EKONOMİ - 10 Mart 2024 Pazar 15:57

Yalova’daki tersane işçilerinin yüzde 60’ı il dışından geliyor

A
A
A
Yalova’daki tersane işçilerinin yüzde 60’ı il dışından geliyor

Gemi İnşa Müteahhitleri Birlikteliği Eğitim ve Dayanışma Derneği (GİMBİRDER) Başkanı Rüstem İnce, Yalova’da tersanelerde çalışanların yüzde 60’ının dışarıdan geldiğini belirterek, “Siyaset, devlet, bürokrasi bütün hepsi birleşip Yalova’nın bir an önce konut ihtiyacının giderilmesi lazım” dedi.


GİMBİRDER tarafından Altınova ilçesine bağlı Tavşanlı beldesinde bulunan bir otelde basın toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan GİMBİRDER Başkanı Rüstem İnce, derneğin 2021 yılında kurulduğunu söyledi. İnce, merkezlerinin Tavşanlı olduğunu ve İstanbul, Yalova, Kocaeli, Çanakkale, Zonguldak, Antalya, İzmir gibi birçok ilden 200 üyelerinin bulunduğunu ifade etti.



“Maliyetlerin yükselmesinden dolayı şu anda tersanede işler azaldı”


Sektörde yaşanan eleman sıkıntısına da değinen İnce, “Bu ülkenin doktor kadar bir marangoz ustasına, kaynakçıya, montajcıya da ihtiyacı var. Ülkemizin en büyük sorunlarından birisi nitelikli eleman. Her sektörde olduğu gibi bizim sektörümüzde de maalesef elaman bugüne kadar bulamıyorduk. Bugün bu niteliksiz elemandan dolayı, maliyetlerin yükselmesinden dolayı şu anda tersanede işler azaldı. Bu bu şekilde devam edeceği anlamına gelmez. Halihazırda biz işler azalmışken istiyoruz ki bu düzeni yeniden kuralım. Bir sonraki işlerin artmasında düzensizliğin ortadan kalkmasını istiyoruz” dedi.



Tersane işçilerinin yüzde 60’ı il dışından geliyor


Yalova’nın 50-60 bin civarında konut ihtiyacı olduğuna da değinen İnce, şunları kaydetti:


“Yalova çalışma oranına baktığımızda biz yüzde 60’ını şehir dışından getiriyoruz. Tuzla’dan, Gölcük’ten, İzmit’ten, Orhangazi’den taşımalı sistemle. Taşımalı sistem de maalesef maliyetli oluyor. Şehirlerde biliyorsunuz bekar evleri olayı başladı. Aileler huzursuz, şehir huzursuz. Şu an tam vakti diyoruz pansiyonları, konutları yaptırmak için. Şu anda SSK Altınova verilerine göre çalışan sayısı 38 binden 32 binlere düşmüş durumda. Bu böyle devam ederse bir şeylere ön ayak olup, düzeltmezsek bu 25 binlere kadar iner. Bu sadece 10 bin kişinin, çarpı 4 yaptığımızda 40 bin kişinin Yalova bölgesinde ekmeğinden olması demek. Halbuki Yalova’nın hedefi, çalıştırabileceği kişi sayısı 60-70 bin. Şimdi OSB’ler de kuruldu. OSB’ler de yarın eleman almaya başladığında biz Yalova’da çalıştıracak bir tane dahi eleman bulamayacağız şimdiden tedbirimizi almazsak. Yaklaşık 40-45 bin kişi de OSB’lerde çalışacak. Eğer ki OSB’ler de açıldığı anda eleman da bulamadığımızda hepimiz kapısına kilit vurma yoluna gidecek. Bizim tek yapabileceğimiz bir iş değil bu. Siyaset, devlet, bürokrasi bütün hepsi birleşip Yalova’nın bir an önce konut ihtiyacının giderilmesi lazım.”



1 günlük iş 5 günde yapılıyor


Nitelikli elaman konusunda yaşanan sıkıntıya vurgu yapan İnce, son dönemde tersanelerdeki işçi grevleriyle ilgili, “Arz talep meselesi var. İşçi sayımızda nitelikli elemanımız az olduğu için işçilerimiz de bizden yüksek meblağlar talep etmeye başladı. Dünyada da biliyorsunuz büyük bir kriz var. Sonuçta bir rekabet ortamı var. Bu rekabet ortamıyla bizim tedbirsizliğimiz de içine girdiğinde şu anda 1 günde yapılacak işi niteliksiz eleman yüzünden 5 günde yapmaya başladık. Bu da rekabet ortamını bozduğu için fazla maaşlar da veremedik. Son olarak da onlar greve gittiler. Herkes grev hakkını kullanabilir ama grevin yanındaki kişilere bakmak lazım ülkeye ne kadar faydası var. Siz kiminle grev yapıyorsunuz. Oraya gelen Limiter İş, Norveç basınına demeç veriyor. ‘Burada bir sürü iş kazaları oluyor ve hep üstünü kapatıyorlar. İşçileri köle niyetine çalıştırıyorlar.’ Bizim en çok sipariş verenlerimizden birisi Norveç” ifadesini kullandı.


