SPOR - 28 Ekim 2025 Salı 12:25

Andre Onana: "Kendimi asla kaybeden biri olarak görmüyorum"

A
A
A
Andre Onana: "Kendimi asla kaybeden biri olarak görmüyorum"

Trabzonspor’un Kamerunlu kalecisi Andre Onana, sahaya çıktığında hiçbir rakipten korkmadığını belirterek, "Kendimi asla kaybeden biri olarak görmüyorum. Kazanamazsam, bu benim için bir öğrenme fırsatıdır" dedi.


Trabzonspor dergisine röportaj veren bordo-mavililerin Kamerunlu kalecisi Andre Onana, sadece futboldaki başarısıyla değil, yürüttüğü sosyal sorumluluk projeleriyle de gönüllerde taht kuruyor. Geçmişinden dünya futboluna uzanan yolculuğunu anlatan deneyimli eldiven, hem sahada hem de hayatın içinde güçlü duruşunun sırrını paylaştı.



"Fakir bir aileden geldim ama asla pes etmedim"


Afrika’da mütevazı bir yaşamdan futbolun en üst seviyelerine uzanan kariyerinden bahseden Onana, "Gerçekten fakir bir aileden geldim, ülkemdeki çoğu çocuk gibi. Bugüne kadar yaptıklarımla gurur duyuyorum. Kariyerim boyunca çok inişler çıkışlar yaşadım ama bu bana çok şey öğretti. Kamerun’dan çıkıp Barcelona’da, Ajax’da, Inter’de, Manchester’da ve şimdi de Trabzonspor’da oynamak muhteşem. Oradan gelip bugünlere bakmak, son 10-11 yılda başardıklarımı görmek. Harika, gerçekten harika" cümlelerine yer verdi.


En büyük motivasyonunun ailesi olduğunu vurgulayan Kamerunlu kaleci, "Her şeyi onlar için yaptım. Bugün olduğum kişi olmamda ülkemin bana kattıkları büyük rol oynadı" ifadelerini kullandı.



"Vakıf kurmak, bana el uzatanlara borcumdu"


Sosyal sorumluluk projelerine büyük önem veren başarılı eldiven, kurucusu olduğu Andre Onana Vakfı’nın hikayesini şöyle anlattı:


"Vakfı 6-7 yıl önce, Ajax’tayken kurduk. Çünkü nereden geldiğimi hiç unutmadım. Başlangıçta görme engelli çocuklara yardım ediyorduk, zamanla tıbbi destek sağlayan bir kuruluşa dönüştük. Son 2 yılda binden fazla ameliyat gerçekleştirdik. Bu bizim için inanılmaz bir gurur."


Vakıf faaliyetlerinin sadece Kamerun’la sınırlı kalmadığını belirten Onana, "Hollanda’da, İngiltere’de ve gerekirse Türkiye’de de çalışırız. Bizim için önemli olan insandır, ülke değil" değerlendirmesinde bulundu.



"Kalecilik artık oyunun bir parçası"


29 yaşındaki eldiven, modern futbolda kalecilerin rolünün değiştiğini dile getirerek, topu oyuna sokmadaki başarısı hakkında gelen övgüler hakkında da, "Kalecilik son 20 yılda tamamen değişti. Artık oyunun içinde olmanız gerekiyor. Pep Guardiola’nın hakkımdaki övgüsü güzeldi ama bu bireysel değil, takım oyunu. Bana pas opsiyonu sunan arkadaşlarım sayesinde bu görüntü ortaya çıkıyor" açıklamasını yaptı.



"Türkçe öğreniyorum, Felemenkçe daha zordu"


Dört farklı dili konuşabilen Onana, dil öğrenme serüveniyle ilgili de şunları aktardı:


"Başka bir ülkeye gittiğinizde o ülkenin dilini öğrenmek zorundasınız. Türkçe bana zor gelmiyor. Inter’de Hakan Çalhanoğlu, İngiltere’de Altay Bayındır’la oynadım, onlardan da çok şey öğrendim."



"Hayatı gülümseyerek yaşamak istiyorum"


Pozitif tavrıyla dikkat çeken tecrübeli file bekçisi, "Benim geldiğim yerde ‘ağlamaktansa gülmek daha iyidir’ derler. Hayat kısa, gülümsemek en güçlü silahımız. Kariyerime dönüp baktığımda olumsuzluklardan çok kazanç görüyorum" diye konuştu.



"Hiçbir futbolcudan korkmam"


İngiltere’de bir röportajda "Haaland’dan korkuyor musunuz?" sorusuna verdiği "Bir insan bir insandan korkmaz" cevabını hatırlatan Onana, bu sözünü yineledi. Andre Onana, "Evet, karşısında oynadığım ve birlikte oynadığım çok harika oyuncular var. Gerçekten muhteşem oyuncular ama kimseden asla korkmam. Çünkü bu hayatta tek Tanrı’dan korkarım. Bu yüzden dürüst olmak gerekirse kimse beni korkutamaz" dedi.



