POLİTİKA - 25 Mayıs 2025 Pazar 18:52

Bakan Uraloğlu: "Türksat 6A ile doğudaki en uzak kapsamamız olan coğrafyalara ilk defa uydu kapasitesi ihraç etmiş bulunuyoruz"

A
A
A
Bakan Uraloğlu: "Türksat 6A ile doğudaki en uzak kapsamamız olan coğrafyalara ilk defa uydu kapasitesi ihraç etmiş bulunuyoruz"

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "Türksat 6A ile doğudaki en uzak kapsamamız olan coğrafyalara ilk defa uydu kapasitesi ihraç etmiş bulunuyoruz" dedi.


Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dubai’de düzenlenen CABSAT 2025 Fuarı kapsamında Türksat 6A üzerinden gerçekleştirilen ilk ihracata ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Türksat’ın uydu hizmetleri alanında geldiği noktaya dikkat çeken Uraloğlu, Dubai’de yapılan anlaşmalarla birlikte Türkiye’nin kendi geliştirdiği ilk haberleşme uydusu Türksat 6A üzerinden Batı ve Güney Asya’ya yönelik kapasite satışı gerçekleştirildiğini açıkladı. Bakan Uraloğlu, Dubai merkezli bir şirketle imzalanan anlaşmanın hem teknik kabiliyet hem de ticari başarı açısından tarihi bir adım olduğunu belirterek şunları söyledi:


"Türksat uyduları Batı Avrupa’dan Hindistan’a, Orta Asya’dan Güney Afrika’ya varıncaya kadar çok geniş bir coğrafyada hizmet vermektedir. Daha önce diğer uydularımızla birçok uluslararası şirkete hizmet sağlayarak uydu haberleşme alanında ihracat gerçekleştirmiştik. Bugün geldiğimiz noktada Türk mühendisliğinin ürünü olan Türksat 6A ile doğudaki en uzak kapsamamız olan coğrafyalara ilk defa uydu kapasitesi ihraç etmiş bulunuyoruz. Bu satışla birlikte Türksat, Hindistan, Tayland, Malezya ve Endonezya gibi ülkeleri kapsayan Güney Asya pazarına doğrudan hizmet sunmaya başladı. Bu, yalnızca bir kapasite satışı değil; aynı zamanda Türkiye’nin uzaydaki teknolojik egemenliğinin tescillenmesidir."



"Türksat artık küresel bir oyuncudur"


Bakan Uraloğlu, yapılan satışın stratejik katkılarına da değinerek, Türksat’ın yalnızca Türkiye için değil, bölge ülkeleri ve küresel pazarlar için de güçlü bir uydu operatörü hâline geldiğini vurguladı. Anlaşmanın Türksat 6A’nın uluslararası pazara entegrasyonunu sağlarken aynı zamanda Türkiye’nin uydu hizmetleri gelirini de artıracağını ifade eden Uraloğlu, "Artık uydularımızın kapsama alanındaki 5 milyar insana erişebilen Türksat, uydu teknolojilerinde çok daha güçlü bir şekilde hizmet sunmaktadır. Türksat, yüzde yüz Türk mühendisliğinin eseri olan Türksat 6A’nın da dahil olduğu uydu filosuyla dünyanın yüzde 65’ine ulaşabilmektedir. Tüm dünyada adından söz ettiren Türksat, artık küresel bir oyuncu olarak Türkiye’nin uluslararası markalarından biri haline gelmiştir" dedi.



Milli teknolojiyle küresel başarı


Türksat 6A üzerinden gerçekleştirilen bu satışın Türk mühendislerinin geliştirdiği milli bir haberleşme uydusunun ilk kez ticari olarak ihraç edilmesi açısından da büyük anlam taşıdığına dikkat çeken Uraloğlu, şu ifadeleri kullandı:


"Türksat’ın uydu filosuyla birçok uluslararası firmalarla sözleşmeler imzalayarak ülkemize ihracat geliri kazandırmıştık. Uydu filomuzu uluslararası hizmet hedeflerine göre planladık. Bugün bu planlamanın somut sonucunu görmüş oluyoruz. CABSAT’te Türksat 6A üzerinden yapılan bu ihracat, ülkemizin yüksek teknoloji alanında dışa bağımlılıktan ne denli uzaklaştığının da bir göstergesidir. Artık biz uzayda sadece izleyen değil, yön veren taraftayız."



