KÜLTÜR SANAT - 21 Mart 2024 Perşembe 09:58

Prof. Dr. Afyoncu: “Türkiye nüfus konusunda korkunç bir kabusa doğru gidiyor”

A
A
A
Prof. Dr. Afyoncu: “Türkiye nüfus konusunda korkunç bir kabusa doğru gidiyor”

Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Afyoncu, “Türkiye korkunç bir kabusa doğru gidiyor ve maalesef Cumhurbaşkanımız 3 çocuk diyor ama onun dışında sahip çıkılıp bu meselenin üzerine gidilmiyor” dedi.


Yalova’nın Çiftlikköy ilçesinde düzenlenen “Yakın Tarih Dersleri” adlı söyleşiye Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Afyoncu ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tufan Gündüz konuşmacı olarak katıldı. Osmanlı ve cumhuriyet tarihinin konuşulduğu söyleşide açıklamalara bulunan Prof. Dr. Afyoncu, Avrupa’nın İstanbul’un ilk büyük Hristiyan başkenti olması nedeniyle Fatih Sultan Mehmet’in fethini unutamadığını söyledi.


Afyoncu, Mora’yı Yunanlar işgal ettiğinde Türklerin mezarlardan kemiklerini çıkarıp yaktıklarını belirterek, “Hayat güvenceniz yok demek istiyorlar. Bugün aynısı Gazze’de yapılıyor. Hastane vurmak ne demek arkadaşlar. Güveneceğin bir yer yok artık. İnsan son nefesini vereceği yerde bile güvence içinde olmazsa o topraklardan göç etmek zorunda kalır. Günümüzde de İsrail Filistin’den o şekilde sürmek istiyor” diye konuştu.



1980’lere kadar imparatorluk coğrafyasıyla ilgilenilmedi


Milli mücadeleyle Türkiye kurulduğunu hatırlatan Prof. Dr. Afyoncu, şöyle konuştu:


“Büyük bir travma geçirdik ve içimize kapandık. Ne zamana kadar, 1980’lere kadar. Türkiye 1980’lere kadar imparatorluk coğrafyasının hiçbir tarafıyla fazla ilgilenmedi, Kıbrıs hariç. Çünkü elimdeki toprağı da kaybedeceğine inanıyordu. Fakat 1980’lerden sonra kendi çevresiyle ilgilenmeye başladı. Afrika’ya açıldı. Yeni yeni alanlarda kendi gücünü göstermeye başladı. Biz çok eski değil, 2004’te Balkanlara gittiğimizde orada eski Osmanlı dönemi camiler perişan haldeydi. Daha sonraki dönemlerde TİKA gitti, Üsküp’te, Arnavutluk’ta, Osmanlı’dan kalan yadigâr eserler tamir etti. Kısa sürede o coğrafyadaki insanlarla temas kuruldu. Aynı şekilde Afrika’ya da uzatıldı. Orada da Avrupa ile çatışmalar başladı.”



Türkiye nüfusu korkunç bir kabusa doğru gidiyor


Türkiye’nin önünde 2 tane büyük tehdit olduğuna vurgu yapan Afyoncu, “Bir, nüfus azalmaya başladı. Geçenlerde son nüfus sayımını duydunuz. Cumhuriyetin başında Atatürk’ün en büyük amacı nüfusu artırmak. 13 milyona çıkıyor göçmelerle birlikte. O dönemlerde teşvik ediliyor çocuk ve nüfus artıyor. Fakat 70’lerden itibaren yanlış doğum kontrol programları, 1980’lerde de dönemin okuduğum gazetelerde ‘bakacağın kadar çocuk yap’ gibi yazılar. Türkiye’nin 2 tane ana nüfusunu artıran bölge vardı, İç Anadolu ve Karadeniz. Buralardan nüfus düştü. Şu anda çocuk sayısı gençlerde 1, bir müddet sonra sıfıra doğru gidiyor. Evlenme de kalkıyor. Türkiye’nin önündeki en büyük engel bu. Türkiye korkunç bir kabusa doğru gidiyor ve maalesef Cumhurbaşkanımız 3 çocuk diyor ama onun dışında sahip çıkılıp bu meselenin üzerine gidilmiyor. 2 önemli bir şey, Türkiye dar siyasi çekişmelere mahkum oldu. 28 Şubattan beri. Son 26 yılda fikir üretilmiyor. Problemler ancak kavga sebebi oluyor.


Şimdi Japonya gibi bir sanayiye sahip oldunuz. Bu sizi ekonomik olarak zenginleştirir. Ancak fikir üretmediğiniz zaman medeniyet imkanınız olmaz. Türkiye’nin şuan bana göre önündeki 2 büyük problem budur” ifadesini kullandı.



