ÇEVRE - 19 Aralık 2025 Cuma 10:18

Şırnak’ta engellilere yardım eli

A
A
A
Şırnak’ta engellilere yardım eli

Türkiye’nin birçok ilinde yaptığı iyiliklerle adından söz ettiren duyarlı vatandaş, Şırnak’ta onlarca engelliye akülü sandalye hediye etti.


Duyarlı polis memuru Mustafa Şahin, Şırnak genelinde gönüllülerin belirlediği ihtiyaç sahibi ailelerin çocuklarına ücretsiz akülü sandalye gönderdi. 81 ilde şimdiye kadar binlerce akülü sandalye dağıtan Şahin, Şırnak’taki engelli vatandaşları da unutmadı. Şahin, ’’Ülkemizin genelinde ihtiyaç sahibi kim varsa elinden tutmaya hazırız. Allah nasip ederse bizler herkesin elinden tutmaya devam edeceğiz. Destek veren herkesten Allah razı olsun’’ dedi.



Şırnak’ta engellilere yardım eli

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Küçükçekmece’de serseri kurşunun hedefi olan 19 yaşındaki Muhammet’in ölümüne ilişkin soruşturma tamamlandı İstanbul Küçükçekmece’de arkadaşlarıyla halı saha maçına giderken serseri kurşunun hedefi olan Muhammet Mutluay’ın ölümüne ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı. İddianamede 4 sanığın, ‘olası kastla ölüme neden olma’ ile ‘kasten öldürmeye teşebbüs’ gibi çeşitli suçlardan, 20 yıldan 68 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmaları talep edildi. İddianame mahkemece kabul edilirken, oğlunun mezarı başında konuşan acılı baba Tanju Mutluay, "Konuşacak çok şey var, içim içime sığmıyor. Her geçen gün çocuğumuzu özlüyoruz. Huzurumuz kalmadı, hiçbir şeye hevesim kalmadı, bana bunun hesabını versinler" dedi. Küçükçekmece’de, 30 Ekim 2024 tarihinde meydana gelen olayda iddiaya göre, çalıntı araç içerisinde bulunan maskeli 3 şahıs, tabancalarıyla bir başka araca rastgele ateş edip, etrafı kurşun yağmuruna tutmuştu. O sırada halı sahaya giden Muhammet Mutluay’ın içinde bulunduğu araç da serseri kurşunların hedefi olmuş. Aracın ön koltuğunda oturan 19 yaşındaki Muhammet Mutluay’ın, başına isabet eden kurşunla vurularak hayatını kaybetmişti. Olaya ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı. Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, Muhammet Mutluay ‘maktul’, Muhammet’in anne ve babası Tanju ve Derya Mutluay ile kaldırımda kurşunlanan araç içerisindeki 5 kişi ‘müşteki’, etrafa ateş ettiği iddia edilen Çekdar Ilık ve Yiğit Erdem Yağmur’un da bulunduğu 4 şahıs ise ‘şüpheli’ sıfatıyla yer aldı. Sanıklar ateş ettiği sırada mermiler, ön yolcu koltuğundaki Muhammet’in başına isabet etti Hazırlanan iddianamede, kaldırımda bulunan müştekilerin yanlarına çalıntı bir aracın yanaştığı, bu sırada aracı sanık Eyüp Kaya’nın kullandığı, arka sağ koltukta ise sanık Çekdar Ilık’ın oturduğu, araç içerisindeki şahısların yüzlerinin maskeli olduğu, aracın müştekilerin yanından geçtiği sırada, arka