"Türksat, uluslararası alanda marka değerini daha da yükseltmiş oldu"


Bakan Uraloğlu, yapılan ihracatla birlikte Türksat’ın daha önce aktif olarak giremediği Güney Asya pazarında faaliyet gösteren bir operatör hâline geldiğini, bu sayede uluslararası rekabette elini güçlendirdiğini vurguladı. Uraloğlu, "Bu anlaşmayla Türksat, uluslararası alanda marka değerini daha da yükseltmiş oldu. Türksat, uluslararası arenada uydu operatörleri arasında konumunu daha da güçlendirdi" dedi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bingöl Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Ülkemiz ve bölgemiz üzerinde hesabı olanlar, bu terör yapılanmalarını birer araç olarak kullanıyor" Yalova’da DEAŞ terör örgütüne düzenlenen operasyonda şehit düşen 3 polise Allah’tan rahmet dileyen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Bu örgütlerin, bütün bu yaşadığımız süreçlerle bağlantılı olmadığını düşünebilir miyiz? Kendilerinden ortaya çıkmış yapılar olduğunu düşünebilir miyiz? Ülkemiz ve bölgemiz üzerinde hesabı olanlar, bu terör yapılanmalarını birer araç olarak kullanıyor" dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, AK Parti Bingöl Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı’na katıldı. Burada partililere seslenen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Terörsüz Türkiye’ye değindi. Türkiye Yüzyılı’nın huzurun ve kardeşliğin yüzyılı olacağını vurgulayan Yılmaz, "Terörsüz Türkiye’nin ana çerçevesi Türkiye yüzyılı vizyonudur. Cumhurbaşkanımız yaptığı konuşmalarda ilk cephemizi kuvvetlendirmemiz lazım dedi. Bunun üzerine düşünmemiz gerek. Bölgemizde farklı planlar ve tasarımlar yapan emperyalist ve uluslararası güç odaları, bu bölgeyi parçalamaya çalışan odanlar var. Bunlara karşı en büyük dayanağımız milletimizin birlik ve beraberliğidir. Bizim millet anlayışımız ırka dayalı bir anlayış değildir. Allah korusun biz ırkçı değiliz. Bizim millet anlayışımız kapsayıcı, kucaklayıcı bir millet anlayışıdır. Bu anlayış içinde milli birliğimizi, beraberliğimizi pekiştireceğiz ki başkalarının tuzaklarına düşmeyelim. Emperyalist oyunlara, bizi bölmeye, parçalamaya çalışanlara prim vermeyelim. Bunu da başaracağız" diye konuştu. "Bahçeli, önce ülkem ve milletim diyen bir anlayış ile hareket etti" Bahçeli’nin tarihi bir çıkışı olduğunu aktaran Yılmaz "Ezberleri bozan, gerçekten siyasetçi olarak düşündüğünüzde çok cesur adımlar attı. Kolay değil. Birçok siyasetçi yarını veya 3 gün sonrasını düşünür. Bahçeli, önce ülkem ve milletim diyen bir anlayış ile hareket etti. Böyle hareket edenlere bu millet her zaman destek olmuştur. Milletin menfaati için gerekirse siyasi bedel öderim diyenlere millet her zaman destek olmuştur ve bundan sonrada olacaktır. Allah razı olsun, Bahçeli’nin yaptığı açılımlar, ezber bozan çıkışlar. Tüm bunlarla birlikte yeni bir süreç içerisindeyiz. İnşallah bunu başaracağız. Silahların gölgesinin olmadığı, siyasetinin alanının genişlediği, demokratik siyaset içerisinde ülkemizin ilerlemeye devam ettiği bir ortamı hep birlikte oluşturacağız. Bu kolay değil. Gel-gitler olabilir mi olabilir. Bu tür süreçleri sabote etmek isteyenler, dezenformasyonlar yayarak milletin kafasını karıştırmak isteyenler olabilir mi elbette olabilir" dedi. "Hesabı olanlar bu terör yapılanmalarını birer araç olarak kullanıyor" Yalova’da şehit düşen 3 polise Allah’tan rahmet dileyen Yılmaz, "Mekanları cennet olsun. Tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Gazilerimize şükranlarımızı sunuyoruz. Bu örgütlerin, bütün bu yaşadığımız süreçlerle bağlantılı olmadığını düşünebilir miyiz? Kendilerinden ortaya çıkmış yapılar olduğunu düşünebilir miyiz? Ülkemiz ve bölgemiz üzerinde hesabı olanlar, bu terör yapılanmalarını birer araç olarak kullanıyor. Bir enstrüman olarak kullanıyor. Maalesef böyle bedeller ödemek zorunda kalıyoruz. İnşallah Terörsüz Türkiye, çok daha güçlü bir Türkiye demektir. Çok daha güçlü bir şekilde geleceğe yürüyen bir Türkiye demektir. İnşallah onu da hep birlikte inşa edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Ankara TÜRKYED Genel Başkanı Çelik; "TÜRKYED olarak 2026 vizyonumuz kentsel dönüşüm değil, köysel dönüşüm zamanıdır" Tarımsal Üretim ve Küçükbaş Yetiştiricileri