“Türkiye, kontrol edilemeyen bir ülke haline geldi”


Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tufan Gündüz ise Türk milletinin kabına sığmadığını anlattı. Türkiye’nin önündeki en büyük tehdidin nüfusla ilgili olduğunu kaydeden Gündüz, şöyle konuştu:


“Artık önümüzdeki tehditler, bir savaş tehdidi, yok olma tehdidi değil. Nüfusumuzu bizim yenilememiz lazım. Genç nüfusa ihtiyaç var. Sanayimizi yenilememiz lazım, ülke büyüyor. Savunma, silah sanayiinde çok iyi bir noktaya geldik, bir alan bulduk, bu noktalara geliyoruz. Fikri tartışmalara çok ciddi manada ihtiyacımız var. Üniversitelerin, fikir adamlarının kimseye küsmemesi lazım. Onların ciddi ciddi çalışmalarını yapıp burada bilgi birikimini teknolojiye dönüştürmenin yoluna bakmamız lazım ama şu bir gerçek artık Türkiye, kontrol edilemeyen bir ülke haline geldi. Korkularını artık yıkan, dışa açılan bir ülke. Bir cami tamirini küçük görmemek lazım. Ben Balkanlarda 1 yıl kaldım. Orada bunun ne anlama geldiğini gördüm. Tiran’da yapılan Yavuz Sultan Selim Camisi, benzer cami küçük görmemek lazım. Artık bölgede varız diyoruz. Gazze’de, Kudüs’te açılan Türk bayraklarını, Libya’da Türk SİHA’sını küçük görmemek lazım. Kafkaslarda Türk artık bütünüyle var. Zengezur koridoru büyük hayalimiz. İnşallah ölmeden o koridorun açılışına katılacağız. Oradan marşlar söyleyerek geçeceğiz inşallah.”


Söyleşi vatandaşlardan gelen soruların yanıtlanmasıyla sona erdi.



