SAĞLIK - 23 Temmuz 2025 Çarşamba 15:32

Psikiyatri doktoru uyardı: "Esrar ve metamfetamin kullanımına doğru bir yönelim olduğu görülmektedir"

A
A
A
Psikiyatri doktoru uyardı: "Esrar ve metamfetamin kullanımına doğru bir yönelim olduğu görülmektedir"

Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Doç. Dr. Selçuk Özdin, "Yaklaşık 20 yıl önce yapılan çalışmalarda uçucu maddeler ön planda iken, şimdi esrar ve metamfetamin kullanımına doğru bir yönelim olduğu görülmektedir. Samsun’un ise özellikle öne çıktığı iki madde vardır. 2021 yılı verilerine bakıldığında metamfetamin ve ecstasy maddelerinde Samsun, 62 il içerisinde 4. sırada yer almaktadır" dedi.


Son dönemlerde uyuşturucu kullanımı ile ilgili önemli açıklamalar yapan Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Doç. Dr. Selçuk Özdin, toplumda esrar ve metamfetamin kullanımının ön plana çıktığını söyledi. Maddeyi kullananların çoğunun tedavi başvurusunda bulunmadığını ifade eden Doç. Dr. Selçuk Özdin, "Sağlık Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nün yayınlamış olduğu raporlar bize bazı izlenimler veriyor. Sağlık Bakanlığı’nın yayınlamış olduğu verilere göre kişilerin hangi maddeye göre başvurduklarına dair çeşitli raporlar bulunmaktadır. Son yıllarda ön plana çıkan maddenin metamfetamin olduğunu söylemek mümkündür. Metamfetaminin yıllar içerisinde artan bir ivmeye sahip olduğunu ifade edebiliriz. Tüm dünya genelinde şu söylenebilir: Alkol ve sigaradan sonra esrarın en yaygın madde olduğu bilinmektedir. Ancak esrar kullanımı yıllardır devam ettiği ve yaygın olduğu için, bir nebze kabul görmüş bir madde olarak değerlendirilmektedir. Bu nedenle kişiler esrar kullanımını saklayabilmekte ve doğrudan sorulmadıkça bunu dile getirmemektedir. Dolayısıyla metamfetamin ve esrarın en yaygın maddeler olduğunu söyleyebiliriz" diye konuştu.



Kentte kullanım daha çok


Kentte uyuşturucu kullanımın kırsala göre daha çok olduğunu ifade eden Doç. Dr. Selçuk Özdin, "Kendi meslektaşlarımızla yaptığımız görüşmelerde, daha çok kentsel kullanımın göze çarptığını görmekteyiz. Bu durum tüm dünya genelinde benzer şekildedir. Kentlerde yaşayan kişilerin daha yoğun nüfuslu bölgelerde yaşadıkları düşünüldüğünde, maddeye ulaşım daha kolay olmaktadır. Tedaviye başvuran kişiler arasında yapılan değerlendirmelerde de kentsel bölgelerde yaşayan bireylerin daha büyük bir oranı oluşturduğu görülmektedir. Aynı zamanda madde kullanımına yatkınlığı olan veya risk teşkil eden grupların da daha çok kent ortamlarında yaşadığı bilinmektedir. Samsun özelinde kanalizasyon analizi bulunmamaktadır, ancak Türkiye’de bazı şehirler özelinde yapılan atık su ve kanalizasyon çalışmaları mevcuttur. Bu çalışmalarda Samsun’un özellikle öne çıktığı iki madde vardır. 2021 yılı verilerine bakıldığında metamfetamin ve ecstasy maddelerinde Samsun, 62 il içerisinde 4. sırada yer almaktadır. Dolayısıyla uyarıcı madde olarak sınıflandırılan bu maddelerin yaygınlığının kanalizasyon verileriyle de doğrulandığı görülmektedir. Bu durum bizim gözlemlerimizle de uyumlu bir veri olarak değerlendirilebilir. Uyuşturucu yaygınlığı konusunda yapılan çalışmalar hem küçük ölçekli hem de bölgesel nitelikte olabilmektedir. Ancak Emniyet Genel Müdürlüğü ve Sağlık Bakanlığı’nın yayınladığı raporlara göre bazı çıkarımlar yapabiliyoruz. Türkiye genelinde şöyle bir veri mevcuttur; Toplumun yüzde 3’lük kısmının en az bir kere uyuşturucu madde denediği, yüzde 1’e yakınının ise bağımlılık derecesinde madde kullandığı belirtilmektedir. Bulunulan ortama göre bu rakamlar değişkenlik gösterebilmektedir. Avrupa ve Amerika özelinde ise çok daha çarpıcı rakamlar söz konusudur. Avrupa’da madde deneme oranı yüzde 30’lara çıkabilmekte, madde bağımlılığı oranı ise yaklaşık yüzde 10’lara ulaşabilmektedir" şeklinde konuştu.



