GENEL - 01 Mart 2012 Perşembe 16:54

AİLENİN KORUNMASI VE KADINA KARŞI ŞİDDETİN ÖNLENMESİNE DAİR KANUN TASARISI

A
A
A
AİLENİN KORUNMASI VE KADINA KARŞI ŞİDDETİN ÖNLENMESİNE DAİR KANUN TASARISI

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Tasarısı’nın Başbakanlığa giden ilk haliyle komisyona gelmesi konusunda Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu’nda mutabakata varıldığını belirtti. Şahin, "Kadının yaşam hakkını koruma, kadını birey olarak güçlendirme ve erkeklerdeki kadın hakkı ile ilgili zihinsel dönüşümü pekiştirme adına topyekün olarak bir seferberlik olarak gördüğümüz, şiddetle mücadelede önemli bir yasal
altyapıyı huzurlarınıza getirdik" dedi.
Adalet Komisyonu, ’Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Tasarısı’nı görüşüyor. Komisyon Başkanı Ahmet İyimaya’nın yönettiği toplantıda tasarıya ilişkin bir sunum yapan Bakan Şahin, şiddetin Türkiye’nin toplumsal bir sorunu olduğunu belirterek, kadına yönelik şiddetin de bir insan hakkı ihlali olduğunu, halk sağlığı sorunu olduğunu ve kadının yaşam hakkını koruyacak her türlü tedbirin alınması gerektiği anlayışıyla bu tasarıyı hazırladıklarını anlattı. Şahin, 1998 yılında 4320
sayılı Ailenin Korunması Kanunu’nun çıkartıldığını ancak 2012 Türkiye’sinde Türk Ceza Kanunu ve Medeni Kanun’daki değişikliklere rağmen, bu kanunda değişiklik yapılmadığını ve söz konusu kanunun toplumda yaşanan sorunları çözmekte yetersiz kaldığını söyledi. Böylece 23 maddelik bu temel bir yasanın hazırlandığını belirten Şahin, bu tasarıyı, sivil toplum örgütleri, milletvekilleri, aile mahkemesi hakimleri, barolar ve parlamento dışındaki herkesi dinleyerek, katılımcı demokrasiyi önemseyerek hazırladıklarını
söyledi.
Tasarıda, koruyu-önleyici tedbirler yanında, korunamadığı zaman bu kararların nasıl alınacağının çok net yer aldığını belirten Şahin, gizlilik kararı, nafaka sisteminin kolaylaştırılması, harcamaların bakanlık tarafından yapılması ve sığınma evindeki kadınların talep ettiği geçici mali desteğin de yasada yer aldığını anlattı.
BAŞBAKANLIKTA DEĞİŞTİRİLEN BÖLÜMLERİN YENİDEN EKLENMESİ KARARI
Bugün konunun Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu’nda da görüşüldüğünü hatırlatan Şahin, "Başbakanlığa giden yasa ile Başbakanlıktan çıkan yasa arasında özellikle, ’tanımlar’ kısmı genel gerekçede ifade edildiği için, ’ihbar’ kısmı da Ceza Muhakemeleri Kanunu’nda zaten var olduğu bu kısımların tasarıda bulunmadığı belirtiliyor. Ben hukukçu değilim, ihbar burada da olsun, daha güçlü olsun. O şekilde Ceza Muhakemesi Kanunu’nda olduğu için çıkartılan hükümlerin de yeniden yasaya konulmasını biz
Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu olarak kararlaştırdık. Yani Başbakanlığa giden metnin özünün korunarak buraya gelmesi konusunda genel bur mutabakata varıldı. Çünkü orada yasanın ruhuna dokunan bir şey yok. Tamamen kanun yapma tekniğiyle ilgili çıkartılan yerlerin, yeniden eklenmesi yönünde bir rapor da bu komisyona sunulacak" diye konuştu.
"YASANIN UYGULANMASI KONUSUNDA YAPMAMIZ GEREKENLER VAR"
Bakan Şahin, şiddet mağduru kadının korunmasında ve şiddeti uygulayan erkeğe tedbir kararının uygulanması gibi her türlü destek mekanizmasında, Bakanlık olarak Kadın İzleme Merkezi kuracaklarını ve bütün sistemi kontrol altına alacaklarını belirterek, "Nerede zayıf halka varsa bunu kuvvetlendirecek şekilde de, yasal alt yapıyı oluşturduktan sonra da, uygulamalarda da bunun birebir takipçisi olacağız. Çünkü yasal alt yapı önemli ama yeterli değil; uygulamalar boyutunda da Bakanlık olarak bizim yapmamız
gereken önemli çalışmalar var. Kanunla beraber özellikle, uluslar arası toplumu ve uluslar arası hukukun geldiği noktayı biz de TBMM olarak aynı noktaya getirme, kadının yaşam hakkını koruma, kadını birey olarak güçlendirme ve erkeklerdeki kadın hakkı ile ilgili zihinsel dönüşümü pekiştirme adına topyekün olarak bir seferberlik olarak gördüğümüz, şiddetle mücadelede önemli bir yasal altyapıyı huzurlarınıza getirdik" diye konuştu.
