GENEL - 20 Eylül 2018 Perşembe 16:43

Pistten çıkan ‘Zeynep’ Yomra’ya ya denizden ya karadan getirilecek

A
A
A
Pistten çıkan ‘Zeynep’ Yomra’ya ya denizden ya karadan getirilecek

Trabzon’da pistten çıkan ‘Zeynep’ isimli uçağın Yomra ilçesinde ‘Millet Kıraathanesi’ olması için yapılan başvurunun kabul edilmesinin ardından uçağın havalimanına 15 km’deki Yomra’ya ya deniz ya da kara yoluyla götürülmesinin planlandığı belirtildi.

Trabzon’da pistten çıkan ‘Zeynep’ isimli uçağın Yomra ilçesinde ‘Millet Kıraathanesi’ olması için yapılan başvurunun kabul edilmesinin ardından uçağın havalimanına 15 km’deki Yomra’ya ya deniz ya da kara yoluyla götürülmesinin planlandığı belirtildi.


Trabzon Havalimanı’nda taksi pozisyonunda bekletilen uçağın Yomra ilçesine nakil ve iç dizayn işlemleri için 500 milyon TL harcanacağı belirtildi.


Ankara-Trabzon seferini yapan Pegasus Havayolları’na ait PC 8622 sefer sayılı 162 yolcu ve 6 mürettebatın olduğu Boeing 737-800 tipi yolcu uçağı, 13 Ocak Cumartesi günü saat 23.30 sıralarında Trabzon Havalimanı’na iniş yaptığı sırada kontrolden çıkarak denize 25 metre kala balçığa saplanarak hizmet dışı kalmıştı. ‘Zeynep’ isimli uçağın ‘Millet Kıraathanesi’ olması için Yomra Belediyesi tarafından yapılan başvurudaki bütün prosedürler tamamlandı. Ticaret Bakanlığı Gümrükler Genel Müdürlüğü’ne başvuruda bulunan ve başvurusu onaylanan Yomra Belediyesi uçağın teslim işlemini gerçekleştirdi. Uçağın teslim işlemlerinin ardından ‘Zeynep’ isimli uçakta incelemelerde bulunan Yomra Belediye Başkanı İbrahim Sağıroğlu, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, uçağın nakil işlemlerine en kısa sürede başlayacaklarını söyledi. Trabzon Havalimanı’ndan Yomra ilçesine yaklaşık 15 kilometrelik bir mesafenin olduğunu kaydeden Sağıroğlu, nakil ve iç dizayn işlemleri için 500 milyon TL’lik bir maliyetin olduğunu dile getirdi.


Karayolu ile nakil edilmesi planlanan uçak için karayolu üzerinde bulunan 4 tane yaya üstgeçidin sökülmesi talep edileceklerini kaydeden Sağıroğlu, “Trabzon Gümrük Başmüdürlüğümüzce imza protokolü yapıldı. Uçağımızın tapusunu ‘Millet Kıraathanesi’ olarak Yomra Belediyemize tahsisini almış durumdayız. Bu uçak Yomra’mızın marka değerini biraz daha yükseltecektir. Millet Kıraathanesi olarak hizmete sokacağımız uçağımızın içerisinde kafeterya, çay salonu ve kütüphane olan halkımızın sosyal ihtiyaçlarını karşılayabilecek şehir meydanı diye oluşturduğumuz Yomra’mızda hizmet vermeyi düşünüyoruz. Ekip arkadaşlarımızla beraber gerekli hazırlık çalışmaları yaptık. En kısa zamanda uçağımızın buradan tırlarımızla beraber naklini geçekleştireceğiz. Naklini yaptıktan sonra kurulum çalışmaları ve iç dizayn için mimar ve mühendis ekipleriz bir proje hazırlamış” dedi.