İnce, 2 yıllık üniversite, gemi inşa lisesi ve hayat boyu eğitim adı altında projelerle nitelikli elemen yetiştirmek istediklerini dile getirdi.


Derneğin yönetim kurulu üyesi Fikret Kır ise, tersanelere Hindistan’dan kaynakçıların gelmesiyle ilgili, “Aynı işi yüzde 70 verimle asgari ücrete yapıyorsa, benim adamım yüzde 40 verimle. Hesabını yaptık 4 saat ortalama iş çıktı. Tersaneye 8 saat çalışıyorum diye giren eleman 4 saat çalışıyor. Böyle bir verimlilikle adamın 3 katı maaş alıyorsa, ona da birinin ya kardeşim durun demesi lazım. Pencerenin öbür tarafından da bakmak gerekiyor” dedi.


Kır, sektörde 100 bin kişi çalışıyorsa bunun 80 bininin taşeron şirketlerde görev yaptığını söyledi.



Yalova’daki tersane işçilerinin yüzde 60’ı il dışından geliyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Kocaeli İtfaiyesi, AFAD’ın en üst düzey arama kurtarma akreditasyonunu aldı Kocaeli Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi, kapsamlı hazırlık ve tatbikatların ardından AFAD’ın ağır seviye arama kurtarma akreditasyonunu kazanarak afetlere karşı tam donanımlı hale geldi. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı, uzun süreli hazırlıklar ve kapsamlı saha çalışmaları sonucunda AFAD’ın uluslararası standartlardaki en zor seviyesi olan "Kentsel Arama Kurtarma Ağır Seviye Ekip" Akreditasyon sınavını başarıyla tamamladı. Bu kapsamda büyükşehir itfaiyesi, zorlu süreci tamamlayarak iki ayrı enkaz alanında 10 gün boyunca kesintisiz görev yapabilme kapasitesine sahip ağır seviye akredite ekipler arasına girdi. AFAD standartlarında en üst yeterlilik seviyesi AFAD’ın uluslararası akreditasyon kuralları doğrultusunda oluşturduğu sistem kapsamında, Türkiye genelindeki arama kurtarma ekipleri ortak bir operasyon dili ve koordinasyon anlayışıyla sınava tabi tutuluyor. Ekipler; hafif, orta ve ağır olmak üzere üç seviyede sınıflandırılırken, ağır seviye akreditasyon arama kurtarma alanında ulaşılabilecek en üst yeterlilik olarak kabul ediliyor. Bu kapsamda büyükşehir itfaiyesi, bu zorlu akreditasyon testine katılarak, yetkinliğini ve başarısını bir üst seviyeye taşıdı. Tüm birimler sürece tam destek verdi Akreditasyon sürecinde büyükşehir belediyesinin ilgili tüm birimleri koordinasyon içerisinde görev aldı. Buna göre Afet İşleri ve Risk Yönetimi Dairesi Başkanlığı, Sağlık ve Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı, Yol Yapım Bakım ve Onarım Dairesi Başkanlığı, Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı, Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanlığı, Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı ve Antikkapı Hızır 41 ekipleri süreç boyunca tüm imkanları ile destek verdi. Ana kamp alanı kuruldu Akreditasyon kapsamında oluşturulan ana kamp alanında ekiplerin tüm ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde kapsamlı bir kamp altyapısı kuruldu. Ana kamp alanında; yönetim ve haberleşme çadırları, sanitasyon ve arındırma alanları, banyo ve tuvaletler, 120 kişilik barınma alanı, yemekhane ve dinlenme alanları, arama kurtarma köpeği alanı ve köpek tedavi ünitesi, sağlık alanı ve bulaşıcı hastalık izolasyon bölgesi ve çay ocağı yer aldı. Gerçeği aratmayan zorlu saha uygulamaları Sahada gerçekleştirilen uygulamalarda ekiplerin teknik kapasitesi ve koordinasyon kabiliyeti test edildi. Gerçeği aratmayan zorlu saha çalışmaları kapsamında; 5 tonluk enkaz kütleleri domuz damı yöntemiyle kaldırılarak vinçle taşındı. Beton, çelik ve ahşap elemanları kesim yapılarak kontrollü şekilde ayrıldı. Oksijen-asetilen ile sıcak kesim uygulamaları yapıldı. İple erişim teknikleri kullanılarak yatay ve dikey kazazede tahliyeleri gerçekleştirildi. Temiz ve kirli çalışma yöntemleriyle beton kütlelerde enkaza giriş boşlukları 60x60 ölçülerinde açıldı. Güvenli çalışma için ahşap tahkimat ve destekleme yöntemleri uygulandı. Yaslama, kapı, pencere ve eğik tavan tahkimatları ile t-spot tahkimat uygulamaları başarıyla tamamlandı. Tüm bu zorlu aşamaları başarıyla tamamlayan ekipler AFAD’ın en üst yeterlilik seviyesine ulaştı. Büyükşehir afetlere karşı güçlü ve hazır Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin tüm birimlerinin birbirleriyle koordine şekilde yürüttüğü bu süreç, Kocaeli’nin ağır seviye arama kurtarma kapasitesini güçlendirirken, afetlere karşı kurumsal hazırlık ve müdahale seviyesini en üst noktaya taşıdı. Türkiye’de afetlere karşı güçlü ve her daim hazır bir kent olarak bilinen Kocaeli, büyükşehir ekipleri sayesinde bu niteliğini bir kez daha ortaya koydu.