Şahin, diğer partilerin hazırladığı tekliflerini okuduğunu ve hepsinin çok iyi çalışılmış teklifler olduğunu belirterek, "Bizim temel manada koyduğumuz mantıkla hepsi örtüşen, korumayı ve önlemeyi öne alan ve kadının yaşam hakkını koruyan bir mantıkla çalışılmıştır. Hepsi birleştirildiği zaman da çok daha güçlü bir şekilde parlamentoya götürülecek bir yasal alt yapı oluşturulmuş olacak" diye konuştu.
NAFAKA BANKA HESABINA YATSIN TEKLİFİ
CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka, daha önce nafakayla ilgili bir kanun teklifi verdiğini belirterek, bu teklifte nafakaların banka hesaplarına yatırılmasını önerdiğini söyledi. Nazlıaka, Medeni Kanun’da nafakanın peşin olarak ödeneceğinin belirtildiğini ancak ne şekilde ödeneceğinin belirtilmediğini ifade ederek, "Dolayısıyla kadınlarımız her ay adliyeye gitmek durumunda kalıyorlar. İcra Dairelerinde nafaka almaya çalışıyorlar. 100-400 lira arasındaki ödenek için en az 5 TL yol parası ödüyorlar.
Boşanmışlık toplumda aile ilişkilerinde başarısızlık olarak içselleştirildiği için, kadın her ay bu duyguyla tekrar yüzleşiyorlar" dedi.
NİKAHSIZ BERABERLİKLERE DE KORUMA
CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ise, resmi nikahsız beraberliklerde de kadının korunması için bir cümle eklenmesi gerektiğini belirterek, AİHM’in de birçok kararında nikahsız birliktelikleri de koruma altına aldığını söyledi. Tanrıkulu ayrıca, Cumhuriyet Bah6rüşüldüğünü hşsavcılıkları bünyesinde bir Kadın Savcısının oluşması için de bir madde önerdiğini belirterek, Emniyet içinde de tıpkı Çocuk Bürosu gibi bir Kadın Şube Müdürlüğü oluşturulması gerektiğini söyledi.
"BİR YANDAN KIZ ÇOCUKLARI OKUTULMAYACAK, BİR YANDAN ŞİDDETTEN KORUNACAK"
CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek ise, tasarının iyi niyetle hazırlandığına inandığını ancak 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne yetiştirmek için acele edilmemesi gerektiğini söyledi. Dibek, tasarının alt komisyona sevk edilerek yeniden değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, gerekirse 8 Mart’a yetiştirmek için hafta sonu da çalışabileceklerini söyledi. AK Parti’nin 10 yıldır Türkiye’yi yönettiğini ve bu son 10 yılda kadına yönelik şiddette ve kadın cinayetlerinde çok büyük artış olduğunu belirten
Dibek, "Bu 10 yılın sonunda iktidar ’ya bu kadar kadına yönelik şiddet olmuş, bizim hiç mi sorumluluğumuz yok?’ diye düşünmüşlerdir herhalde. Bir yandan Milli Eğitim Komisyonunda 4+4+4 tartışılıyor. O kanuna göre biz kız çocuklarımız küçük yaşta evlenmeleri, cehalet içinde kalmaları yönünde teşvik yapılıyor. Diğer yandan onlara karşı şiddetin önlenmesi için yasa yapıyoruz. Yani bir çelişki var. Bu tasarı iyi niyetle hazırlanmış, ama eksikler var" dedi.