"Gençler arasında metamfetamin ve esrar yaygın olarak kullanılıyor"


Samsun’da gençler arasında uyuşturucu kullanım trendlerinin, yetişkin dönemdeki trendleri yansıttığını belirten Doç. Dr. Selçuk Özdin, "Yetişkinlik döneminde metamfetamin ve esrar yaygın olarak kullanılıyor. Yetişkinlerin kullandığı maddeler gençler tarafından da tercih edilmektedir. Okullar ve üniversiteler gibi alanlarda yapılan küçük ölçekli bazı çalışmalarda esrar ön plana çıkmaktadır. Yaklaşık 20 yıl önce yapılan çalışmalarda uçucu maddeler ön planda iken, şimdi esrar ve metamfetamin kullanımına doğru bir yönelim olduğu görülmektedir. Uyuşturucu ve madde kullanım bozuklukları yaygındır. Derinlemesine bakıldığında bu oranların aslında çok daha yüksek olduğu bilinmektedir. Madde kullanım sorunlarının kişinin maddi, manevi ve fiziksel sağlığı ile çok yakından ilişkili olduğu, aynı zamanda toplumsal sorunlara da neden olduğu açıktır. Tedavisi mümkün olan bir hastalık grubu olmasına rağmen çeşitli zorluklar nedeniyle tedavinin geciktiği de bilinmektedir. Dünya genelinde madde kaynaklı ölümler ciddi rakamlara ulaşmaktadır. Örneğin, Amerika özelinde yapılan bir değerlendirmeye göre, eroin türevi maddeler nedeniyle günde 220 kişi hayatını kaybetmektedir. Bu da yıllık yaklaşık 80 bin ölüm anlamına gelmektedir. Türkiye olarak bu düzeyde olmasak da, madde kullanımıyla ilgili zorluk ve sıkıntıların giderek arttığı bir coğrafyada yaşamaktayız. Bu noktada, madde kullanımını bir hastalık olarak bilmek, kişilerin bu davranışları bir hastalık çerçevesinde gerçekleştirdiğini kabul etmek önemlidir. Mutlaka tedavi girişiminde bulunulmalı ve bu girişimlerin başarılı olabileceği bilgisi kişilere verilmelidir" ifadelerini kullandı.



