SAĞLIK - 15 Eylül 2017 Cuma 16:10

Urartu Göz’de “Multidiode Lazer” tedavisi

A
A
A
Urartu Göz’de “Multidiode Lazer” tedavisi

Van Özel Urartu Göz Merkezinde, kentte bir ilk olan Multidiode Lazer (Lazerle Gözyaşı Kanal Tıkanıklığı) tedavisi uygulanmaya başlandı.

Van Özel Urartu Göz Merkezinde, kentte bir ilk olan Multidiode Lazer (Lazerle Gözyaşı Kanal Tıkanıklığı) tedavisi uygulanmaya başlandı.


Açıklamalarda bulunan Urartu Göz Merkezi Başhekimi Op. Dr. Baran Bari İlhan, gözyaşı kanal tıkanıklığının ertelendikçe tedavisinin de zorlaştığını söyledi. Op. Dr. İlhan, Urartu Göz Merkezi’nde lazerle gözyaşı kanal tıkanıklığı tedavisinin uygulandığını ifade ederek, “Gözümüzün üst kısmında gözyaşı bezi var. Bu dışarıda gözümüzün içine girebilen yabancı cisimlerin temizlemesine kadar bir sıvı salgılar. Saç teli kadar ince kanal aracılığıyla burnumuza ve oradan boğazımıza sürekli bir akım halindedir. Bununla ilgili sıkıntılar en sık bebeklik çağında olmak üzere, orta ve ileri yaş bayanlarda daha fazla görülür. Diğer taraftan burun kemiğinde eğriliği olan, alerjisi olan insanlarda daha sık görülür. Sık enfeksiyon geçiren kişilerde de bununla ilgili şikayetler olabiliyor. Bazen kesin bir sebep olmadan da gözyaşı kanal tıkanıklığı olabiliyor” dedi.


