ÇEVRE - 02 Aralık 2025 Salı 09:16

Prof. Dr. Alaeddinoğlu: "İnci kefalinin nesli ciddi tehdit altında"

A
A
A
Prof. Dr. Alaeddinoğlu: "İnci kefalinin nesli ciddi tehdit altında"

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Alaeddinoğlu, iklim değişikliğiyle birlikte kar yağışının azalmasının akarsuların debisini düşürdüğünü belirterek, inci kefalinin ciddi tehdit altında olduğunu söyledi.


Dünyada yalnızca Van Gölü’nde yaşayan ve üreme döneminde tatlı sulara göç etmesiyle bilinen inci kefali, iklim değişikliğinin etkileri nedeniyle nesli ciddi tehdit altında bulunuyor. Ekolojik, ekonomik ve kültürel açıdan bölge halkı için büyük önem taşıyan tür, yaklaşık 20 bin kişinin geçim kaynağını oluşturuyor. Son yıllarda yağış rejiminin değişmesi; kış yağışlarının kar yerine sağanak şeklinde düşmesi, yeraltı ve kaynak sularının yeterince beslenmemesi ve akarsuların debisinin düşmesi, inci kefalinin üreme göçünü ve yumurtlama alanlarını olumsuz etkiliyor. Uzmanlar, bu sürecin hem türün geleceğini hem de balıkçılıkla geçinen binlerce aileyi risk altına attığını ifade ediyor.



"Kaynak suları yeterince beslenemiyor"


İHA muhabirine konuşan Van YYÜ Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Alaeddinoğlu, inci kefalinin bölge açısından son derece önemli bir balık türü olduğunu belirtti. Bu nedenle inci kefali ekonomisinin de bölge için büyük bir değer taşıdığını ifade eden Prof. Dr. Alaeddinoğlu, "Ancak yaşanan tüm bu iklimsel ve çevresel süreçler, balığın yaşam döngüsünü ciddi ölçüde olumsuz etkilemektedir. Havzayı besleyen akarsular geçmişte özellikle kış aylarında düşen kar yağışlarının toprağa sızmasıyla oluşan ve yüzeye kaynak suyu olarak çıkan sularla beslenirdi. Yani kar şeklinde düşen yağışlar, eridikten sonra toprağa sızar ve bu sızıntı kaynak sularını oluştururdu. Dolayısıyla havzanın birden fazla beslenme kaynağı bulunurdu. Ancak son yıllarda yağış rejimi değişti; kış aylarında düşen karın büyük bir kısmı artık yağmur ve sağanak şeklinde gerçekleşiyor. Sağanak yağış olduğunda toprak bu sudan yeterince faydalanamıyor ve su toprağa sızmadığı için hem yeraltı suyu hem de kaynak suları yeterince beslenemiyor. Bu da akarsuların yıl boyunca eskisi gibi su taşıyamayacağı anlamına geliyor. Kuraklık, artan buharlaşma ve yağışın sağanak şeklinde düşmesi bu süreci daha da hızlandırıyor" dedi.



"Akarsular geçmişteki gibi su taşıyamayacak duruma gelecek"


Kısa sürede düşen yoğun yağışlar, toprağa sızmak yerine yüzey akışıyla göle ulaştığını, bu nedenle akarsuların taşıdığı su miktarının azalacağını dile getiren Alaeddinoğlu, "Su miktarı azaldıkça inci kefalinin üreme dönemindeki göçü de olumsuz etkileniyor. Milyonlarca balık dar alanlara sıkışıyor; yumurtlama göçünü tamamlamak her geçen yıl daha da zor hale geliyor. Ayrıca Van Gölü’ne dökülen birçok akarsuda küçük çağlayanlar bulunuyor ve su miktarı azaldığında balıkların bu çağlayanları aşması daha da güçleşiyor. Bu da balığın üst çığırlara doğru yaptığı yolculuğu sekteye uğratıyor" diye konuşuyor.



