- 25 Eylül 2017 Pazartesi 17:36

O madenciler yine duygulandırdı, “Keşke yürüseydik de o yazılar yazılmasaydı”

A
A
A
O madenciler yine duygulandırdı, “Keşke yürüseydik de o yazılar yazılmasaydı”

Zonguldak’ta bindikleri özel halk otobüsünde “kirlenmesin” diye boş koltuklara rağmen ayakta seyahat eden maden işçileri, sosyal medyada yapılan yorumlara, “Tiyatro oynuyorsunuz, inandırıcı değil gibi sözler yazmışlar.

Zonguldak’ta bindikleri özel halk otobüsünde “kirlenmesin” diye boş koltuklara rağmen ayakta seyahat eden maden işçileri, sosyal medyada yapılan yorumlara, “Tiyatro oynuyorsunuz, inandırıcı değil gibi sözler yazmışlar. Keşke yürüseydik de o yazılar yazılmasaydı” diye tepki gösterdiler.


Kilimli ilçesine bağlı Gelik beldesinde 5 kilometre uzaklıktaki iş yerlerine gidebilmek için bindikleri halk otobüsünde boş koltuklara rağmen “kirlenmesin” diye ayakta seyahat eden madenciler, sosyal medyada çıkan yorumlara tepki gösterdi. Yaşananların kamuoyunda geniş yer bulmasından sonra herkesin kendilerini aradığını ifade eden işçiler, madenci kıyafetlerini giyerek yeniden madene girdiler. İşçilerden Turgay İnam, ilgiden memnun olduklarını ifade etti. İnam, özel halk otobüsünün boş koltuklarına kıyafetleri kirli olması düşüncesiyle oturmadıklarını anlatarak şöyle dedi:


“Kilimli İşletme Müdürlüğünde çalışıyoruz. O gün ocağa indik. İşimizi yaptık. İlerleyen saatlerde asansörün bozuk olduğunu bize buradan 4-5 kilometre uzaklıktaki Gelik İşletmesi’ne yönlendirdiler. Yer altında yürüyerek Gelik’e gittik. Orada kafesten çıktık. Yaya gelmeyi düşünüyorduk. Fakat minibüsü gördük. Şoför arkadaş da sağ olsun durdu ve bizi aldı. Koltuklara oturmamızı söyledi. Üzerimiz kirli diye biz oturmadık. İnsanlara rahatsızlık vermeyelim dedik. Şoför arkadaş ısrar etti. Fakat biz oturmadık. Biraz sohbet ettik. O da bize bir güzellik yapıp çalıştığımız yere kadar getirdi. Güzergahı olmadığı halde bizi getirdi. Gündem epey bir değişti. Biz biraz sıkıldık ama memnunuz bu ilgiden.”



“Tiyatrocu olsak madenci olmazdık. Kırıldık”


10 yıldır madencilik sektöründe olduğunu anlatan maden işçisi Turgay İnam, bir anda gündeme gelmelerinin ardından sosyal medyadaki bazı paylaşımlara tepki gösterdi. Bazı yorumlarda “Tiyatro oynuyorsunuz” şeklindeki sözler okuduğunu anlatan İnam, şöyle devam etti:


“Biz büyüklerimizden, babamızdan böyle gördük. Böyle örf ve adetle yetiştik. Kim olsa aynısını yapardı. Bu gün bazı sosyal medyada yorumları okudum. ’Tiyatro oynuyorsunuz, inandırıcı değil’ gibi sözler okudum. Kırıldım. Keşke yürüseydik de o yazılar yazılmasaydı. İster istemez kırılıyoruz. Biz tiyatrocu değiliz. Tiyatrocu olsak madenci olmazdık. Bunları da bu şekilde mesaj vermek istiyorum. Arkadaşlar yazarken dikkat etsinler.”



O maden bu kez ağlatmadı, gururlandırdı


Halk otobüsünde ayakta seyahat eden maden işçilerinden 31 yaşındaki Gökhan Onur, madenciye değer verilmesinin mutluluk verici bir duygu olduğuna dikkat çekti. Madencinin iş kazalarıyla anıldığının altını çizen Onur, “Ben Kilimli İşletmesinde çalışıyorum. O gün arıza vardı. Bizi Gelik’e yönlendirdi. Yolda giderken de otobüs geldi. Şoförden Allah razı olsun. Bizi iş yerine kadar bıraktı. O gün zaten belki de oraya gitmeyecekti şoför ama oradaki arkadaş Allah razı olsun. Bizi bıraktı. Güzel bir şeydi. Madenciye böyle değer vermeleri güzel bir şey. İş kazalarıyla anılıyoruz genelde. Böyle anılmamız güzel bir şeydi. Bu işin bu kadar olacağını tahmin etmiyorduk. İşin boyutunun böyle olacağını zaten tahmin etmiyorduk” diye konuştu.



