GÜNDEM - 23 Nisan 2025 Çarşamba 13:48

Minik BEUN’lular 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı coşkuyla kutladı

A
A
A
Minik BEUN’lular 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı coşkuyla kutladı

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Hacı Mevlüt ve Hacı Sabahat Hamzaoğlu Anaokulunda 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı coşkuyla kutlandı.


23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla İbni Sina Kampüsündeki Anaokulunda gerçekleştirilen etkinliğe; Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bekir Hakan Bakkal, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hande Aydemir, Fen Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kadir Demir, Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Baran Can Sağlam, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sibel Koçak, Ahmet Erdoğan Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Meryem Akpolat Ferah, Gökçebey Mithat Mehmet Çanakcı Meslek Yüksekokulu Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Erdal Kara, Anaokulu Yönetimi, öğrenci velileri ve Minik BEUN’lular katıldı.


Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan etkinlikte Anaokulu Müdürü Öğretim Görevlisi Yasemin Cengiz Demir bir konuşma gerçekleştirdi Anaokulu Müdürü Öğr. Gör. Yasemin Cengiz Demir konuşmasında, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün tüm dünya çocuklarına armağan ettiği 23 Nisan’ın yalnızca bir bayram değil, aynı zamanda barış, umut ve geleceğe dair güçlü bir mesaj olduğunu vurgulayarak; çocukları millî ve manevi değerlerle donanmış, sorumluluk sahibi bireyler olarak yetiştirmeye büyük bir hassasiyet gösterdiklerini belirtti. Öğr. Gör. Demir konuşmasının sonunda anaokulu birimine verdiği desteklerden dolayı BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer’e teşekkür ederek sözlerini tamamladı.


Demir’in konuşmasının ardından günün anlam ve önemine dair konuşma yapmak üzere kürsüye gelen Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara armağan ettiği 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın dünyada benzeri olmayan bir sevgi ve umut bayramı olduğunu dile getirdi. Çocukların aydınlık yarınların teminatı olduğuna da dikkat çeken Prof. Dr. Özölçer, onlara akademik ve sosyal gelişimlerini destekleyecek bir ortam sağlamanın üniversitenin öncelikli görevlerinden biri olduğunu vurgulayarak tüm çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlayarak sözlerini son verdi.


Açılış konuşmalarının ardından Anaokulu bahçesinde öğrencilerin hazırladığı gösterileri izleyen Rektör Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, çocuklarla sohbet ederek hatıra fotoğrafı çektirdi. Gösterilerin ardından, etkinlik kapsamında öğrenciler arasında çeşitli yarışmalar düzenlendi. Prof. Dr. Özölçer, Anaokulunda kurulan stantları da gezerek minik BEUN’lular, aileleri ve öğretmenleriyle birlikte resim yapma ve yüz boyama faaliyetlerine katıldı.



