SPOR - 03 Kasım 2023 Cuma 16:05

Fuat Çapa: “Maç kazandıkça rüzgarın yönünü değiştirebilirsiniz”

A
A
A
Fuat Çapa: “Maç kazandıkça rüzgarın yönünü değiştirebilirsiniz”

Samsunspor Futbol Direktörü Fuat Çapa, acil olarak maç kazanmaları gerektiğini ve milli takım arasına kadar yapacakları 3 maçtan maksimum puanı çıkarmayı hedeflediklerini söyledi.

Trendyol Süper Lig’de 9 maçta topladığı 2 puan ile son sırada yer alan Samsunspor, ligin 11. haftasında 4 Kasım Cumartesi günü A. Hatayspor’u ağırlayacak. Ligde galip gelemeyen tek takım olan Samsunspor, 11 yıl sonra ilk kez Süper Lig’de 3 puanla tanışmak istiyor. 3 hafta önce Samsunspor’da Futbol Direktörü olarak göreve başlayan Fuat Çapa, takımın son durumu hakkında bilgi verdi.

“Maç kazandıkça rüzgarın yönünü değiştirebilirsiniz”

Galibiyet serisi ile takımdaki olumsuz havayı dağıtmayı planladıklarını ifade eden Samsunspor Futbol Direktörü Fuat Çapa, “Önemli bir haftaya giriyoruz. İlk olarak Hatayspor ile sahamızda karşılaşacağız. Ardından yarıda kalan İstanbulspor ve Pendikspor ile oynayacağız. Milli takım arasına kadar direkt rakibimiz olan 3 ekiple karşılaşacağız. Maç kazandıkça rüzgarın yönünü değiştirebilirsiniz. Bunun içinde maç kazanıp, puanlara ihtiyacımız var. Bunun bilincindeyiz. Önemli olan; özellikle bu haftayla birlikte güzel puanlar alıp, karşılaşmaları iyi neticelerle tamamlamak. Şehrin büyük bir beklentisi ve özlemi var. Taraftarların umudunu tekrar yeşertmemiz için Hatayspor maçını güzel bir şekilde sonuçlandırmamız gerekiyor” dedi.

“Adaptasyon süreci bizde biraz fazla zaman aldı”

Takımdaki adaptasyon sürecinin beklenenden uzun sürdüğünü dile getiren Çapa, “Mevcut oyuncularımıza güvenmek zorundayız. Bireysel anlamda kadromuzdaki oyunculara bakıldığında geldiği ligler, milli takım performansları hafife alınacak durumlar değil. Sezon başından gelen bazı aksaklıklar var. Onu da gidermek için hocamız saha içinde biz de saha dışında çalışıyoruz. Championship’ten, Bundesliga’dan birçok önemli ligden gelen çok sayıda oyuncumuz var. Türkiye ligi kolay bir lig değil. Bir adaptasyon süreci var. Bu süreç bizde biraz fazla zaman aldı. Alacağımız galibiyetlerle oyuncuların kendilerine olan özgüvenini kazandırıp, biran önce taraftarları umutlandırıp, çıkışa geçmemiz lazım” diye konuştu.

“Aidiyet duygusunu arttırmaya yönelik çalışmalar yürütüyoruz”

Saha içinin yanı sıra saha dışında da futbolcular ile görüşmeler gerçekleştirdiklerini vurgulayan Fuat Çapa, “Sezon içerisinde futbol direktörü gibi bir göreve başlamak çok kolay bir süreç değil. Çünkü planlamada ve yapılanmada yoksunuz. Mevcut olan ortamın içerisine geliyorsunuz ve mevcut olan ortamın içerisinde katkı sağlamaya çalışıyorsunuz. Saha içi tamamen hocanın alanı. Saha dışında organizasyon ve oyuncularla ilgilenme konusunda da fazla mesai yapıyoruz. Geleli 3 hafta oldu ve 3 haftadır neredeyse tesisten dışarı çıkmadım. Sürekli tesiste veya dışarıda oyuncularla görüşüyoruz. Bazen gruplar halinde oyuncularla konuşup, şehri ve takımı anlatıyoruz. Şu anda Samsun’a olan aidiyet duygusunu arttırmaya yönelik çalışmalar yürütüyoruz. Çok sayıda yeni oyuncu geldi. Bu da çok kolay değil” şeklinde konuştu.

