GÜNDEM - 08 Aralık 2025 Pazartesi 15:10

Memur-Sen Başkanlar Kurulu: "Türkiye Yüzyılı’na yakışır, 4688 sayılı Kanunu’nda ivedi reform yapılması çağrısında bulunuyoruz"

A
A
A
Memur-Sen Başkanlar Kurulu: "Türkiye Yüzyılı’na yakışır, 4688 sayılı Kanunu’nda ivedi reform yapılması çağrısında bulunuyoruz"

Memur-Sen Başkanlar Kurulu, Türkiye Yüzyılı’na uygun personel yapısı ve ücret dengesi için kamu personel reformunun ve 4688 sayılı Kanunu’nda acil değişikliğin hayata geçirilmesini talep etti.


Memur-Sen Başkanlar Kurulu, 8. Dönem Toplu Sözleşme sürecine dair yazılı bir açıklama yayımladı. Açıklamada, kamu personel sistemini bütüncül bakış açısıyla hazırlandığı söylenilen teklifin Kamu İşveren Heyeti’nin kabul etmediği belirtildi. Aynı zamanda, Türkiye Yüzyılı’na yakışır ücret dengesini hayata geçirmek için 4688 sayılı Kanunu’nda ivedi reform yapılması çağrısında bulunuldu.



"Yeni bir personel reformu gerekliliğini ifade etmiş ve 4688 sayılı Kanunu’nda da reform yapılması gerektiğini belirtmiştik"


Memur-Sen tarafından yapılan yazılı açıklamada şu ifadeler yer aldı:


"Geçtiğimiz günlerde kamuda üst düzey yönetici ve bazı kariyer, meslek gruplarına ilişkin maaş, ücret artışları içeren önerge, iktidar ve muhalefetin ortak kararıyla Plan ve Bütçe Komisyonu’ndan geçmiş, kamuoyunda oluşan tepkiler sonrasında geri çekileceği gündeme gelmiştir. Daha önce de gündeme getirilen ve sonrasında gündemden çıkarılan ‘üst düzey yöneticilere zam’ düzenlemesi; kamu personel sisteminde sorunlu alanların varlığını, görev yetki-sorumluluk ve ücret skalası bozukluğunu bir kez daha göstermiş, tüm kamu görevlilerini kapsayacak genel bir düzenlemeye dönüşmesi noktasında haklı bir zemin oluşturmuştur. Nitekim, toplu sözleşme görüşmeleri öncesinde; sendikalarımızın, bürokratların, kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcilerinin, alanında uzmanların katkı/katılımıyla kamu personel sistemine yönelik kapsamlı bir çalıştay gerçekleştirerek ‘Kamu Personel Sistemi Tarihçe Tespit-Teklif’ raporunu kamuoyuna sunmuş, yeni bir personel reformu gerekliliğini ifade etmiş ve 4688 sayılı Kanunu’nda da reform yapılması gerektiğini belirtmiştik."



"Kamu personel sistemini bütüncül bakış açısıyla gören teklifimizi Kamu İşveren Heyeti kabul etmemiştir"


8. Dönem Toplu Sözleşme sürecine de değinilen açıklamada, "8. Dönem Toplu Sözleşme sürecinde; farklı statülerdeki çarpıklığı giderecek şekilde ‘memurundan amirine, uzmanından üst yöneticisine, çalışanından emeklisine’ kamu personel sistemini bütüncül bakış açısıyla gören teklifimizi Kamu İşveren Heyeti kabul etmemiş, toplu sözleşme fırsatını iyi değerlendirmemiştir. Toplu Sözleşme masası; çok taraflı katılımın sağlandığı, yetkili Konfederasyon, sendikalar ile kurumsal ve bölgesel sorunların tespit edilerek tartışıldığı en önemli sosyal diyalog mekanizmasıdır. Masayı devre dışı bırakarak, sosyal tarafların görüşü olmadan, önü arkası düşünülmeden ve ast-üst dengesi gözetilmeden yapılan tek taraflı düzenlemeler; gerekli desteği görmemekte ve beklenen sonuca ulaşmamaktadır" ifadeleri kullanıldı.


Açıklamanın devamında, 7. ve 8. Dönem Toplu Sözleşme süreçlerinde Kamu İşveren Heyeti’nin olumlu yaklaşım ve uzlaşma iradesi sergilemediği, sergilemiş olsaydı; bugüne taşınan sorunların büyük bir kısmının çözüme kavuşmuş olacağı vurgulandı.