koltukta oturan sanık Ilık’ın müştekilere doğru ateş etmeye çalıştığı aktarıldı. İlk etapta silahın tutukluk yaparak ateş almadığı ve şüpheli Ilık’ın silahını doldur boşalt yaptığının belirtildiği iddianamede, Ilık ve ön yolcu koltuğundaki sanık Yiğit Erdem Yağmur’un, müştekiler Ramazan Makas, Mustafa Yiğit, Samet Burak Aşçı ve 17 yaşındaki Y.A. ve 18 yaşındaki Hamza Ormi’ye yönelik ateş ettiği, ancak müştekilerin yara almadığı vurgulandı. İddianamede, sanıklar Ilık’ın ve Yağmur’un, araçtan geriye doğru ateş etmeye devam ettiği, bu esnada mermilerin, tesadüfen güzergahta bulunan bir başka aracın ön yolcu koltuğundaki Muhammet Mutluay’ın başına isabet ettiği ve Mutluay’ın yapılan tedavisine rağmen 2 Kasım 2024 tarihinde vefat ettiği bilgisi yer aldı. Öte yandan, araç içerisinden müştekilerin aracına silah sıkan bir başka sanığın Yasin Ünal olduğunun tespit edildiği, olay sonrası Ünal ve beraberindeki şüphelilerin, Ataköy’de bir mekanda arkadaşlarıyla bir araya geldikleri iddianamede anlatıldı. Düzce’de yakalanan sanık: "Araçta bulunan sanıklar zaman zaman uyuşturucu ticareti yapıyordu" Sanıkların, olayı gerçekleştirdikleri aracı bir firmadan kiralayıp, sonrasında GPS sistemini söktükleri ve araç plakalarını değiştirdikleri bilgisi iddianamede yer aldı. Sanık Ilık’ın, olay sonrası Bitlis’e kaçma hazırlığı yaptığı sırada Düzce’de otobüste yakalandığı ve polis ekiplerince alınan ifadesinde, hayatını kaybeden Muhammet Mutluay ile diğer müştekileri tanımadığını, araçta bulunan sanıkların zaman zaman uyuşturucu ticareti yaptığını belirttiği aktarıldı. Olay yeri inceleme ekiplerinin, ele geçirilen çalıntı araç üzerinde yaptığı parmak izi inceleme raporu da iddianamede yer aldı. Raporda, çalıntı araca çalıntı plaka takıldığı, ön plakalık kısmında ve aracın sağ ön kapı dış yüzeyinde sanık Yiğit Erdem Yağmur’un parmak izi olduğu belirtildi. Muhammet’in hayatını kaybettiği noktada yapılan inceleme tutanağında ise, yerde 4 adet mermi çekirdeği ile bulundurulması yasaya aykırı fişek ele geçirildiği bilgisi yer aldı. Maktul Muhammet Mutluay hakkında düzenlenen otopsi raporu da iddianamede yer aldı. Raporda, Mutluay’ın vücuduna 1 adet ateşli silah mermi çekirdeğinin isabet ettiği, bu yaralanmanın öldürücü nitelikte olduğu, ölümün ateşli silah mermi çekirdeği yaralanmasına bağlı kafatası kemik kırıkları ile birlikte beyin kanaması ve beyin doku zedelenmesi sonucu meydana geldiği belirtildi. Sanıklar hakkında değişen oranlarda hapis talebi Hazırlanan iddianamede, sanıklar Çekdar Ilık ve Eyüp Kaya hakkında, maktul Muhammet Mutluay’a yönelik ‘olası kastla ölüme neden olma’, olay yerindeki 3 müştekiye yönelik ‘kasten öldürmeye teşebbüs’, 2 müştekiye yönelik ise ‘çocuğa karşı kasten öldürmeye teşebbüs’ ve ‘ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma, taşıma veya bulundurma’ suçlarından toplamda 42’şer yıl 4’er aydan, 68’er yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmaları talep edildi. İddianamede, diğer sanık Yiğit Erdem Yağmur hakkında, Mutluay’a karşı ‘olası kastla ölüme neden olma’, ‘çocuğa karşı kasten öldürmeye teşebbüs’ suçlarından toplam 40 yıldan 53 yıla kadar hapis cezasıyla, bir diğer sanık Yasin Ünal hakkında ise, ‘olası kastla kasten öldürmeye azmettirme’ suçundan 20 yıldan 25 yıla kadar ve diğer müştekilere karşı da işlenen çeşitli suçlardan değişen oranlarda hapis cezasıyla cezalandırılmaları istendi. Ayrıca sanıklar hakkında hazırlanan iddianame, Küçükçekmece Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Sanıklar, önümüzdeki günlerde ilk kez hakim karşısına çıkacak. Öte yandan olaya ilişkin güvenlik kamerası görüntülerinde ise vatandaşların yaşadığı panik anları ve kaçıştığı görülüyor. "Konuşacak çok şey var, içim içime sığmıyor, her geçen gün çocuğumuzu özlüyoruz" Öte yandan evladının mezarı başında açıklamalarda bulunan acılı baba Tanju Mutluay, "Oğlum hem okuyor, hem gelin fotoğrafçılığı işi yapıyordu. Olay oğlum çekim bittikten sonra halı sahaya giderken olmuş. Küçükçekmece Bağlar Caddesi’nde, bu olaydan bir gün önce bir olay olmuş uyuşturucu çetelerinin. Bir hesaplaşma olayı olmuş, çocuk oradan geçerken, o kişiler oraya bir katliam için gitmiş, hepsi maskeli. Konuşacak çok şey var, içim içime sığmıyor. Her geçen gün çocuğumuzu özlüyoruz. Huzurumuz kalmadı, hiçbir şeye hevesim kalmadı, bana bunun hesabını versinler. Bunlar, araçtan kafalarını çıkarıp, geriye doğru benim oğlumun aracına doğru 3 el ateş ediyor. 1’i arabaya geliyor, o da oğlumu canından ediyor. Buna savcı olası kast diyor, ben bunu kabul etmiyorum" dedi. "Böyle bir haber nasıl verilebilir ki, evladın vurulmuş diye" Hayatını kaybeden Mutluay’ın sütkardeşi Yaren Başpınar ise, "Benim olaydan akşam haberim oldu. Muhammet’i vurmuşlar. O an tabii bir insanın, sevdiğinin vurulma haberini almak kolay değil. Çöktüm yere, bir yandan teyzem evde yatıyor. Ona nasıl söyleyeceğimi bilemedim çünkü böyle bir haber nasıl verilebilir ki? Evladın vurulmuş diye. Hastaneye gittik, 3 gün Muhammet’in kalkmasını bekledik. Maalesef orada hayatı sonlandı. Benim Muhammet’le aramda 3 ay var. Aynı okullara gittim, aynı evde büyüdük neredeyse, çok zor. Aynı işte çalışıyoruz Muhammet’le, o motor almıştı son zamanlarda. O zamanlarda benim kaskım yoktu. Yolda giderken bana 10 dakikada bir ‘üşüdün mü, durayım mı?’ Bir insan bu kadar iyi olabilir mi? Siz giderken arkasındakini de düşünür mü? Muhammet öyle bir insandı. Hayatım boyunca bana çok güzel kardeşlik yaptı. Ben de ona yaptığıma inanıyorum. Onu çok seviyorum" dedi.