Genel Merkezi (TÜRKYED) Genel Başkanı Nihat Çelik, 2025 yılının tarım ve hayvancılıkta oldukça zor geçtiğini belirterek, "2026 yılından en büyük beklentilerimiz kırsalda yaş ortalamasını düşürmek için gençlerin kırsala dönüşünün sağlandığı, girdi maliyetlerinin düşürüldüğü, desteklerin daha fazla artırıldığı bir yıl olmasıdır. TÜRKYED olarak 2026 vizyonumuz kentsel dönüşüm değil, köysel dönüşüm zamanıdır" dedi. Tarımda 2025 yılının zor geçmesine karşın olumlu manada önemli gelişmelerin de yaşandığına dikkati çeken Çelik, 2025’te yeni projeler ile tarımsal desteklerden su planlamasına kadar birçok başlıkta önemli gelişmeler yaşandığını söyledi. Çelik, zirai don ve kuraklığın tarımsal üretime önemli ölçüde zarar verdiğine işaret ederek "Nisan ayı döneminde 65 ilde yaşanan don olayı, 16 üründe ciddi hasarlar oluşturdu. Diğer taraftan yağışlardaki azalma ve artan sıcaklıklar nedeniyle bu defa kuraklık nedeniyle tarım havzalarında toprak nemi kritik seviyelere geriledi. Barajlar tükenme noktasına geldi. Birçok üründe rekolteler yarıdan fazla düştü. Bu manada suyun önemi bir kez daha anlaşıldı. Dolayısıyla Tarım Bakanlığımızın gerekli tedbirleri almak adına 10 Yıllık Ulusal Su Planını ortaya koyması geleceğimiz açısından en önemli gelişmelerden birisi olmuştur" ifadelerini kullandı. Öte yandan tarım politikalarına ışık tutacak olan genel tarım sayımı çalışmalarının 2025 yılında başlamasının önemli bir gelişme olduğunu belirten Çelik, Tarım ve Orman Bakanlığınca Tarım Orman Şurasının dördüncüsünün gerçekleştirilmesinin de önemli bir adım olduğunu vurguladı. Çelik, Kırsalda Bereket Hayvancılığa Destek projesinin 2025 yılının da başladığını anımsatarak projeye 2026 yılında küçükbaş hayvancılığın da dahil edilecek olmasının hayvancılığa önemli bir ivme kazandıracağını kaydetti. "Hayvan varlığında özellikle küçükbaş hayvan varlığında artışlar yaşandı" 2025 yılının bitkisel ve hayvansal üretimdeki durumuna dikkati çeken Çelik, "Bitkisel üretimde düşüşler kaydedilmesi yanında hayvan varlığında özellikle küçükbaş hayvan varlığında artışlar yaşandı. Ancak tarımsal girdi fiyatlarının yüksek olması üreticilerin zor bir yıl geçirmesine neden oldu. Ayrıca 2025 yılı, sektörde en önemli sorun olarak sürekli gündemde tutulan gerek et gerekse süt ürünlerinin fiyatlarındaki artışlarda fırsatçılar, tedarikçiler ve aracıların etkin rol oynaması yetiştiricinin kar etmemesi ve tüketicinin de pahalı fiyatlardan dolayı yeterince et ve süt tüketemediği bir yıl olmuştur" ifadelerini kullandı. Çelik, Kurban Bayramı sonrasında ortaya çıkan şap hastalığının hayvancılığa ciddi manada zararlar verdiğini kaydederek bu konuda Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ve Bakanlık personelinin hastalığı bertaraf etmek için ülke genelinde yoğun bir şekilde gayret saf ettiklerini sözlerine ekledi. "TÜRKYED olarak 2026 vizyonumuz kentsel dönüşüm değil, köysel dönüşüm zamanıdır" Çelik, TÜRKYED’in 2026 vizyonunun kentsel dönüşüm değil, köysel dönüşüm zamanı olduğuna işaret ederek, "TÜRKYED olarak öncelikle 2026 yılında her alanda tarımsal üretimin artacağı gerek çiftçilerimizin ve üreticilerimizin gerekse tüketicilerimizin mutlu olacağı bir yıl olmasını temenni ediyoruz. Özellikle kırmızı et üretim ve tüketiminin artırılarak ithalat yerine ihracat yapan bir ülke konumuna geçmek en önemli beklentilerimizdendir. 2026 yılının tarımsal üretimde iklim değişikliklerinden en az etkilendiği, çiftçileri üretimde tutacak desteklerin artırılacağı bir yıl olmasını diliyoruz. Sadece üretimi değil gıda güvenliğimizi de tehlikeye sokmamak için iklim değişikliklerine uyumlu uzun vadeli politikaların hayata geçirilmesini bekliyor bu konuda önemli çalışmalar yapan Bakanlığımıza topyekûn sektör paydaşlarının destek olmasını istiyoruz. 2026 yılından en büyük beklentilerimiz, üreticilerin tarımdan uzaklaşmadığı, tarım arazilerimizin her bir karışının ekilip biçildiği, kırsalda yaş ortalamasını düşürmek için gençlerin kırsala dönüşünün sağlandığı, girdi maliyetlerinin düşürüldüğü, desteklerin daha fazla artırıldığı, üreticinin ve tüketicinin kazanacağı bir yıl olmasıdır. TÜRKYED olarak 2026 vizyonumuz kentsel dönüşüm değil, köysel dönüşüm zamanıdır" değerlendirmesinde bulundu.