“500 milyon TL’lik bir maliyet olacak”


Uçağı ya denizden gemiyle ya da karadan Yomra’ya götürmeyi planladıklarını, karadan götürülmesi halinde 3 tırla taşımayı düşündüklerini vurgulayan Sağıroğlu, “İstanbul’dan profesyonel bir ekiple konuştuk. Onlarda yarın gerçekleştireceğimiz toplantıya katılacaklar. Toplantının ardından kararı vereceğiz. Trabzon Havalimanı’ndan Yomra ilçemize yaklaşık 15 kilometrelik bir yol var. Öncelikli olarak karayolu üzerinde bulunan 4 tane yaya üst geçitlerimiz var. Teknik ekibimiz bunların ölçülerini alıyor. Eğer üst geçit yükseklik rakamını tutmaması halinde Karayolları yetkilileriyle konuşarak bir günlük yaya üstgeçitlerinin üst bölünmelerini söktürmeyle ilgili bir girişimlerimiz olacak. Uçağını nakil ve iç dizayn işlemleri için yaklaşık 500 milyon TL’lik bir maliyet olacak. En ucuz şekilde halletmeye çalışacağız” ifadelerini kullandı.



‘Zeynep’ 20 saatte kurtarılmıştı


Ankara-Trabzon seferini yapan Pegasus Havayolları’na ait PC 8622 sefer sayılı 162 yolcu ve 6 mürettebatın olduğu Boeing 737-800 tipi yolcu uçağı, 13 Ocak Cumartesi günü saat 23.30 sıralarında Trabzon Havalimanı’na iniş yaptığı sırada kontrolden çıkarak denize 25 metre kala balçığa saplanarak durabilmişti. Kazanın ardından 20 saatlik bir çalışmanın ardından bulunduğu yerden çıkartılarak güvenli bir bölgeye çekilen uçağın iç bölümündeki aksamı 15 kişilik bir ekip tarafından söküldü. Söküm işlemlerinin devam ettiği esnada hizmet dışı kalan uçağı satın alan Avtrade firmasının direktörü Dennis Richard Lewis ile görüşen Yomra Belediye Başkanı İbrahim Sağıroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın millet kıraathanelerinin yaygınlaştırılması amacıyla başlattığı çalışmaya destek vermek için uçağın ilçeye kazandırmak istediğini dile getirdi. Firmadan olumlu yanıt alan Sağıroğlu, uçağın ilçede belirlenecek bir noktada ‘Millet Kıraathanesi’ olarak hizmet vermesi Ticaret Bakanlığı Gümrükler Genel Müdürlüğüne başvuruda bulundu. Sağıroğlu’nun pistten çıkan ‘Zeynep’ isimli uçağın Yomra Belediyesi tarafından ‘Millet Kıraathanesi’ olarak kullanılmasına ilişkin başvurusu Ticaret Bakanlığı Gümrükler Genel Müdürlüğü tarafından onaylandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Boğazından bıçaklanan kadının saldırıya uğradığı anlar kamerada Ankara’nın Sincan ilçesinde bir kadının ölümüne sebep olan bıçaklı saldırı an be an güvenlik kamerasına yansıdı.Sincan’da dün akşam saatlerinde meydana gelen olayda S.K. (34) isimli şahıs, bilinmeyen bir nedenden dolayı kavga ettiği Edanur K.’yi (28) boğazından ve vücudunun çeşitli yerlerinden bıçakladı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Ağır yaralanan Edanur K., hastanedeki tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Saldırgan S.K. ise polis ekiplerince kısa sürede yakalanarak gözaltına alındı. Dün yaşanan olay ise çevredeki güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde S.K.’nin Edanur K.’ye saldırdığı anlar an be an kaydedildi.“Sadece sevgiye ihtiyacı olan bir kızdı”Öte yandan, Edanur K.’nin arkadaşı olan Kader Düzgün, olayın ardından açıklamalarda bulundu. Düzgün, Edanur’un psikolojik sıkıntıları olabilir fakat hiçbir insan bu şekilde öldürülmeyi hak etmiyor. Cinayete kurban giden birçok kadınlarımız, çocuklarımız var. lütfen kadınlarımıza ve çocuklarımıza sahip çıkalım. Edanur daha 27 yalındaydı. Arkadaşları tarafından sevilen, sayılan bir kızdı. Ailesi paramparça durumda, eşi de aynı şekilde. Tabi ki hepimiz hata yapabiliyoruz. Hepimizin psikolojik olarak sorunlarımız var. Kendisi de aynı şekilde psikolojik destek de alıyordu. Sadece sevgiye ihtiyacı olan bir kızdı” açıklamasında bulundu.