“Analiz departmanının yeterli çalıştığını düşünüyorum”

Oynanan 9 maçtaki kötü gidişin analiz departmanının analizlerine bağlanmaması gerektiğini de söyleyen Futbol Direktörü Çapa, “Analiz departmanındaki hocalarımız analizlerini yapıp, hocamıza sunuyorlar. Hocamız da bu verileri oyuncular ile paylaşıyor. Analiz departmanının yeterli çalıştığını düşünüyorum. Emre Bayraktar hoca ile ben de teknik direktörken çalıştım. Bizde kurulu olan sistem, şu anda çoğu kulüpte olmayan bir sistem. Oralarla ilgili bir sıkıntı olduğunu düşünmüyorum. Şu anda takımızda çok sayıda ‘yeni’ var. Oyuncularımız yeni, hocamız yeni ve sonuçta bir adaptasyon süreci var. Hocamız 3 haftalık gözlemle süresi olduğunu söylemişti. Hocamız da artık oyuncuları gözlemledi ve daha yakından tanıyor. Kulübü ve şehri de daha iyi tanıyan hocamız, bundan sonra da ona göre kararlar alacağını bana bildirdi” ifadelerini kullandı.

Erdi Demir

 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da kurtlar ahıra girdi: 10 koyun telef oldu, 10 koyun yaralandı Erzincan’ın Otlukbeli ilçesinde kurtların ahıra girmesi sonucu 10 koyun telef oldu, 10 koyun yaralandı. Hayvan sahibi, kurtların yerleşim yerleri için tehdit oluşturduğunu söyledi. Otlukbeli ilçesinde yaşanan kurt saldırısı, hayvan yetiştiricilerini tedirgin etti. İlçede Yasin Yıldırım’a ait ahıra giren kurtlar, 10 koyunu telef ederken 10 koyunu da yaraladı. Edinilen bilgilere göre, kurtlar ahıra girerek kısa sürede büyük zarara yol açtı. Sabah saatlerinde hayvanlarının telef olduğunu gören Yıldırım, yaşanan durum karşısında büyük üzüntü yaşadı. Hayvan sahibi Yasin Yıldırım, kurtların artık insanlardan kaçmadığını belirterek, "Kurtlar köpeklerimizi bile kaçırıp öldürüyor. İnsanlara ve yerleşim yerlerine çok yakınlar. Doğaya salınan ve insanlara alışmış bu hayvanlar yıl boyunca bizim için ciddi bir tehdit oluşturuyor" dedi. Sürü sahibi Yasin Yıldırım açıklamasında şunları söyledi; "Erzincan Otlukbeli Küçük Otlukbeli’nde küçükbaş hayvancılık yapıyorum. 6 yıldır burada hayvancılık yapıyorum. İki senedir, bu son iki senedir bu yırtıcı hayvanlar yani kurtlara karşı mücadele veriyoruz ama mücadelemiz hep yarım kalıyor. Geçen sene iki defa çadırlarıma girdi. Biz bir şekilde uyandık çıkardık, yani üç beş tane telefat verdik. Köpeklerimizi alıp götürüyorlar, geçen sene iki tane köpeğimi götürdü. Şu an gördüğünüz gibi gece girip içeriye girmiş. 