EKONOMİ - 25 Aralık 2025 Perşembe 09:21

Recep Denizer: "Hamsi Türk karasularını terk etti"

A
A
A
Recep Denizer: "Hamsi Türk karasularını terk etti"

Karadeniz’in simgesi hamsinin Türk karasularını terk ederek avını bu yıl erken tamamladığı ve bundan sonraki süreçte Türk balıkçıları tarafından Gürcistan ve Abhazya açıklarında avlanacağı belirtildi.


Yaklaşık 150 yıldan fazla dededen toruna balıkçılık sektöründe uğraş veren Denizer Balıkçılık Yönetim Kurulu Başkanı Recep Denizer, bugünlerde hamsinin Türk karasularında avının bittiğini ve göçünü erken tamamladığını belirterek bundan sonra Gürcistan’da ve Abhazya’da avlanacağını kaydetti.



"Bütün hamsi piyasaya girince fiyatlarda inanılmaz düşüşler yaşandı"


Bu sezon hamsi avının bir anda yoğun olarak yapılınca bütün hamsinin piyasaya girmesiyle fiyatlarda önemli düşüşler yaşandığını belirten Denizer, "Bugünlerde hamsi bizim karasularımızda tamamen artık tükendi. Hamsi göçünü erken tamamladı. Bundan sonra hamsi Gürcistan’da ve Abhazya’da avlanacak. Oralara belgeli ve ruhsatlı olarak giden balıkçı tekneleri bundan sonra ne kadar tutar, nasıl tutar ben de bilemiyorum. Ama inşallah herkesin yüzü güler. Geçen yıllara oranla Karadeniz’de istenilen düzeyde avcılık olmadı. Vatandaşa 50 TL’ye hamsi yedirebilmek için uğraş verirken, balıkçı tekneleri de kazançlarını en güzel şekilde elde etmek ister. Sabahlara kadar, akşamlara kadar emek veren gemicilerimiz, insanlarımız ve tekne sahiplerimiz var. Kolay değil tabii. Bizi dışarıdan farklı görüyorlar, buna üzülüyoruz. Her şeyin hayırlısı olsun diyoruz. Önemli olan; balıkçı teknelerinde çalışan, emek veren tayfaların ve tekne sahiplerinin geçimlerini en iyi şekilde sağlayabilmesidir. Biz balık komisyoncusuyuz; olursa satarız, olmazsa satmayız" dedi.



"Hamsiyi karasularımızın kıyı bölgelerinde avlayamadık"


Hamsiyi karasularımızın kıyı bölgelerinde avlayamadıklarını bundan dolayı da masrafları arttırdığına dikkat çeken Denizer, "Bu mevsimde göçünü tamamlayan hamsiler oluyor. Biz hamsiyi kendi karasularımızın kıyı bölgelerinde avlayamadık. Tekneler 3-3,5 buçuk saat açığa giderek avlandı. Yani orta sulardan devam edip Gürcistan’a doğru göçünü erken tamamladı. Hava yeni soğumaya başladı. Eğer hamsi bizim burada kalsaydı, kendi kıyı sularımıza gelmiş olsaydı ve biz bunu 1-1,5 ay daha avlayabilseydik, çok daha güzel olurdu. Mazot masrafımız azalır, sıkıntı yaşanmazdı diye düşünüyorduk. Ancak 3-3,5 buçuk saat açıkta avlanınca, sürekli gidip gelen tekneler yaktıkları mazotla birlikte masraflarını bile karşılayamadı. İnşallah bundan sonra daha iyi olur diyoruz" diye konuştu.



"Şoklanmış hamsiyi aldıkları gün tüketsinler"


Denizde şoklanmış hamsilerin tüketilmesinde bir sakınca olmadığını belirten Denizer, "Denizde şoklanmış olan hamsileri vatandaşlarımızın yemesinde hiçbir mahsur yoktur; çok harika hamsilerdir, denizde şoklanmıştır. Tavsiyem, alınan hamsilerin o gün tüketilmesidir. Sağlıkla, afiyetle yesinler; hiçbir problem olmaz. Ancak bekletilip bir gün sonra tüketilirse sıkıntı oluşturabilir. Alındığı gün tüketilirse hiçbir problem olmaz" şeklinde konuştu.