Prof. Dr. Afyoncu: “Türkiye nüfus konusunda korkunç bir kabusa doğru gidiyor”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Büyükşehir sporcuları şampiyonadan 4 madalyayla döndü Muğla Büyükşehir Belediyesi Sporcuları İzmir’de gerçekleştirilen Hemsball Şampiyonası’nda 4 gümüş madalya ile dönerek bireysel ve takım oyunlarında büyük başarıya imza attı. İzmir’de gerçekleştirilen Hemsball Küçükler-Yıldızlar Türkiye Şampiyonası’na 9 ilden 30 kulüp ve 120 sporcu katıldı. Muğla Büyükşehir Belediyesi Spor kulübü sporcuları şampiyonadan takım ve bireysel oyunlarda 4 gümüş madalya kazandı. Muğla Büyükşehir Belediyesi sporcuları Hemsball Türkiye Şampiyonası’nda İdil Güldürüm ve Zülal Baykal Küçük Kızlar Takımı ile Türkiye ikinciliği, Zeynep Cesur, Ceylin Sude Kocasarı Yıldız Kızlar Takımı ile Türkiye ikinciliği, Barlas Özen, Mete Bozkurt, Kuzey Burungöz ile Yıldız Erkekler Takımı ile Türkiye ikinciliği, Barlas Özen ile Yıldız Erkekler Bireysel kategorisinde Türkiye ikinciliği kazandı. Turnuvaya 9 sporcu ile katılan Muğla Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü sporcuları elde ettikleri 4 Türkiye ikinciliği ile büyük bir başarıya imza atarak Muğla’yı gururlandırdı. "Sporcularımız Muğlamızı ve ülkemizi gururlandırmaya devam ediyor" Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras sporun tüm branşlarında başarılı olmak için spora, sporcuya desteklerinin devam edeceğini söyledi ve Muğla’ya büyük bir gurur yaşatan Büyükşehir Hemsball sporcularını kutladı. Başkan Aras; "Uluslararası ve ulusal turnuvalarda ülkemizi, Muğlamızı başarıyla temsil eden sporcularımızla gurur duyuyoruz. Spor, bireyin hayatının düzenli, planlı olmasında ve sağlığında çok önemli bir etken. Büyükşehir Belediyesi olarak spor kulübümüzle her branşta başarılı sporcular yetişmesine öncülük etmeye devam edeceğiz. Okçuluktan atletizme, satrançtan taekwondoya her platformda Büyükşehir sporcuları mücadele etmeye, elde ettikleri başarılarla Türk Milli takımına seçilerek ay yıldızlı formamızı terletmeye devam edecek. Hemsball Türkiye Şampiyonası’nda elde ettikleri başarılarla Muğlamızı gururlandıran sporcularımızı ve antrenörümüzü kutluyorum" dedi.
Ankara ‘Dijital Dünyada Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne yönelik 81 ilde farkındalık çalışmaları yürütülüyor Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, ‘Dijital Dünyada Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne yönelik farkındalık çalışmaları kapsamında 81 ilde stant açarak, Sözleşme’yi vatandaşların imzasına sundu. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, çocukların yaşama, gelişme, korunma ve katılım haklarının güvence altına alınmasını hedefleyen Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin ilke ve hükümlerinin toplumun tüm kesimlerince bilinmesi ve çocuk katılımının güçlendirilmesi amacıyla çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda, hazırlanan ‘Dijital Dünyada Çocuk Hakları Sözleşmesi’, ilk olarak Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş tarafından imzalanarak kamuoyuna sunuldu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzası ve tüm dünyaya yaptığı destek çağrısıyla dijital ortamda çocuk haklarının korunmasına yönelik farkındalık zemini oluşturuldu. 81 ilde çalışmalar başlatıldı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çağrısının ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nca ‘Dijital Dünyada Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin bilinirliğini artırmak, konuya ilişkin farkındalık oluşturmak için çalışmalar başlatıldı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın dijital çağda çocukların güvenliğinin en az sokakta oynarken güvende olmaları kadar hayati bir mesele olduğu vurgusunun ardından ise konu ile ilgili 81 ilde Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri aracılığıyla yapılan çalışmalara hız verildi. Bu kapsamda, çocukları dijital mecraların olumsuz etkilerinden korumak ve muhtemel risklere karşı iş birliğini güçlendirmek amacıyla, il müdürlükleri aracılığıyla şehir merkezlerinde stantlar kurularak ‘Dijital Dünyada Çocuk Hakları Sözleşmesi’ vatandaşların imzasına sunuldu. Dijital dünyanın bir tehdit değil, doğru kurallar, güçlü denetimler ve bilinçli ailelerle güvenli bir fırsat olduğunun vurgulandığı stantlarda, çocukların dijital dünyada kaybolmadan, haklarını bilen ve kendini güvende hisseden bireyler olarak güçlenmesi gerektiği mesajı veriliyor. Farkındalığı güçlendirmeye yönelik iş birliği çalışmaları Çocuk Hakları İl Çocuk Komiteleri öncülüğünde yürütülen çalışmalar kapsamında, çocuk haklarına ilişkin toplumsal duyarlılığın güçlendirilmesi, dijital dünyada çocukların korunmasına yönelik bilincin artırılması ve ‘Dijital Dünyada Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin toplumun tüm kesimlerince öğrenilerek benimsenmesi hedefleniyor. Bu doğrultuda sivil toplum kuruluşları, yerel yönetimler, eğitim kurumları ve ilgili paydaşlarla iş birliği içinde afiş ve broşür çalışmaları, sosyal medya paylaşımları, panel ve seminerler düzenleniyor. Ayrıca meydanlar, ulaşım ve alışveriş merkezleri, festival alanları ile benzeri kamusal alanlarda açılan stantlar aracılığıyla bilgilendirme yapılarak ebeveynler başta olmak üzere tüm vatandaşların imza kampanyasına katılımı teşvik ediliyor.
Antalya Antalya’da tartıştığı oğlu tarafından silahla vurulan babadan acı haber Antalya’nın Manavgat ilçesinde tartıştığı babası ve yengesini tabancayla vurarak ağır yaralayan ve kendini eve kilitleyen zanlı, olaydan yaklaşık 3 saat sonra silahıyla teslim oldu. Şüpheli Hasan Ali Yıldız tutuklanırken olayda ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan baba Ali Yıldız tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Olay, Manavgat ilçesi Ulukapı Mahallesi Aşağı Bayır Sokak’ta yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Hasan Ali Yıldız (46) ile bitişik binada ikamet etmekte olan babası Ali Yıldız arasında ailevi sebeplerden dolayı tartışma yaşandı. Tartışma sırasında Hasan Ali Yıldız, babası olan Ali Yıldız’ı (75) ve yengesi Gürcistan uyruklu Nora D.’yi (62) tabancayla vurarak yaraladı. Silah sesini duyarak eve gelen komşularını elinde silahla karşılayan ve eve almayan Hasan Ali Yıldız, bir süre sonra olay yerine gelen 112 sağlık ekiplerini de eve almadı. Olay yerine Manavgat İlçe Jandarma Komutanlığı Merkez Jandarma Karakolu ve JASAT ekiplerinin gelmesinin ardından Hasan Ali Yıldız tartışmanın yaşandığı babasının evinden kendi evine geçerken, jandarma ve sağlık ekipleri evde yaralı vaziyetteki Ali Yıldız ve Gürcistan uyruklu Nora D.’yi evden çıkararak ambulansla hastaneye götürdü. 3 saat sonra teslim oldu Olayda kullandığı silahla kendi evine geçen ve kapıyı kilitleyen Hasan Ali Yıldız olay yerine gelen jandarma ekiplerinin teslim olması için yaptığı çağrıya uzun süre olumsuz cevap verdi. Olay yerine yakın arkadaşlarının ve sevdiği yakınlarının gelmesinin ardından zanlı, yaklaşık 3 saat sonra jandarmaya teslim oldu. Hasan Ali Yıldız’ın jandarmadaki işlemlerinin tamamlanmasının ardından sevk edildiği nöbetçi mahkeme tarafından tutuklanarak Ilıca Cezaevi’ne gönderildi. Olayda ağır yaralanan baba Ali Yıldız tüm müdahalelere rağmen bugün öğle saatlerinde hastanede hayatını kaybetti. Hasan Ali Yıldız’ın ise jandarmada ve mahkemede ifade vermediği, sürekli ağladığı bildirildi.