GÜNDEM - 12 Temmuz 2024 Cuma 09:52

15 Temmuz şehidi Rüstem Resul Perçin’in babası: “Asker olmak ve üniforma giymek istiyordu”

A
A
A
15 Temmuz şehidi Rüstem Resul Perçin’in babası: “Asker olmak ve üniforma giymek istiyordu”

Ankara’da 15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde darbeci askerler tarafından şehit edilen 18 yaşındaki Rüstem Resul Perçin’in babası Necip Perçin, "Oğlum askere gideceğini ve teskere bırakacağını söylüyordu. ‘Ben orada şehit olacağım’ diyordu. Asker olmak ve üniforma giymek istiyordu” dedi.

Terör örgütü FETÖ’nün darbe girişimine engel olmak için amcası ve yeğenleriyle birlikte 15 Temmuz gecesi Ankara’daki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önüne giden 18 yaşındaki Rüstem Resul Perçin, Zırhlı Personel Taşıtı (ZPT) içerisinden açılan ateş sonucu ağır yaralandı. Yeğenini hastaneye götürmek isteyen amca Mustafa Perçin’e ise darbeci askerler tarafından izin verilmedi. Amca Perçin, bir süre sonra güçlükle alabildiği yeğenini Beştepe’deki Turgut Özal Hastanesine götürdü. FETÖ ile irtibatlı olan hastane yönetimi, doktor olmadığını bahane ederek ağır yaralı Perçin’i kabul etmedi ve başka hastaneye gidilmesini istedi. Gazi Hastanesine götürülen Rüstem Resul Perçin burada şehit oldu. O gece yaşananlarla ilgili konuşan baba Necip Perçin, oğlunun en büyük hayalinin asker olmak olduğunu söyledi.

“Vurulmadan önce sırtındaki Türk bayrağını göstermeye çalışmış”

Oğluna kasıtlı şekilde ateş açıldığını söyleyen baba Necip Perçin, “Oğlum o gün amcası, kardeşi ve iki yeğeni ile birlikte darbe girişimini protesto etmek için yola çıkmış. Yolda çok fazla trafik olduğu için araçlarından inmişler. O sırada açılan ateş sonucu da oğlum vurulmuş. Ben saldıranlara Türk askeri veya polisi demiyorum. Onlar üniforma giymiş teröristlerdir. Gerçek Türk askeri ve polisi, o üniformaya layık, Atatürk’ün kurduğu cumhuriyete, onun ilke ve inkılaplarına inanarak vatandaşını koruyandır. Oğlum orada şehit oldu. Vurulmadan önce sırtındaki Türk bayrağını göstermeye çalışmış. Kaburga boşluğundan bilerek ve isteyerek vurulmuş” dedi.

15 Temmuz şehidi Rüstem Resul Perçin’in babası: “Asker olmak ve üniforma giymek istiyordu”

“Oğlumun cesedini gördüm, gözleri hafif aralıklıydı”

Oğlunun vurulduğu haberini sabaha karşı öğrendiğini dile getiren baba Perçin, “O gece rahatsızlandığım için uyuyordum. Sabaha karşı uyanmıştım. O ana kadar olanlardan haberim yoktu. Bana oğullarımdan Mahmut’un hafif yaralandığını, Rüstem’in ise ağır yaralı olduğunu söylediler. Ağıt sesleri vardı evde. Hastaneye gittiğimde hafif yaralanmış olan oğlumu gördüm. Üzerinde kanlar vardı ama durumu iyiydi, ayaktaydı. Ne olduğunu sorduğumda, ‘Bu ağabeyimin kanı’ dedi. Oradaki görevli bana, ‘Oğlun buraya geldiğinde ölmüştü’ dedi. Hastanenin morguna indik. Oradaki isimsiz cesetlerin olduğu kısma bakmak istedim. Bana o kısmın boş olduğunu söylediler. Orada oğlumun cesedini gördüm. Gözleri hafif aralıklıydı. Çenesinde bir yara vardı. O sırada bilincim gitmişti. Bir şeyler olmuş ama hatırlamıyorum, birileri bağırıyordu” diye konuştu.

“Benim çocuğum cenneti kazandı”

Ağır yaralı olan oğlunun götürüldüğü ilk hastaneye alınmadığını belirten baba Perçin, “Rüstem vurulduğunda amcası almak istemiş. Çocuğum yolun ortasında yatıyormuş. Amcasına, ‘Gelirsen seni de vururuz’ demişler. Kardeşim saldırganları bir şekilde ikna etmiş ve araçla hastaneye götürmüşler. O hastane FETÖ’ye aitmiş. Işıkları söndürmüşler, doktor olmadığını söylemişler. Kimseyi kabul etmeyip, başka hastaneye gitmelerini söylemişler. Erken müdahalenin ciddi sonuçlara yol açmayacağını herkes bilir. Oğlum yaşayabilirdi belki. Benim çocuğum cenneti kazandı. Buna eminim. Onlara da cehennem nasip olsun” ifadelerini kullandı.