Karabük Geleceğin Baristaları ve Kahve Tutkunları KBÜ’de “Temel Barista Eğitimi” Aldı Karabük Üniversitesi Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi (KABÜSEM) bünyesinde Safranbolu Turizm Fakültesi akademisyenleri tarafından kahve sektöründe kariyer yapmayı hedefleyenler ve kahve severler için “Temel Barista Eğitimi” verildi. KABÜSEM bünyesinde Safranbolu Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Dr. Öğr. Üyesi İrfan Yurt ve Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Yılmaz tarafından kahveye ilgi duyan her bireye alanında önemli bir başlangıç yapmak amacıyla 17 kişiye “Temel Barista Eğitimi” verildi. Kursiyerler, kahve sanatları ve endüstri: yetiştirme, işleme, kavurma ve sunum, makine ekipman eğitimi, temel barista hijyen kuralları, espresso alım tekniklerini kavrama, aspresso bazlı sıcak kahveler yapım ve sunum teknikleri, espresso bazlı soğuk kahveler yapım ve sunum teknikleri, 3. nesil kahve yapım ve sunum teknikleri, latte art teknikleri ve uygulamaları, milkshake, smoothie ve kokteyl grubu içeceklerin yapım ve sunum teknikleri, yöresel kahvelerin yapım ve sunum teknikleri ile gıda güvenliği ve hijyen eğitim gibi konularda toplamda 38 saat eğitim aldı. Karabük Üniversitesi bünyesinde KBÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık’ın destekleriyle kurulan atölyede Safranbolu Turizm Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi İrfan Yurt ile beraber barista eğiticiliği yaptıklarını ifade eden Safranbolu Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Yılmaz, geçekleşen eğitim süreci ile ilgili konuştu. Yılmaz, “Burada birinci nesil, ikinci nesil ve üçüncü nesil olmak üzere kahvelerimiz var. Bunları tek tek bizzat kursiyerlerimize gösteriyoruz, yapıyoruz, yaptırıyoruz” dedi. Yılmaz, bütün kursiyerlere ilgi gösterdiklerini dile getirerek, “Espresso makinesinde yeni olarak öğüttüğümüz kahveyi temperlemesinden, espressonu nasıl alınacağına kadar bütün aşamaları tek tek göstererek kursiyerlerimize öğretiyoruz. Aynı zamanda da ‘Süt nasıl köpürtülür, kreması nasıl alınır, latte kreması, cappuccino kreması nasıl olur?’ Bunların hepsini tek tek detaylı bir şekilde izah ediyoruz” diye konuştu. 17 kursiyerin eğitim aldığını ve taleplerin her geçen gün arttığını, farklı alanlardan ve bölümlerden kursiyerlerin olduğunu, kahveye ilgi duyan, kahve kültürünü benimsemiş herkesin ilgi ve talepte bulunduğunu söyleyen Yılmaz, “Bu kursta kahve üzerine kahve hazırlama noktasında birçok deneyimi elde ediyorlar. e-Devlet’ten taranan sertifikalarımız var. Üniversite bünyesinde bunları biz veriyoruz. Bu sertifikayla kafelerde barista olarak çok rahat bir şekilde kursiyerlerimiz çalışabiliyorlar, iş bulabiliyorlar. Şu anda kahve yeni bir trend, ciddi bir eğilim var bu alanda. Öğrenci nüfusunun yoğun olduğu yerlerde birçok kafe mevcut. İnsanlar buralara gidip zaman geçiriyorlar. Dolayısıyla bu yoğun olan kafelerde kursiyerlerimiz de çok rahat iş bulabilme imkanına sahip oluyorlar. Kalifiyeli eleman yetiştiriyoruz. Bütün kahvelerimizi her şeyi tek tek gösteriyoruz, yaptırıyoruz. Dolayısıyla onlar da deneyim kazanmak kaydıyla çok rahat bir şekilde iyi bir barista olabiliyorlar” dedi. Safranbolu Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü 2. sınıf öğrencisi Fatma Güler, 38 saatlik bir eğitim aldıklarını ifade ederek, “Burada her çeşit kahve türünü öğrendik. Sıcakları, soğukları, frozenları, meyvelileri, smoothieleri hepsini öğrendik. Kahveleri çok seviyorum. Hepsinin nasıl yapıldığını öğrenmek istedim. Böylelikle hocalarımızın sayesinde bir eğitime tabi tutuldum. Kahvelerin aslında zor bir şekilde yapılmadığını, kolay bir şekilde olduğunu ama el becerisi gerektirdiğini görmüş oldum. Aslında biz tüm öğrenciler için bu, avantaj oldu. Çünkü baristalık ilerideki mesleklerin başında geliyor. Herkes artık kahve içmeye başladı ve ileride büyük bir alanı kaplayacağını düşünüyorum. Bu yüzden iş imkânının daha fazla olduğunu, bu alanda ilerlemek isteyen kişilere öncülük ettiğini, hocalarımızın sayesinde büyük bir şekilde bize katkıda bulunduklarını düşünüyorum. O yüzden ileride iş hayatında önemli yere sahip olacağını düşünüyorum” diye konuştu. (YE-
Erzurum Çığlık: “EİT 2025 Erzurum’a çok şeyler katacak” Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) 2025 Erzurum Turizm Başkenti Koordinatörü olarak atanan Muharrem Çığlık, 2025 Turizm Başkentliği süresince yürütülecek proje ve faaliyetlerle ilgili açıklamalar yaptı. Ekonomik İşbirliği Teşkilatı 4. Turizm Bakanları Toplantısı’nda "2025 EİT Turizm Başkenti" olarak ilan edilen Erzurum’da kollar sıvandı. Erzurum’un 2025 EİT Turizm Başkenti seçilmesi ve diğer turizm hareketliliklerini değerlendirmek üzere oluşturulan çalışma geçtiğimiz aylarda başlatılmıştı. EİT 2025 Erzurum Turizm Başkenti Koordinatörü Muharrem Çığlık, turizm sektörünün dünya genelinde sağladığı istihdam ve ulaştığı hacim ile dünyadaki en aktif sektörlerden biri olduğu dile getirerek, “Orta ve uzun vadede şehrimizde turizm sektörünün ekonomik büyümeyi yönlendirmesi ve iş imkânları oluşturması bakımından öncü sektörlerden olması beklenmektedir.” dedi. “Turizm faaliyetlerinin çeşitlendirilmesi önemli” 2025 Erzurum Turizm başkenti süreci şehrin turizmi çeşitlendirme hedefi doğrultusunda gerçekleştirilen alt yapı, çevre, tanıtım ve yatırım faaliyetlerine önemli ölçüde katkı sağlayacağını dile getiren Çığlık, “Erzurum, coğrafi konumu itibariyle doğal güzellikleri, yüzyıllar boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmasına bağlı olarak tarihi ve kültürel zenginlikleri, zengin bitki örtüsü, gastronomisi, insanımızın sıcakkanlılığı ve misafirperverliği gibi birçok artısıyla ulusal ve uluslararası turizminde rekabet üstünlüğü sağlayacak potansiyele ve avantajlara sahiptir. İhtiyaç ve beklentilerin hızla değiştiği turizm sektöründe, potansiyelin avantaja dönüştürebilmesi, Erzurum gibi birçok turistik ürün çeşidini bünyesinde barındıran ve halen daha bakir sayılabilecek turizm bölgelerinde turizm faaliyetlerinin çeşitlendirilmesine bağlıdır.” şeklinde konuştu. “Şehrimizle özdeşleşmiş ürünlerimiz korunacak” Erzurum’un; tarihi geçmişi ve bulunduğu konum itibari ile olarak Türkiye’nin en zengin gastronomi, tarihi ve ticari geçiş güzergâhında bulunması sebebi ile sahip olduğunu anlatan EİT 2025 Erzurum Turizm Başkenti Koordinatörü Muharrem Çığlık, şöyle konuştu, “Zenginliklerin farkında olduklarını hatırlatan ve şehrimizle özdeşleşmiş ürünlerimizin korunarak ileriki dönemlere aktarılabilmesi için çalışmalarımızı ve planlamalarımızı bu doğrultuda yapmaya çalışıyoruz. 