POLİTİKA - 15 Nisan 2024 Pazartesi 19:44

CHP’den YSK’ya Hatay seçimlerine ilişkin ’tam kanunsuzluk’ itirazı

A
A
A
CHP’den YSK’ya Hatay seçimlerine ilişkin ’tam kanunsuzluk’ itirazı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Hatay seçimlerine tam kanunsuzluk gerekçesiyle itirazda bulunarak, “Başvurumuz Yüksek Seçim Kurulu tarihi boyunca yapılmış en kapsamlı tam kanunsuzluk başvurusudur” dedi.

31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri sonrası siyasi partiler, Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) itirazlarını bildirmeye devam ediyor. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, beraberindeki heyetle birlikte Hatay İl Belediye Başkanlığı ve İskenderun İlçe Belediye Başkanlığı seçimleri için tam kanunsuzluk gerekçesiyle itirazda bulundu. İtiraz başvurusunun ardından açıklama yapan Özel, itiraz başvurusunu YSK Başkanı Ahmet Yener’e sunduklarını belirterek, itirazlarını 8 başlıkta topladıklarını ve itiraz başvurusuyla seçimlerin yenilenmesini talep ettiklerini ifade etti.

“Başvurumuz Yüksek Seçim Kurulu tarihi boyunca yapılmış en kapsamlı tam kanunsuzluk başvurusudur”

Hatay seçimlerindeki itiraz sürecini bizzat takip ettiğini söyleyen Özel, “Tam kanunsuzluk başvurumuz herhalde Yüksek Seçim Kurulu tarihi boyunca yapılmış en kapsamlı tam kanunsuzluk başvurusudur. Birazdan sadece 8 başlığına değineceğim. Meselenin herhangi bir tanesi tarafsız ve siyasi baskılardan arındırılmış, sadece hukuk normlarına göre düşünülen vicdan sahibi insanlarda seçimin yenilenmesi yönünde bir karar verme durumunu oluşturacaktır. Her birisi için YSK’nın geçmişte aldığı talebimize uygun kararlar mevcuttur. Örnekleriyle, ekleriyle, bilgileriyle birlikte sunduk. Eğer 2019 31 Mart İstanbul seçimleri iptal edildiyse bizim başvurumuzla Hatay seçimleri 8 kez iptal edilebilir. İstanbul Büyükşehir seçiminin iptal gerekçesini okuyun. Elimizdeki kanıtları okuyun. Bir değil 8 kere bu seçimi iptal edersiniz” ifadelerini kullandı.

“3 bin 389 ölü seçmen seçimlerde oy kullanmıştır”

Özel, Hatay’daki seçimlerde sandık görevlilerinin güvenlik güçlerinden oluştuğunu iddia ederek, “Öncelikle kanuna aykırı olarak emniyet görevlilerinin ve zabıtaların seçim kurulları, görev yaptıkları sandık kurulu başkanı oldukları ve memur üye olarak görevlendirildikleri ortadadır. Hal tam kanunsuzluk halidir. İkinci ve önemli hususumuz hakkında kısıtlılık kararı bulunan 108 seçmeni biraz önce YSK’ye verdiğimiz dilekçenin ekinde sunduk. Ayrıca 3 bin 389 ölü seçmen seçimlerde oy kullanmıştır. Bununla ilgili kanıtlar torbaların, çuvalların içinde Yüksek Seçim Kurulu’nun adalet dağıtacağı adalet terazisine konmak üzere beklemektedirler” açıklamasında bulundu.

“Geçersiz oyların neden geçersiz olduğu belirtilmediğinden tam kanunsuzluk hali oluşmuştur”

Özel, bir diğer tam kanunsuzluk nedeninin ise geçersiz oyların belirtilmemesinden kaynaklandığını söyledi. İki adayın arasındaki oy farkından 15 kat daha fazla geçersiz oy olduğunu söyleyen Özel, “Kanuna göre geçersiz oyların niçin geçersiz olduğu mutlaka yazılmalıdır. Yazılmamıştır. Durum tam kanunsuzluk halidir” dedi.

“İlçe Seçim Kurulu üyeleri istifa etmeden aday olmuştur”

Özel, İlçe Seçim Kurulu üyesinin istifa etmeden seçimlerde aday olduğunu da iddia ederek, “Reyhanlı ve Kumlu ilçelerinde belediye meclis üyesi adayı olan ve ilçe seçim kurulu üyesi olan kişiler kurul üyeliklerinden istifa etmedikleri halde seçimlerde aday olmuşlar. Seçimlere partilerin yaptığı itirazlarda bulunmuşlar, itirazlara karar vermişler, oy kullanmışlar ve hatta bir tanesi kendi mazbatasını kendi imzalamıştır. Hal tam kanunsuzluğun daniskasıdır” değerlendirmesinde bulundu.