7 yıl önce 30 işçi şehit düşmüştü


17 Mayıs 2010 tarihinde Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Karadon Müessesesi’ne bağlı maden ocağında, eksi 540 kodunda hazırlık ve ana kat işlerini yapan taşeron şirketin çalıştığı alanda meydana gelen grizu patlamasında hayatlarını kaybeden 30 madenci de aynı ocakta yaşamını yitirmişti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa BUÜ Veteriner Fakültesi’nde 46. yıl coşkusu Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Veteriner Fakültesi, kuruluşunun 46. yılını akademik ve idari personel ile öğrencilerin katıldığı büyük bir organizasyonla kutladı. Çok sayıda yarışmanın yapıldığı ve ödüllerin dağıtıldığı etkinlik, özellikle öğrenciler için unutulmaz anlara dönüştü. Görükle Kampüsü içerisinde başlatılan kutlama törenlerinde ilk olarak “Geleneksel Süt Koşusu” düzenlendi. Veteriner Fakültesi çiftliğinden start alan ve Hayvan Hastanesi önünde son bulan koşunun ardından Programın sonunda emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Selahattin Ceylan’ın yazdığı ve okuduğu Veteriner Fakültesi Marşı izleyenleri duygulandırdı. Gün boyu devam eden etkenliklerde daha önce elemeleri yapılan satranç turnuvası, futbol turnuvası, oryantiring ve bilgi yarışmasının finalleri gerçekleştirilerek dereceye girenlere madalyaları takdim edildi. Öğrenciler, öğle yemeğinin ardından düzenledikleri halat çekme, okçuluk ve Veteriner Fakültesine özgü ‘’yoğurt yeme yarışması’’ gibi çeşitli oyunlarla eğlenceli vakit geçirdi. Organizasyon, akşamüzeri gerçekleştirilen açık hava sinemasında film gösterimiyle son buldu. Etkinlikler hakkında açıklamada bulunan Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bayram Şenlik, 1978-1979 Eğitim-Öğretim yılında 46 öğrenci ile eğitim-öğretime başlayan Fakültenin bugün Türkiye genelinde en ileri seviyede mesleki eğitim veren yükseköğretim kurumuna dönüştüğünü vurguladı. Düzenledikleri kutlama töreniyle birlikte öğrencilere BUÜ Veteriner Fakültesi mensubu olmalarının ayrıcalığını hissettirdiklerini aktaran Dekan Şenlik, “Gün boyunca düzenlediğimiz organizasyonlara yoğun bir katılım oldu. Akademisyenlerimiz, idari personelimiz ve emekli hocalarımız ile çok sayıda öğrencimizi ağırladık. Hepsi de mutlu oldu ve gururlandı. Bu vesileyle kuruluşundan günümüze kadar fakültemizde görev yapmış olan tüm Dekanlarımıza, Öğretim Üyelerimize, Araştırma Görevlilerimize, Doktora Öğrencilerimize ve İdari Personelimize hizmetlerinden dolayı teşekkürlerimi sunuyorum. İnşallah bundan sonra hep birlikte daha çok çalışarak fakültemizi daha ileriye taşıyacağız” dedi.
Kocaeli Evsizlerin sokakta kalmasına müsaade edilmiyor Gebze ilçesinde gidecek yeri bulunmayan evsiz vatandaş, barınma ve konaklama merkezine yerleştirilerek sıcak yuvaya kavuştu. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin en önemli sosyal sorumluluk projelerinden biri olan Barınma ve Konaklama Merkezi, sokakta kalan evsizlere sahip çıkıyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ın, “Kocaeli’de kimse aç ve açıkta kalmayacak” talimatını büyük bir hassasiyetle yerine getiren Zabıta Dairesi Başkanlığı ekipleri, devriye sırasında rastlanılan veya gelen ihbarlar üzerine yerleri tespit edilen evsiz vatandaşları Barınma ve Konaklama Merkezi’ne götürüyor. Sıcak bir yuvaya hasret kalan vatandaşların ihtiyacını Barınma ve Konaklama Merkezleri ile sağlayan büyükşehir belediyesi, bu bağlamda Gebze’de evsiz bir vatandaşa sahip çıktı. Gebze Bölgesi Zabıta Amirliği ekipleri, gidecek yeri bulunmadığını tespit ettiği vatandaşı ekip aracıyla Gebze Mevlana Mahallesi’nde bulunan Barınma ve Konaklama Merkezi’ne götürdü. Sıcak yuvaya kavuşturulan evsiz vatandaş, kendisine sahip çıkan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür etti. İzmit ve Gebze’de faaliyet gösteren Barınma ve Konaklama Merkezleri yılın 12 ayında kapılarını evsiz vatandaşlara açıyor. Yatak, masa, dolap, battaniye gibi temel ihtiyaç malzemelerinin bulunduğu odalarda, banyo için 24 saat sıcak su imkânı sağlanıyor. Evsiz vatandaşlara 3 öğün sıcak yemeğin yanında temizlik ve sağlık hizmetleriyle ihtiyaç halinde psikolojik destek de sağlanıyor.