SAĞLIK - 12 Ekim 2020 Pazartesi 09:40

Meme kanserinden hayatını kaybeden kadının son arzusu gerçek oldu

A
A
A
Meme kanserinden hayatını kaybeden kadının son arzusu gerçek oldu

Meme kanserinde farkındalığı artırmaya yönelik olarak ünlü sanatçı Serdar Ortaç, dizi sanatçıları ve onkoloji uzmanlarının seslendirdiği “gel bizimle dans et” isimli şarkı, herkesi meme kanserine karşı erken tanı için gerekenleri yapmaya davet ediyor.

Meme kanserinde farkındalığı artırmaya yönelik olarak ünlü sanatçı Serdar Ortaç, dizi sanatçıları ve onkoloji uzmanlarının seslendirdiği “gel bizimle dans et” isimli şarkı, herkesi meme kanserine karşı erken tanı için gerekenleri yapmaya davet ediyor.


Bir süre önce meme kanserinden hayatını kaybeden bir kadının ricasıyla gerçekleştirilen klip, meme kanserine karşı olan farkındalığı daha da artıracağı düşünülüyor.


Doğu Karadeniz Meme Hastalıkları Derneği, Türk Hava Yolları, Sağlık Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı işbirliğinde yapılan, Türk olmasına rağmen yurt dışında yaşadığı için, orada konunun uzmanına ulaşamaması nedeniyle meme kanseri tanısını geç alıp genç yaşta hayatını kaybeden bir kadın hastanın arzusuyla başlatılan Gökyüzünde Hayat İzi projesine Serdar Ortaç tarafından meme kanserinde farkındalığı arttırmak için bir şarkı bestelendi. Şarkıda “gel bizimle dans et” diyerek herkesi erken tanı için gerekenleri yapmaya davet eden sanatçı, erken tanı ile gelen umudu da vurguladı.


Şarkı “Umudu birlikte gerçeğe dönüştürdüğümüz tüm meme kanserli hastalara” ithaf edildi. Klip, “Sen Çal Kapımı” dizisinin setinde Çırağan Sarayı’nda çekildi. “Umudunu benimle Paylaş” şarkısını, ülkemizin onkoloji alanında hocalarından Prof. Dr. Yavuz Anacak, Prof. Dr. Esra Kaytan Sağlam, Prof. Dr. Uzer Küçüktülü, Prof. Dr. Ertuğrul Gazioğlu ve Dr. Eda Küçüktülü, “Sen Çal Kapımı” dizi oyuncularından Neslihan Yeldan, Evrim Doğan, Sitare Akbaş, Alican Aytekin, Elçin Afacan, Ahmet Somers, Sarp Bozkurt, Başak Gümülcinelioğlu, SerdarOrtaç ile birlikte söylediler.



Ölmeden bir gece önceki son arzusu


Projenin, bir hastasının ölmeden bir gece önce kendisinden ricada bulunmasından ortaya çıktığını belirten Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Türkiye Meme Hastalıkları Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Eda Küçüktülü, “2015 yılında 41 yaşında bir hastamızı kaybettik. Hastamızın meme kanseri konusunda oldukça farkındalığı vardı. Annesi, anneannesi hepsini meme kanserinden kaybetmişti. Fakat yurt dışında yaşadığı için birinci basamakta tanı almakta geciktiğinden dolayı ülkemize geldi. Hastalığı çok ilerlemişti rahatlatıcı tedaviler verdik ancak bir süre sonra kendisini kaybettik. Ölmeden bir gece önce doktor olarak bana bir ricada bulundu. Benim gibi kimsenin acı çekmesini istemiyorum. Özellikle tedavi sırasında gökyüzü uçuşları bana çok iyi geldi. Moralimi hep onunda topladım. Ağrılarımı onunla unuttum. Hem kemoterapi ünitelerini sanal gökyüzüne çevirelim hem de bunu tüm dünya duyacak şekilde bir şarkı yada kitap haline dönüştürelim demişti. Biz 2015’den beri Türkiye’de 8 kemoterapi üniteyi sanal gökyüzüne çevirdik. Hastalarımız durumdan gayet memnunlar. Herkes çok mutlu ve umutlu tedavisine devam ediyor. Sırada şarkı oldu. Şarkı beste deyince Türkiye’de ilk adreslerden birisi Serdar Ortaç. Projeyi kendisine anlatınca çok etkilendi. Hemen Seçil hanımla tamamlayıp bize dönüş yaptılar. Ekim ayı tüm dünyada meme kanseri farkındalık ayı olduğu için bu ayda’ Sen Çal Kapımı” dizi oyuncuları Serdar Ortaç beyin sesi ülkenin onkoloji alanında ileri gelen hocalarıyla birlikte şarkıyı hep beraber söyleyerek kliplenirdik“ dedi.