Görüşmelerin ardından tasarı alt komisyona sevk edildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Bursa’da asayiş uygulaması: Aranan şahıslar yakalandı, uyuşturucu madde ele geçirildi Bursa İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekiplerince Nilüfer, Osmangazi ve Yıldırım ilçelerinde gerçekleştirilen geniş kapsamlı asayiş uygulamalarında aranan şahıslar yakalanırken, uyuşturucu madde ele geçirildi, çok sayıda araç ve iş yeri denetlendi. Nilüfer, Osmangazi ve Yıldırım ilçelerinde 12 ayrı noktada yapılan sabit asayiş uygulamasında 291 araç sorgulandı. Uygulamada 504 şahıs sorgulanmış olup, yoklama kaçağı olduğu tespit edilen 2 aranan şahıs yakalandı. Asayiş Şube Müdürlüğü koordinesinde Asayiş, Terörle Mücadele, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele, Çevik Kuvvet, Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü ve ilçe emniyet birimlerinin katılımıyla 24 farklı noktada sabit, hareketli yol ve umuma açık iş yeri uygulaması gerçekleştirildi. Yapılan yol uygulamalarında 2 bin 741 şahıs sorgulanırken 4 aranan şahıs yakalandı. Denetimler sırasında 1 şahıstan 0,41 gram kokain, 1 şahıstan ise 2,94 gram bonzai ele geçirilerek şüpheliler hakkında adli işlem yapıldı. Ayrıca 1 şahıstan havalı tabanca ele geçirilirken, şahıs hakkında idari işlem uygulandı. Uygulamalar kapsamında bin 230 araç sorgulandı, 1 araç trafikten men edilirken 17 araca toplam 115 bin 800 TL idari para cezası kesildi. Umuma açık iş yerlerine yönelik denetimlerde ise 12 iş yeri kontrol edildi, 129 şahıs sorgulandı ve herhangi bir olumsuzluğa rastlanılmadı. Denetimler sonucunda 1 iş yerinin ruhsatsız faaliyet gösterdiği tespit edilirken, 5 iş yerine idari para cezası uygulandı. Bursa Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin il genelinde huzur ve güvenliğin sağlanmasına yönelik denetim ve uygulamalarının aralıksız devam edeceği bildirildi.
Ankara Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Kadınlarla ilgili meseleyi LGBT kontekstinde tartışıyorsanız kadınlara haksızlık yapıyorsunuz" Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Kadınlarla ilgili meseleyi sadece LGBT kontekstinde tartışıyorsanız kadınlara büyük bir haksızlık yapıyorsunuz. Birincisi bu. İkincisi küreselci söylemlerin etkisi altındasınız ve geçmişe bakarsak oryantalist bir bakış açısıyla kendi toplumunuza bakıyorsunuz" dedi. TBMM Genel Kurulunda Cumhurbaşkanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 2026 yılı bütçesi kabul edildi. Genel Kurulda, bütçeler üzerindeki konuşmaların tamamlanmasının ardından soru-cevap bölümüne geçildi. Milletvekilleri tarafından sorulan soruları yanıtlayan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Rakamlar sizi doğrulamıyor. Az önce söyledim. Binde 1,1 ya da 1,2 civarında harcama söz konusu. Eski sisteme göre daha düşük bir harcama. Kaldı ki şunu da söylemek zorundayım. Cumhur İttifakı’nın adayı olan Cumhurbaşkanımız değil de rakibi seçilmiş olsaydı, şimdi 6 tane cumhurbaşkanı yardımcısı olacaktı. Kim bilir kaç tane bakan olacaktı; 90’lı yıllarda koalisyon hükümetleri dönemlerinde 35, 36’ları bulmuş. Muhtemelen 30’un üstünde de bakan olurdu. Asıl o zaman cumhurbaşkanlığı makamı israf noktasına dönüşürdü. Bir de resmi resmi ilan edilen cumhurbaşkanı yardımcılarının dışında da kimlere cumhurbaşkanı yardımcılığı sözü verildi onu da bilmiyoruz. Onları da eklerseniz çok daha fazla olur" dedi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi hakkındaki eleştirilere cevap veren Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, "Ben ısrarla aynı şeyi söylüyorum. Bir defa orada bir cami var. Cuma dahil namazlar kılınıyor ve herkes geliyor. Kütüphane 7 gün 24 saat açık. Kongre Merkezi açık. Ayrıca, Külliye’nin daha resmi bölümlerini gezmek isteyenler için belki Ali Mahir (Başarır) Bey de gezmek isteyebilir. O yüzden adresi söyleyeyim: ziyaret.tccb.gov.tr/. Turist olsun, vatandaşımız olsun herkes bu siteye girebilir. ’Gezmek istiyorum’ diyebilir ve bunlar belli bir sistem içinde gezdiriliyorlar. Yani ’vatandaşa açık değil’ ifadeniz doğru değil. Lütfen gezmek istiyorsanız bu siteye girebilirsiniz veya benden randevu istersiniz ben gezdiririm" diye konuştu. Genel bütçenin 10 binde beşinin kullanıldığını vurgulayan Yılmaz, "Nedir bu sınır? ’Bütçe başlangıç ödeneğinin binde 5’ini geçemez’ demiş kanunlarımız. Geçen yıl itibarıyla, 2024 yılında, genel bütçe başlangıç ödeneğinin 10 binde beşini kullanmış Cumhurbaşkanımız. 