ÇEVRE - 08 Ağustos 2020 Cumartesi 16:37

Van Gölü’nün sırları film oldu

A
A
A
Van Gölü’nün sırları film oldu

Dünyanın en büyük sodalı ve Türkiye’nin en büyük gölü olan 600 bin yıllık geçmişe sahip Van Gölü’nün sırları ortaya çıkarılması amacıyla çekilen filmin tanıtımı yapıldı.

Dünyanın en büyük sodalı ve Türkiye’nin en büyük gölü olan 600 bin yıllık geçmişe sahip Van Gölü’nün sırları ortaya çıkarılması amacıyla çekilen filmin tanıtımı yapıldı.


Van Gölü’nün gizli kalmış sualtı zenginlikleri Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (DAKA) ve Sualtı Fotoğrafçısı ve Belgesel Yapımcısı Tahsin Ceylan iş birliği ile gün yüzüne çıkıyor. Tahsin Ceylan’ın bölgedeki 30 yıllık birikimi, ‘Van Gölü’nün Sırları’ adı verilen sualtı tanıtım filmi ve kitabıyla ölümsüzleşti. Çekimleri yaklaşık 3 yıl süren filmde inci kefali göçünden mikrobiyalitlere, Akdamar Şilebi’nden 2017’de yılın keşfi seçilen Adilcevaz Kalesi’ne kadar pek çok kültürel ve biyolojik değer yer alıyor. Filmin özellikle uluslararası arenada büyük yankı uyandırması ve sualtı turizmine hizmet etmesi bekleniyor.


Yeryüzünün en büyük sodalı gölü olan Van Gölü bugüne dek hiç yapılmamış sıra dışı bir çalışmaya ev sahipliği yaptı. Van Gölü’nün derinliklerinde barındırdığı pek çok biyolojik, ekolojik ve kültürel zenginlik, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü bünyesinde faaliyet gösteren DAKA koordinasyonunda Belgesel Yapımcısı Tahsin Ceylan yönetiminde gün yüzüne çıkarılarak kayıt altına alındı. Elite World Van Hotel’de düzenlenen tanıtım programına Van Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Emin Bilmez, Edremit Belediye Başkanı İsmail Say, DAKA Genel Sekreteri Halil İbrahim Güray, kurum amirleri ve dalgıçlar katıldı.



“Van Gölü’nde tarihin izleri var”


Programda bir konuşma yapan Vali Bilmez, bölgenin tarihi dokusuyla, coğrafi zenginliğiyle ve kültürel varlıklarıyla keşfedilmeyi beklediğini belirtti. Van Gölü’nün bölgenin yıldızı konumunda olduğunu ifade eden Vali Bilmez, “Çocukluğumuzda sodalı suda canlı yaşanmaz denirdi. Ancak sodalı suda yaşayan inci kefalini Prof. Dr. Mustafa Sarı hocamız tüm dünyaya tanıttı. Tahsin Ceylan ise Van Gölü’nde en az inci kefali kadar bölgemizi tanıtacak ve merak uyandıracak başka bir canlının var olduğunu, peribacalarını andıracak mikrobiyalitlerin var olduğunu ispatladı. Van Gölü’nde tarihin izleri var. Van Gölü’nün içinde kaleler var. Akdamar şilebi de keşfedilip kitaplara yansıtılmış. Dünyanın en zengin turizmin kayak sektörü olarak biliniyor ama su altı dalış sektörü kayak sektöründen daha caziptir. Kayak sektöründe potansiyeli itibariyle cazibe merkezi olan bölgemiz, dalış anlamında da potansiyeli olduğunu gördük” dedi.



“Van Gölü’nde Sahil Güvenlik Komutanlığı kuruluyor”


Van Gölü’nde asayişin sağlanması amacıyla İçişleri Bakanlığı tarafından Sahil Güvenlik Komutanlığının kurulacağının müjdesini veren Bilmez, sözlerini şöyle sürdürdü:


“Van Gölü su üzerindeki asayiş ve düzeni jandarma ve polis botlarıyla sağlanıyordu. İçişleri Bakanlığı tarafından alınan bir kararla artık Van Gölü’nde Sahil Güvenlik Komutanlığı kuruluyor. Jandarma ve emniyet ise artık kıyı şeridinde sorumlu olacak. Van Gölü’nde Sahil Güvenlik Birimi kurulacak. İlk etapta Tatvan, Edremit ve Erciş bot komutanlığı ana karargahı çalışmalardan sonra belli olacak. Böylece artık güvenlik anlamında da Van denizinin tescil edildiği sahil güvenlik botlarının dolaştığı bir göl haline gelir.”


Bölgenin sahip olduğu tarihi ve kültürel değerlerin bölge ve ülke turizmine kazandırılması için gösterdikleri çabalara bugün farklı bir konseptte bir yenisini eklediklerini ifade eden DAKA Genel Sekreteri Halil İbrahim Güray ise “Bir doğa harikası olan Van Denizi’nin derinliklerindeki eşsiz güzellikleri ‘Van Gölü’nün Sırları’ sloganıyla bölge ve ülke turizmine kazandırdık. Dalış turizmi adına bir ilk olacak nitelikteki bu çalışmayla usta Sualtı Yönetmeni Tahsin Ceylan ve ekibinin hazırladığı başucu prestij dokümanı ve sualtı belgesel çekimlerinin meraklılarını doyumsuz bir keşfe çıkaracak” diye konuştu.