İstanbul İleri yaş grubuna uygulamalı spor aktivitesi Yakın Doğu Üniversitesi ile Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği iş birliğiyle düzenlenen etkinlikte, egzersizin sağlıklı yaş alma sürecindeki kritik rolü bilimsel veriler ve uygulamalı çalışmalarla ele alındı. Sağlıklı yaş alma sürecine bütüncül bir bakış sunmak amacıyla düzenlenen "Sağlıklı Yaş Alma Yolculuğunda Egzersiz" etkinliği, Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi ile Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği iş birliğinde, Lefkoşa Türk Belediyesi ev sahipliğinde Merkez Lefkoşa’da gerçekleştirildi. Akademisyenler ve uzmanların katılımıyla düzenlenen etkinlikte, egzersizin yaşlanma sürecindeki önemi teorik bilgiler ve uygulamalı çalışmalar eşliğinde ele alındı. Egzersiz yaşlanma sürecini yavaşlatıyor Etkinlik, Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Adile Öniz Özgören ile Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği Başkanı Prof. Dr. Hatice Jenkins’in açılış konuşmalarıyla başladı. Konuşmalarda, artan yaşlı nüfusla birlikte sağlıklı yaş alma kavramının giderek daha fazla önem kazandığı vurgulandı. Prof. Dr. Adile Öniz Özgören, sağlıklı yaş almanın yalnızca fiziksel değil, zihinsel ve sosyal boyutları da kapsadığını belirterek "Sağlıklı yaş almak; bedeni, zihni ve ruhu birlikte koruyabilmekten geçer. Doğru yaklaşımlar benimsendiğinde ileri yaşlar daha üretken ve anlamlı bir yaşam dönemine dönüşebilir" dedi. Beslenmenin sağlıklı yaş alma sürecindeki rolüne de değinen Prof. Dr. Özgören, dengeli ve bilinçli beslenmenin kronik hastalık riskini azaltmada belirleyici olduğunu vurguladı. Akdeniz diyetinin yaşlılık döneminde en uygun beslenme modellerinden biri olduğunu ifade eden Özgören, düzenli ve basit egzersizlerin kas-iskelet sistemi sağlığını koruduğunu ve yaşam kalitesini artırdığını söyledi. Kas gücü bağımsız yaşamın anahtarı İnsan ömrünün uzadığını ancak bu uzamanın büyük ölçüde yaşlılık döneminde gerçekleştiğini belirten Prof. Dr. Hatice Jenkins, bu sürecin sağlıklı geçirilmesinin bilinçli tercihlere bağlı olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Hatice Jenkins, "Ne kadar yaşadığımızdan çok, uzayan bu yılları nasıl yaşadığımız önemlidir. Yaş aldıkça kaslarımızı nasıl çalıştıracağımızı bilmek hayati önem taşıyor. Kas gücünün korunması, bireyin bağımsızlığını ve yaşam kalitesini doğrudan etkiler" diye konuştu. Son 30 yılda insan ömrünün ortalama 10 yıl uzadığına dikkat çeken Jenkins, gerçekleştirilen etkinliğin temel amacının, bireylerin yaşlanma sürecini daha sağlıklı ve aktif geçirebilmeleri konusunda farkındalık oluşturmak olduğunu belirtti. Teorik bilgiler uygulamayla desteklendi Etkinlik kapsamında, Kıbrıs Türk Fizyoterapistler Derneği Genel Sekreteri ve Yakın Doğu Üniversitesi öğretim üyesi Uzm. Fzt. Yelda Kıngır, "Kas-iskelet sistemi yaşa bağlı emekli olur mu?" başlıklı sunumunda, yaşlanmayla birlikte kas ve iskelet sisteminde meydana gelen fizyolojik değişimleri bilimsel veriler ışığında değerlendirdi. Kıngır, düzenli ve doğru egzersizin hareketsizliğin olumsuz etkilerini azalttığını ve fonksiyonel bağımsızlığın korunmasında kritik rol oynadığını vurguladı. Etkinliğin uygulamalı bölümünde ise Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Öğretim Üyesi Fzt. Nima Jabri, "Aktif Yaş Almada Egzersiz" başlığı altında katılımcılarla birlikte grup egzersizleri gerçekleştirdi. Jabri, ileri yaş bireyler için güvenli ve etkili egzersizlerin nasıl planlanması gerektiğini uygulamalı olarak gösterdi.