15 Temmuz şehidi Rüstem Resul Perçin’in babası: “Asker olmak ve üniforma giymek istiyordu”

“Asker olmak ve üniforma giymek istiyordu”

Vatanına bağlı evlatlar yetiştirdiğini söyleyen Perçin, “Benim ilk çocuğumdu. Hep en iyisi olmasını istedim. Olabildiği kadar imkan sunmak istedim. Çocuklarımızı da vatanına, milletine, dinine, imanına bağlı olarak yetiştirmeye çalıştık. Görevimi yapmaya çalışıp, çocuklarımı iyi bir şekilde helal lokmayla beslemeye çalıştım. Oğlum da askere gideceğini ve teskere bırakacağını söylüyordu. ‘Ben orada şehit olacağım’ diyordu. Asker olmak ve üniforma giymek istiyordu” dedi.

15 Temmuz şehidi Rüstem Resul Perçin’in babası: “Asker olmak ve üniforma giymek istiyordu”

“Oğlum öldükten sonra rüyama gelmişti”

Şehit babası olmak hakkında da konuşan Perçin, “Oğlum için seviniyorum. O benim gidemeyeceğim bir yerde. Bunu hissediyorum. Şehitler, peygamberlere komşudur. Kendim içinse üzülüyorum. Onun olmayışıyla cezalandırılmış gibiyim. Oğlum öldükten sonra rüyama gelmişti. Öldükten sonra nereye gittiğini merak ediyordum, Allah’a dua ediyordum. Rüyamda onu görünce, ’Allah sana rahmetiyle mi muamele etti yoksa gazabıyla mı?’ diye sordum. O da bana ‘Rahmetiyle muamele etti, orası çok güzel. Ben gidiyorum’ dedi. Bir daha da rüyama girmedi. O rüya beni rahatlattı” diye konuştu.

