GENEL - 07 Mayıs 2019 Salı 17:01

Dört dalda Türkiye şampiyonu oldu

A
A
A
Dört dalda Türkiye şampiyonu oldu

Ağrı Valiliğince iki yıl önce başlatılan Yüzme Bilmeyen Kalmasın Projesi ile yüzmeye başlayan Süleyman Emin Erim, Türkiye Şampiyonu olduAğrı Valiliğince hayata geçirilen ‘’Ağrı’da Yüzme Bilmeyen Kalmasın’’ projesiyle, yüzme eğitimi alıp katıldığı Türkiye Engelliler Yüzme Yarışında Türkiye birincisi olan yürüme engelli Süleyman Emin Erim, Ağrı Valisi Süleyman Elban tarafından ödüllendirildi.

Ağrı Valiliğince iki yıl önce başlatılan Yüzme Bilmeyen Kalmasın Projesi ile yüzmeye başlayan Süleyman Emin Erim, Türkiye Şampiyonu oldu


Ağrı Valiliğince hayata geçirilen ‘’Ağrı’da Yüzme Bilmeyen Kalmasın’’ projesiyle, yüzme eğitimi alıp katıldığı Türkiye Engelliler Yüzme Yarışında Türkiye birincisi olan yürüme engelli Süleyman Emin Erim, Ağrı Valisi Süleyman Elban tarafından ödüllendirildi.


Ağrı’da Yüzme Bilmeyen Kalmasın projesiyle, bir yıl boyunca yüzme eğitimi aldıktan sonra profesyonel anlamda çalışmalara başlayan Şemsi Türkmen Anadolu Lisesi 9. öğrencisi Süleyman Emin Erim, katıldığı Türkiye Engelliler Yüzme Şampiyonasında dört dalda altın madalya kazanarak Türkiye Birincisi oldu. Ağrı’ya kazandırdığı başarı için Erim’i tebrik eden Vali Elban, kendisini makamında ağırlayarak çeyrek altınla ödüllendirdi.


Ağrı Valisi Süleyman Elban’ın başlatmış olduğu proje sayesinde yüzmeyle tanışan Erim, hastalığına bir tedavi yöntemi olarak da tavsiye edilen yüzme de, tahmin ettiğinden de fazla başarılara imza atarak Türkiye Engelliler Yüzme Şampiyonu oldu. Başarısını kutlamak için Valilik makamına davet edilen Süleyman Emin Erim, Vali Süleyman’a başlatmış olduğu ‘’Ağrı’da Yüzme Bilmeyen Kalmasın’’ projesi için teşekkür etti.


