GENEL - 20 Temmuz 2017 Perşembe 17:49

Tunceli’de Türk bayrağı asarken teröristlerin taciz ateşine uğrayan Abdullah Özer o anları anlattı

A
A
A
Tunceli’de Türk bayrağı asarken teröristlerin taciz ateşine uğrayan Abdullah Özer o anları anlattı

Tunceli’de şehit edilen 23 yaşındaki öğretmen Necmettin Yılmaz’ın fotoğrafı ve Türk bayrağını asarken teröristlerin taciz ateşine uğrayan Abdullah Özer o anları anlattı.

Tunceli’de şehit edilen 23 yaşındaki öğretmen Necmettin Yılmaz’ın fotoğrafı ve Türk bayrağını asarken teröristlerin taciz ateşine uğrayan Abdullah Özer o anları anlattı.


Memleketi Gümüşhane’ye giderken Tunceli-Pülümür karayolunda PKK tarafından kaçırılan ve geçtiğimiz günlerde cansız bedeni ırmak kenarında bulunan öğretmen Necmettin Yılmaz’ın fotoğrafını yaptıran tır şirketi sahibi Abdullah Özer, Pülümür’e gitti. Burada bayrak ve fotoğrafı Tunceli-Pülümür yoluna asan Abdullah Özer, aracına geri döndüğü sırada tepelerde mevzilenen teröristler tarafından kurşun yağmuruna tutuldu. Belinden tabancasını çıkararak kendini savunan Abdullah Özer ve arkadaşı yara almadan kurtuldu. Şırnak’ın Şenoba bölgesinde 31 Mayıs akşamı yüksek gerilim tellerine çarparak düşen helikopterde şehit olan 13 askerin fotoğraflarının da bulunduğu Türk bayrağını 2 bin 900 rakımlı Kato Dağı’nda dalgalandıran kişi olarak da gündeme gelen Abdullah Özer Pülümür’de yaşadığı o anları anlattı.


Kato Dağına astığı dev Türk bayrağının hikayesini de anlatan Özer, "Biz daha önce Beytüşşebap’a gittiğimizde alay komutanımız bizi Kato Dağına götüreceğini söylemişti. Mayıs ayında tekrar gittiğimizde bizi Kato Dağına götürdü. Kato Dağında bir bayrak asmıştık. Sonra helikopter düştüğünde komutanımız bu bayrağın ufak olduğunu oraya şehitlerimiz için daha büyük bir bayrak getirmemizi istedi. Biz de onu kırmayarak Türkiye Cumhuriyetinin 81 milyonu adına 25 metrelik dev bir bayrağı üzerindeki şehit olan komutanlarımız fotoğraflarının bulunduğu bayrağı Trabzon’dan Kato Dağına götürerek zirveye astık" dedi.



"Yetişemeyeceklerini anlayınca ateşe başladılar"


"Teröristler bizi sağ almak için dağdan aşağıya inerken yetişemeyeceklerini anlayınca ateşe başladılar" diyen Özer, "Şehidimiz kaçırıldıktan sonra Ramazan Bayramının ikinci günü bölgeye gittik. Hem askerlerimizle bayramlaşmak hem de bir bilgi yakalarız diye Tunceli’nin çeşitli ilçelerini gezdik. Ama hiçbir bilgi alamadan geldik. 15 Temmuz’da geçen yıl olduğu gibi Ankara’da Külliyedeydim. Orada öğrendim öğretmenimiz şehit olduğunu. Sonra CHP İl Başkanının yaptığı konuşmayı izledik. Siyasetçi olarak çok güzel bir konuşma yaptı. Onu tebrik etmek ve şehidimizi anmak için Tunceli’ye gittik. Şehidimizin fotoğrafı ve Türkiye Cumhuriyetinin haritasının üzerinde ay yıldız ve onun içine de halka şeklinde öğrencilerin olduğu bir resim görselledik. Yanına da iki tane Türk bayrağı alarak yola çıktık. Pülümür-Tunceli arasında olayların olduğu yerde bayrağımızı çıkartarak 10 dakikalık gibi bir sürede astık. Elektrik direğinden aşağıya doğru inerken anladığımız kadarıyla teröristler bizi sağ almak için dağdan aşağıya inerken yetişemeyeceklerini anlayınca ateşe başladılar. İlk ateş başımın üzerinden geçerek arkadaşı ayaklarının dibine geldi. İkinci ateşinde ayaklarıma vurdu. O ara ilk ateş açıldığında anlamadım bir patlama oldu. İkinci ateş ayaklarımın dibine vurunca bende kendi silahımı çekerek ateşin geldiği bölgeye doğru ateş ettim. Daha sonra seri bir şekilde gitti. Diğer arkadaş elektrik direğinden binerek araca bindi ve daha sonra oradan uzaklaştı. Uzaklaşırken kaydettiğimiz tableti orada unutmuştuk tekrar olay yerine döndük kısa sürede tableti de alarak çıkarken 1-2 el ateş ettiler" ifadelerini kullandı.



