EĞİTİM - 10 Mart 2018 Cumartesi 09:53

Tokat’ta 78 yaşındaki anne, 53 yaşındaki kızı ile okuma-yazma öğreniyor

A
A
A
Tokat’ta 78 yaşındaki anne, 53 yaşındaki kızı ile okuma-yazma öğreniyor

Tokat’ta 78 yaşındaki kadın, 53 yaşındaki kızıyla birlikte aynı sırada okuma-yazma öğrenmek için okula gidiyor.

Tokat’ta 78 yaşındaki kadın, 53 yaşındaki kızıyla birlikte aynı sırada okuma-yazma öğrenmek için okula gidiyor.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’ın destekleri, Milli Eğitim Bakanlığının koordinasyonuyla gerçekleştirilen ’Okuma-Yazma Seferberliği’ Tokat’ta da başladı. Bu kapsamda Ali Tepe Topçubağı İlkokulunda iki sınıfta okuma-yazma kursu açıldı. Okula gidemedikleri için okuma-yazma öğrenemeyen kadınlar eğitim ve öğretim çalışmalarına başladı. Kursa kızı ile birlikte gelen 2 kız çocuğu annesi 78 yaşındaki İmmihan Künbet’in ilerleyen yaşına rağmen azmiyle ’okumanın yaşı yok’ dedirtti. İlk defa okula gittiğini ve ilk defa eline kalem aldığını belirten Künbet, kızını bazı nedenlerden dolayı okula gönderemediğini ifade ederek, "Kızımın birisini okula gönderdim, diğerini gönderemedim. Köyün de adeti kötüydü yoksa bu kızımı da okula gönderirdim. Birini okuttum, birini okutamadım" dedi.



"Okuma-yazma kursu açılınca annemi de aldım okula getirdim"


5 çocuk annesi 53 yaşındaki Ayşe Yıldırım ise ’kız çocuğu okula gider mi?’ diyerek okula gönderilmediğini ifade ederek, "Okula gittim, yazıldım sildirdiler. Çok istiyordum okula gitmeyi. Kızım olursa saçını tarayıp okula göndereyim diyordum. Kızımı okula gönderdim, lisede okuyor. Okuma-yazma kursu açılınca annemi de aldım okula getirdim. O da bir şeyler öğrensin istedim. Allah Cumhurbaşkanımızdan razı olsun" diye konuştu.



"Öğretmen olmak isterdim"


Okulda açılan diğer sınıfta kursa katılanlardan 53 yaşındaki 6 çocuk annesi Makbule Akyürek ise, "Okula geldiğim için çok mutluyum. Öğretmenler geldiler, kursa yazıldık. Eşim de yolladı ben de geldim. Okuma-yazma öğrenmek çok güzel bir duygu. Öğretmen olmak isterdim" şeklinde konuştu.


36 yaşındaki Neslihan Poyraz da en fazla adını soyadını yazabilmeyi öğrenmek istediğini ifade ederek, "Bir yere gidiyorum ismini yaz diyorlar yazamıyorum. Nasıl bu devirde yazamıyorsun diye küçük düşüyorlar. O nedenle okuma-yazma öğrenmek istiyorum. Eşim de bu anlamda bana destekçi. 9 kardeştim, köyde yaşıyorduk. Diğer kardeşlerim okula gitti, ben gidemedim. Okuma-yazma öğrenmeyi çok istiyorum. Adımı yazayım yeter bana" şeklinde konuştu.