 Ali Nargüner - Mert Cerrahoğlu 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Ali Koç: "Kulüpler Birliği olarak, Süper Lig’de anonim şirket kurulmasına dair karar çıkarttık" Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı Ali Koç, "Lig A.Ş. ya da Süper Lig A.Ş adını sonra koyacağız. Onun kurulmasına dair karar çıkartıldı. Bu geçmişte de kurulmuştu. Ama o zamanki yapısı, hukuki düzeni yeterli değildi. Bir müddet sonra feshedildi. 1-2 sene faaliyet gösterdi. Şimdi farklı bir hukuki modele gittik" dedi. Kulüpler Birliği Vakfı, bugün Beşiktaş’ta bulunan bir otelde toplandı. Yapılan toplantının ardından Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı Ali Koç, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Toplantının gündem başlıkları ile ilgili konuşan Ali Koç, "20 küsüre yakın gündemimiz vardı. Bunların içinde VAR hakemlerinden tutun, yeni MHK yapısı, Tutarlık İzleme Modülü, gençlik gelişim ligleri, müsabaka saatleri, yayın ihalesinde yer alan verilerin bizlerle paylaşılması gibi konular vardı. Futbol okulları ile ilgili bir talimat vardı onu konuştuk. UEFA’nın altyapı fonunu konuştuk. Danışma kurulunda kimin bizi temsil edeceğini belirledik. Bugünün en önemli kazanımlarından bir tanesi Lig A.Ş. ya da Süper Lig A.Ş adını sonra koyacağız. Onun kurulmasına dair karar çıkartıldı. Bu geçmişte de kurulmuştu. Ama o zamanki yapısı, hukuki düzeni yeterli değildi. Bir müddet sonra feshedildi. 1-2 sene faaliyet gösterdi. Şimdi farklı bir hukuki modele gittik. Burada önemli olan çıkan takımlar, düşen takımlar otomatik olarak hisse devri bizim sistemimizde gerçekleşmiyordu. Onu aşacak bir yöntem belirledik, düğmeye bastık. Belki hemen kısa vadede bir faaliyeti olmayacak ama artık kulüpler ticari konularda kendi menfaatlerinde daha söz sahibi olmak istiyorlar" ifadelerini kullandı. "Bizler daha çok söz sahibi olacaksak kanunsal değişiklikler lazım" Kulüpler olarak kendilerini etkileyen konularda şu an hiç söz hakları olmadığına değinen Koç, "TFF’nin şu an ilgilendiği 8 ayrı madde var. O maddelerden 7 tanesi zaten kanunen TFF’ye bağlanmış. 8. madde de ticari konular. Geriye dönük olarak yeni bir çalışma grubu kurduk, Türk futbol anayasasının ilk defa yazılması. Genellikle kulüplerimiz 149 profesyonel kulüp olmasının Türk futboluna fayda değil zarar sağladığını düşünüyorlar. Bunun en fazla 60-80 kulüp olması lazım. Biz 60’ın daha doğru olduğunu düşünüyoruz. Bizler daha çok söz sahibi olacaksak kanunsal değişiklikler lazım. Bunun TFF ile beraber dizayn edilip hükumetimize götürülmesi lazım. Dolayısıyla Türk futbolunun birazcık daha batıya yakın bir şekilde yönetilmesi konusunda ilk adımımızı atmış oluyoruz. Bir tarafta İngiltere var, her şeyi kulüpler yapıyor. Bir tarafta da Türkiye var, her şeyi federasyon yapıyor. Biz tabii ki İngiltere modelini savunmuyoruz ama ortada bir model bulunmasını savunuyoruz. Bugünkü federasyonumuz bu konulara açık. Bu konuda iş birliği yaptığımız en önemli paydaşımızla aynı frekansta olmamız muhtemel bir değişikliği de daha hızlandıracaktır diye düşünüyoruz" diye konuştu. "Bize 5 yıllık bir harita sunulsun ona göre herkes kendi planını, programını yapsın" Toplantıda Türkiye Kupası ve Süper Kupa formatını da incelediklerini aktaran Ali Koç, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Futbolcu uygunluğu kuralını istişare ettik. Geneline baktığımız zaman iyi bir çalışma yapılmış ama bazı konularda değişikliğe ihtiyacımız var. Ama esas amacımız bize 5 yıllık bir harita sunulsun ona göre herkes kendi planını, programını yapsın. Kulüp başkanlarımız gelişim ligleri ve U19 liginin bölgesel olmasının daha uygun olacağını düşünüyorlardı. Hem TFF’nin uzmanları hem de bizim kulüplerimizdeki konuyla ilgili uzmanlar bunun doğru bir yaklaşım olmadığını söylediler. Türkiye Kupası ve Süper Kupa formatını inceledik. Türkiye Kupası 1 yıl uzatılmıştı. Şimdi ihaleye çıkılacak. Bununla ilgili yeni bir format olur olmaz bilmiyoruz. Geçen sene bir format yapıldı. Bu formatta kimsenin ciddi bir rahatsızlığı, şikayeti yok. Yeni bir ihaleye çıkılacağı için neler nasıl olur onu konuştuk. Süper Kupa formatını da istişare ettik. Maç takvimi çok yoğun. Ocak ayında olması konusunda da endişeli olanlar vardı. Pandemiden beri her geçen sene futbolcuların izin süreleri daha da azalıyor. Bazı kulüplerimiz ciddi anlamda ihracat yapıyor. Bunun da ihracat teşviki kapsamına alınıp alınmaması konularını değerlendirdik." "Türk futbolunun kendini yeniden icat etmesi gereken bir dönemden geçiyoruz" Türk futbolunun kendini yeniden icat etmesi gereken bir dönemden geçtiklerinin altını çizen Başkan Koç, "Biz inanıyoruz ki bu konuda federasyon ve kulüpler beraber çalışıp aynı vizyon ve hedefe odaklanırsa Ankara kısmının daha kolay olacağına inanıyoruz. Futbol anayasası, karar verdiğimiz yeni şirketimiz, kanun değişiklikleri Türk futbolunun kendini yeniden icat etmesi gereken bir dönemden