Antalya Arı ürünlerine alerjisi olanlara ’propolis’ uyarısı Beslenme ve Diyet Uzmanı Mehmet Refik Sezgin, propolisin özellikle ağız ve cilt sağlığında faydalar sunduğunu ancak bilinçsiz kullanımın alerjik reaksiyonlara yol açabileceğini söyledi. Sezgin, kozmetik alanda kullanılan propolis ürünlerinde de cildin yenileme etkisinin olmadığını da belirterek, "Yarayı sakinleştirmesi ve rahatlatması açısından uçuk gibi bazı durumlarda yardımcı olabiliyor ama ’Ben bunu sürdüm cildimi yeniledim’ kısmında işe yaramıyor. Alerjik cilt reaksiyonu olan kişilerde alerjen bölgeye sürüldüğünde bu alerjiyi daha da fazla arttırabildiğine dair veriler var" dedi. Memorial Sağlık Grubu Medstar Antalya Hastanesi’nden Beslenme ve Diyet Uzmanı Mehmet Refik Sezgin, propolis hakkında açıklamalarda bulundu. Diyetisyen Sezgin, propolisin doğanın güçlü arı ürünlerinden biri olduğunu belirterek, "Propolis, baktığımızda doğanın güçlü ürünlerinden bir tanesi. Sağlık için kullanım alanlarıyla ilgili çok sayıda klinik çalışma bulunuyor" dedi. Propolisin özellikle çocuklar ve yetişkinlerde ağız sağlığı açısından değerli bir ürün olduğuna dikkati çeken Sezgin, "Ağız içi yaralar, aftlar ve mukozal problemler üzerinde etkili olduğunu biliyoruz. Aynı zamanda ağız içindeki mikrobiyal dengeyi düzenlemeye yardımcı oluyor" ifadelerini kullandı. Çocukluk çağında plak oluşumunu azaltabildiğine dair veriler bulunduğunu aktaran Sezgin, uçuk tedavisinde de propolisin destekleyici olarak kullanıldığını belirterek, "Uçuklarda hem lezyonun iyileşmesi hem ağrının hafifletilmesi hem de kabuklanmanın azaltılması için tercih edilebiliyor" diye konuştu. "Kullanım mutlaka uzman kontrolünde olmalı" Propolisin kullanımında mutlaka uzman görüşü alınması gerektiğini vurgulayan Dyt. Sezgin, "Ağız sağlığı için kullanılacaksa diş hekimi, çocuklarda ise aynı zamanda pediatrist kontrolü mutlaka olmalı" uyarısında bulundu. "Alerji riskine dikkat" Propolisin her birey için uygun olmayabileceğini ifade eden Sezgin, dermatoloji rehberlerinde arı ürünlerinin uyarıcı olarak yer aldığını hatırlatarak, "Herhangi bir arı ürününe alerjisi olan kişilerde propolis de ciddi reaksiyonlara yol açabilir" dedi. "Ben bunu sürdüm cildimi yeniledim kısmında işe yaramıyor" Cilt ve dermokozmetik alanlarda erken evre sivilcelerde antibakteriyel özelliği sayesinde kullanılabildiğini ancak sınırlı etkisi olduğunu kaydeden Sezgin, "Yarayı sakinleştirmesi ve rahatlatması açısından uçuk gibi bazı durumlarda yardımcı olabiliyor ama ’Ben bunu sürdüm cildimi yeniledim’ kısmında işe yaramıyor. Alerjik cilt reaksiyonu olan kişilerde alerjen bölgeye sürüldüğünde bu alerjiyi daha da fazla arttırabildiğine dair veriler var. Bala karşı hassasiyeti varsa zaten bu gıdalardan uzak durulmasını istiyoruz. Çünkü bu da bir arı ürünü bunu bir arı üretiyor. Dolayısıyla bunu kullananda ciddi anlamda sıkıntılarla karşılaşabiliyoruz" değerlendirmesinde bulundu. Bala ve diğer arı ürünlerine hassasiyeti olan kişilerin propolisten uzak durması gerektiğini vurgulayan Sezgin, bilinçsiz kullanımın ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini sözlerine ekledi.
Sinop Sinop’ta hayvan kimliklendirme istatistikleri Sinop’ta hayvan hareketlerinin takibi ve bulaşıcı hastalıkların kontrolünün daha etkin sağlanması amacıyla kedi, köpek ve gelinciklerin kimliklendirilmesi ve kayıt altına alınmasına yönelik çalışmalar aralıksız devam ediyor. "Kedi, Köpek ve Gelinciklerin Kimliklendirilmesi ve Kayıt Altına Alınmasına Dair Yönetmelik" kapsamında yürütülen çalışmalarla, sahipli evcil hayvanlara dijital yöntemlerle mikroçip uygulanarak pasaport düzenleniyor ve kayıt altına alınıyor. Yetkililer, bu uygulamanın hayvan sağlığı, kaybolma durumlarının önlenmesi ve hastalıklarla mücadelede büyük önem taşıdığını vurguladı. Sinop’ta 17 Aralık 2025 tarihi itibarıyla 3 bin 124 kedi ve 5 bin 904 köpek olmak üzere toplam 9 bin 28 evcil hayvana mikroçip uygulanarak pasaport düzenlendiği ve kayıt altına alındığı bildirildi. Öte yandan, 5 Mart 2025 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan "Kedi, Köpek ve Gelinciklerin Kimliklendirilmesi ve Kayıt Altına Alınmasına Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yönetmelik" ile her yaştan kedi, köpek ve gelinciğin kimliklendirilmesi ve kayıt altına alınmasına ilişkin sürenin 31 Aralık 2025 tarihine kadar uzatıldığı hatırlatıldı. Yetkililer, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren ise 6 aylık yaşa kadar olan kedi, köpek ve gelinciklerin kimliklendirilmesi ve kayıt altına alınması faaliyetlerinin devam edeceğini belirtti. İl ve ilçe müdürlüklerinde kimliklendirme çalışmalarının yanı sıra kuduz aşılama faaliyetlerinin de sürdüğü ifade edildi.