“Yurt dışındaki seçmenler adına oy kullanılmıştır”

Hatay’daki seçimlerde yurt dışında olduklarını tespit ettikleri seçmenlerin oy kullandığını iddia eden Özel, “Biz 300’e yakın seçmenin yurt dışında oy kullandığını, yurt dışında bulunduklarını o gün ispatlıyoruz. Oy kullanmadıklarının ispatı için çizelgeler açılmalıdır. Eğer gerçeği arayacaksak, bu kurul hakikatin peşinde koşacaksa ve adalet dağıtacaksa yurt dışında olduğunu ispatladığımız o seçmenlerin yerlerine oy kullanılmadığına imza fönleriyle bakmak durumundadırlar” diye konuştu.

Özel, Hatay Kırıkhan’da seçim sürerken çıkan bir arbedede sandıkların dağıldığını ve pusulaların saçıldığını, bu nedenle de seçimin durdurularak, bir saat sonra seçime baştan başlandığı iddiasında da bulundu. Süreç içerisinde seçmenlerin kullandıkları oyların sandıkta olduğunu sandığını ve evlerine gittiklerini, böylece birçok seçmenin oy kullanamadığını söyleyen Özel, durumun tam kanunsuzluk hali olduğunu vurguladı.

Teleferik kazası nedeniyle Kepez Belediye Başkanının tutuklanması

Özel, Antalya Kepez’de yaşanan teleferik kazası sonrasında Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz’ün tutuklanmasını da değerlendirerek, “Antalya’da büyük bir hukuksuzluk, büyük bir kanunsuzluk yapılıyor. Büyük bir vicdansızlık yapılıyor. Cumhuriyet Halk Partisi olarak kusuru olan kimse cezasını çeksin, kimseyi koruyacak değiliz. Ancak Kepez Belediye Başkanı geçmişte o şirketin başındayken ilgili bakanlıktan onaylı sertifikalı ‘buna yaptırabilirsin’ dedikleri şirkete bakım yaptırdıysa o görevi bıraktıktan sonra da üç kere bakım olduysa, denetim olduysa benim belediye başkanımın görevi bıraktıktan sonra üç kere bakım olan, denetim gören teleferiğin kazasından sorumlu tutulup, tutukluluk tedbirine başvurma kararı siyasidir. Eğer kusuru olsa mutlaka bunun soruşturulması gerekir” şeklinde konuştu.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e CHP Hatay Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Lütfü Savaş ve parti yetkilileri de eşlik etti.