Vali Elban tarafından ödüllendirilen Süleyman Emin Erim, Elban’a kazandığı yarışlar hakkında bilgi verdi. Yüzme Şampiyonu Erim ile sohbet eden Elban, istek olduğu sürece yapılamayacak bir şey olmadığını söyledi. Elban, ‘’Bu işe ilk başladığımızda herkes bize biraz güldüler. Ağrı’da yüzmeyen kalmasın deyince, ‘’Ağrı’da deniz mi var, göl mü var? Niye Ağrı’da yüzme?’’ Dediler. Bakın işte Şampiyon çıkıyor. Demek ki oluyormuş her şey. Ağrı’da oluyor her şey. Çünkü buradaki insanlar özellikle gençler ve çocuklar çok yetenekli’’ ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Türkiye’nin canlı ve minarel türleri bu müzede sergileniyor Türkiye’nin ilk doğa tarih müzesi olma özelliği taşıyan Erzincan’ın Kemaliye ilçesindeki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, başta Kemaliye olmak üzere Erzincan ve yurt genelinden canlı ve minarel türlerine ait yaklaşık 5 bin çeşit materyali sergiliyor. Erzincan Kemaliye’deki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliyeli olan, Prof. Dr. Ali Demirsoy’un katkıları ile kuruldu. Müzeyle ilgili şu bilgilere yer verildi: “Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliye ilçesinde kurulan “Doğa Müzesinde Bilimsel Bir Gezinti” isimli proje kapsamında 2009 yılında kuruldu. Müzenin kuruluşuna Prof. Dr. Ali Demirsoy, Prof. Dr. Aydın Akbulut ve Öğ. Gör. Yusuf Durmuş öncelik etti. Bu müzede sergilenen örneklerin önemli bir kısmı 10 ayrı üniversiteden 48 bilim insanının görev aldığı “Kemaliye ve Çevresinin Biyoçeşitlilik Açısından İncelenmesi” projesi kapsamında bölgeden toplanan jeolojik ve biyolojik örneklerden oluşmakta. Kurulduğu tarihten bugüne bölge halkı, öğrenciler ve ekoturizm açısından önemli bir ilgi odağı oldu. Ülkemizin değişik bölgelerinden ve Kemaliye çevresinden alınan mineral, taş, toprak ve her türlü jeolojik materyal MTA’daki uzmanlara teşhis ettirilerek dolabların içindeki raflarda uygun kaplarda sergilenmekte. Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelmiş mineral, kristal, toprak, kayaç örnekleri sergilenmekte. Kemaliye ve çevresinin Gastropad, Bivalvia ve Echinodermata gruplarına ait fosil örnekleri teşhis edilerek, raflarda sergilenmekte. Bir hücreli bitki ve hayvanların mikroskop altında görüntülerinin sunulduğu bir bölüm bulunmakta. Karasal ekosistemin ilk canlı gruplarından olan likenler doğal ortamına uygun habitat ortamları hazırlanarak sergilenmekte. Yine Kemaliye’den toplanan ve teşhis edilen karayosunu örnekleri sergi panolarına yerleştirilerek sunulmakta. Omurgasızların önemli bir kısmı formol ve alkol içinde kavanozlarda etiketleriyle birlikte sunulmakta. Böceklerin büyük bir kısmı, bilimsel örnek hazırlama yöntemine göre içi boşaltılıp tahnit edilmiş, özel böcek iğnelerine geçirilerek panolarda (müze görsel materyali olarak) ya da parazitlere karşı özel korumalı, çekmeli müze dolaplarında saklanmakta. Müzenin en ağırlıklı kısmını böcekler ve herbaryum materyali oluşturmakta. Bölgenin ve ülkemizin tatlısularında ve denizlerinde yaşayan balık örnekleri çeşitli kimyasal işlemlerden geçirerek (formolalkol) görsel malzemeye dönüştürülerek sergileniyor. Aynı işlem amfibiler için de yapılmıştır. Farklı türlerden oluşan amfibi örnekleri alkollü kaplar içinde ve sergi dolaplarında teşhir edilmekte. Birçok zehirli yılın türünün bulunduğu sürüngen örnekleri de aynı yöntemle görsel malzemeye dönüştürülmüştür. Özellikleri, zehirleri ve korunma önlemleri konusunda bilgiler verilmiştir. Çeşitli fırsatlarla elde edilmiş kuş örnekleri tahnit edilerek sunulmaktadır. Kemaliye ve çevresinden 200 yakın kuş türünün (bir kısmı göçücü, transit) varlığı bilinmektedir. Bu kuş türlerine ilişkin tanıtıcı resimler ve tahnit malzemeleri önemli bir eğitim malzemesi niteliği taşımakta. Türkiye’deki yırtıcıların büyük bir kısmını barındıran yörede, memeliler önemli bir yer tutmaktadır. Soyu tehdit altında olan ayı, kurt, vaşak, sansar, dağ keçisi, porsuk, sincap, yedi uyur, fındık faresi, yer sincabı, çok sayıda küçük memeli ve kemirici türleri yörenin fauna elemanları olarak müzede halkın ve eğitim camiasının hizmetine sunulmuştur. Çeşitli şartlar altında elde edilmiş olan büyük ve küçük memeliler tahnit edilerek üç boyutlu sergilenmiştir. Ayrıca bu memelilerin postları ve bazılarının iskeletleri de sergilenmekte ve tanıtıcı bilgi verilemekte. Kemaliye ve çevresinden teşhis edilen 1000 kadar bitkinin en az yarısı, özellikle soğanlı bitkiler görsel olarak sunulmuştur. Bitkiler müze materyali olarak preslendikten sonra kartonlara yapıştırılmıştır. Bu örneklerin hepsi herbaryum örnekleri olarak özel dolaplarda bilim insanlarının kullanımına açıktır ve sergilenmekte”