"Türün devamlılığı tehlikeye girecek"


İnci kefali balığının göç yolculuğunu kolaylaştıracak adımların atılmaması durumunda inci kefali ciddi bir tehdit oluşturacağının altını çizen Alaeddinoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:


"Üremesi, çoğalması ve dolayısıyla türün devamlılığı tehlikeye girecek. Bu durum göldeki balıkçılık faaliyetlerini de doğrudan etkiler; insanlar balık tutamaz hale gelir. İnci kefaliyle geçimini sağlayan binlerce insan var. Ayrıca bu balık diğer et türlerine göre daha ucuz olduğu için milyonlarca insan için temel bir besin kaynağı olma özelliği taşıyor. İnci kefalinin azalması bu açıdan da büyük bir olumsuzluk oluşturacaktır. Bunun yanında inci kefali, bölgede bir kültür ve sağlık değeri taşır. Bu nedenle havzanın tüm bu unsurlar göz önünde bulundurularak yönetilmesi lazımdır."



Prof. Dr. Alaeddinoğlu: "İnci kefalinin nesli ciddi tehdit altında"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Ankara’da yıl boyu süren ‘Forex’ operasyonları 174 şüpheliye uzandı: 84 tutuklu Ankara’da 2025 yılı boyunca yürütülen ‘Almanak Operasyonu’ 174 şüpheliye kadar ulaştı. Operasyonlarda 84 kişi tutuklandı. Gölbaşı Başsavcılığı ve Ankara Asayiş Şube Müdürlüğü tarafından yıl boyu süren ‘Almanak Operasyonu’ kapsamında içlerinde İstanbul, İzmir, Mersin, Antalya, Diyarbakır, Adana ve Urfa’nın da bulunduğu Ankara merkezli 18 ilde operasyon yapıldı. Sözde ‘Forex’ hesapları açtırarak yasadışı işlem yapan toplam şüpheli sayısı 174 iken 98 şüpheli mahkemeye sevk edildi. 98 şüpheliden 84’ü ise çıkartıldıkları mahkemece tutuklandı. Kurdukları internet siteleri, oluşturdukları uygulamalar üzerinden sözde ‘Forex’ hesapları açtırarak yüksek kazançlı yatırım vaat ettiği iddia edilen şahıslar, üçüncü şahıslara para karşılığı şirket kurdurdu. Açılan her şirket başına şahıslara haksız kazançtan pay verildi. Şirketler adına açılan hesaplardaki paralar; farklı hesaplara, soğuk cüzdanlara, Kripto hesaplara ve coin hesaplara gönderildi. Bankalardan ve ATM’lerden para çekme görüntüleri dosyaya delil olarak girdi ve bu sayede hesapçılar da tespit edildi. ‘Servet Stratejileri’ adı altında kurulan grup üzerinden sözde yurt dışı piyasalarında alım satım yaptıklarını söyleyen şahıslar, kendini yatırım danışmanı olarak tanıtan şahısların ikna için her türlü yöntemi denediği öğrenildi. Gerektiğinde küçük geri ödemeler yapan şahıslar, kazanç adı altında yatırımcıları yatırıma daha çok teşvik etti. Çağrı merkezi de kuran şahıslar, kadın yatırım danışmanlarına ikna diyalogları ezberlettirdi. Şüphelenerek parasını geri isteyen mağdurlara ‘vergi stopaj’ adı altında parayı ödemeleri kaydıyla iade edebileceklerini söyleyen şüpheliler, mağdurları tekrar dolandırdı. Şahıslar, parası olmayanları ise kredi çektirmek suretiyle daha da zarara soktu. Mağdurları ikna etmek için kullandıkları cümleler ve reklam kampanyaları polis dinlemelerine yansıdı. Cümleler ve reklam kampanyaları arasında; ‘zirve üstüne zirve’, ‘size her gün 2 katı kazandıramayız ama size ücretsiz danışmanlık verebiliriz’, ‘bakiye büyük olursa kazanç da büyük olur’, ‘tek tıkla kazan hem de online’ ve ‘para mühendisleri ile dev yatırım maksimum kazanç’ ifadeleri yer aldı. Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı ile koordineli yürütülen Ankara Asayiş Şube Dolandırıcılık Büro’nun çalışmasında; 40 müştekiyi yatırım vaadiyle dolandıran, şirket hesaplarına para gönderilmesini sağlayarak 35 milyon lira haksız kazanç elde ettiği tespit edilen sahte ‘Forex’ çetesine dinleme yapıldı. Soruşturma kapsamında Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) Raporu alındı. Rapora göre, dolandırıcılık suçunda kullanıldığı anlaşılan 117 hesap tespit edildi. Hesaplarda yaklaşık 8 milyar lira hareket/hacim olduğu görüldü. Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı ile Ankara Asayiş Şube Dolandırıcılık Büro’nun ‘Forex’ vurgununa yönelik çalışmaları devam edecek.
Erzincan 24 Erzincanspor’dan Olağanüstü Genel Kurul kararı 24 Erzincanspor Yönetim Kurulu, kulübün içinde bulunduğu zorlu süreç nedeniyle seçimli olağanüstü genel kurul kararı aldığını duyurdu. Yapılan açıklamada, kulübün bugünlere gelmesi için büyük fedakârlıklar yapıldığı vurgulanırken, mevcut yükün artık birkaç kişinin omzunda taşınamayacak kadar ağırlaştığı ifade edildi. Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Bu şehirde bir sevda var. Zorlukta kaçmayan, yük ağırlaştığında omuz veren, rengine kara değse de pes etmeyen bir sevda. Erzincanspor’un yaşaması için imkânlarımızı zorladık; evimizden, işimizden, zamanımızdan eksilterek bu armaya sahip çıktık. Aylar boyunca kulübümüzün geleceği için çalmadığımız kapı kalmadı. Çünkü Erzincanspor, bu şehir için yalnızca bir futbol kulübü değil; birliktir, onurdur, umuttur." Kulübün sahipsiz kalmaması ve Erzincan’ın spor geleceğinin karanlığa sürüklenmemesi için olağanüstü kongre kararı alındığı belirtilen açıklamada, bunun bir "kaçış" ya da "vazgeçiş" olmadığı özellikle vurgulandı: "Bu karar, Erzincanspor’un önünü açma ve kulübü daha güçlü yarınlara teslim etme iradesidir. Bugüne kadar makam için değil, yalnızca Erzincanspor yaşasın diye mücadele ettik. Evimizin bereketinden eksiltip kulübün bereketine kattık. Bir otobüsün mazotunda, bir futbolcunun maaşında, sahipsiz bırakılan gecelerde ‘Bu şehir bu kadar mı yalnız?’ diye içimiz sızladı. Ama biliyoruz ki Erzincanspor düşerse sadece bir takım değil, bir şehrin umudu yara alır." Yönetim, tüm Erzincanlılara çağrıda bulundu: "Bu şehrin gerçek sahipleri, bu armaya gönül verenler, ‘Ben de taşın altına elimi koyarım’ diyen herkes bu emanete sahip çıkmalıdır. Erzincanspor; bir kişinin, bir grubun değil, 7’den 70’e tüm Erzincan’ın takımıdır." Açıklama, kulübün geleceğine ilişkin umut mesajıyla son buldu: "Bu bir veda değildir. Bu, Erzincanspor’a yeni bir sayfa açma cesaretidir. Yorgunuz, kırgınız ama hâlâ umutluyuz. Bir sevda gerçekten bir şehre aitse terk edilmez; yalnız bırakılsa bile vazgeçilmez. Erzincanspor’un geleceği, Erzincan’ın geleceğidir."