GÜNDEM - 09 Ekim 2025 Perşembe 20:41

Cizre’de cami-çocuk buluşması etkinliği

A
A
A
Cizre’de cami-çocuk buluşması etkinliği

Şırnak’ta Cizre İlçe Müftülüğü tarafından, 4-6 yaş Kur’an kurslarında eğitim gören çocuklar, Hz. Nuh Camisinde düzenlenen programla çocuklar camide buluştu.


İlçe Müftüsü Süleyman Baran ve çocukların ailelerinin katılımıyla gerçekleşen cami-çocuk buluşması programında, 4-6 yaş Kur’an kurslarında eğitim alan öğrenciler, camide bir araya geldi. Programda Kur’an kurslarında Kur’an-ı Kerim okumasını öğrenen çocuklar için bir dizi etkinlik düzenlendi. Çocuklar, kursta öğrendikleri ayet, dua, ilahi ve çeşitli dallarda yeteneklerini sergiledi.


Program hakkında bilgi veren ilçe Müftüsü Süleyman Baran, "Ailelerimiz çocuklarını camiye getirdiler hocalarımızın desteği ve yardımlarıyla bugün programımızı icra ediyoruz. 30’a yakın Kur’an kursumuz ve 400’e yakın öğrencimiz ile etkinliğimizi gerçekleştireceğiz. Amacımız çocuklarımızı cami ile buluşturmak, camiyi tanıtmak, caminin mihrabını, minberini, caminin içini tanıtmak ve çocuklarımıza camiyi sevdirme bilincini aşılamaktır. Halkımızın Kur’an kurslarına olan teveccühlerinden kaynaklı bir mutluluğumuz da var. Hakkımız bu teveccühü gösterdikçe Kur’an kurslarımızın sayısını artıracağız inşallah" dedi.