İki sınıfta 23 kadın okuma yazma öğreniyor


Okul Müdürü Ömer Faruk Aybek, Okuma-Yazma Seferberliği kapsamında okulun bulunduğu mahallede tespit edilen 23 kişi için iki sınıfta kurs açtıklarını söyledi. 78 yaşındaki anne ile 53 yaşındaki kızının birlikte aynı sırada okuma-yazma öğrendiklerini ifade eden Aybek, "50 yaşın üzerindekileri bir sınıfta 20-40’lı yaşlarda olanları ise başka bir sınıfta okuma-yazma öğreniyorlar" ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana "Deprem Sonrası Geleceği Kerpiçle İnşa Etmek" konulu sempozyum yapıldı Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, “Depreme dirençli Adana ve Türkiye için yaşananları unutmadan, bilimin ışığında çalışmalıyız" dedi. Adana Valiliği, Adana Büyükşehir Belediyesi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Yapı İşleri Müdürlüğü, Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Adana Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi, Mersin Üniversitesi, Mersin Toros Üniversitesi ve Adana Ticaret Odası desteğiyle "Deprem Sonrası Geleceği Kerpiç İle İnşa Etmek Sempozyumu" düzenlendi. Adana Ticaret Odası Meclis Salonu’nda yapılan Sempozyuma katılan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, ülkenin en önemli gündeminin depreme dirençli kentler oluşturmak olması gerektiğini belirtti ve bunun için yapılması gereken her şeyin acilen hayata geçirilmesinin önemine işaret etti. Karalar şunları söyledi: “Toplum olarak afet yaşandığında o noktaya odaklanıyoruz ama bir müddet sonra bunu unutuyoruz. Türkiye’nin dünyadaki en riskli deprem bölgelerinden biri olduğu gerçeğiyle hareket edip tedbirlerimizi almalıyız.” Sempozyumun; Türkiye’nin en önemli gereksinimlerinden olan enerji kullanımını azaltan kerpiçle ilgili olmasını da önemsediğini kaydeden Başkan Zeydan Karalar, “TMMOB’ne bağlı odalar, bir karşılık beklemeden, ülkenin problemleriyle ilgili proje üreten ve bunları anlatan kuruluşlar. Onların eleştirel yaklaşımına bakıp engellemeye çalışmak, ükemizde bilimin gelişmesinin önüne geçmek anlamına gelir” dedi. Türkiye’yi depreme dayanıklı hale getirmenin şart olduğunu vurgulayan Başkan Zeydan Karalar, ancak böylece hem insan kayıplarının, yaşanan acıların ve ekonomik yıkımın önlenebileceğini söyledi. 6 Şubat depremlerinin ardından gerçekleşen hasar sonucu Adana’da 7 binin üzerinde binanın, yıkılmasını gerektirecek denli hasar aldığını hatırlatan Başkan Zeydan Karalar; Adana’nın depreme dirençli bir şehir olması için Afet Koordinasyon Merkezi’ni hayata geçireceklerini, mikro bölgeleme çalışmaları yaptıklarını, tüm bunları ikinci dönemde uygulayarak, kentin depreme daha dirençli hale gelmesi için katkı sağlamaya devam edeceklerini bildirdi. Karalar, konuşmasını; sempozyumu gerçekleştirenlere ve katılımcılara teşekkür ederek tamamladı. Sempozyumda; kerpiç, yığma ve karma tekniklerle inşa edilmiş yapılar ile deprem ilişkisinin disiplinlerarası bir perspektiften ve çok yönlü olarak ele alınması ve toprağın yapı malzemesi olarak irdelenmesi konuları üzerinde duruldu. Sempozyumun ana başlıkları, Kültürel Miras ve Kerpiç, Modern Toprak Yapılar ve Yapısal Davranışlar oldu.
Mersin Mersin’de belediye ekipleri yağış dolayısıyla teyakkuza geçti Mersin Büyükşehir Belediyesi, Meteoroloji Müdürlüğü tarafından yapılan şiddetli rüzgar ve fırtına uyarısı sonrası şehir hayatının normal seyretmesi için alarma geçti. Kent genelinde yaşanabilecek olumsuz durumlara karşı MESKİ, İtfaiye, Park ve Bahçeler, Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı bünyesindeki ekipler, gerekli uygun araç ve ekipmanla sahaya inerek olaylara anında müdahale etti. Mersin genelinde birçok noktada görev yapan ekipler, fırtına ve rüzgarın etkili olduğu lokasyonlarda mazgalların tıkanmaması için süpürge araçları ile çevre temizliği yaparken, olası bir ağaç devrilmesi ve çatıların uçma riskine karşılık teyakkuzda bekledi. ‘Alo 185’ veya ‘Teksin’ uygulaması üzerinden gelen ihbarları da değerlendiren ekipler, hava koşullarının neden olduğu zor durumlara karşı önlem alırken, sorunların büyümesine de engel oldu. “Kentte olumsuz bir durum yaşanmaması adına 7/24 teyakkuzdayız” Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı Temizlik Şefi Danyal Güngör, Meteoroloji Müdürlüğünün hafta sonu için kent genelinde yapmış olduğu uyarıları dikkate alarak harekete geçtiklerini belirtti. Güngör, “Büyükşehir Belediyesi olarak Akdeniz, Toroslar, Yenişehir ve Mezitli bölgelerimizde 110 personelimiz ve 11 adet 8 metreküp vakumlu yol süpürme araçlarımızla olası bir yağmur durumunda mazgalların tıkanmaması için ana caddelerde yer alan tüm mazgalları süpürge araçlarımızla temizleyerek mücadele ediyoruz. Ekiplerimiz de sahada süprüntü atıklarının tamamını topluyor. Vatandaşlarımız, olası bir kirlilik veya olumsuzluk gördüklerinde ’Teksin’ üzerinden bizlere ihbar bırakıyor. Biz de en kısa sürede olaylara müdahale ediyoruz” dedi. Kentte olumsuz bir durum yaşanmaması adına 7/24 teyakkuzda olduklarını ifade eden Güngör, “Vatandaşlarımız, herhangi bir olumsuz durumla karşılaştıklarında ‘Alo 185’ ve ‘Teksin’ uygulaması üzerinden bize ulaşmaları halinde en kısa sürede gerekli müdahalelerde bulunuyoruz” diye konuştu.