GENEL - 16 Temmuz 2019 Salı 11:48

“Yaşasın 15 Temmuz direniş ruhu”

A
A
A
“Yaşasın 15 Temmuz direniş ruhu”

15 Temmuz’da gerçekleştirilen darbe kalkışmasının üçüncü yıl dönümü nedeniyle Memur-Sen Sivas İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Sivas 1 Nolu Şube Başkanı Halil İbrahim Temiz tarafından basın açıklaması yapıldı.

15 Temmuz’da gerçekleştirilen darbe kalkışmasının üçüncü yıl dönümü nedeniyle Memur-Sen Sivas İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Sivas 1 Nolu Şube Başkanı Halil İbrahim Temiz tarafından basın açıklaması yapıldı.


Çok sayıda sivil toplum kuruluşu başkanının destek verdiği basın açıklaması kent meydanında gerçekleştirildi.


15 Temmuz’un 250 şehidin kanlarıyla yazdığı son kurtuluş destanı olduğunu ifade eden Temiz, “15 Temmuz 2016 tarihinde, ülke olarak uluslararası karanlık bir işgal ve darbe girişimiyle karşı karşıya kaldık. Arkasında emperyalist güçlerin ve malum odakların olduğu FETÖ tarafından gerçekleştirilen darbe girişiminin amacı millet iradesine zincir vurmak ve Türkiye’yi sömürüye açık hale getirmekti. Milletin inanç değerlerini istismar ederek, şeytani bir planla, devlet içinde örgütlenen FETÖ, önüne konulan planı harfiyen yerine getirmiş, 17/25 Aralık kumpası, Gezi kalkışması, Kobani olayları sonuç vermeyince askeri bir darbe seçeneğine başvurmuştur. Bu meş’um ihanet eyleminin görünen tarafında FETÖ, arkasında ise bir takım küresel güçlerin olduğunu artık bugün daha kesin bir şekilde biliyoruz. Açık ve net olarak söylüyoruz: FETÖ’yü ve FETÖ’cü teröristleri darbe girişiminden sonra hangi güçler koruma altına aldıysa darbe girişiminin arkasında o güçler vardır” dedi.


“Gaflet hali olduğunu düşünüyoruz”


Türkiye’ye karşı girişilmiş uluslararası bir kumpas olan ve FETÖ’nün taşeronluğunu üstlendiği 15 Temmuz darbe girişimine “kontrollü darbe” diyen bir zihniyetin bu ülkede varlığını sürdürüyor olmasını “Türkiye için büyük bir talihsizlik” olarak değerlendiren Temiz, “Darbecilerin değirmenine su taşıyan bu karanlık söylemin bir gaflet hali olduğunu düşünüyoruz. Buna karşın sular durulup hakikati bütün çıplaklığıyla gösteren belge, bilgi ve gelişmeler ortaya çıktıktan sonra hala bu düşüncede ısrar edilmesini de ancak ihanet olarak görüyoruz. Nitekim Türkiye’yi büyük bir kaosa ve iç savaşa sürüklemeyi hedefleyen bu hain planda 8 binden fazla askeri personel, 35 uçak, 37 helikopter, 74 tank, 246 zırhlı araç, 3 askeri gemi millete karşı kullanılmıştır. Meclis, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Özel Harekât Daire Başkanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü, MİT, TRT vericileri ve birçok kurum saldırıya uğramış; Genelkurmay, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü, TRT ve onlarca kurum işgal edilmiştir” açıklamasında bulundu.


“İman dolu göğsünü siper etti”