geçiyoruz. Avrupa’ya baktığınız zaman her şey değişiyor. Bizlerin görevi de biraz Türk futbolunu Avrupa’da örnek gördüğümüz ülkelere daha uygun hale getirmek" açıklamasını yaptı. "Bize göre yabancı VAR fayda sağladı" Yabancı VAR’ın fayda sağladığını sözlerine eleyen Ali Koç, "VAR konusunda da genel kanaat yabancı VAR devam etmeli ama edecekse VAR hakemi kalitesinin belli kriterlerin üzerinde olması. Son haftalarda yaşadığımız sıkıntılardan dolayı incelediğimiz VAR hakemlerine baktığımız zaman bizim kulüpler birliği olarak başkanlarımızın talep ettiği seviyeden uzak bazı isimler olduğunu da gördük. Tabii bu ilk defa denenen bir şey. Şikayet ederken artısını da söylemekte fayda var. Bize göre yabancı VAR fayda sağladı. Önümüzdeki sezon devam eder etmez bilmiyorum. Şahsen devam etmesi gerektiğini de düşünüyorum" cümlelerine yer verdi. Danışma kurulunun görevinin hakemlik sistemini dizayn etmek olduğunu vurgulayan Koç, "Danışma kurulunun görevi bundan sonraki hakemlik sistemini dizayn etmektir. Hakem atamak, hakem eğitmek değil. Türk hakemlik müessesesinin nasıl olması gerektiğini dizayn etmektir. Bence federasyonumuzun iyi bir yaklaşımı var. Artık kronikleşmiş sistemden ayrılması lazım" şeklinde konuştu. Son olarak yabancı kuralının kozmetikleşmesi gerektiğini belirten Ali Koç, "2003-2004 kuralı var. Genelde herkes memnun. Tek sezonluk olmaması gerektiğini federasyonla istişare edeceğiz" diyerek sözlerini noktaladı.
Muğla 60. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nda Fethiye-Marmaris etabının galibi Lev Gonov 60. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nun üçüncü etabı olan Fethiye-Marmaris parkurunu, Astana Team adına yarışan Lev Gonov 4 saat 22 dakika 44 saniyelik derecesiyle birincilikle tamamladı. 60. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nun üçüncü gününde Fethiye-Marmaris etabı koşuldu. 13 ülkeden 23 takımın yer aldığı yarışta toplam 161 sporcu mücadele etti. Fethiye’den start alan sporcular, 176 kilometrelik zorlu parkurda Göcek, Dalaman, Ortaca, Köyceğiz ve Gökova güzergahlarını geçerek Marmaris’te finişe ulaştı. Etabı Lev Gonov kazanırken, ikinci sırayı Unibet-Tietema Rockets takımından Lander Loockx, üçüncü sırayı ise Alpecin-Deceuninck takımından Tibor Del Grosso elde etti. Turkuaz mayo, genel klasman lideri olarak Alpecin-Deceuninck’ten Tibor Del Grosso’nun oldu. Del Grosso’ya mayosunu Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı Emin Müftüoğlu giydirdi. Dağ tırmanış etabı olarak belirlenen üçüncü etapta Kırmızı Mayo’yu Bike Aid takımından Vinzent Dorn kazandı. Sprint puanlarında zirvede yer alan İtalyan sporcu Giovanni Lonardi ise Yeşil Mayo’nun sahibi oldu. Etap sonunda düzenlenen ödül töreninde, dereceye giren sporculara ödüllerini Muğla Vali Yardımcısı Halil Serdar Cevheroğlu, Marmaris Kaymakamı Nurullah Kaya, Marmaris Belediye Başkanı Acar Ünlü ve Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı Emin Müftüoğlu takdim etti. Törene ayrıca Muğla Gençlik ve Spor İl Müdürü Kazım Açıkbaş, ilçe protokolü ve sponsor firmaların temsilcileri de katıldı. 60. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu, yarın gerçekleştirilecek 115.4 kilometrelik Marmaris-Akyaka (Kıran) etabıyla devam edecek. Yarış süresince güzergah boyunca yoğun güvenlik önlemleri alındı. İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Komutanlığı ekipleri bisikletçilerin geçiş güzergahlarında güvenliği sağlarken, bazı bölgelerde vatandaşlar trafikte zor anlar yaşadı.
Malatya Akçadağ’da Başkan Ulutaş’ın vatandaşla buluşmaları devam ediyor Malatya’nın Akçadağ ilçesinde Belediye Başkanı Hasan Ulutaş, vatandaşlarla doğrudan iletişim kurmaya devam ediyor. Başkan Ulutaş, "Vatandaş Soruyor, Başkan Cevaplıyor" projesi kapsamında Esenbey Mahalle sakinleriyle bir araya geldi. Programda vatandaşlar sorunlarını, taleplerini ve önerilerini doğrudan Başkan Ulutaş’a iletme imkanı bulurken, yoğun ilgi gören buluşmada konuşan Başkan Ulutaş, şeffaf, katılımcı ve çözüm odaklı bir belediyecilik anlayışını benimsediklerini söyledi. "Halk buluşmalarımızı devam ettireceğiz" Güçlü bir iletişim ve yerinde çözüm için halkla bir araya gelmeyi sürdüreceklerini ifade eden Başkan Ulutaş, "Bugün Esenbey Mahallemizde düzenlediğimiz ‘Vatandaş Soruyor, Başkan Cevaplıyor’ programında kıymetli hemşehrilerimizle bir araya gelmenin memnuniyetini yaşadık. Vatandaşlarımızın sorularını dinledik, taleplerini not aldık ve belediye olarak yürüttüğümüz çalışmalar hakkında bilgilendirmelerde bulunduk. Akçadağ’ımızın her köşesine eşit hizmet ulaştırmak, vatandaşlarımızla güçlü bir iletişim kurmak ve sorunlara yerinde çözümler üretmek adına bu tür buluşmaları önemsemeye ve sürdürmeye devam edeceğiz. Yoğun ilgileri ve samimi yaklaşımları için tüm Esenbey Mahallesi sakinlerine teşekkür ediyorum." diye konuştu Başkan Ulutaş’ın halkla buluşma programlarının, ilçenin diğer mahallelerinde de devam edeceği öğrenildi.