ASAYİŞ - 22 Mart 2019 Cuma 12:00

Yine Banker Bilo sahnesi, yine Afganlı göçmenler

A
A
A
Yine Banker Bilo sahnesi, yine Afganlı göçmenler

Türkiye’ye yasa dışı yollardan giriş yaparak İstanbul’a getirilmek vaadiyle yola çıkan 6 Afgan uyruklu göçmen İstanbul yerine Trabzon’a bırakılınca vatandaşların ihbarıyla jandarma ekiplerine teslim edildi.

Türkiye’ye yasa dışı yollardan giriş yaparak İstanbul’a getirilmek vaadiyle yola çıkan 6 Afgan uyruklu göçmen İstanbul yerine Trabzon’a bırakılınca vatandaşların ihbarıyla jandarma ekiplerine teslim edildi.


Başrollerini Şener Şen ile İlyas Salman’ın oynadığı ’Banker Bilo’ filmindeki ’kamyon kasası’ sahnesi yine gerçek oldu. Yasa dışı yollardan İran’dan Doğubeyazıt ilçesine geçen buradan ise İstanbul’a gitmek isteyen 6 Afgan göçmen, insan kaçakçılarıyla anlaştı. 31 plakalı bir kamyona bindirilen Afganlı göçmenler, Bayburt üzerinden geldikleri Trabzon’un Araklı ilçesindeki Dağbaşı yolunun 8. kilometresinde “İstanbul’a geldik” denilerek araçtan indirildi. 6 Afganlı göçmeni yol kenarından fark eden vatandaşlar durumu jandarma ekiplerine bildirdi. İhbar üzerine harekete geçen jandarma ekipleri 6 Afganlı göçmeni İl Jandarma Komutanlığı’na götürdü. Jandarma ekipleri 31 plakalı kamyonun ve şüpheli şahısların yakalanması için çalışma başlatırken, göçmenlerin sınır dışı edileceği öğrenildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Dede Korkut hikayeleri Türklerde kadının konumunu ortaya koyuyor Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Türk Kültüründe Dede Korkut Kitabı” adlı konferansında Dede Korkut hikayelerindeki kadının konum ve önemine değindi. Prof. Dr. Şenesen, Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi’nde (ÇÜTAM) verdiği konferansta, Dede Korkut Hikayelerinde genel olarak Oğuzların birtakım mücadelelerinin yer aldığını ifade ederek, “Bu mücadelelerin ikisi Oğuzların kendi aralarında yaptıkları mücadelelerdir. Bunlardan birinde Dirse Han ve oğlu Boğaç Han arasında geçer. Bir başka mücadele ise İç Oğuz ve Taş Oğuz karşılaşır” dedi. Prof. Dr. Şenesen, şunları kaydetti: “Dede Korkut Hikayelerinde sağlam temellere oturtulmuş bir sosyal yapıyla karşılaşırız. Eski kültür hayatımızı ile ilgili zengin bilgiye bu hikayelerde rastlıyoruz. Hikayelerde toplumun başında hanlar hanı diye gösterilen Begil oğlu Emren Hikayesinde padişah olarak ifade edilen Bayındır Han vardır. Bayındır Han’ın hikayelerindeki rolü beylere akın izin vermek, divanı toplamak, yılda bir defa büyük bir ziyafet vermektir. Hikayelerde kahraman olarak görünmez.” Dede Korkut Hikayelerinde hemen hemen tüm hikayelerde kadının önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Ç.Ü. Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Kadın bir güzellik sembolü olmanın yanında sosyal hayat içinde erkeğin yanında onun eşi ve ortağı olarak yer alır. Kadın sosyal hayat içinde düşüncesi alınan, eş seçiminde özgür, vefa duygusu gelişmiş, anne, iffet sahibi, saygı duyulan biridir. Bu özelliklerinin yanı sıra ata biner, kılıç kullanır, ok atar ve erkeklerle yarışır” şeklinde konuştu. Konferans sonunda Prof. Dr. Refiye Şenesen’e teşekkür belgesi verilirken hatıra fotoğrafı çekimi de gerçekleştirildi.