyesi de kazançlı çıkacaktır. Sanayiden edinilen kazanımların öğrenci ile paylaşılması çok kıymetli" açıklamasında bulundu.


Proje hazırlanma süreci ile ayrıntılı bilgi veren Ulvi Şeker, “Neden proje yapmalıyız, neleri proje yapmalıyız, nasıl proje yapmalıyız ve kabul edilmesi için nelere dikkat etmeliyiz?” sorularının cevabını da katılımcılarla paylaştı.


Etkinlik, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Kuran’ın Prof. Dr. Ulvi Şeker ve Kaan Karagöz’e fidan sertifikası takdim etmesiyle sona erdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara 1 Mayıs İşçi Bayramı nedeniyle Ankara’da trafik kısıtlaması 1 Mayıs Çarşamba günü Ankara’da 11.00-16.00 saatleri arasında Anadolu Meydanı’nda düzenlenecek etkinlik kapsamında geniş çaplı trafik kısıtlamaları uygulanacak. Ankara Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, 30 Nisan 2024 saat 23.00’ten itibaren ihtiyaç duyulması halinde Anıt Caddesi’nin Turgut Reis Caddesi ile Anadolu Meydanı arasında kalan bölümü ve buraya açılan tüm cadde ve sokaklar çift yönlü olarak trafiğe kapatılacak. 1 Mayıs saat 09.00’dan itibaren ise etkinlik sona erene kadar, "Anıt Caddesi ve buraya açılan tüm cadde ve sokaklar (çift yönlü), Gençlik Caddesi’nin Akdeniz Caddesi kesişimi ile Anıt Caddesi kesişimi arasında kalan bölümü ve buraya açılan tüm cadde ve sokaklar (çift yönlü), Dögol Caddesi’nin Beşevler Kavşağı ile Anadolu Meydanı arasında kalan bölümü ve buraya açılan tüm cadde ve sokaklar (çift yönlü), GMK Bulvarı’nın Strazburg Caddesi kesişimi ile Anadolu Meydanı arasında kalan bölümü ve buraya açılan tüm cadde ve sokaklar (çift yönlü), Celal Bayar Bulvarı’ndan Kazım Karabekir Caddesine bağlantıyı sağlayan yan varyantlar ve Kazım Karabekir Caddesi’nden Celal Bayar Bulvarı’na bağlantıyı sağlayan yan varyantlar, Hipodrom Caddesi’nden Kazım Karabekir Caddesine bağlantıyı sağlayan yan varyantlar ve Kazım Karabekir Caddesi’nden Hipodrom Caddesi’ne bağlantıyı sağlayan yan varyantlar, İstanbul Caddesi’nden Kazım Karabekir Caddesine bağlantıyı sağlayan yan varyantlar ve Kazım Karabekir Caddesi’nden İstanbul Caddesi’ne bağlantıyı sağlayan yan varyantlar, Kazım Karabekir Caddesi’nin İstanbul Caddesi ile Anadolu Meydanı arasında kalan bölümü (çift yönlü)" yolları trafiğe kapatılacak. Ayrıca, Anadolu Meydanı Ankaray Durağı da etkinlik sona erene kadar kapalı olacak.
Şanlıurfa İsrail polisine bıçakla saldırırken vurularak öldürülen Şanlıurfalı imamın eşi gözyaşlarına boğuldu Kudüs’te İsrail polisine bıçakla saldırırken polis tarafından vurularak öldürülen Şanlıurfa’da görevli cami imamının eşi, acı haberle gözyaşlarına boğuldu. Edinilen bilgiye göre olay, bugün öğle saatlerinde Filistin’in başkenti Kudüs’te yaşandı. Şanlıurfa’nın Haliliye ilçesine bağlı Kepez kırsal Mahallesi camisinde imam olarak görev yapan 4 çocuk babası 34 yaşındaki Hasan Saklanan, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından düzenlenen bir organizasyonla dün Ürdün’e gitti. Sınırdan geçip Kudüs’e gitti İddiaya göre, pasaportunu yanına alan Saklanan, sınır kapısından Filistin topraklarına geçti. Mescidi Aksa’ya girmeye çalışan Saklanan, İsrail polisinin sert müdahalesiyle karşılaştı. İçeri alınmayan Saklanan, cebinde taşıdığı bıçakla, İsrail polisini yaraladı. Polisi bıçaklayan imam, başka bir polis tarafından silahla vurularak öldürüldü. Hasan Saklanan’ın Şanlıurfa İl Müftülüğünde 6 yıldır kadrolu imam olarak görev yaptığı öğrenildi. Aileye haberi mahalle muhtarı verdi İmamın görev yaptığı kırsal Kepez Mahallesindeki ailesine acı haberi mahalle sakinleri verdi. Acı haberi alan imamın eşi Fatma Saklanan, gözyaşlarına boğuldu. Acılı kadını, komşuları teselli etmeye çalışırken, çocukları ise annelerine sarılarak olayın şokuyla neye uğradıklarını şaşırdı. Mahalle muhtarı İbrahim Bozancı, "Mekanı cennet olsun. Bizim caminin imamıydı. Oraya gideceği hiç kimsenin aklına gelmezdi. Ben Urfa’da ölüm haberini aldım. 4 tane küçük çocuğu geride kaldı. Türkiye’nin başı sağ olsun” dedi. Acılı haber ile şoka uğradıklarını belirten mahalle sakinlerinden Ömer Bozkuş, “Gayet sakin biriydi. Bizim köyün imamıydı. Biz ondan razıydık, Allah’ta ondan razı olsun” şeklinde konuştu. Mahalle sakinlerinden Salih Bozancı ise imamın Gazze olaylarına çok üzüldüğünü, ne zaman İsrail askerleri, Filistinlileri öldürse sürekli onlar için ağladığını söyledi.