10’a yakın hayvanım telef oldu. 10’a yakın hayvanım da içeride, onlar da yaralı yani onların kurtulma şansları da yok. Biz bir türlü bunlara önlem alamıyoruz. Önlem alamamamızın sebebi sopayla kovalıyoruz çünkü bunların avlanması, vurulması yasak. Ama yani biz baş edemiyoruz çünkü meraya gittiği zaman hayvanımız, haftada 3-4 tane hayvanımızı çalıp götürüyorlar. Köpekler baş edemiyor, çok akıllı hayvanlar oldukları için bir tanesi köpekleri alıp götürüyor, bir tanesi çobanı oyalıyor, diğeri de hayvanı alıp götürüyorlar. Yani yaklaşık ben diyeyim, iki yılda benim 200-300 hayvan varlığım yani üç beş üç beş şeklinde katledildi ve öldürüldü. Şu anda gördüğünüz gibi içeride de 15-20 tane hayvanım telef oldu. Yani 10 tane telef oldu, 10 tane de yaralı, onlar da telef olacaklar. Biz buna karşı bir önlem alamıyoruz. Aldığımız önlem şurada, bu sene 3 tane çadır Ankara’dan sipariş ettik. İşte bunlarda sıkıntı yok ama o diğerlerinde maliyetin altında olduğumuz için yani maliyeti çok yüksek olduğu için biz bir türlü yani bunu da seneye artık evvelki seneye bir şekilde toparlamaya çalışacağız ama yetkililerden bir önlem istiyoruz. Yoksa durumumuz kötü çünkü bugün bunu yaptı, yarın bir daha gelecek, öbür gün bir daha gelecek. Şimdi biz de sabahtan akşama kadar hayvanla uğraşıyoruz, akşam da işte yorgun düşüp yatıyoruz. Gece de nöbet tutuyoruz ama bu her gün böyle gidemez." Bölgede benzer olayların sıkça yaşandığını ifade eden Yıldırım, yetkililerden önlem alınmasını talep ederek, hem hayvanların hem de vatandaşların can güvenliğinden endişe duyduklarını sözlerine ekledi.
Trabzon Türk sinemasının usta ismi Hülya Koçyiğit Trabzon’da Türk sinemasının usta ismi Hülya Koçyiğit, "Trabzon Film Festivali" dolayısıyla geldiği Trabzon’da Kadın Yaşam ve İstihdam Merkezi’ni ziyaret etti. Burada atölyeleri gezen Koçyiğit’e Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’in eşi Arzu Genç eşlik ederken, Koçyiğit, kadınların sergilediği ürünleri hayranlıkla inceledi. Koçyiğit, Karadeniz yöresinin geleneksel ve yöresel dokumaları arasında yerini alan yaklaşık bir asırdan beri kullanılan coğrafi işaretli keşanı dokumaya çalışması dikkat çekti. Koçyiğit, Trabzon’a ilk kez 5 yaşında geldiğini belirterek, "Trabzon’a ilk kez 5 yaşındayken gelmiştim ve ömür boyu birçok kez geldim. O nedenle bu gelişim ilk değil ama Trabzon’da ilk kez bir Film Festivali düzenleniyor. ’İlk’ demek biraz cesaret demek. Dilerim başladığı gibi bol bereketiyle inşallah hem şehrimize hem de sinemamıza çok büyük katkılarda bulunur bu festival. O nedenle bugün buradayım, çok da mutluyum. İyi ki bu seferki gelişimde böylesine faydalı bir mekânı ziyaret etmişim. Her biri birbirinden değerli geleneksel el sanatlarımız burada tekrardan hayat buluyor. Genç kadınlar burada bu mesleği, bu sanatı öğreniyor ve yaşatmaya devam ediyorlar. Bu beni çok gururlandırdı. Hepsinin ellerine, emeklerine sağlık. Burası bir yaşam merkezi. Buradan istifade eden bütün kadınları sevgiyle selamlıyorum. Daha nice nice kadınımızın bu imkânlardan yararlanmasını diliyorum" dedi.