"Türk futbolundaki kalite çok yüksek"


Trabzonspor formasıyla Süper Lig’de mücadele eden Onana, Türk futbolunun seviyesini değerlendirerek, "Buradaki kalite beklediğimden daha iyi. Takımlar ve oyuncular gerçekten güçlü. Hakemlik zor bir iş, zaman zaman hatalar olabilir ama ben kontrol edebileceğim şeylere odaklanırım Ama dürüst olmak gerekirse, buradaki ilk sürecim için hakemlerden yana çok iyi bir tecrübem olmadı. Hepsinin kötü olduğunu söylemiyorum çünkü çok iyileri de var. Bakalım gelecekte nasıl olacak? İnsanlar robot değiller, karar vermek zorundalar, bazen doğru bazen de yanlış olabilir" ifadelerini kullandı.



"Kalecilik dünyanın en zor pozisyonu"


Onana, futbola başladığı ilk yıllarda kaleci olmak istemediğini söyleyerek, "Çocukken hep 10 numara oynamak isterdim. Ama kaleye geçince o sorumluluğu sevdim. Kalecilik dünyanın en özel pozisyonu çünkü çoğu zaman dünyaya karşı yalnızsınız. Hata yaptığında herkes sana bakar" şeklinde konuştu.



"Asla pes etmem"


Hayata bakış açısını "asla pes etmemek" olarak tanımlayan Kamerunlu oyuncu, Ballon d’Or ödül töreninde yaşadığı bir anısını paylaşarak, şöyle konuştu:


"O gece ödül almasam da orada, ilk Afrikalı kaleci olarak bulunmak bile zaferdi. Geldiğim yerden oraya ulaşmak benim için yeterliydi."



"Polis olmayı çok isterdim"


Futbolcu olmasaydı polis olmak istediğini vurgulayan Andre Onana, "Sorumluluk duygusunu seviyorum. Polislik de kalecilik gibi hata affetmeyen bir meslek. Ülkeme hizmet edenleri hep saygıyla izledim" diye konuştu.



"Ya kazanırım ya öğrenirim"


Başarılı kaleci, maç öncesi rutinlerinden de söz ederek, "Her zaman dua ederim. Sahaya çıktığımda kazanmak için oynarım. Kaybettiğimde de öğrenirim. Fenerbahçe maçında olduğu gibi, bazen kaybederek öğreniyorsun. Yine öğrendim mesela, buradaki hakemlerin nasıl olduğunu öğrendim" dedi.



Onana’nın efsane 11’i


29 yaşındaki file bekçisinin kendi hayalindeki en iyi 11’i de şu şekilde:


"Manuel Neuer, Collins Fai, Sergio Ramos, Duplexe Tchamba, Ambroise Oyongo, Sebastien Siani, Hakim Ziyech, Daniel Kome, Christian Bassogog, Jean Marie Dongou, Karl Toko Ekambi."