"Şehit edilen öğretmenin anısını yaşatmamızı engelleyemezler"


Yara almadığını dile getiren Özer, "Allah’a şükür can kaybımız yok. Pantolonuma bir kurşun isabet etti. Herhangi bir yara almadık. Sonrasında Tunceli’ye indik. Askeri birimlere, yetkililere başımızdan geçenleri anlattık. CHP Tunceli İl Başkanını ziyaret ederek tekrar o bayrağı astığımız yerden Trabzon’a dönüş yaptık. Allah’a şükür bayrağımız yerinde idi. Bize ateş edecek bayrağımızı indirecek hainlerin de akşam üzeri 4’nün leş olduğunu sabah saatlerinde İçişleri Bakanının yaptığı açıklamayla 5 artı 1 tane daha leş olduğunu öğrendik. Yani hiçbir şehit vermeden 6 tane leşin olması bizi mutlu etti. Çünkü Türkiye Cumhuriyetinde ne kadar dış güçlerin kontrolünde olan bu hainler bizlerin gezmesini dolaşmasını bölgeler olarak kısıtlamaya çalışsa da bunu başaramayacaklarını anlatma açısından devamlı bir şekilde ben doğudayım. Türkiye Cumhuriyetinde 35-40 yıldır olan terör son bir yılda terörle yapılan mücadele eş değerde. Bizim terörle mücadelemiz 15 Temmuz’dan sonra başladı. Bizim orada şehit edilen öğretmenin anısını yaşatmamızı engelleyemezler. Biz onun anısına oraya bayrağımızı astık. Allah’ın izniyle o bayrağımızı orada kollayacak Türkiye Cumhuriyetinin kahraman askerleri var" diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Yozgat Sorgun’da belediyenin çevre dostu projesiyle banklar yenilendi Sorgun Belediyesi, çevre dostu projelerine bir yenisini daha ekleyerek şehir genelinde takdir toplayan bir geri dönüşüm çalışmasına imza attı. Eski belediye meydanında bulunan ve kullanılamaz hale gelen banklar, belediyenin titiz çalışmaları sonucunda yenilenerek şehrin çeşitli noktalarına yerleştirildi. Sorgun Belediye Başkanı Mustafa Erkut Ekinci, uzun yıllardır belediye meydanında hizmet veren ve zamanla yıpranarak kullanılmaz hale gelen bankları, geri dönüşüm projesi kapsamında yeniden değerlendirildiğini, belediye ekipleri tarafından titizlikle onarılan ve yenilenen bankların artık şehrin dört bir yanında vatandaşların hizmetine sunulduğunu söyledi. "Vatandaşlarımızın geri dönüşüme olan ilgisini artırmayı hedefliyoruz" Bu girişim, sadece şehrin estetik görünümünü iyileştirmekle kalmayıp, aynı zamanda çevre bilincinin artmasına da katkı sağladığını vurgulayan Sorgun Belediye Başkanı Ekinci, “Eskiyen ve atıl duruma düşen bankları çöpe atmaktansa, onarıp yeniden kullanıma sunmak hem çevremiz için hem de ekonomimiz için oldukça önemli. Vatandaşlarımızın geri dönüşüme olan ilgisini artırmayı hedefliyoruz” dedi. Geri dönüşüm çalışmalarının devam edeceğini belirten Belediye Başkanı Ekinci, “Bu sadece bir başlangıç. Geri dönüşüm ve sürdürülebilirlik projelerimizle Sorgun’u daha yaşanabilir ve çevreye duyarlı bir şehir haline getirmeyi amaçlıyoruz” şeklinde konuştu. Yenilenen banklar, şehir sakinleri tarafından büyük beğeni topladı. Vatandaşlar, belediyenin bu çevre dostu girişimini desteklediklerini belirterek, benzer projelerin devamını beklediklerini ifade ettiler.
Ağrı Ağrı’da 7 gün toplantı ve yürüyüş yasağı Ağrı Valiliği, il genelinde 4 Haziran 2024 tarihinden itibaren 7 gün süreyle toplantı ve yürüyüşler dahil tüm etkinlikleri yasakladı. Ağrı Valiliğinden yapılan açıklamada,"Ülke gündemini meşgul eden ve tüm dünyada yaşanan olaylar/gelişmeler ile ilgili birçok yerde olduğu gibi ilimizde de bazı siyasi parti, sendika, dernek gibi sivil toplum kuruluşlarınca ve gerçek kişilerce, belirli konular üzerind e halkı aydınlatmak ve bir kamuoyu oluşturmak suretiyle o konuyu benimsetmek için demokratik toplum düzeninin vazgeçilmez hak arama yöntemlerinden olan; basın açıklaması, açık yer toplantısı, gösteri yürüyüşü, stant açma, toplu olarak el ilanı/broşür dağıtma vb. şekillerde