Minik BEUN’lular 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı coşkuyla kutladı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Haydar Aliyev, vefatının 22. yılında Üsküdar Üniversitesi’nde anıldı Azerbaycan’ın eski Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev, vefatının 22. yılında Üsküdar Üniversitesi’nde düzenlenen programda anıldı. Etkinlikte, Aliyev’in siyasi mirası ve Türkiye-Azerbaycan kardeşliğine katkıları ele alındı. Üsküdar Üniversitesi Merkez Yerleşkesi Nermin Tarhan Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen "Türkiye-Azerbaycan kardeşliğinin mimarı: Ulu Önder Haydar Aliyev’i Anma Gecesi" programı, saygı duruşu ve Türkiye ile Azerbaycan milli marşlarının okunmasıyla başladı. Açılışın ardından düzenlenen panelde; Yıldız Teknik Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Doğan, İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Celal Erbay, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kerem Karabulut ile Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Okan Yeşilot, Haydar Aliyev’in siyasi mirası ve Türkiye-Azerbaycan ilişkilerine katkılarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Panelin ardından ses sanatçısı Süreyya Eyvazova, Azerbaycan’ın simge eserlerinden "Sarı Gelin" türküsünü seslendirdi. "Tarihimize baktığımızda biz hem kardeşiz hem soydaşız hem de kader ortağıyız" Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazife Güngör, Haydar Aliyev’in Azerbaycan milleti için taşıdığı önemi vurgulayarak, gerçekleştirdiği anma konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "İki liderimizden, iki ulu önderimizden birini bugün burada anıyoruz. Biri Atatürk, biri Haydar Aliyev. Her ikisi de bizim yolumuzu açtı. Biri Türkiye’nin, biri Azerbaycanlı Türklerin yolunu açtı. Azerbaycan bizim için can, Azerbaycanlı kardeşlerimiz de can kardeşlerimizdir. Uzakta olsak bile gönül bağıyla bağlıydık ve o kültürün, o toplumun içerisine girdikçe aslında ne kadar yakın olduğumuzu; benzerlik de değil ne kadar aynı olduğumuzu fark ettim. Aslında bizim bir olduğumuzu keşfettim. Ortak kültür, ortak dil ayrı bir dil değil, hepimiz aynı dili konuşuyoruz. Ama bir kan birliği kesinlikle var ve bu kan birliğinin, genetik birliğinin, genetik aynılığın ben artık kimyasına çok inanmaya başladım. Çünkü yabancı hissetmiyoruz orada, benim için başka bir ülke değil. Tarihimize baktığımızda aslında biz hem kardeşiz hem soydaşız hem de aslında kader ortağıyız; aynı mücadelelerden geçmişiz. Emperyalist güçler tarafından aynı acılar çektirilmiş, aynı mücadele süreçleri yaşanmış. Dolayısıyla Haydar Aliyev gibi, Mustafa Kemal Atatürk gibi ulu önderler eğer bu kadar güçlü biçimde bizlere ışık tutup bizim yollarımızı açtılar ise, bu üniversitenin çatısı altında da şunu söyleyebilirim ki bizler için en büyük güç bilgi olmalı. Çünkü biz emperyalist güçlerle ancak ve ancak bilgi ile başa çıkabiliriz. Bu iki ulu önderin özelliği, her iki önder de kahramanlık destanını kendi halklarıyla birlikte, kendi milletleriyle birlikte yazdılar. Destanı cephede, meydanlarda birlikte gerçekleştirdiler. Birlikte kahramanlık hikayeleri yazıldı ve tarihe birlikte geçildi; milletiyle bütünleşerek ve büyük millet sevgisiyle. İktidar hırsı değil, millet sevgisi, milleti kurtarmak, bağımsızlık ve özgürlük sevdasıyla gerçekleştirilen büyük bir güç, büyük bir enerji. Dolayısıyla onlara çok şey borçluyuz." "Bilmek ve bilgi yolunda ittifak, her tür emperyal baskıdan kurtaracaktır" Prof. Dr. Güngör, bilginin iki millet arasındaki birleştirici gücü artıracağını ve güçlü bir Türk ittifakının bilgili insanlarla mümkün olabileceğini dile getirerek, "Bugün burada olmanız bizler için çok anlamlı. Ülker Hanım bize "’İyi ki kapılarınızı açtınız’ demişti. Ben de dedim ki; biz kapıları açmadık, kapılar zaten hep açıktı. Biz çünkü kapıları kapatamayız, kapılar hep açık çünkü biz kardeşiz, biz aynı milletiz. Biz birbirimize dayanırsak güçlü oluruz. Yoksa bir tarafta Amerika, bir tarafta Rusya, geleceğin belki emperyal gücü Çin; bunlar için biz hep başkası olacağız, biz hep öteki olacağız. Bizim öteki olmaktan kurtulmamızın tek bir yolu var: Birbirimizi tanımak, birbirimizin farkına varmak ve biz olabilmek. Onun için de bilgi ittifakı yapmalıyız. Biz zaten kardeş ittifakı yapıyoruz, bilgi ittifakı yapmalıyız. Üniversitelerimiz arasında bilgi alışverişi, etkileşimi hızlandırmalıyız. Bunu çok daha güçlü hale getirmeliyiz. Bilmek ve bilgi yolunda ittifak, her tür emperyal baskıdan kurtaracaktır. Dolayısıyla da farkında olmak, dolayısıyla da birbirinin yanında olmak, birbirinin içerisinde olmak, ittifakı güçlü bir Türk ittifakı oluşturabilmek, güçlü bir Türk bloku oluşturabilmek. Bunun yolu da aşkın insan yetiştirebilmek, bilinçli insan yetiştirebilmek ve bilgili insan. O nedenle de eğitim güçlerimizi birleştirmeliyiz. Bu tür topluluklarda da bunun farkını ve bunun farkındalığını sürekli güçlendirmeliyiz. Ben tekrar huzurunuzda Ulu Önderimiz Haydar Aliyev’i saygıyla, minnetle, sevgiyle anıyorum" ifadelerine yer verdi. Program, konuşmacılara ve katkı sunanlara plaket takdim edilmesiyle sona erdi.