Psikiyatri doktoru uyardı: "Esrar ve metamfetamin kullanımına doğru bir yönelim olduğu görülmektedir"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Şirketlerin ’kiralamak mı, satın almak mı’ sorusuna açıklık getirildi Koçaslanlar Motorlu Araçlar Genel Müdürü Didem Aras, şirketlerin iş amacıyla kullanacağı araçları kiralama veya satın alma konusunda kararsızlığına açıklık getirdi. Son dönemde sıkça firmaların ’Satın alsak mı? Yoksa kiralasak mı?’ sorusuyla karşı karşıya geldiklerini belirten Koçaslanlar Motorlu Araçlar Genel Müdürü Didem Aras, firmaların aklına takılan sorulara açıklık getirdi. Düzenli araç kullanan ve güvenin önemli olduğu şirketlerde kiralık araç kullanımının daha doğru bir seçenek olduğunu dile getiren Aras, "Şirket politikası sebebiyle aylık sabit maliyetle çalışmak isteyen, bunu yaparken mülkiyetin getirdiği mali yüklerden muaf olmak ve vergi gibi finansal raporlarda netlik ve sadelik olması gerektiğini düşünen şirketler kiralık araca yöneliyor. Ayrıca Ar-Ge, satış ve müşteri deneyimi gibi alanlarda da fayda sağlamak için uzun dönem araç kiralamak şirketler için şu anda en mantıklı çalışma modeli olarak öne çıkıyor" ifadelerini kullandı. Renault Filo Kiralama’nın operasyonel ve finansal esneklik sağladığına dikkat çeken Didem Aras açıklamasının devamında şunları söyledi: "Filo kiralama, araç bakımı, servis randevuları, kasko ve sigorta yönetimi, güncel ve güvenli araçların kullanımı gibi operasyonel kolaylıklar sunulmaktadır. Ayrıca şirketiniz için faiz dalgalanmalarından, enflasyon artışından, servis maliyetlerinden kaçınarak, sabit ödeme ile fiyat avantajı sağlayarak istikrarlı bir hizmet sağlamış oluyorsunuz. Şirketler, araç kirasını gider olarak göstererek vergi avantajı elde edebilmekteler. Sermayenizi araç alımına yatırmadan ana işinize yönlendirmesini sağlayan Renault Filo Kiralama hizmet yelpazesinde araçlar sadece Renault Yetkili servislerin yetkin ellerine teslim edilmektedir. Böylelikle güvenli sürüş keyfinin yanında yakıt tasarrufuna da destek olunmaktadır."
Mersin Akdeniz Belediyesinden 0-6 yaş çocuklara ücretsiz gelişim taraması Mersin’in merkez ilçe Akdeniz Belediyesi, erken çocukluk döneminde gelişimsel risklerin tespit edilmesine yönelik önemli bir hizmeti hayata geçirdi. Belediye tarafından 0-6 yaş arası çocuklara yönelik olarak uzman psikolog eşliğinde ’Denver II Gelişimsel Tarama Testi’ ücretsiz olarak uygulanmaya başlandı. Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü bünyesinde faaliyet gösteren Kültür ve Sanat Evlerinde gerçekleştirilen uygulama, kreş grubu çocuklara yönelik olarak yapılıyor. Uzman Psikolog Günay Duygu Ateş tarafından klinik gözlem eşliğinde uygulanan testlerde, çocukların yaş dönemlerine uygun gelişim gösterip göstermediği değerlendirilirken, olası risk faktörleri de belirleniyor. Değerlendirme sonrasında ailelere gelişimsel danışmanlık hizmeti sunulurken, riskli durum tespit edilmesi halinde çocuklar ilgili sağlık kuruluşlarına yönlendiriliyor. Uzman Psikolog Günay Duygu Ateş, 0-6 yaş döneminde yaşanan gelişimsel gerilik ve gecikmelerin çoğu zaman çocuk okula başlamadan fark edilemediğine dikkat çekerek, erken tanının önemini vurguladı. Ateş, "Uyum bozuklukları ilerleyen dönemlerde daha büyük sorunlara yol açabiliyor. Erken dönemde saptanamayan gelişimsel gecikmeler, çocukların uyum ve öğrenme süreçlerini olumsuz etkiliyor. Denver II bir zeka testi değildir; çocuğun gelişiminin yaşına uygun olup olmadığını değerlendiren bilimsel bir tarama testidir" dedi. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 50’den fazla ülkede uygulanan ’Denver II Gelişimsel Tarama Testi’nin özellikle 0-3 yaş döneminde sık olmakla birlikte 0-6 yaş aralığındaki çocukların gelişimsel takibinde büyük önem taşıdığı belirtildi. Uzmanlar, erken dönemde yapılan değerlendirme ve danışmanlığın, ilerleyen yıllarda yaşanabilecek sorunların önüne geçilmesinde kritik rol oynadığını ifade ediyor. Akdeniz Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü bünyesinde görev yapan uzman psikolog sayesinde, Akdenizli aileler bu hizmetten ücretsiz ve kolay bir şekilde faydalanabiliyor. Uygulamadan yararlanmak isteyen ailelerin, mahallelerde bulunan Kültür ve Sanat Evlerine başvuruda bulunabileceği ya da belediyenin ’0552 768 88 88’ numaralı Çağrı Merkezi WhatsApp hattı üzerinden bilgi alabileceği bildirildi.
Kocaeli Gebze Engelsiz Yaşam Merkezi’nde çalışmalar sürüyor Gebze’de özel bireylerin fiziksel, sosyal ve bireysel gelişimlerine katkı sunmak amacıyla hayata geçirilen Engelsiz Yaşam Merkezi’nde çalışmalar devam ediyor. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Gebze Millet Bahçesi’nde projelendirdiği Gebze Engelsiz Yaşam Merkezi’nde yoğun çalışma yürütüyor. İnşa çalışmalarının devam ettiği merkezde duvar örme, karo mozaik kaplama, çatı ve elektrik desant imalatları tamamlandı. Çalışmalar kapsamında kaba alçı ve kaba çimento, dış cephe sıva ve taş yünü, mekanik montaj cephe tuğla kaplaması, prekast kat silmesi montajları, doğrama ve cam montajları, alçıpan asma tavan imalatları, yangın kapıları montajı, bodrum kat tavan ve duvar boyaları, havuz ve kazan dairesi imalatları, havalandırma yangın ve sıhhi tesisat ve diğer birçok çalışmanın yapımına devam ediliyor. Özel bireylerin sosyal, kültürel ve sanatsal hizmetlerinden faydalanabilecekleri Gebze Engelsiz Yaşam Merkezi’nde her şey en ince detayına kadar düşünüldü. Buna göre merkezde engelli bireylerin kendilerini geliştirebilecekleri, ilgi duydukları ve yetenekli oldukları alanlarda eğitim almalarını sağlayabilecek atölyeler yer alacak. Gebze Engelsiz Yaşam Merkezi’nde 5 otizm grup eğitim odası, 7 otizm bireysel eğitim odası, duygu bütünleme odası, psikiyatri, oyun odası, uygulama evi, bilişim ve resim atölyesi, el sanatları atölyesi, okuma ve oyun atölyesi, dans atölyesi, müzik-mutfak atölyesi, erkek-kadın hidroterapi havuzu, 2 gündüz bakım odası, 3 erken çocuk bireysel odası, oyun odası, duyu bütünleme odası, erken çocuk grup odası ve 2 uyku odası özel bireylere hizmet verecek. Ayrıca spor salonu, bay-bayan engelli soyunma duş, mescit, aile danışmanlığı, psikiyatrı, toplantı odası, arşiv, 4 bireysel derslik, yemekhane, mutfak atölyesi, idari personel, aile eğitim birimi, idari sorumlu, elektrik odası, öğretmenler odası, akıl ve zeka oyunları atölyesi, 5 derslik, çok amaçlı salon, kütüphane ve bireysel derslikler yer alacak.