Andre Onana: "Kendimi asla kaybeden biri olarak görmüyorum"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kilis Kilis’te 4 kuşaktır süren sabun üretimi insan gücüyle yaşatılıyor Kilis’te 4. kuşak olarak sabun üretimi yapan Mehmet Akil Teksabuncu, tamamen el emeğiyle ürettikleri sabunlarda Halep sabununun özünü yaşattıklarını belirterek, doğallıktan ödün vermediklerini söyledi. Kilis’te 4. kuşak olarak sabun üretimi yapan Mehmet Akil Teksabuncu, bir dönem makine üretimine geçtiklerini ancak işlerin düşmesi üzerine yeniden insan gücüne döndüklerini belirterek, el emeğiyle üretilen sabunların daha fazla tercih edildiğini söyledi. Sabun üretim sürecini anlatan 20 yıldır sabun üretiminde çalışan ustalardan Ali Furuncu, "Sabun kesiminden sonra şu an damga vuruyoruz. Damgalandıktan sonra sabunları çıkarıyoruz, havalandırıyoruz. Daha sonra tahtalara dizip içeride kafes yaparak istifliyoruz. Ürettiğimiz prinalı sabun sabır olmadan yapılmaz" dedi. ‘’O dönem gümrük olmadığı için Halep’ten Kilis’e yerleşmiş’’ Mesleği lise çağlarından bu yana sürdürdüğünü belirten Mehmet Akil Teksabuncu, "Babam rahmetliden devraldım, ben 4. kuşak oluyorum. Dedem rahmetli Suriye’den gelmiş, o dönem gümrük olmadığı için Halep’ten Kilis’e yerleşmiş. Dedem Halep’te de bu mesleği yapıyordu. Bizim ürettiğimiz sabun aslında Halep sabununun özüdür" dedi. ‘’45 çeşit sabun üretiyoruz.’’ Sabunların tamamen doğal içeriklerle üretildiğini vurgulayan Teksabuncu, "Saf zeytinyağı, prina yağı ve defne yağı kullanıyoruz. Zeytinin yağı alındıktan sonra küspesinden elde edilen prina yağıyla sabun yapıyoruz. Bunun yanında ardıç katranı, kükürt, lavanta, aloe vera gibi içeriklerle toplam 45 çeşit sabun üretiyoruz. Buharla pişiriyoruz, son sistem teknoloji kullanıyoruz ancak kalıplara dökülmesi ve kesimi tamamen elle yapılıyor" ifadelerini kullandı. "Makineden geçirdiğimizde müşterilerimiz ‘bu fabrika sabunu’ diyerek tercih etmedi’’ Bir dönem makine kullanmayı denediklerini ancak müşterilerin doğal üretimden vazgeçmek istemediğini dile getiren Teksabuncu, "Makineden geçirdiğimizde müşterilerimiz ‘bu fabrika sabunu’ diyerek tercih etmedi. Biz özellikle elle yapılmasına önem veriyoruz. Doğallığından ödün vermemek bizim için çok önemli" dedi. ‘’İşi doğru bildiğinizde ve bilerek yaptığınızda para zaten geliyor’’ Kazancın işin özü öğrenilmeden gelmeyeceğini vurgulayan Teksabuncu, "Kazanç güzel ama önce işi bilmek lazım. İşi doğru bildiğinizde ve bilerek yaptığınızda para zaten geliyor. Her şeyi taşerona yaptırırsanız, bilmediğiniz ustalarla çalışırsanız sıkıntı yaşarsınız" diye konuştu.
Hatay İlk kez görenleri şaşırtan mobil berber, bir ‘Alo’ ile müşterilerinin ayağına giderek VİP hizmet veriyor Hatay’ın Defne ilçesinde 15 yıldır berberlik yapan Salih Özçelik, arkadaşı İbrahim Culhacı’yla birlikte minibüsün içerisini düzenleyerek ‘mobil berber aracı’ yaptı. Mobil berber aracıyla ulaşımın zor olduğu yerlere giden iki arkadaş, müşterilerini berber dükkanından farksız mobil berber aracında tıraş ediyorlar. Defne ilçesi Toygarlı Mahallesi’nde yaşayan Salih Özçelik, berber mesleğini 15 yıldır yaparak geçimini sağlamaya çalışıyor. Berber mesleğini çok seven Özçelik, arkadaşı İbrahim Culhacı ile birlikte bir minibüs alarak içini bir berber dükkanı gibi düzenlenmeye başladı. Minibüsün içerisinin elektrik düzeneğini kurduran ortaklar, iki koltuk ve berber malzemelerini alıp yerleştirerek ‘mobil berber aracı’ yaptılar. Dışarıdan normal bir minibüs olarak görünen mobil berber, içine girildiğinde berber dükkanın da farksız bir görünüme sahip. Ulaşım imkanı olmayan yerlere giden Özçelik, mobil berber aracıyla genelde ulaşımın zor olduğu şantiye alanlarındaki insanları tıraş ediyorlar. Mobil berber aracıyla bir aydır bu şekilde çalışan Özçelik, müşterilerin talepleri doğrultusunda belli günlerde şantiyelere giderek insanlara tıraş hizmeti veriyor. Hafta sonları iş yerinde çalışan Özçelik, hafta içi günlerinde mobil berber aracıyla gezerek insanları tıraş ediyor. İlk görenler mobil berber aracını garipse se de Özçelik, mobil berbere olan ilgiden memnun. "Müşterilerim sürekli şantiye alanlarında çalıştığı için insanların gelme imkanı olmuyor, bende böyle girişimde bulunmak