eylem/etkinlikler düzenlendiği, yine bu eylem/ etkinliklerin terör örgütlerince ve sol/marjinal/provokatif gruplarca bir eylem biçimi olarak sık sık kullanılmaya çalışıldığı görülmektedir. Bu itibarla; yukarıda anılan gerekçeler ve belirtilen yasal mevzuat hükümleri doğrultusunda, Anayasa’mızda ve kanunlarda öngörülen sınırlandırma ve yasaklama şartlarını doğrudan ve açıkça oluşturduğu değerlendirilen eylemler ile saldırı olaylarının önüne geçmek, vatandaşlarımızın can ve mal güvenliklerini sağlamak, terör örgütlerinin planlarını bertaraf etmek ve bu meyanda; milli güvenliğin sağlanması, kamu düzeni ve genel sağlığın korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, temel hak ve özgürlükler ile başkalarının hak ve özgürlüklerinin ve genel asayişin devamının temini ile şiddet olaylarının yaygınlaşmasının önlenmesi amacıyla; Ağrı ili coğrafi sınırları içerisinde 04/06/2024 günü saat 00.01’den geçerli 10/06/2024 günü saat 23.59’a kadar 7 (Yedi) gün süre ile; Valilik ve Kaymakamlık makamlarınca uygun görülenler hariç olmak üzere, 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu hükümlerine göre düzenlenecek gösteri yürüyüşü, açık hava toplantıları ve kapalı yer toplantılarının 2911 Sayılı Kanunun ilgili hükümlerine istinaden yasaklanması; Valilik ve Kaymakamlık makamlarınca uygun görülenler, dini ve milli bayramlar hariç olmak üzere; basın açıklaması, oturma eylemi ve anket yapılması, çadır ve stant kurulması/açılması, imza kampanyası düzenlenmesi, bildiri, broşür ve el ilanı dağıtılması ve her türlü protesto eylemi şeklindeki faaliyetlerinde 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu’nun 11. Maddesinin (a) ve (c) fıkra hükümleri gereğince belirtilen tarihler arasında yasaklanması, yine yukarıda belirtilen tarihler arasında, ilçelerimizden veya çevre illerden bireysel veya toplu olarak veya ilimiz güzergâhını kullanarak, her türlü kanuna aykırı eylem/etkinliklere katılım sağlanmasının önlenmesi amacıyla, kanuna aykırı eylem/etkinliklere katılması muhtemel şahıs/şahıslar/grup/grupların 5442 sayılı İl İdaresi Kanununun 11. Maddesinin (c) fıkra hükümleri gereğince, ilimiz ve ilçelerimize girişlerine, buralardan bireysel veya toplu olarak çıkışlarına izin verilmemesine karar verilmiştir."denildi.
Çankırı Dev lastik fabrikasındaki işçiler grevin 7. gününde direnmeye devam ediyor Çankırı’da Sumitomo Rubber AKO lastik fabrikasında çalışan işçiler, toplu iş sözleşmesi görüşmeleri anlaşmazlıkla sonuçlanınca üretimi durdurarak başlattıkları greve 7’inci gününde devam etti. Çankırı’da bulunan Türkiye’nin en büyük lastik üretimi yapan firmaları arasında yer alan Sumitomo Rubber AKO Lastik Sanayi ve Ticaret A.Ş. firması ile Petrol-İş Sendikası arasında 5 aydır devam eden toplu iş sözleşmesi görüşmeleri anlaşmazlıkla sonuçlandı. Sendikanın aldığı karar ile fabrikada çalışan binlerce işçi üretimi durdurarak greve başladı. Grevin 7’inci gününde işçiler ve sendika üyeleri fabrika kapısında gece gündüz bekleyerek haklarını almak için mücadele veriyor. “İşveren bu fiyatları bizlere çok buluyor” İşverenin durumu uzatmayacağını belirten Petrol-İş Sendikası Şube Başkanı Halil İbrahim Topçu, “7 günlük grevde iki tarafta kendi görevlerini yapıyor. İşçi evinde, sendika yetkilileri fabrika kapısında. Biz onlardan çağrı bekliyoruz. Çağrı yaptıkları an masaya oturup uygun rakamda anlaştığımızda imzalamaktan çekinmeyeceğiz. Çalışanın pes edecek bir durumu yok. İşveren bu fabrikayı kurduysa bunu daha fazla uzatamayacak ve bizi masaya davet edecek. Şu an bize teklif edilen fiyatlar ortalama 26 bin civarı. Bizde fiyatın 30 bin üzerinde olması için uğraşıyoruz. Bu fiyatlar bize yetmiyor. İşveren bu fiyatları bizlere çok buluyor” dedi.