KÜLTÜR SANAT - 11 Ağustos 2023 Cuma 10:28

Ankara’da Frigler döneminden kalma İnönü Mağaraları turistlerin yeni adresi

A
A
A
Ankara’da Frigler döneminden kalma İnönü Mağaraları turistlerin yeni adresi

Ankara’nın Güdül ilçesinde Frigler dönemine ait milattan önce 8’inci yüzyıldan kalma İnönü Mağaraları, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.


Ankara il merkezine 90 kilometre uzaklıktaki Güdül ilçesinde yer alan İnönü Mağaraları, kamp yapmak ve tarihi yeniden yaşamak isteyen yerli ve yabancı turistlerin yeni adresi oldu. Hafta sonları kamp yapmaya gelen turistler, yaklaşık 8 bin kişilik nüfusa sahip Güdül ilçesinin ekonomisine de katkı sağlıyor.


Türkiye’de İnönü Mağaraları’na benzer yerler olduğuna fakat Ankara’da bu mağaraların tek olduğuna dikkat çeken Güdül Belediye Başkanı Muzaffer Yalçın, mağaraların Anadolu’da milattan önce 8’inci ile 5’inci yüzyıllar arasında yaşadığı tahmin edilen Frigler devletinden kalma olduğunu söyledi. Dönemin insanları tarafından barınabilmek için mağaraların ev şekline getirildiğini belirten Yalçın, şunları kaydetti:


“O zamanlar taşlar yer kabuğu hareketleriyle kendiliğinden oluşmuş. Daha sonra insanlar barınabilmek için burayı ev şekline getirmişler. Ayrı ayrı odalar var. O zamanki yaşam ne ise burada yaşamışlar. Hayvanların saldırısından ve savaşlardan korunmak için böyle yüksek yerlere gelmişler. Bizim de güzel bir projemiz var Ankara Valiliği ile yaptığımız. Mağaraların önünden başlıyor, buradaki Yeşilöz beldemize kadar 7 kilometre boyunca oturma alanları var. Bu projede 7 tane de ahşap köprü var. İki tane su değirmeni var. Burayı ışıklandırdık. Akşam çok gizemli bir havası oluyor. Mağaralara ışık veriyoruz.”


İnönü Mağaraları’nı gezebilmek için Keçiören’den gelen Hüseyin Sinop, mağaraların yeni yeni insanlar tarafından tanınmaya başlandığını kaydetti. Sinop, şehrin gürültüsünden bıkanlar için burasının birebir olduğunu vurgulayarak, “İnsanlar böyle yerlere gelip dinlenmek istiyorlar. Burada görmüş olduğunuz üzere çocuklar ve alileler ırmağa girmişler dinleniyorlar. Aşağıda Kirmir Çayı akıyor. Bu Kirmir Çayı’nın ayrı bir güzelliği var. Tatlı su balıkları var. İnsanlar onlardan istifade edebiliyorlar. İnsanlar cuma akşamından geliyorlar, çadırlarını ve karavanlarını kurup dinlenebiliyorlar. Ormanın içerisinde sakince balıklarını avlayabiliyorlar. Pikniklerini ve çaylarını yapabiliyorlar. Pazar günleri de dönüyorlar. Böylece güzelce eğlenmiş oluyorlar. İnsanların gelmelerini ve görmelerini tavsiye ederim” dedi.



Ankara’da Frigler döneminden kalma İnönü Mağaraları turistlerin yeni adresi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Muğla’da Hz. Mevlana 752. Vuslat Yıldönümünde anıldı Muğla’da Hz. Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin vefatının 752. yıldönümü dolayısıyla ’Şeb-i Arus’ programı düzenlendi. Muğla’da faaliyet gösteren Konya Karamanlılar Derneği’nin organizasyonuyla Gazi Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen anma töreninde protokol üyeleri ve sayıda vatandaş bir araya geldi. Gecede, Mevlana’nın öğretileri ve insanlığa mirası üzerine önemli vurgular yapıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Konya Karamanlılar Derneği Başkanı Erol Kütahyalı, Mevlana’nın sadece söz söyleyen değil, söylediklerini bizzat hayatına tatbik eden bir şahsiyet olduğunu vurguladı. Kütahyalı konuşmasında, "İnsan, bildiği için değil, bildiğini yaşadığı zaman insandır. Hz. Mevlana’nın asırlardır gönüllerde diri kalmasının asıl sebebi budur. O, sadece süslü sözler söyleyen biri değil, öğütlerini bizzat yaşayan bir kişi olduğu için hala aramızdadır. Geçmişte olduğu gibi, önümüzdeki asırlarda da hoşgörü timsali Hz. Mevlana’yı anmaya ve onun felsefesini içimizde yaşatmaya devam edeceğiz" dedi. Törene katılan Muğla Vali Yardımcısı İsmail Soykan ise Mevlana’nın evrensel değerlerine dikkat çekti. Soykan, Mevlana’nın 1207 yılında Belh şehrinde doğup 17 Aralık 1273’te Konya’da vuslata erdiğini hatırlatarak şunları söyledi: "Mevlana’nın insan anlayışının temelinde; nefsini arındırarak ilahi aşka ulaşmak vardır. Bu yolun temel taşları aşk, sabır, tevazu ve hoşgörüdür. Bu özellikler o dönemde olduğu gibi bugün de toplum olarak en çok ihtiyaç duyduğumuz değerlerdir. Bu felsefeyi ve Hz. Mevlana’nın ruhunu yaşatan bu güzel geceyi organize eden Konya Karamanlılar Derneği Başkanı’na ve üyelerine teşekkür ediyorum." Konuşmaların ardından programın finalinde gerçekleştirilen ve manevi atmosferin doruğa çıktığı semazen gösterisi, katılımcılar tarafından büyük bir ilgi ve beğeniyle izlendi.