Lazerle yapılan operasyonların başarılı geçtiğini ifade eden İlhan, “Bebeklik çağında fark ettiğimiz kanal tıkanıklarında anneye birebir gösterdiğimiz bir masajla çoğunlukla geçebilen bir antibiyotik takviyesi yapıyoruz, ama asıl tedavici olan parmakla yapılan masajdır. Parmakla yapılan masajla geçmediği zaman kısa süreli bir anestezi verip operasyonla boruları patlatıp açıyoruz. Erteledikçe bu tedavi daha zahmetli hale geliyor. Ertelenen durumlarda lazerle yapılan kapalı yöntem ve açık yöntem olmak üzere multidiod lazer (DSR) ameliyatıyla açılabiliyor. Multidiod lazerle kanala girip bu ameliyatı yapabiliyoruz. Açık ameliyatta burun kemiği çıkarılarak yapılıyor, dikişler atılıyor ve hastada bir iz kalıyor. Lazerde ise dışarıdan kanal içinden gidiyor ve herhangi bir iz yapmıyor. 15 dakikalık operasyonla hasta gönderiliyor” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Uzmanından duruş bozukluğunu önlemek için 8 kural Günümüzde iyi bir duruşa sahip olmanın kolay olmadığını ifade eden Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü Doç. Dr. Ömer Bozduman, “Duruş bozukluğu geliştiği zaman sırt ağrısı, omurga rahatsızlıkları, kamburluk, eklem sorunları gibi durumlar ortaya çıkar. Bu şikayetlerin göz ardı edilmemesi, duruş bozukluğunun kifoz, skolyoz gibi daha büyük hastalıklara yol açmadan tedavi edilmesi büyük önem taşımaktadır” dedi. Duruş yani postür, ayakta dururken veya otururken vücudun aldığı pozisyondur. Omurga, baş, omuzlar ve kalçaların hizalanması duruşu oluşturur. Kusursuz bir vücut olmadığı gibi, mükemmel bir duruş da yoktur. Duruş bozukluğu yerçekiminin vücut üzerindeki günlük etkileriyle ortaya çıkabilir. Aynı zamanda bir yaralanma, hastalık veya genetik nedenlerden dolayı da gelişebilir. Bunlar ekseriyetle kontrol edilemeyen sorunlardır. Duruş bozukluğu geliştiği zaman sırt ağrısı, omurga rahatsızlıkları, kamburluk, eklem sorunları gibi durumlar ortaya çıkar. Bu şikayetlerin göz ardı edilmemesi, duruş bozukluğunun kifoz, skolyoz gibi daha büyük hastalıklara yol açmadan tedavi edilmesi büyük önem taşımaktadır. Memorial Antalya Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Ömer Bozduman duruş bozukluğu hakkında dikkat edilmesi gerekenleri anlattı. “Doğru postür kas ve kemiklerin dengede olmasıdır” İyi duruşun kas gruplarının, eklemlerin ve bağların üzerlerindeki stresi azaltan, vücudu esnek tutan, yorgunluğun gelişmesini önleyen ve dengeyi korumaya yardımcı olacak şekilde hizalanan nötr bir omurga anlamına geldiğini ifade eden Doç. Dr. Ömer Bozduman, “En uygun veya etkili duruş türü omurganın, başın ve uzuvların aynı hizada olmasıdır. “Dik durmak” deyimiyle kastedilen budur. Fiziksel olarak doğru omurga hizalaması, kasların ve kemiklerin dengede olmasıdır. Doğru duruş vücudu kas veya eklemlerde dejenerasyona neden olabilecek yaralanmalara veya streslere karşı korur. Yer çekimi kuvvetine karşı dik durmayı sağlayarak vücudun daha verimli çalışmasına yardımcı olur” dedi. Çağın hastalığı ’postür bozukluğu’ Günümüzde iyi bir duruşa sahip olmanın kolay olmadığını ifade eden Doç. Dr. Ömer Bozduman, “Dijital dünyanın gelişmesi, masa başı işlerin ve günlük stresin artması ile duruş bozukluğu sıkça görülmektedir. Duruş/postür bozukluğu kişinin görünümünü, özgüvenini ve günlük yaşam kalitesini son derece etkileyen bir durumdur. Ayrıca omurganın yanlış hizalanmasından kaynaklanan sırt ağrısı, omurga fonksiyon bozukluğu, eklem dejenerasyonu postür bozukluğunda sıkça karşılaşılan şikayetlerdir. Ayrıca nefes almada güçlük, baş ağrısı, denge bozukluğu da duruş bozukluğundan kaynaklanabilir. Duruş yani postür bozukluğu fark edildiğinde, duruşu iyileştirmeye yönelik düzenli egzersiz ve esneme yapmak, ergonomik mobilyalar kullanmak ve vücudun verdiği sinyallere dikkat etmek önemlidir” ifadelerine yer verdi. Doç. Dr. Ömer Bozduman, duruş bozukluğundan kaynaklanan rahatsızlıkları şöyle açıkladı: “Kifoz (kamburluk), hiper lordoz (içe eğilmesi), boyun düzleşmesi, skolyoz, ileri kafa duruşu. Duruşu düzeltmenin ilk adımı; ayakta durmayı, oturmayı veya uzanmayı etkileyen günlük alışkanlıkların farkına varmaktır. Başka bir üslupla, günlük yaşamda ne yapıldığı gözden geçirilmeli ve sorunun hangi durumlardan kaynaklandığı tespit edilmelidir. Bazen şikayetlerin giderilmesi çok basit önlemlerle olabilir.” Doç. Dr. Ömer Bozduman duruş bozukluğunu önlemek için ise şu uyarılarda bulundu: “Masa başı çalışıyorsanız bilgisayarınızı göz hizanıza taşıyan aparatlar kullanın. Sandalyenizi ve oturma şeklinizi değiştirin. Cep telefonunuza bakarken, başınızı eğmek yerine telefonu gözünüzün hizasına kaldırın. Yatağınızın uygun olup olmadığını kontrol edin, gerekirse omurga sağlığınıza uygun yeni bir yatak alın. Yüksek topuklu ayakkabılar yerine düz ayakkabılar, dolgu topuklu ayakkabılar veya daha destekleyici diğer ayakkabıları tercih edin. Fizik tedavi doktorundan destek alın. Yürürken duruşunuzun doğru olduğundan emin olun, kendinizi kontrol etme mekanizmasını oluşturun. Pilates, yoga gibi postür için faydalı olan sporları yapmayı tercih edin. Gözle görülür şekildeyse bir uzmana başvurun. Duruş bozukluğu rahatsız edici veya gözle görülür derecede ise soruna neyin sebep olduğunu belirlemek için zaman geçmeden ortopedi ve travmatoloji uzmanına başvurulmalıdır. Osteoporoz veya artrit gibi tedavi edilebilecek altta yatan herhangi bir durum olup olmadığı kontrol edilir. Eğer altta yatan önemli bir rahatsızlık yoksa, uzman doktor düzgün durmaya veya oturmaya yardımcı olacak kas gruplarını güçlendirmek için esneme ve postür egzersizleri önerir. Hatta gerekli durumlarda Doktor kontrolünde duruş bozukluğunun giderilmesi için korse, fizik tedavi aparatları gibi yardımcı ekipmanlardan da faydalanılır.”