Cizre’de cami-çocuk buluşması etkinliği

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Filmleri çektiler, ödülleri kaptılar Kadir Has Üniversitesi (KHAS) tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kısa Film Yarışması’na, İzmir Ekonomi Üniversitesi’ndeki (İEÜ) gençlerin başarısı damga vurdu. İEÜ Sinema ve Dijital Medya Bölümü’nden bu yıl mezun olan Tuğba Yaşar, ‘Taşın Rengi’ isimli belgesel filmiyle birinciliğe ulaşırken; öğrenciler Yağmur Türkmenoğlu ve Bilge Olcay Yılmaz ise ‘Thrifted’ isimli filmleriyle üçüncülük elde etti. Adana Altın Koza Film Festivali’nin ardından KHAS Kısa Film Yarışması’nda da birinciliği kimseye kaptırmayan Yaşar, ödülleri seriye bağladı. Kadir Has Üniversitesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü tarafından düzenlenen ve 200’den fazla filmin başvurduğu yarışmada, finale kalmayı başaran birbirinden iddialı 10 film arasında kıyasıya bir rekabet yaşandı. Nezaket Erden, Onur Saylak, Melis Behlil, Esin Paça Cengiz ve Defne Tüzün’den oluşan jüri, tüm filmleri büyük bir titizlikle inceledi. Yapılan değerlendirmeler sonucunda İEÜ İletişim Fakültesi Sinema ve Dijital Medya Bölümü mezunu Tuğba Yaşar ile üçüncü sınıf öğrencileri Yağmur Türkmenoğlu ve Bilge Olcay Yılmaz, ödüle ulaşarak büyük gurur yaşadı. "Annesinin hatıralarını anlattı" Birincilik kazandığı Taşın Rengi/Renge Kevir adlı film hakkında bilgi veren Yaşar, "Sinema ve Dijital Medya Bölümü’nden bu yıl birincilikle mezun oldum. Ödül aldığım film, aslında üçüncü sınıfta yaptığım bir projeydi. ‘Dijital Medya Sanatları Stüdyosu’ dersinde bir medya sanat projesi hazırlamamız istenmişti. Ben de kolaj, arşiv fotoğrafları, videolar ve animasyonu bir araya getiren bir medya çalışması yaptım. Filmin konusunu annemin Mardin’deki çocukluk hatıraları oluşturuyor. Evde, cam kenarına bir masa kurup tripotla kamerayı sabitledim. Kestiğim fotoğraf ve videolarla kolajlar hazırladım. Filmin tamamını ev ortamında çektim" diye konuştu. "Sinema çocukluk aşkımdı" Adana Altın Koza Film Festivali’ndeki öğrenci kategorisinde ‘En İyi Belgesel’ ödülünü kazandıktan sonra, aynı filmle KHAS Kısa Film Yarışması’nda da birinciliğe ulaşmanın kendisi için çok özel olduğunu belirten Yaşar, "Sinema, benim çocukluk aşkım. Babamla birlikte izlediğimiz filmler, bu ilgiyi daha da büyüttü. Küçüklükten gelen bu tutkunun, bugün ulaştığım başarıda büyük payı var. Şimdi, okulda başladığım ama tamamlayamadığım projeleri bitirmek ve 2026 kış döneminde sinema alanında yüksek lisans yapmak istiyorum" diye konuştu "Bitpazarından çıkan hikaye" Yarışmada ‘Thrifted’ filmiyle üçüncülüğü kazanan Bilge Olcay Yılmaz ve Yağmur Türkmenoğlu ise hazırladıkları arşiv belgeselinin öyküsünü şöyle anlattı: "İzmir’deki bitpazarından eski bir kamera satın aldık. Kamerayı incelemek için açtığımızda, içinde yaklaşık 20 yıl önce çekilmiş videolar bulduk. Videolarda yer alan kişilere ulaşmak ve görüntüleri onlara teslim etmek istedik. Sosyal medya aracılığıyla bu kişilere ulaştık ve videoları verdik. Çok mutlu oldular. O an aklımıza, bu süreci anlatan bir arşiv belgeseli çekme fikri geldi. Böylece, hem o kişiler hem de bizim için anlamlı bir hikaye ortaya çıktı." Yarışmada ödül alacaklarını hissettiklerini belirten Yılmaz ve Türkmenoğlu, "Ödül haberini aldığımızda çok sevindik. Bundan sonra da festivallere katılmayı, mezuniyetin ardından ise sinema sektöründe kariyerimizi sürdürmeyi hedefliyoruz" ifadelerini kullandı.
Tunceli Tunceli’de tarım yatırımları ikiye katlandı Tunceli Tarım ve Orman İl Müdürlüğü, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın Kırsal Kalkınma Yatırımları Destekleme Programı kapsamında kırsalda üretimi güçlendirmeye yönelik çalışmalarını sürdürüyor. 2024 yılında 24 proje tamamlanırken, 2025 yılı için proje sayısı iki katına çıkarılarak 48’e yükseltildi. Toplam yatırım tutarı ise 273,5 milyon TL’ye ulaştı. Tunceli Tarım ve Orman İl Müdürlüğü, üreticilerin gelir düzeyini artırmak, tarımsal altyapıyı güçlendirmek ve kırsal bölgelerde istihdamı desteklemek amacıyla önemli projelere imza attı. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın destekleriyle yürütülen Kırsal Kalkınma Yatırımları Destekleme Programı çerçevesinde, hayvancılıktan su ürünlerine, tarımsal ürünlerin işlenmesinden bireysel sulamaya kadar geniş bir yelpazede yatırımlar hayata geçirildi. Kent genelinde yürütülen projelerle hem üretim kapasitesi hem de tarımsal çeşitlilik artarken, kadın ve genç üreticilerin kırsal kalkınma süreçlerine aktif katılımı da güçlendirildi. 2024’te 24 proje tamamlanırken, 2025 yılında proje sayısının iki katına çıkarılmasıyla Tunceli tarımında yeni bir büyüme döneminin başlaması hedefleniyor. 