Recep Denizer: "Hamsi Türk karasularını terk etti"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Afet bilinci animasyonla anlatılacak Halkevi Gençlik Merkezi Maya Atölyesi’nde çocuklara ve gençlere afet bilincini aşılamak amacıyla "A Takımı" adlı 3 boyutlu animasyon projesi başlatıldı. 26 bölümden oluşacak ve AFAD eğitimlerini temel alan dizi, farklı branşlarda eğitim gören 12 gencin imzasını taşıyor. Kocaeli Büyükşehir Belediyesince AFAD’ın afet hazırlık eğitimleri temel alınarak hazırlanan proje, öncelikle 6-18 yaş grubunu hedeflese de her yaştan izleyiciye hitap eden çok katmanlı bir anlatı sunuyor. Toplam 26 bölümden oluşması planlanan diziyle, toplumda afet farkındalığının artırılması hedefleniyor. 6 Şubat depremlerinden esinlenildi Projenin çıkış noktası, 6 Şubat 2023’te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremler ve sonrasında oluşan toplumsal duyarlılık oldu. Çizgi dizide risk kavramları, acil durum planları, deprem hazırlığı, sel ve heyelan gibi konuların yanı sıra toplumsal dayanışma, çevre bilinci ve teknolojinin doğru kullanımı gibi değerler de işleniyor. Gençler hem öğreniyor hem üretiyor Projede, yaşları 19-29 arasında değişen ve aralarında Radyo, TV ve Sinema, Okul Öncesi Öğretmenliği ile Peyzaj Mimarlığı gibi farklı bölümlerde eğitim gören 12 genç görev alıyor. Atölye çalışmalarına katılan gençlerden Zeynep Kölemen, hayalindeki animasyon tasarlama hedefine bu kursla ulaştığını belirterek, "Hayalimde animasyon tasarlamak vardı. Kursu görünce hemen başvurdum. Mülakatı geçince çok sevindim. Hocamız sayesinde kısa sürede büyük bir ilerleme kaydettik" dedi. Ahmet Efe ise "Sinemayı sadece kamerayla değil, animasyonla da anlatmak istiyordum. Buraya geldikten sonra animasyon üretmeye olan ilgim arttı" diye konuştu. Çok yönlü iş birliği Halkevi Gençlik Merkezi’ndeki diğer kulüplerin de destek verdiği projede, tiyatro kulübü öğrencileri karakterlerin oyunculuklarına, diksiyon ve seslendirme eğitimi alan öğrenciler ise dizinin seslendirme ve müziklerine katkı sağlıyor. Tamamen gençlerin emeğiyle hazırlanan projenin, afetlere hazırlıklı bir toplum inşasına destek vermesi öngörülüyor.
Bilecik Bilecik Valisi Faik Oktay Sözer bu ilginç hikayeyi gülerek dinledi Bilecik Valisi Faik Oktay Sözer, gerçekleştirdiği ziyarette, bir esnafın anlattığı, 1977 yılında sevdiği kızı almak için Cuma Namazı’nda babasının yanında saf tutup onu görmesi için ters selam verdiği hikayesini gülerek dinledi. Bilecik Valisi Faik Oktay Sözer, Gazipaşa Mahallesi Ahmetbey Sokak üzerinde faaliyet gösteren esnafları ziyaret etti. Ziyaret sırasında vatandaşlarımızla da bir araya gelen Vali Sözer esnafa hayırlı işler ve bereketli kazançlar diledi. Sözer, İl Genel Meclis Üyesi Murat Hızlı, Muhtarlar Derneği Başkanı İlhami Çınar ve Bilecik’in esnafa isimlerinde amigo ’Amigo Şero’ lakaplı Şerafettin Yılmaztürk ile bir işyerinde sohbet etti. "Herkes cuma namazında selamı sağa verirken ’Sen sola ver, seni görsün’ demişler" Bu esnada Muhtarlar Derneği Başkanı İlhami Çınar, Bilecik Valisi Faik Oktay Sözer’e Şerafettin Yılmaztürk’ün başından geçen evlilik olayını anlatarak, "Valim, yengemi buna (Şerafettin Yılmaztürk) vermiyorlardı. Bu da çareyi Cuma Namazı’nda kayınperedi Mustafa amcanın sol tarafına geçmiş. Ona, ’Herkes sağa verirken sen sola ver, seni görsün’ demişler. O da öyle yapmış, kızı almış" diye anlattı. "Beni görsün diye selamı ters verdim" Ardından araya giren Şerafettin Yılmaztürk, yaşadığı ilginç olayı şöyle anlattı; "İki, üç defa gittik babamla kız istemeye. Bebem ’Oğlum vermiyorlar’ dedi. Ne yapacaksın, benim de aklıma öyle Cuma Namazı geldi. Gittim Cuma Namazına, abdest aldım, Allah kabul etsin. Kayınpeder takip ediyorum, hoca ’Ön safları doldurun’ dedi. Ben bunun yanına saf tuttum. Beni görsün diye ters verdim selamı. Ondan sonra kayınpederim ’Bu çocuğu yanlış tanıttılar bize. Bu çocuk namazında niyazında’ demiş, sonra verdiler bana eşimi." Bilecik Valisi Faik Oktay Sözer de bu hikaye sonrası kahkahaları tutamadı.