ASAYİŞ - 17 Kasım 2025 Pazartesi 19:27

Çekici üzerindeki araçtaki ölüme 1 tutuklama

A
A
A
Çekici üzerindeki araçtaki ölüme 1 tutuklama

Samsun’da çekici üzerindeki araçta ölümle sonuçlanan olayla ilgili adliyeye sevk edilen 1 kişi tutuklanırken, 3 kişi de mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.


Olay, İlkadım ilçesi Toybelen Mahallesi Ankara Bulvarı’nda önceki gece saat 03.00 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, Gökhan Güney (24) ile Metin S. (24), Mertcan T. (23), Bedirhan K. (23) ve Özcan A. (22) eğlenmek için Atakum ilçesi Akalan Mahallesi’ne gitti. Burada birlikte alkol alıp tavşan avlayan gençler, dönüşte kullandıkları aracın arızalanması üzerine çekici çağırdı. Araç çekici üzerinde seyir halindeyken araçta bulunan gençlerden Metin S.’nin bacağının arasında olan ve kurcaladığı tüfek ateş aldı. Tüfekten çıkan saçmalar, Metin S.’nin yanında bulunan Gökhan Güney’in kafasına isabet etti. Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan Güney, yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Hastane önünde ekipler tarafından gözaltına alınan Metin S., şakalaşma sırasında olayın gerçekleştiğini iddia etti. Polis olayın meydana geldiği araç içinde yaptığı incelemede 1 adet ruhsatsız tabanca, 3 pompalı tüfek, ayrıca çekici içinde 1 pompalı tüfek ele geçirdi. Samsun Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, olayla ilgili toplam 7 kişiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınanlardan çekici içinde bulunan 3 kişi, ifadeleri alınarak serbest bırakıldı.


Cinayet Bürosu’nda sorgulanan Metin S. ile olay sırasında çekicinin üzerindeki araçta bulunan Mertcan T., Bedirhan K. ve Özcan A. bugün Samsun Adliyesi’ne sevk edildi. Kafe işletmesi sahibi Metin S., çıkarıldığı nöbetçi mahkemece "taksirle ölüme sebep olmak" suçundan tutuklanarak Samsun T Tipi Kapalı Cezaevine gönderilirken, Mertcan T., Bedirhan K. ve Özcan A. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.



Çekici üzerindeki araçtaki ölüme 1 tutuklama

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul L’oréal Türkiye genç bilim kadınlarını ödüllendirmeye devam ediyor Tekno-güzellik şirketi L’Oréal Türkiye’nin UNESCO Türkiye Milli Komisyonu iş birliğiyle yürüttüğü "Bilim Kadınları İçin" programı 23 yıldır devam ediyor. Program, bugüne kadar Türkiye’den 128 bilim kadınını destekledi. Bu yıl Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nden Doç. Dr. Banu İyisan, Üçlü Negatif Meme Kanseri için tamamen doğal biyomalzemelerle akıllı ve hedefli nanoilaç teknolojileri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle ödüllendirildi. Türkiye’nin önde gelen kurumsal sosyal sorumluluk programlarından biri olan "Bilim Kadınları İçin" programında, bu yıl ödül alan bilim kadınları L’Oréal Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen tören ile duyuruldu. Bu kapsamda Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü öğretim üyesi Doç. Dr. Banu İyisan, tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri (ÜNMK) tedavisinde hedefli ve akıllı nanoilaç sistemleri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle öne çıkıyor. Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanserinin agresif alt türlerinden Üçlü Negatif Meme Kanseri’ne yönelik bu çalışma, mevcut tedavilerin sınırlılıklarını aşmayı hedefleyen önemli bir yaklaşım sunuyor. Eğitim ve araştırma yolculuğu: Almanya’dan Türkiye’ye uzanan bilim kariyeri Programın uluslararası ayağı olan L’Oréal-UNESCO For Women in Science, 140’dan fazla ülkede 4 bin 700’den fazla bilim kadınını desteklemiş ve bu isimlerden 7’si daha sonra Nobel Ödülü’ne layık görülmüştü. Türkiye, bu programın en aktif yürütüldüğü ve en çok destek veren ilk beş ülkeden biri olarak öne çıkıyor. İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünde lisans ve yüksek lisansını tamamlayan Doç. Dr. Banu İyisan 2012 yılında doktora eğitimi için Almanya’ya taşındı. Leibniz Polimer Enstitüsü’nde biyomedikal nanomalzemeler, kontrollü ilaç salım sistemleri, sentetik biyoloji ve biyosensör uygulamaları üzerine çalıştı; 2016’da Dresden Teknik Üniversitesi’nden doktora derecesini aldı. Doktora sürecinde International Helmholtz Research School for Nanoelectronic Networks (IHRS NANONET) programında nanoteknoloji ve malzeme bilimi üzerine eğitim alan araştırmacı, 2017-2020 yılları arasında Max Planck Polimer Araştırma Enstitüsü’nde yürütülen bir AB projesinde, meme kanseri teşhisi için nanofotonik sistemler geliştirmeye yönelik doktora sonrası çalışmalar yaptı. 2023 yılında Max Planck Partner Grup Lideri seçilerek, MPIP ile uluslararası iş birliğini güçlendirdi. Üçlü negatif meme kanserine yönelik yenilikçi tedavi yaklaşımı Yürüttüğü akıllı hibrit nanoilaç teknolojisi projesiyle, meme kanserinin en agresif alt türlerinden biri olan Üçlü Negatif Meme Kanseri’nin hedefli tedavilere yanıt vermemesi ve mevcut kemoterapi ilaçlarının ciddi yan etkilere yol açması nedeniyle ortaya çıkan ihtiyaca çözüm sunmayı amaçlayan İyisan, proje kapsamında tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri hücrelerini seçici biçimde hedefleyebilen ve pH gibi çevresel uyarılara duyarlı çalışan akıllı hibrit nanoilaç taşıyıcılarının tasarlanmasını hedefliyor. Bu yaklaşım, tedavi etkinliğinin artırılmasına ve yan etkilerin önemli ölçüde azaltılmasına katkı sağlamayı amaçlarken, sürdürülebilir teknolojilerle geliştirilen sistemin gelecekte farklı agresif kanser türlerinde de uygulanabilir olması hedefleniyor. 2020 yılından bu yana Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nde görev yapan Doç. Dr. Banu İyisan aldığı fonlarla Biyofonksiyonel Nanomalzeme Tasarım Laboratuvarı’nı kurarak araştırmalarını burada sürdürmeye devam ediyor.