Tanıtım porgramı Sualtı Fotoğrafçısı ve Belgesel Yapımcısı Tahsin Ceylan sunumu ve filmin izlenmesiyle son buldu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Eğitim-Bir-Sen’den öğretmenlere yapılan saldırılara tepki Eğitim-Bir-Sen Manisa 1 Nolu Şube Başkanı Halil Kallat, İstanbul ve Ankara’da eğitimcilere karşı yapılan saldırıların artık sabırları taşırma noktasına getirdiğine dikkat çekerek, "Öğretmenlerimizin şiddete karşı yasal güvence altında olmaları ve şiddetin kökünün kurutulması için acilen caydırıcı önlemlerin alınması kaçınılmazdır." dedi. İstanbul Sarıyer ve Ankara Pursaklar’da öğretmen ve müdür yardımcısına yönelik gerçekleştirilen saldırılan kabul edilemez olduğunu kaydeden Eğitim-Bir-Sen Manisa 1 Nolu Şube Başkanı Halil Kallat, "Toplumun inşası ve ihyası için var gücüyle çalışan, iyiliğin ve doğruluğun mimarı öğretmenlerin okullarda öğrencilerin gözü önünde şiddete maruz kalması eğitim camiası başta olmak üzere toplum vicdanını ciddi bir şekilde yaralamıştır. Sarıyer Prof. Ali Kemal Yiğitoğlu Ortaokulu’nda görev yapan bir meslektaşımızın en basit tabiri ile kendini bilmez bir veli tarafından darp edilmesi ve Pursaklar/Borsa İstanbul MTAL’de müdür yardımcısı olarak görev yapan Sadettin Dinçer Öğretmenimizin öğrencisi tarafından yapılan bıçaklı saldırıda yaralanması artık sabırları taşırma seviyesine getirmiştir." diye konuştu. Açıklamasında öğretmenlerin şiddete karşı yasal güvence altında olmaları ve şiddetin kökünün kurutulması için acilen caydırıcı önlemlerin alınması gerektiğinin altını çizen Kallat şunları söyledi: "Hayatı boyunca pedagoji ve psikoloji hakkında tek cümle kuracak kadar bilgisi olmayanların öğretmenlere parmak sallayarak işini öğretmeye çalışmaları, hak arama adı altında her türlü edepsizliğin öğretmene reva görülmesi, özgürlük ve özgüven kisvesi altında öğrencilerin her türlü davranışına göz yumulması eğitimin mutfağında olan öğretmenlerin görev yaptıkları kuruma ve hatta mesleklerine karşı aidiyet duygularını zayıflatmaktadır. Öğretmenlerimizin şiddete karşı yasal güvence altında olmaları ve şiddetin kökünün kurutulması için acilen caydırıcı önlemlerin alınması kaçınılmazdır. Meslektaşlarımıza karşı yapılan bu saldırıları kınıyor, yalnız olmadıklarını belirterek kendilerine geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Öğretmenlere karşı yapılan bu zorbalıklar, yapanların yanına kar kalmayacaktır."
Denizli Başkan Boyacı; “1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlu olsun” Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Denizli Şube Başkanı Engin Boyacı, işçinin ve emekçinin bayramı 1 Mayıs’ı kutladı. Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği Denizli Şube Başkanı Engin Boyacı, işçinin ve emekçinin bayramı 1 Mayıs’ı kutlayan bir mesaj yayımladı. Başkan Boyacı, mesajında, “1 Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramı, işçi ve emekçiler tarafından dünya çapında kutlanan, birlik, dayanışma ve haksızlıklarla mücadele günü. Dünya üzerindeki pek çok ülkede, resmî tatil olarak kabul edilmektedir. İnsanlığın geleceği için gecesini gündüzüne katarak görevlerini fedakârca yerine getiren tüm işçi ve emekçi kardeşlerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü yürekten kutluyorum. İşçinin hakları, alın terinin önemini dinimizde çok önemli sayılmıştır. Hz. Peygamber, “İşçileriniz, kardeşlerinizdir. Yediklerinizden yedirin. Takatin üzerinde iş vermeyin. Zor bir iş ise, siz de yardım edin. İşçinin ücretini alın teri kurumadan veriniz. İşçisinin ücretini vermeyen, kıyamette beni hasım olarak bulacaktır” buyurmuştur. Emek olmadan hiçbir şey yetişmez. 1 Mayıs barış, demokrasi, güvenli bir gelecek için mücadelenin dışında dayanışmanın, iyiliğin, birliğin ve güzelliğin birleştiği bir gündür. Haksızlıkların, eşitsizliklerin, adaletsizliklerin ve ezilmenin olmadığı, emeğin sömürülmediği, aydınlık, eşit ve güzel bir dünyayı göreceğimiz günlerin geleceği umuduyla, tüm emekçi kardeşlerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyorum” dedi.