GENEL - 12 Ekim 2018 Cuma 17:12

Güvenlik Korucularından İçişleri Bakanlığının kararına destek

A
A
A
Güvenlik Korucularından İçişleri Bakanlığının kararına destek

Güvenlik korucuları odaklı sivil toplum kuruluşları, İçişleri Bakanlığınca 635 güvenlik korucusunun ’terör bağlantısı, kaçakçılık ve uyuşturucu suçları’ gerekçeleriyle görevden uzaklaştırılmasına destek verdi.

Güvenlik korucuları odaklı sivil toplum kuruluşları, İçişleri Bakanlığınca 635 güvenlik korucusunun ’terör bağlantısı, kaçakçılık ve uyuşturucu suçları’ gerekçeleriyle görevden uzaklaştırılmasına destek verdi.


Siirt’te ağırlıklı olarak güvenlik korucularına yönelik faaliyetler gerçekleştiren sivil toplum kuruluşları, İçişleri Bakanlığınca, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde terörle bağlantılı 559 ile kaçakçılık ve uyuşturucu ticareti yaptığı tespit edilen 76 güvenlik korucusunun görevlerinden uzaklaştırılmalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.


İhlas Haber Ajansı’na (İHA) konuşan Siirt Anadolu Güvenlik Korucuları ve Şehit Aileleri Federasyonu Başkanı İsmail Şehitoğlu, teröre destek veren 635 korucunun açığa alınmasını, federasyon olarak çok olumlu ve isabetli bulduklarını belirtti. Böyle suçlara karışan korucuların da aralarından temizlenmesini istediklerini anlatan Şehitoğlu, “Özellikle şunu belirtmek isterim ki aramızdaki hainlerin ayrılması bizleri daha da güçlü kılacaktır. Çünkü aramızdaki hainler, bize destek olmak yerine köstek oluyorlar ve bize takas koyuyorlar. Operasyonlar ve diğer görevlerde görevlerini hakkıyla yapmadıkları gibi teröre destek verdikleri için hep kayıp veriyoruz ve arka planda kalıyoruz” dedi.



"Bakanlığımızın arkasındayız"


Siirt Gazi, Şehit ve Güvenlik Korucuları Federasyonu Başkanı Kazım Ensarioğlu ise kararı televizyondan duyduklarını anlatarak, “Bakanlığımızın açıkladığı noktaların arkasındayız ve tebrik ediyoruz. Korucu, asker, polis, öğretmen ve sivil memur olsun, ne olursa olsun bu devlete ihanet eden kim olursa olsun bizim düşmanımızdır. Çünkü vatana ihanet edilmez. Bu vatan şehitlerin kanıyla yoğrulmuş kimsenin gözyaşına bakmamamız gerekir. Çünkü düşmanımız her zaman her yerde vatanımızı bölmeye ve parçalamaya yelteniyorlar. Bu dış mihrakların Amerika ve İsrail’in oyunudur. Dış mihraklar bir olmuş İslam coğrafyasını saldırıyorlar Biz korucu camiası bunlara karşı olmak için silah almış ve bayrağımız indirmemek için mücadele ediyoruz. Gidecek bir vatanımız da yoktur" diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü çökertildi İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü çökertildi. Operasyonda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 9 şüpheli yakalandı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütünün çökertildiğini belirterek operasyonda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 9 şüphelinin yakalandığını kaydetti. "Aziz milletimizin bilmesini isterim ki; hangi büyüklükte olursa olsun organize suç örgütlerini çökertip, adalete teslim edeceğiz. Şafak sökerken de gün batarken de operasyonlarımız devam edecek" diyen Bakan Yerlikaya şunları kaydetti: "Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Başkanlığı koordinesinde; İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucu elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, kasten adam öldürmeye teşebbüs, iş yerlerine yönelik çok sayıda molotofkokteyli ve silahlı saldırı, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, 6136 sayılı kanuna muhalefet, tehdit ve mala zarar verme suçlarını işledikleri tespit edildi. Operasyon sonucu 3 adet ruhsatsız tabanca, çok sayıda şarjör ve fişeğe el konuldu. Operasyonları gerçekleştiren kahraman polislerimizi tebrik ediyorum. Allah ayağınıza taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle."
Adana Dede Korkut hikayeleri Türklerde kadının konumunu ortaya koyuyor Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Türk Kültüründe Dede Korkut Kitabı” adlı konferansında Dede Korkut hikayelerindeki kadının konum ve önemine değindi. Prof. Dr. Şenesen, Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi’nde (ÇÜTAM) verdiği konferansta, Dede Korkut Hikayelerinde genel olarak Oğuzların birtakım mücadelelerinin yer aldığını ifade ederek, “Bu mücadelelerin ikisi Oğuzların kendi aralarında yaptıkları mücadelelerdir. Bunlardan birinde Dirse Han ve oğlu Boğaç Han arasında geçer. Bir başka mücadele ise İç Oğuz ve Taş Oğuz karşılaşır” dedi. Prof. Dr. Şenesen, şunları kaydetti: “Dede Korkut Hikayelerinde sağlam temellere oturtulmuş bir sosyal yapıyla karşılaşırız. Eski kültür hayatımızı ile ilgili zengin bilgiye bu hikayelerde rastlıyoruz. Hikayelerde toplumun başında hanlar hanı diye gösterilen Begil oğlu Emren Hikayesinde padişah olarak ifade edilen Bayındır Han vardır. Bayındır Han’ın hikayelerindeki rolü beylere akın izin vermek, divanı toplamak, yılda bir defa büyük bir ziyafet vermektir. Hikayelerde kahraman olarak görünmez.” Dede Korkut Hikayelerinde hemen hemen tüm hikayelerde kadının önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Ç.Ü. Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Kadın bir güzellik sembolü olmanın yanında sosyal hayat içinde erkeğin yanında onun eşi ve ortağı olarak yer alır. Kadın sosyal hayat içinde düşüncesi alınan, eş seçiminde özgür, vefa duygusu gelişmiş, anne, iffet sahibi, saygı duyulan biridir. Bu özelliklerinin yanı sıra ata biner, kılıç kullanır, ok atar ve erkeklerle yarışır” şeklinde konuştu. Konferans sonunda Prof. Dr. Refiye Şenesen’e teşekkür belgesi verilirken hatıra fotoğrafı çekimi de gerçekleştirildi.