istedim" Minibüsün içerisini düzenleyerek mobil berber aracı yaparak insanları tıraş eden Salih Özçelik, araç içerisine yerleştirdiği 2 koltukla vatandaşlara hizmet ettiğini belirterek "Ben yaklaşık 15 yıldır berber mesleğinin içerisindeyim. Normal olarak berber dükkandayım. Mobil berberliği denemek istedim. Bazı insanlar imkanları olmuyor gelemiyorlar, bu konuda yardımcı olmak istedim. Kendimce imkan olarak mobil berberi yaptım. Arkadaşımla bu yola girdik ve bu mobil berberliği yapıyoruz. Müşterilerim sürekli şantiye alanlarında çalıştığı için insanların gelme imkanı olmuyor, bende böyle girişimde bulunmak istedim. Önce aracı aldık, ondan sonra araca elektrik düzeneğini yaptık. İnsanlara yardımcı olmak için böyle bir mobil berber yaptık. Koltuklarımızı, malzemeleri ve aynaları koyup insanlarımızı tıraş etmeye başladık. Müşteriler ilk gördüğünde çok şaşırıyorlar ve beğeniyorlar. Böyle bir berberliği yaptığım için teşekkür ettiler. Bizde böyle bir şey yaptık ve müşterilerimizde hepsi geliyorlar. Bizde onları tıraş ediyoruz. Bu mobil berber aracımla şimdilik şantiyelere gidiyorum. Ulaşıma sıkıntı olan yerlere gidiyorum. Ben onlara imkanı sağlayıp kendim dükkanı o tarafa gidiyorum. Bazen bana telefon açıyorlar gidiyorum veya bazılarına gün verip öyle gidiyorum ve onları tıraş ediyorum. Müşteriler çok beğeniyorlar ve geliyorlar. Normal sabit dükkandaki fiyattan alıyoruz. Parası olmayan kişilere de yardımcı oluyoruz. Biz hizmet amaçlı hem onlar için daha avantajlı oluyor. Bende iki koltuk düşündüm. İnsanlar çok oldukları için tıraş olmak istiyorlar. Bizde onları bekletmek ve hizmette eksik bir şey yapmak istemedik. Ortalama 1 aydır bu şekilde çalışıyoruz ve daha iyi şeyler de yapmak istiyorum. İmkanımız olana kadar yapmaya çalışacağız" dedi. " Müşteriler ilk gördükleri zaman garipsiyorlar ama beğeniyorlar" Ulaşım sorunu olan yerlere arkadaşlarıyla birlikte giderek insanları tıraş ettiklerini ifade eden İbrahim Culhacı, "Burası Hatay’da ilk defa mobil berber olarak yapıldı. Salih abi ile birlikte düşünüp yaptık. Kimsenin vasıtası olmadığı için genellikle şantiye alanlarına gidiyoruz. Müşteriler ilk gördükleri zaman garipsiyorlar ama beğeniyorlar. Bu fikri 3 aydır düşünüyorduk ve 1 aydır bu şekilde çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.
Ağrı Ağrı Emniyet Müdürü Önder, narkotik ekiplerinin çalışmalarını yerinde inceledi Ağrı İl Emniyet Müdürü Göksel Önder, Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğüne ait uygulama noktasını ziyaret ederek yürütülen çalışmalar hakkında incelemelerde bulundu. Uygulama noktasında görevli polislerle bir araya gelen İl Emniyet Müdürü Göksel Önder, yapılan denetimler, uygulamaların kapsamı ve sahadaki son durum hakkında yetkililerden bilgi aldı. Uygulama sırasında görev yapan personelin çalışmalarını yakından takip eden Önder, özverili görevlerinden dolayı ekiplere teşekkür etti. İl Emniyet Müdürü Göksel Önder, yaptığı açıklamada, uyuşturucuyla mücadelenin emniyet teşkilatının en öncelikli konularından biri olduğunu vurguladı. Önder, "Uyuşturucuyla mücadele, yalnızca kolluk kuvvetlerinin yürüttüğü bir çalışma olmaktan çıkarak, toplumun geleceğine sahip çıkma kararlılığıdır. Gençlerimizi ve toplumumuzu bu zararlı alışkanlıklardan uzak tutmak için sahada gece gündüz demeden çalışıyoruz. Narkotik birimlerimiz, istihbarata dayalı çalışmaların yanı sıra uygulama ve denetimlerle de suçla mücadelede önemli bir görev üstleniyor." dedi. Suç ve suçlularla mücadelenin kararlılıkla sürdürüleceğini belirten Önder, "Ağrı’da halkımızın huzur ve güvenliğini tehdit eden hiçbir yapıya müsamaha göstermeyeceğiz. Bu noktada narkotik ekiplerimizin gösterdiği hassasiyet ve fedakârlık son derece kıymetlidir. Yapılan her uygulama, atılan her adım, daha güvenli bir şehir hedefimize hizmet etmektedir." ifadelerini kullandı. Toplumun desteğinin de önemine değinen Önder, "Vatandaşlarımızdan gelen her ihbar bizim için çok değerlidir. Emniyet teşkilatı olarak halkımızla iş birliği içerisinde, uyuşturucu başta olmak üzere her türlü suç unsuruna karşı mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Amacımız, çocuklarımıza ve gençlerimize daha güvenli bir gelecek bırakmaktır." şeklinde konuştu.