10 kat daha altında limitin bir kullanım söz konusu. Bu yıl itibarıyla 10 binde üç civarında kullanım. Öyle ifade ettiğiniz gibi sanki bütçenin tamamı büyük bir kısmı bu işlere harcanıyormuş gibi ifadeler doğru değil ama ihtiyaç oldukça da elbette kullanılacak. Tüm ülkelerin kullandığı gibi" şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanlığındaki taşıt sayıları hakkında bilgi veren Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, "Cumhurbaşkanlığında ihtiyaç çıkabilir, acil bir şey olabilir diye 20 taşıt koyuyoruz. Doğru. Ama 2024 yılında sadece 7 taşıt alınmış. 2025 yılında yine 20 taşıt koymuşuz. Şu ana kadar bir tane bile alınmamış. NATO zirvesi geliyor, belki onun için bir ihtiyaç olursa bir alım yapılabilir. Yapılmaz demiyorum ama genelde bu 20 taşıt konuyor. Bir ihtiyat ödeneği olarak konuyor. Acil bir ihtiyaç çıkar kullanılabilir diye konuyor. Ama geçmişe baktığınız zaman bunun pek de kullanılmadığını görüyoruz" ifadelerini kullandı. Kadınlarla ilgili meselelerin sadece LGBT üzerinden tartışılmasının haksızlık olduğuna değinen Yılmaz, "Kadınlarla ilgili meseleyi sadece LGBT kontekstinde tartışıyorsanız kadınlara büyük bir haksızlık yapıyorsunuz. Birincisi bu. İkincisi küreselci söylemlerin etkisi altındasınız ve geçmişe bakarsak oryantalist bir bakış açısıyla kendi toplumunuza bakıyorsunuz. Bu uzun bir entelektüel tartışma. Ama bakış açınıza hiçbir şekilde katılmadığımı, Kürt halkının da sizin bu bakış açınıza en küçük bir prim vermeyeceğini de buradan ifade etmek istiyorum" şeklinde konuştu. Türkiye’de açlık sınırının sadece TÜRK-İŞ’in yaptığı hesaplamalar olduğundan bahseden Yılmaz, "Türkiye’de açlık ve yoksulluk sınırı dediğiniz TÜRK-İŞ’in yaptığı hesaplamalar. Yoksulluk olarak hesapladığı geçen ay gördüm televizyonlardan 97 bin lira. Yani neredeyse 2 bin 500 dolara yakın bir geliri olanı yoksul olarak tarif ediyor. Siz 5 bin dolar da dersiniz. Açık arttırmaya da çıkabilirsiniz. Tüm toplumu da yoksul ilan edebilirsiniz. Ama bir uluslararası ölçüte, istatistiğe dayalı bir yaklaşım değil bu. Sendikal olarak hazırlanmış muhtemelen sendikal taleplerine baz teşkil etmek üzere yapılan çalışmalar. Biz elbette en küçük yoksulluk oranıyla da mücadele etmeye devam edeceğiz. Güçlü bir sosyal politikayla yolumuza devam edeceğiz" dedi. Soru-cevabın ardından Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ, birleşimi, yarın saat 11.00’de toplanmak için kapattı.
Kocaeli Kocaeli’de silahlı saldırı: 1’i futbolcu 3 yaralı Kocaeli’de meydana gelen silahlı saldırıda 3 kişi silahla vurularak yaralandı. Yaralılardan birinin Kocaelili futbolcu Uğurcan Bekçi olduğu öğrenildi. Olay, İzmit ilçesi Sanayi Mahallesi Ömer Türkçakal Bulvarı’nda meydana geldi. Henüz bilinmeyen sebeple iki grup arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi ile çıkan kavgada Sultanbeyli Belediyesporlu Uğurcan Bekçi (27), E.K.B. (27) ve İ.A. (31) silahla yaralandı. 3 kişi kanlar içinde yerde kalırken, durum 112 Acil Çağrı Merkezi’ne haber verildi. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri, biri ağır olmak üzere yaralan 3 kişiyi yapılan ilk müdahalenin ardından ambulansla hastaneye kaldırdı. Kağıtspor, Körfez Spor Kulübü, Kocaeli Güneşspor, Belediye Derincespor, 24 Erzincaspor, Ankara Keçiörengücü, Adıyaman 1954 gibi önemli takımlarda forma giyen 27 yaşındaki kanat oyuncusu Uğurcan Bekçi’nin ayağından yaralandığı, durumunun ağır olduğu ve ameliyata alındığı öğrenildi. Polis olay yerinde delil aradı Öte yandan bölgeye çok sayıda polis ekibi de sevk edildi. Olayın Sefa Sirmen Sanayi Sitesi’nin yakınlarında başladığı, sahil yolu boyunca da sürdüğü öğrenildi. Polis ekipleri olayın yaşandığı noktalarda mermi ve delil aradı. Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi Cinayet Büro ekipleri, çok yönlü araştırma başlatırken, zanlı veya zanlıların yakalanması için çalışmalar sürüyor.