Batman Dicle Elektrik ile Batman Üniversitesinden lisansüstü eğitimde güç birliği Dicle Elektrik ile Batman Üniversitesi arasında imzalanan Lisansüstü Eğitim İşbirliği Protokolü ile hem enerji sektörüne nitelikli insan kaynağı kazandırılması hem de bölge gençlerine yeni fırsatlar sunulması hedefleniyor. Protokol için düzenlenen imza törenine, Batman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İdris Demir, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ömer Faruk Ertuğrul, öğretim üyesi Doç. Dr Mehmet Rıda Tür’ün yanı sıra Dicle Elektrik Genel Müdürü Yaşar Arvas, Şebeke Operasyonları Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Nedim Tüzün, Yatırım Operasyonları Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Kırat ile her iki kurumdan davetliler katıldı. Yaklaşık 8 bin çalışanıyla bölgenin en büyük özel şirketi olan Dicle Elektrik, hem kendi personelinin mesleki yetkinliğini artırmayı hem de Batman Üniversitesi öğrencilerine uygulamalı öğrenme imkanları sunmayı amaçlıyor. İş birliği sayesinde üniversite ile sektör arasında güçlü bir bağ kurulması hedefleniyor. İmza töreninde konuşan Batman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İdris Demir şunları söyledi: ‘’Böylesine anlamlı bir projeyi gençlerimizin hizmetine sunmaktan son derece mutluyuz. Gençlerimize imkan verildiğinde neler yapabildiklerini hepimiz çok iyi biliyoruz. Üniversite olarak hem öğrencilerimize hem de bölgemize katma değer verecek tüm projeleri bütün gücümüzle destekliyoruz. Bu tür projelerinin sayısının artmasını ve bu anlamda örnek olmasını temenni ediyorum. Bu programda yararlanacak her bir öğrencimize şimdiden başarılar diliyorum." Dicle Elektrik Genel Müdürü Yaşar Arvas ise Batman Üniversitesi ile yapılan bu iş birliğinin çok büyük bir değer ve önem taşıdığının altını çizerek, "İmzaladığımız protokolü anlamlı hale getiren en önemli unsur Batmanlı gençlerimizin şirketimizin sunduğu istihdam fırsatından yararlanacak olması. Bu protokolle bir yandan şirketimizin istihdam kalitesi artarken diğer yandan da bölgemizdeki istihdam olanaklarına katkı sağlanmış olacak. Bu proje diğer bir yönüyle de iş ve akademik dünyanın birlikte hayata geçirdiği çalışmalar için güzel bir örnek teşkil edecek" dedi. Üniversite öğrencileri Dicle Elektrik bünyesinde staj, araştırma ve uygulama projelerinde yer alma fırsatı bulacak. Aynı zamanda Dicle Elektrik personeli de Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü bünyesindeki tezsiz yüksek lisans programlarına da katılabilecek. Protokol kapsamında Batman Üniversitesi, akademik danışmanlık hizmeti sunarken, Dicle Elektrik de öğrencilere saha ve veri desteği sağlayacak. Ayrıca gerekli durumlarda ortak akademik yayınların hazırlanması da planlanıyor.