Kemal Diri - İbrahim Çakmak



CHP’den YSK’ya Hatay seçimlerine ilişkin ’tam kanunsuzluk’ itirazı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Hac kurası bekleyenler önce bu türbeyi ve camiyi ziyaret ediyor Osmanlı Cihan Devleti Dönemi’nde İslam dininde kutsal sayılan, cennetten indirildiğine inanılan ve ana parçası Kabe’de bulunan Hacer-ül Esved taşının 5 parçası İstanbul’a getirildi. Hacer-ül Esved’in Türkiye’deki en büyük parçası Kanuni Sultan Süleyman Türbesi’nde, 4 parçası ise Sokullu Mehmet Paşa Camii’nde bulunuyor. Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı İstanbul Türbeler Müzeler Müdürü Vekili Ebuzer Gümüş, "16. yüzyılda yapılan onarımlar esnasında 5 parçanın düşmesi sonucu taşlar İstanbul’a getirilmiş. Bugün Kabe’de bulunan Hacer-ül Esved orijinal ve Kabe’nin en eski parçası. Bugün ondan düşen 5 parça da onun gibi dünyada özgün olan tek Hacer-ül Esved” dedi. İslam dininde kutsal sayılan, cennetten geldiğine inanılan ve ana parçası Kabe’de yer alan Hacer-ül Esved taşının 1 parçası Fatih’teki Kanuni Sultan Süleyman Türbesi’nde, 4 parçası ise Kadırga’daki Sokullu Mehmet Paşa Camisi’nde yer alıyor. Kabe’de 16. yüzyılda gerçekleştirilen bakım ve onarım çalışmaları sırasında Hacer-ül Esved taşından düşen 5 parçayı bir harem ağası İstanbul’a getirdi. Tarih boyunca çeşitli nedenlerden dolayı parçalanan Hacer-ül Esved taşı birleştirilerek aynı haline getirilirken, kopan taşları İstanbul’a getiren harem ağası bu nedenle cezalandırıldı. Kabe’ye tekrar gönderilmesine karar verilen Hacer-ül Esved, Mimar Sinan’ın uzun uğraşları sonucunda İstanbul’da kaldı. Mimar Sinan tarafından bu taşlardan 4’ü, dönemin sadrazamı Sokullu Mehmet Paşa adına yaptırılan Sokullu Mehmet Paşa Camii’ne konuldu. Altın çerçeve ile kaplanan parçalar, caminin giriş kapısı üzerindeki mermer taşların ortasında, mihrabın üst kısmında, minbere giriş kapısının üzerinde ve minber kubbesinin altında yer alıyor. Türkiye’deki en büyük parçası ise Mimar Sinan tarafından Süleymaniye Külliyesi içindeki Kanuni Sultan Süleyman Türbesi’nin girişindeki kemerin kilit taşına yerleştirildi. “Kabe dışında sadece İstanbul’da parçaları bulunuyor" Hacer-ül Esved taşıyla ilgili bilgi veren Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı İstanbul Türbeler Müzeler Müdürü Vekili Ebuzer Gümüş, “Hacer-ül Esved, İslam alemi için önemli bir yere sahip olan bir taş. Arapça ‘kara taş’ anlamına gelmektedir. Bu adı da renginin siyaha yakın, koyu kırmızı rengi olması nedeniyle almıştır. İslam’da ‘cennetten indirildiğine’, ‘Nuh Tufanı’nda Mekke’deki Ebu Kuveys Dağı’nda saklanılan daha sonra Kabe’nin yeniden inşası sırasında Hz. İbrahim ve Hz. İsmail tarafından getirilerek, Kabe’nin güney doğu köşesine yerleştirilen bir taş. Hem şu an Kabe’nin en eski parçası olması hem de cennetten indirildiğine inanılan bu taşın İslam alemi için mukaddes bir yeri var. Bugün bu taşın, Kabe dışında sadece İstanbul’da parçaları bulunuyor. Kabe’deki özgün parçasının dışında kalan diğer özgün parçalar sadece Kadırga’daki Sokullu Mehmet Paşa Camii’nde ve Kanuni Sultan Süleyman Han Türbesi’nin girişinde bulunan kemerin kilit taşında” dedi. “16. yüzyılda yapılan onarımlar esnasında 5 parçanın düşmesi sonucu bunlar İstanbul’a getirilmiş” Hacer-ül Esved taşlarının Kabe’den, İstanbul’a getirilmesini anlatan Gümüş, “Kabe’de tarih boyunca çeşitli dönemlerde bakım-onarım çalışmaları oluyor. Bu esnada Hacer-ül Esved taşı da onarılıyor. Tabii sel, yangın, savaş gibi çeşitli nedenlerle zarar gördüğü de olmuş. Bu nedenle birkaç parçaya ayrılmış. Ancak her defasında bu parçalar birleştirilerek tekrar yerine koyulmuş. Osmanlı Dönemi’nde 16. yüzyılda yapılan onarımlar esnasında Hacer-ül Esved’den düşen 5 parça, bir harem ağası tarafından İstanbul’a getiriliyor. Bu harem ağası cezalandırılmış ve taşların Kabe’ye gönderilmesi istenmiş. Ancak Mimar Sinan’ın uzun uğraşları sonucunda bu taşlar İstanbul’da kalmış. Mimar Sinan bu taşlardan 4 tanesi Kadırga’daki Sokullu Mehmet Paşa Camii’nde, 1 tanesini de bugün bulunduğumuz Kanuni Sultan Süleyman Han Türbesi’nin girişindeki kemerin kilit taşına yerleştirmiştir. 16. yüzyılda yapılan onarımlar esnasında 5 parçanın düşmesi sonucu bunlar İstanbul’a getirilmiş. Bugün Kabe’de bulunan Hacer-ül Esved orijinal ve Kabe’nin en eski parçası. Bugün ondan düşen 5 parça da onun gibi dünyada özgün olan tek Hacer-ül Esved” ifadelerini kullandı. “Onu ziyaret edenlerin, manevi kamerasıyla çekime girdiği ve bize şahitlik edeceğine inanıyoruz” Sokullu Mehmet Paşa Camii cemaatinden Kemal Gözsüz, “Bu camide uzun yıllar görev yapmış müezzinin oğluyum. Babam şu anda hayatta değil. Babamın emekli olduktan sonra da burada toplam 52 yıl bir görevi oldu. 1 Haziran 1963 yılından beri babam burada görev yapıyordu. Yine buraya geliyoruz. Buradaki resmi kadronun dışında en kıdemlisi benim diyebilirim. Hacer-ül Esved taşı Müslümanlarca kutsal sayılan, önemli bir taş. Biz onu ziyaret edenlerin, manevi kamerasıyla çekime girdiği ve bize şahitlik edeceğine inanıyoruz. Düşüncemiz bu yönde. Peygamber Efendimiz (Sallallahü teala aleyhi ve sellem) de elini sürdüğü için ondan sonra da diğer halifeler döneminde olsun özellikle de Hz. Ömer ona daha bir ihtimam göstererek ehemmiyetini ortaya koymuştur. Hacer-ül Esved taşının Sokullu Mehmet Paşa Camii’ne gelmesinin en önemli sebebi, bu camiyi Sokullu Mehmet Paşa adına 2. Selim’in kızı İsmihan Sultan’ın yaptırmış olmasıdır. Bundan dolayıdır diye düşünüyorum. Sarayda da kalabilirdi ama Mimar Sinan tarafından buraya koyulması uygun görülmüş. Her gün Hacer-ül Esved’i görüyoruz. Her içeriye girişimizde gözümüz onlara takılıyor. Ziyaretçilerimiz geldiği zaman ona el sürme gibi bir hasletleri var ama burada Kabe’deki gibi sünnet olan vazife olmuyor. Selamlamak bir gerekmiyor. Sadece ona bakılacak ve salavat getirilecek. İnsanlar el sürmek istediği için tedbirler alındı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü bir camekan koydu” şeklinde konuştu.