Birçok kişi, firma tarafından sunulan tekliflere inanarak büyük miktarda para yatırdı. Firma, ilk etapta 1 ay içinde araç teslim edileceği ve 6 ay sonra da kayıtların verileceği sözüyle yatırımcıları ikna etti. Ancak bu vaatler tutulmadı ve mağdurlar, sürekli erteleme ve oyalama taktikleriyle karşı karşıya kaldı. Mağdurlar, Sinop’un Durağan ilçesindeki firmanın yetkilileriyle iletişime geçerek araçlarının 75 gün sonra kayıt işlemleriyle birlikte teslim edileceğini öğrendi. Ancak bu tarih de gelip geçti, araçlar teslim edilmedi. Dolandırılan mağdurlar, sürekli değişen ifadeler ve çelişkili bilgilendirmelerle karşı karşıya kaldılar. Ağustos ayının başında firmanın iflas ettiğine dair haberler gelmeye başladı. Ancak daha sonra mağdurlar, firmanın ellerindeki araçları bankadan kredi kullanarak ipoteklediğini ve rehinlediğini öğrendiler. Ayrıca, firma tarafından diğer kiralama şirketlerine ait araçların satış vaadiyle verildiği ve bu araçların da geri alınmak istendiği ortaya çıktı. Olayla ilgili olarak şu an için 300’e yakın mağdurun olduğu tahmin ediliyor. Firmaya karşı suç duyurusunda bulunan yaklaşık 60-70 kişi bulunuyor ancak daha fazla kişi hala mağduriyetlerini bildirmemiş durumda.
“Bize söz verilen araçlar bankadan firma tarafından kredi kullanılarak ipotek edilmiş”
Mağdurlardan Yavuz Yurtseven (34) yaptığı açıklamada, "Sıfır araç vaadi veren bir firma tarafından 2023’ün Ocak ayının 23’ünde bir araba alma hayaliyle bu firmaya para yatırdım. Firma tarafından aracın ilk etapta 1 ay içerisinde teslimatı yapılacaktı, 6 ay sonra da kaydı verilecekti. Bu şekilde bu parayı yatırdık. Aradan 1 ay geçti, araç teslim edilmedi. Daha sonra Sinop’un Durağan ilçesindeki aynı firmanın yetkilisi tarafından aracın 75 gün sonra kaydıyla birlikte şahsıma verileceği söylendi. Aradan 75 gün geçti, araç yine verilmedi. 2 hafta sonra verilecek, 3 hafta sonra verilecek şeklinde bizi sürekli oyaladılar. Haziran ayında geçici olarak bir araba verdiler, yine 1 ay sonra aracın teslim edileceği söylendi. Fakat sürekli oyalama taktikleri, çelişkili ifadelerden biz şüphelendik. 4 Ağustos tarihine gelindiğinde de firmanın battığı haberleri geldi. Bunun üzerine bize verilen araçların hepsinin bankadan firma tarafından kredi kullanılarak ipotek edildiği, yine bizim gibi birçok mağdurun da aynı şekilde kandırıldığı, insanların paralarının alındığı ve insanlara araç verilmediği, bazı kişilere verilen araçların da farklı kiralama şirketlerine ait olduğunu gördük” dedi.
“Farklı şirketler de olabilir”
Farklı şirketlerinde işin içinde olabileceğinden şüphelendiklerinin altını çizen mağdur Yurtseven, ‘’Mağdurların bir kısmının elinde araç var fakat bu araçlarda özellikle 2 farklı şirkete ait araçlar, yani ruhsatında 2 farklı şirketin adı yazıyor. Şirket yetkilileri ile görüştüğümüzde bize net bir cevap verilmiyor. Bu arabalar yaklaşık 7-8 aydır elinde olan kişiler var, bu araçların ruhsatında farklı şirketlerim yazmasına rağmen o şirketler de hiçbir şekilde bu süreç içerisinde bu kişileri arayıp ’Bizim sizde aracımız var, bu aracı bize geri iade edin’ şeklinde herhangi bir talepte bulunulmadı. İşin içinde farklı şirketler de olabilir, farklı kişiler de olabilir, biz konunun derinlemesine araştırılmasını istiyoruz” diye konuştu.
“1 milyon 200 bin lira para yatırdık, 3 ay sonra iflas haberini aldık”
Şirket sahipleri tarafından sürekli oyalandığını ve azarlandığını ifade eden mağdur Ümmühan Özgün (52), “Durağan’da etrafımızdaki kişilerden, mülki amirlerden ileri gelen kişilerin araba aldıklarını duyduk. Biz de heveslendik. Mayıs ayında 1 milyon 200 bin lira para yatırdık. 3 ay sonra dediler ki, ’Siz arabanızı 1 ay sonra teslim edeceğiz.’ Tam 3 ay bitiminde iflas haberini aldık. Fakat sonra iflas olmadığını, dolandırıldığımızı öğrendik. O günden bu güne sürekli kendilerini arıyorum, çoğu zaman telefona bakmıyorlar. Baktıkları zamanda azarlar tarzda ’Biz çalışma yapıyoruz’ diyorlar. Hem suçlu hem güçlüler. Mağduriyetimizin giderilmesini istiyoruz, emanet altın borçlandık, kredi çekerek bu parayı temin ettik. Ben vali bey ile, vekil beylere ulaşmaya çalıştım. Devletimizin emniyet güçlerimizin el atmasını istiyorum. Benim gibi diğer mağdurların da mağduriyetinin giderilmesini istiyorum. Tüm yetkililere sesleniyorum, CİMER’e yazdım, daha bana dönüş yapılmadı. Bunların arkasında kim varsa ortaya çıkarılıp, bizim mağduriyetimizin giderilmesini istiyorum” ifadelerini kullandı.
Rıfat Yılmaz