Darbe girişiminde 251 kişinin şehit 2 bin 193 kişinin de gazi olduğunu anımsatan Temiz, “Evlerinde oturup çekirdek çitleyerek gelişmeleri televizyondan izleyen ve darbe girişiminin sonucuna göre pozisyon almayı hesaplayanlar, 15 Temmuz hain darbe girişiminin ne olduğunu anlayamazlar. Darbe tehlikesi geçene kadar milletin 29 gün boyunca tuttuğu direniş nöbetlerine burun kıvıranlar, meydanlarda gösterilen kahramanlığın bize bir vatan kazandırdığını bilemezler, kavrayamazlar. 15 Temmuz’u anlamak isteyenler; o geceyi meydanlara çıkan milyonlara, canlarını veren şehitlere, kanlarıyla meydanları kızıla boyayanlara sorsunlar. Darbe başarılı olsaydı 16 Temmuz sabahı ülkenin nasıl bir felakete uyanacağını gafiller anlamasa da bu millet görmüş ve gereğini yapmıştır. Hep söyledik yine söylüyoruz: Hiçbir insani, İslamî, ahlaki değer taşımayan bu Bâtınî sapkınların bu millete yapabileceği kötülükler tasavvur ve muhayyilemizi aşar. O gece okyanus ötesinden planlanan bu hain darbe başarılı olsaydı, Türkiye bir kaosa, bir karanlığa uyanacaktı. Ümmetle ve İslam dünyasıyla ilişkimiz kesilecek, Siyo-Emperyal eksenin parçası olacaktık. Darbe başarılı olsaydı, Türkiye bir sömürü ve yağma ülkesine dönüşecekti. Muhacirlerin, mazlumların, mağdurların sığınağı olan tek yurt da ortadan kalkacaktı. O gece millet bu oyunu gördü. ‘Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım’ diyerek kükremiş sel gibi, önüne örülmüş tanklardan bentleri çiğneyip aştı. Üniforma giymiş teröristlerin millete karşı kullandıkları tanklara, uçaklara, bombalara iman dolu göğsünü siper etti. O gece abdestini alıp namaz kılarak meydanlara çıkan, tanklara, uçaklara, helikopterlere karşı çıplak elleriyle direnen milletin kahraman evlatları bu vatanı; Allah’ın yardımıyla, büyük bir işgalden, karanlık bir iç savaştan ve emperyalizme uşaklıktan kurtararak bize yeniden hediye ve emanet etmiştir” açıklamasında bulundu.


“Boynumuzun borcu”