2025 Erzurum Turizm Başkenti hedefleri ve turizm faaliyetlerinin çeşitlendirilmesi doğrultusunda EİT 2025 Erzurum Turizm Başkenti ana komisyonu tarafından; EİT 2025 İstişare Kurulu , EİT 2025 Danışma Kurulu ve EİT 2025 Alt Komisyon Kurulu oluşturulmuştur. EİT 2025 Alt Komisyon grubu süreç içerisinde gerçekleştirdiği istişare ve değerlendirme toplantıları ile 2025 yılı içerisinde düzenlenmesi planlanan etkinlik ve organizasyonların takvimini oluşturmaya çalışmıştır.” Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) nedir Ekonomik İşbirliği Teşkilatı, 1985 yılında İran, Pakistan ve Türkiye tarafından kurulan uluslararası bir kuruluş olup üye sayısı Azerbaycan, Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan, Kırgızistan, Tacikistan ve Afganistan’ın da katılımı ile 10’a ulaştı. Teşkilatın amacı üye ülkelerin kalkınmalarına katkıda bulunmak, EİT Bölgesi içindeki ticari engelleri kaldırarak bölge içi ticareti geliştirmek ve EİT bölgesinin küresel pazarlarla bütünleşmesini teşvik etmek suretiyle üye ülkeler arasındaki kültürel ve tarihi bağları güçlendirmek olarak ifade ediliyor. Bu bakımdan EİT, Türkiye’yi Orta Asya Cumhuriyetleri ve Güney Asya ülkeleri ile bir araya getiren önemli bir platform niteliği taşıyor. (MEK-NK)
İstanbul sigortaladım.com’dan yeni sigorta ürünü sigortaladım.com, yeni ürünü Aracıma Garanti Sigortası’nın başladığını duyurdu. Sigorta, araçların en önemli aksamların da oluşabilecek arızaları güvence altına alıyor. Dijital sigorta platformu sigortaladım.com, yeni ürünü Aracıma Garanti Sigortası’nın başladığını duyurdu. Garantisi biten tüm araçlara yapılabilen sigorta, araçların en önemli aksamların da oluşabilecek arızaları güvence altına alıyor. Yeni ürün, sigortanın yürürlükte olduğu süre içinde araçta meydana gelen arıza sonucu; aracın doğru şekilde çalışmasını sağlamak için sigorta kapsamına giren parçaların onarılması ve gerektiği durumlarda değiştirilmesi sebebiyle oluşan masrafları kapsıyor. Sigorta ile araçları motor, manuel/otomatik şanzıman, aks, aktarma grubu, direksiyon, fren aksamı, yakıt sistemi, elektrik, konfor elektrik, soğutma sistemi, klima sistemi, egzoz grubu veya güvenlik sistemlerinde oluşabilecek mekanik ve elektrik arızalarını teminat altına alıyor. Verilen bilgiye göre; araç sahipleri, Aracıma Garanti Sigortası poliçesi satın aldıklarında, poliçe kapsamındaki D-Ekspert’den ücretsiz full ekspertiz hizmeti alıp, garanti sigortasını aktif hale getirebiliyorlar. Poliçe şartlarından tam olarak faydalanabilmek için 1 ay içerisinde ücretsiz ekspertizin yaptırılması zorunlu olan sigortadan 8 yaşını ve 160 bin km’yi geçmemiş araçlar faydalanabiliyor. Bu ürünle poliçe sahipleri, yılda 2 kez ve olay başına 2 bin TL’ye kadar araç çekici hizmetinden de yararlanarak arızalı araçlarını en yakın yetkili servise çektirebiliyorlar. Ayrıca arızanın 10 iş günü içerisinde giderilememesi halinde, poliçe kapsamında sigorta şirketi tarafından ikame araç da temin ediliyor. Aynı zamanda bu ürünü satın alanlara özel 1.000 TL’lik ücretsiz yakıt çeki de hediye ediliyor. Poliçe ücretleri araç modeline, markasına, kilometresine ve motor hacmine göre değişiklik gösterirken satın alındıktan sonra 12 ay veya 20 bin km süresince geçerli olacak. Sigorta, yalnızca otomobiller için değil, hafif ticari ve suv’lar için de geçerli olacak. sigortaladım.com’un Genel Müdür Yardımcısı Orçun Kızıltepe, “Sıfır araçların yüksek maliyetleri sebebiyle ikinci el araçlarımızın değeri daha da artmaya devam ediyor. Pazardaki ticaretin yoğunluğu, kimi zaman istenmeyen olaylara da yol