2024 yılında yapılan yatırımların ayrıntılarını paylaşan Tunceli Tarım ve Orman İl Müdürü Yavuz Suat Pala, "Tarım İl Müdürlüğü olarak kırsalda üretime destek olan tüm üreticilerimizi, kadınlarımızı, gençlerimizi desteklemek için Tarım ve Orman Bakanlığı’nın Kırsal Kalkınma Yatırımları Destekleme Programları kapsamında projelerimizi yürütüyoruz. Bu kapsamda 2024 yılında toplam 24 projemizi tamamladık, bu projelerin toplam proje tutarı 57 milyon TL; bunun 28,5 milyon TL’si hibe olarak üreticilerimizin hesaplarına yattı. Bu projelerin 5’i ekonomik yatırımlardır. 490 ton kapasiteli su ürünleri tesisi, ikincisi tarımsal ürünlerin işlenmesi, paketlenmesi, depolanması (Merkez OSB’de yaptığımız) Çemişgezek’te Tohum Eleme Tesisi Modernizasyonu, Pertek’te 370 baş küçükbaş ağılı ve 560 baş büyükbaş ağılı hayata geçirildi. 2024 yatırımlarının 13 tanesi altyapı yatırımlarımız ve kalan 6 projemiz bireysel sulama yatırımları olarak hayata geçirildi" şeklinde konuştu. "2024 yılında 24 olan projeleri 2025 yılında 48’e yükselttik" Hayata geçirilen projelerin 2025 yılında 2 katına çıkarıldığını belirten Müdür Pala, "2025 yılına bakacak olursak; 2024 yılında 24 olan projeleri 2025 yılında 48’e yükselttik. Toplam proje tutarımız ise 273,5 milyon TL. Bunun 136,7 milyon TL’lik kısmı hibe olarak üreticilerimizin hesaplarına yattı. Tarım ve Orman Bakanlığı olarak üreticilerimizi yüzde 50 oranında destekledik. Bu projeleri 3 ana başlıkta sınıflandırabiliriz. 14 projemiz ekonomik yatırım olarak hayata geçirildi. 2 tanesi Mazgirt’te, 2 tanesi Ovacık’ta, 2 tanesi Pertek’te ve 1 tanesi Çemişgezek’te olmak üzere 7 tane büyükbaş hayvan ağılı hayata geçirildi. Aynı zamanda 2 tanesi Çemişgezek’te, bir tane merkezde ve bir tane de Pertek’te olmak üzere 4 tane su ürünleri tesisi hayata geçirildi. Biri Mazgirt’te, diğeri Çemişgezek’te olmak üzere 2 tane küçükbaş hayvan ağılı hayata geçirildi. Mazgirt’te su ürünleri teknoloji yenileme projesini de 2025 yılında hayata geçirdik. Toplam 26 projemiz altyapı yatırımları, 8 projemizi de bireysel sulama yatırımları olarak hayata geçirdik. Bu bireysel sulama yatırımlarından 5 tanesi Pertek’te 2 tanesi Mazgirt’te ve bir tanesi Ovacık’ta hayata geçirildi. Bireysel sulamayı desteklerken toplam 279 dekarlık alanı modern bir sulama sistemine kavuşturduk. Bu projelerimizle su tasarrufu sağlarken sulamada verimliliği hedefledik" dedi.
İzmir Afet bilincine sanal gerçeklik desteği Yaşar Üniversitesi Sanal Gerçeklik (VR) Laboratuvarı ekibi, üniversite öğrencilerinin de katkılarıyla, afet bilincini artırmak ve muhtemel bir deprem öncesinde doğru hazırlık alışkanlıklarını kazandırmak amacıyla "Deprem Çantası Hazırlama Simülasyonu" adlı sanal gerçeklik deneyimini geliştirdi. Kullanıcılar, sanal gerçeklik (VR) gözlüğü ile sanal ortamda oluşturulan bir evin salonunda dolaşarak deprem çantasına koyulması gereken eşyaları buluyor, bilgi alıyor ve çantaya yerleştiriyor. Yaşar Üniversitesi Medya Merkezi VR Lab. ekibi, öğrencilerle birlikte geliştirdiği sanal gerçeklik deneyimi ile toplumsal farkındalığı kalıcı hale getirmeyi hedefledi. Geliştirilen uygulamada; kullanıcıların sanal ortamda oluşturulan bir evin salonunda, deprem çantasına koyulması gereken eşyaları bulması bekleniyor. Her objenin üzerine gelindiğinde, o eşyanın kritik önemi ve deprem sonrasında hangi durumlarda işe yarayabileceği hakkında detaylı paneller açılıyor. Örneğin, düdüğün enkaz altında ses duyurmak için ne kadar kritik bir araç olduğu bu paneller aracılığıyla anlatılıyor. Kullanıcılara ayrıca deprem çantasında bulunması gereken temel eşyaların bir listesi sunuluyor. Böylece kişi, eksiklerini fark ediyor ve listeyi tamamlamaya çalışıyor. Uygulamayı VR gözlükleriyle deneyimleyen kullanıcın hem görsel hem de işitme olarak ortama tamamen dahil oluyor. Bu yöntemle sadece bilgi aktarılmıyor, kullanıcı öğrendiklerini adeta yaşıyor. Afet refleksinin gelişmesini sağlıyor Tüm eşyaların doğru şekilde toplanmasıyla deneyimi başarıyla tamamlayan kullanıcı, deprem çantasını nasıl doğru hazırlayacağını birebir yaşayarak öğreniyor. Bu çalışma, sanal gerçeklik teknolojisinin etkileşim gücünü eğitimle birleştirerek farkındalık oluşturmayı amaçlıyor. Özellikle gençler ve öğrenciler arasında afet bilincini artırmak amacıyla tasarlanan proje, gerçek bir depremi beklemeden, güvenli bir ortamda doğru reflekslerin geliştirilmesini sağlıyor. Deneyimsel öğrenme yöntemi Simülasyon, bilgi ve becerinin uygulama, hatırlama ve deneyimleme yoluyla öğrenildiği deneyimsel öğrenme modeline dayanıyor. Bu pedagojik yöntem, öğrenilen bilginin kalıcılığını artırıyor ve kriz anında doğru davranışların otomatikleşmesini destekliyor.