Memur-Sen İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Sivas 1 Nolu Şube Başkanı Temiz, konuşmasını şu ifadelerle tamamladı: “Bu hakikati çocuklarımıza, gençlerimize anlatmak emanete sadakatin bir gereği ve şehitlerimize karşı boynumuzun borcudur. Şehitlere en büyük vefa bu olacaktır. Bu ülkenin geleceği bu bilincin yaşatılmasına bağlıdır. Hainleri de anlatacağız çocuklarımıza, kahramanlarımızı da. Her bir şehidimizi tek tek genç dimağlarımıza tanıtacağız. Tarihe sığmayacak yiğitlikler, kabirlere sığmayacak yürekler, kitaplara ve filmlere sığmayacak kahramanlıklar gösterildi o gece meydanlarda. O gece 250 şehidin akıtılan muazzez kanları; bu ülkenin kalbini besleyen bir bereket, hainler için felaket oldu. O gece Memur-Sen olarak 1 milyon üyemizle sokaklara çıkarak o muazzam direniş destanının önemli bir parçası olduk. O gece bu teşkilat ‘hesabî’ değil ‘hasbî’ bir teşkilat olduğunu bir kez daha gösterdi. Bütün sendikalarımızla, komisyonlarımızla meydanlardaydık. Cuma Dağ’larımızla, Ali Alıtkan’larımızla, Yusuf Elitaş’larımızla, İlhan Varank’larımızla meydanlardaydık. Şehitler kervanına ve gaziler meclisine dostlarımızı kattık. Milyonlarca vatan evladıyla birlikte yorulmaz, susamaz, acıkmaz, korku bilmez bir bedenin parçası olduk. O gece İslam coğrafyasının her köşesinde ümmet bizimle birlikte tek yürek olarak meydanlara yürüdü, tek yürek oldu. Ümmetin yaralı yüreği bizim yüreğimizle birlikte attı, mübarek elleri semada duaya durdu. O nedenle diyoruz ki geleceğimizin teminatı daha fazla milletleşme, ümmetleşme ve kardeşleşmedir. O gün nasıl ki meydanlarda darbeyi püskürttüysek bugün de yeni sinsi stratejilere karşı teyakkuz ve sürekli bir bilinç halini kuşanmanın gayreti içindeyiz. Türkiye’nin entelektüel birikimi ve bu coğrafyanın erdemliler hareketi olarak; emperyalizmin her türlü kirli plan ve kumpaslarına yüksek bir bilinç, akıl ve imanla karşı koyacağız. 15 Temmuz’u unutmadık, unutturmayacağız. 15 Temmuz’un 3. seneyi devriyesi vesilesiyle şehitlerimize Yüce Rabbimizden rahmet diliyoruz. Gazilerimize şükran ve minnetlerimizi ifade ediyoruz. Kahrolsun emperyalizm ve mankurtları. Yaşasın 15 Temmuz direniş ruhu.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Büyükçekmece’de kontrolden çıkan araç tırın altına girdi: 1 ölü, 2 yaralı Büyükçekmece’de gece saatlerinde kontrolden çıkan otomobil, seyir halindeki tırın altına girdi. Kazada araç içerisinde sıkışan 1 kişi hayatını kaybederken tırın ve kaza yapan aracın sürücüleri ise yaralandı. Kaza, saat 01.45 sıralarında Büyükçekmece E5 Karayolu Edirne istikametinde gerçekleşti. İddiaya göre kontrolden çıkan E.M. (42) idaresindeki 35 KH 1721 plakalı otomobil, E5 üzerinde seyir halinde olan S.G. idaresindeki 76 DE 334 plakalı tıra arkadan çarparak tırın altına girdi. Kazayı görenlerin ihbarı üzerine olay yerine polis, itfaiye ve sağlık ekipleri intikal etti. Kazada tır sürücüsünün yaralandığı öğrenilirken tırın altına giren otomobilin sürücüsü E.M. ve yan koltukta bulunan Ahmet Andırın (58) araç içerisinde sıkıştı. İtfaiye ekiplerinin kurtarma çalışmaları sonucu sürücü E.M. bulunduğu yerden yaralı şekilde kurtarılarak ambulansla hastaneye kaldırıldı. Sağlık ekipleri yan koltuktaki Ahmet Andırın’ın ise olay yerinde hayatını kaybettiğini tespit etti. Olay yeri inceleme ekipleri ve nöbetçi savcının incelemelerini tamamlamalarının ardından Ahmet Andırın’ın cenazesi ceset torbasına koyularak ambulansla en yakındaki hastane morguna götürüldü. İtfaiye ekiplerinin çalışması sonucu tırın altına sıkışan araç bulunduğu yerden çıkarılırken polis ekipleri kazayla ilgili inceleme başlattı.
Ankara AJet’in Ankara-Erzincan seferi yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara’ya geri döndü AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara Esenboğa Havalimanına geri döndü. Edinilen bilgilere göre AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan Boeing 737 tipi uçakta bomba ihbarı yapıldı. Ankara Esenboğa Havalimanından saat 23.55’te kalkan uçak, ihbar nedeniyle yaklaşık 40 dakika sonra Ankara Esenboğa Havalimanına döndü. Yolcuları tahliye edilerek güvenli bölgeye alınan uçakta güvenlik güçleri tarafından arama yapıldı. Yarım saat süren incelemenin ardından ihbarın asılsız olduğu öğrenildi. Uçakta bulunan yolculardan Murat Bozdelen ise o anları, “AJet firmasından Erzincan için biletimizi aldık. Saat 23.55’te bindik. Biz 40 dakikada indiğimizi sandık. Bize bilgilendirme yapılmadı. İndikten sonra sadece, kadınlar ve çocuklar çıksın, dediler. Biz de internete girip öğrendik ki bomba ihbarı varmış. Sonra buraya geldik, mağdur olduk. Bana kalsa ben biletin parasını isterim ama öyle bir şey yapmıyorlar. 7 gün bekletiyorlarmış” şeklinde anlattı. Uçakta bulunan başka bir yolcu Ayhan Akkaya ise “Saat 12’ye beş kala bindik. Uçak Ankara’ya geri indi. Bize hiçbir şey söylenmedi. 2 saat uçağın içerisinde bekledik. Yetkililerden cevap alamadık. Biz neden beklediğimizi sorduk. Pilot bey bilgi verecek, dediler ama bilgi veren olmadı. Güvenlik güçleri silahları ile gelince biz tedirgin olduk zaten. İlk önce bayanları aldılar. Sonra bizi aldılar. Buraya getirdiler bizi ama burada da yetkili bulamıyoruz” dedi.