açabiliyor. İkinci el araçlarda ortaya çıkabilecek mağduriyetleri engellemek ve yaşanan olumsuz durumları sonlandırmak öncelikli hedefimiz. Bu nedenle tüm araç sahiplerinin, özellikle aracının garantisi biten kullanıcıların, Aracıma Garanti Sigortası’nı yaptırarak araçlarını güvence altına almalarını öneriyor ve önemsiyoruz. sigortaladım.com olarak gelişmiş teknolojimiz ve altyapımız ile müşterilerimize güncel, doğru ve avantajlı sigorta seçenekleri sunuyoruz. Kullanıcılarımız, sunduğumuz teklifler arasından ihtiyaçlarına en uygun poliçeyi tercih ederek daha güvenli bir sürüş sağlayabilirler” dedi.
Zonguldak Taksi durağında dehşet anları kamerada Zonguldak’ın Ereğli ilçesinde evinin geçimini sağlamak için taksi şoförlüğü yapan oğlunun durakta darp edildiğini öğrenen anne şikayetçi oldu. Darp anı ise güvenlik kamerasına yansıdı. İddiaya göre, Karadeniz Ereğli ilçesinde taksi şoförlüğü yaparak geçimini sağlamaya çalışan 19 yaşındaki Özay Kızıl, aynı durakta taksicilik yaptığı öğrenilen T.Y. ve M.A.’nin şiddetiyle karşılaştı. Daha önce geçirdiği motosiklet kazası sebebiyle iki kez beyin ameliyatı geçiren Kızıl, durağın güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerinde bir tartışma sonrası darp edildi. Evini geçindirmek için çalışan oğlunun şiddete maruz kaldığını kendisine ulaştırılan güvenlik kamerası görüntüleriyle öğrenen anne Özlem Ak, 2 kişi hakkında Cumhuriyet Savcılığı’na şikayette bulundu. Yaşadıklarını gözyaşlarıyla anlatan anne Ak, “Oğlum eve alın teriyle ekmek getiriyor sanıyorduk meğerse kan teriyle getiriyormuş” dedi. Oğlu Özay Kızıl’ın saldırganlardan korktuğunu söyleyen anne Ak, “Görüntüler elime geldi. Daha önce de çocuğuma üç kez yapılmış aynı kişiler tarafından, benim çocuğum korkuyor. Neyle tehdit ediliyor bilmiyorum. Ben yardım istiyorum. Çocuklarıma hem annelik hem babalık yaptım. Çocuğum küçüklüğünden beri çalışıp bize bakıyor. İki kız kardeşi var. Ben bir yerde çalışmıyorum. Çocuğumun getirdiği parayla geçiniyoruz. Çocuğum alın teri getiriyor derken kan teri getiriyormuş. Neden yani bu, bütün annelere, bütün büyüklere sesleniyorum. Bana yardımcı olun. Çocuğum neden dayak yiyor” diye gözyaşı döktü. Oğlu Özay Kızıl ile görüştüğünde “Konuyu kapat anne” dediğini söyleyen Ak, “Çocuğum korkuyor. Üç aydır çocuğumu tanıyamıyorum. Savcılığa gittik şikayetçi olduk. Ben çocuğumun hayatından endişeliyim. İki yıl önce motosiklet kazası geçirdi. İki kere beyin ameliyatı oldu. Ameliyatlı olduğu halde çalışmaya çalışıyor. Bu dayağın sebebi ne? Benim çocuğum ne yapmış da dayak yiyor. Ben görüntüleri izledikçe içim parçalandı. Anne olarak ne yapacağımı bilmiyorum” dedi. Olay sonrası taksi durağının başkanını aradığını söyleyen anne Özlem Ak, “Durak başkanını aradım. Olay üç gün önce olmuş. Daha hiçbir şey yapmamış. Pazar günü toplantıyı beklediğini ve ceza keseceğini söyledi. Ben de durak başkanına ‘Bu ceza beni tatmin etmez. Bu olayın sebebini öğrenmek istiyorum. Neden benim çocuğum sürekli bunlar tarafından darp ediliyor. Çocuğuma ne yaptırmak istiyorlar. İstedikleri ne, bunu öğrenmek istiyorum’ dedim. Çocuğumu darp edenlerden birinin telefonunu aldım. Kendisini aradım. Çocuğumu neden darp ettiklerini sorup, beyin ameliyatı geçirdiğini hatırlattım. Bana ‘Sen bu konuyu kapat. Sonu iyi olmaz’ deyip kardeşinin de avukat olduğunu söyledi. Ben gariban biriyim ben uğraşamam diye düşündüler. Kardeşi avukat olan önüne geleni darp mı etsin” ifadelerine yer verdi.