Ünlü sanatçı Serdar Ortaç’ta kendisinden bu konuda şarkı yapılması istendiğini belirterek, “Eda hanım projeyi bize getirdiğinde vefat eden hastasının arzusunu yerine getirecek bir şarkı yap demişti. Bizde Seçil’le beraber o sırada çalışıyorduk. Seçil’e dedim ki; bu konuya uygun bir şeyler karalarsan ben hemen müziğe bakacağım dedim. O da oturdu yazdı” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yurtta hava durumu Yapılan son değerlendirmelere göre, yurt genelinin parçalı yer yer çok bulutlu, Marmara’nın kuzey ve doğusu, İç Ege, Doğu Akdeniz’in Toroslar mevkii, İç Anadolu, Batı ve Orta Karadeniz ile Osmaniye, Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Gaziantep ve Kilis çevrelerinin sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Yağışların; öğleden sonra Kastamonu, Çankırı, Kırıkkale, Yozgat, Kırşehir ve Çorum çevreleri ile Ankara’nın doğu kesimlerinde kuvvetli olması bekleniyor. Güney ve iç kesimlerde toz taşınımı beklenmektedir. Meteoroloji Genel Müdürlüğünden alınan tahminlere göre, hava sıcaklıkları güney ve doğu bölgelerde mevsim normalleri üzerinde, diğer bölgelerde mevsim normalleri civarında seyredecek. Rüzgarın genellikle kuzeyli yönlerden, güney ve doğu kesimlerde güneyli yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette, Marmara’nın batısı ile Kuzey Ege kıyılarında kuzey ve kuzeydoğu yönlerden kuvvetli olarak (40 -60 km/saat) esmesi bekleniyor. Bazı illerde beklenen hava durumuyla günün en yüksek sıcaklıkları ise şöyle: Ankara: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı (Yağışların; öğleden sonra doğu kesimlerinde yerel kuvvetli olması bekleniyor.) 24 İstanbul: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak yağışlı 16 İzmir: Parçalı bulutlu 26 Adana: Parçalı yer yer çok bulutlu, öğleden sonra kuzey çevreleri sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı 33 Antalya: Parçalı bulutlu 28 Samsun: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı 21 Trabzon: Parçalı ve çok bulutlu 17 Erzurum: Parçalı ve az bulutlu 25 Diyarbakır: Parçalı bulutlu 32
İstanbul İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü çökertildi İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü çökertildi. Operasyonda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 9 şüpheli yakalandı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütünün çökertildiğini belirterek operasyonda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 9 şüphelinin yakalandığını kaydetti. "Aziz milletimizin bilmesini isterim ki; hangi büyüklükte olursa olsun organize suç örgütlerini çökertip, adalete teslim edeceğiz. Şafak sökerken de gün batarken de operasyonlarımız devam edecek" diyen Bakan Yerlikaya şunları kaydetti: "Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Başkanlığı koordinesinde; İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucu elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, kasten adam öldürmeye teşebbüs, iş yerlerine yönelik çok sayıda molotofkokteyli ve silahlı saldırı, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, 6136 sayılı kanuna muhalefet, tehdit ve mala zarar verme suçlarını işledikleri tespit edildi. Operasyon sonucu 3 adet ruhsatsız tabanca, çok sayıda şarjör ve fişeğe el konuldu. Operasyonları gerçekleştiren kahraman polislerimizi tebrik ediyorum. Allah ayağınıza taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle."
Adana Dede Korkut hikayeleri Türklerde kadının konumunu ortaya koyuyor Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Türk Kültüründe Dede Korkut Kitabı” adlı konferansında Dede Korkut hikayelerindeki kadının konum ve önemine değindi. Prof. Dr. Şenesen, Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi’nde (ÇÜTAM) verdiği konferansta, Dede Korkut Hikayelerinde genel olarak Oğuzların birtakım mücadelelerinin yer aldığını ifade ederek, “Bu mücadelelerin ikisi Oğuzların kendi aralarında yaptıkları mücadelelerdir. Bunlardan birinde Dirse Han ve oğlu Boğaç Han arasında geçer. Bir başka mücadele ise İç Oğuz ve Taş Oğuz karşılaşır” dedi. Prof. Dr. Şenesen, şunları kaydetti: “Dede Korkut Hikayelerinde sağlam temellere oturtulmuş bir sosyal yapıyla karşılaşırız. Eski kültür hayatımızı ile ilgili zengin bilgiye bu hikayelerde rastlıyoruz. Hikayelerde toplumun başında hanlar hanı diye gösterilen Begil oğlu Emren Hikayesinde padişah olarak ifade edilen Bayındır Han vardır. Bayındır Han’ın hikayelerindeki rolü beylere akın izin vermek, divanı toplamak, yılda bir defa büyük bir ziyafet vermektir. Hikayelerde kahraman olarak görünmez.” Dede Korkut Hikayelerinde hemen hemen tüm hikayelerde kadının önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Ç.Ü. Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Kadın bir güzellik sembolü olmanın yanında sosyal hayat içinde erkeğin yanında onun eşi ve ortağı olarak yer alır. Kadın sosyal hayat içinde düşüncesi alınan, eş seçiminde özgür, vefa duygusu gelişmiş, anne, iffet sahibi, saygı duyulan biridir. Bu özelliklerinin yanı sıra ata biner, kılıç kullanır, ok atar ve erkeklerle yarışır” şeklinde konuştu. Konferans sonunda Prof. Dr. Refiye Şenesen’e teşekkür belgesi verilirken hatıra fotoğrafı çekimi de gerçekleştirildi.