"Türkiye Yüzyılı’na yakışır ücret dengesini hayata geçirmek için 4688 sayılı Kanunu’nda da ivedi reform yapılması çağrısında bulunuyoruz"


Kamu personel reformu yapılması konusunda çağrının da bulunduğu açıklamada şunlar kaydedildi:


"4688 sayılı Kanunun yetersiz yapısı ve kamu işvereninin uzlaşmama temelli bakış açısı nedeniyle; kamu görevlilerimizin ve emeklilerimizin ekonomik yükü artmış, geçim derdi büyümüş, sistemdeki çarpıklıklar içinden çıkılamaz bir hale gelmiş ve sosyal maliyet giderek artmıştır. Bu çerçevede Memur-Sen Başkanlar Kurulu olarak; bütün kamu görevlilerine ve emeklilerine öncelikle 2026 Ocak ayında seyyanen zam verilerek, kamuda farklı statüler arasında oluşan maaş, ücret çarpıklığının giderilmesi gerektiğini belirtiyoruz. Buna ilave olarak, Türkiye Yüzyılı’na yakışır personel sistemini ve ücret dengesini hayata geçirmek için; Yetkili Konfederasyon Memur-Sen’in paydaşlığında kamu hizmetine girişten emeklilik sistemine kadar kapsayıcı ve kuşatıcı olacak şekilde kamu personel reformu yapılması, tek taraflı düzenlemelerden kaçınılması, görev-yetki-sorumlulukların belirlenmesi, ortak akılla hareket edilmesi ve buna uygun olarak 4688 sayılı Kanunu’nda da ivedi reform yapılması çağrısında bulunuyoruz."


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Buca Belediyesinde işçiler yeniden iş bıraktı, çöpler birikmeye başladı İzmir’de Buca Belediyesi’nde çalışan yaklaşık 2 bin işçi, ödenmeyen maaş ve toplu iş sözleşmesi (TİS) farkları sebebiyle iş bırakma eylemi başlattı. DİSK Genel-İş İzmir 6 No’lu Şube Başkanı Değer Yıldız, "Bu şehirde oluşan çöp dağlarının sebebi biz değiliz. Biz sözümüzü tutmamıza rağmen Belediye Başkanı sözünü yine tutmamış ve bizi yarı yolda bırakmıştır. Yarın bu şehirde çöpler birikecek ve sorumlusu doğrudan Buca Belediye Başkanı Görkem Duman’dır" dedi. Buca Belediyesi’nde örgütlü DİSK Genel-İş İzmir 6 No’lu Şube, Buca Belediye Başkanı Görkem Duman ile imzalanan taahhütnameye rağmen Ekim ayı maaşı ile geriye dönük Toplu İş Szleşmesi (TİS) farklarının 30 Kasım’da ödenmesi gerektiği, ancak verilen 5 günlük opsiyona rağmen ödeme yapılmadığını belirterek iş bırakma kararı aldı. Sendikanın aldığı kararla temizlik işleri müdürlüğü, anaokulları ile yemekhane çalışanları hariç yaklaşık 2 bin işçi sabah saatlerinde kartlarını basarak işbaşı yapmalarının ardından greve çıktı. İşçiler Buca Belediye Binası önünde bir araya gelerek basın açıklaması gerçekleştirdi. Sendika adına açıklamalarda bulunan DİSK Genel-İş İzmir 6 No’lu Şube Başkanı Değer Yıldız, "Kasım ayında almamız gereken ekim ayı maaşımız ile üçte ikilik geriye dönük alacağımızın 30 Kasım’da ödenmesi gerekiyordu ancak ödenmedi. 5 günlük opsiyon süreci vardı, 5 Aralık’a kadar bekledik fakat yine ödeme yapılmadı. Bu sebeple, protokolde attığımız imzaya duyduğumuz saygı ve iyi niyetle verdiğimiz söz nedeniyle bugün yeniden iş yerimizde iş bırakma eylemini başlatmış bulunuyoruz. Bu şehirde oluşan çöp dağlarının sebebi biz değiliz. En son Belediye Başkanının verdiği söz üzerine eylemi bitirmiştik fakat biz sözümüzü tutmamıza rağmen Belediye Başkanı sözünü yine tutmamış ve bizi yarı yolda bırakmıştır. Yarın bu şehirde çöpler birikecek, anaokulları kapanacak, yemekhaneler kapanacak ve diğer bütün birimler topluca duracaktır. Sorumlusu doğrudan Buca Belediye Başkanı Görkem Duman’dır. "Madem belediyede bütçe yoktu, bu kadar işçi neden işe alındı" Kimseyi idare edecek ne durumlarının ne de ruh hallerinin kaldığını aktaran Yıldız, "Biz bir ay boyunca çalışıp 50 bin lira bandında maaş alan, bunun yaklaşık 30 bin lirasını kira olarak ödeyip geri kalan 20 bin lira ile geçinmeye çalışan insanlarız. Birkaç gün ya da bir ay sonra bu meydanda, bu belediye önünde insanlar kendilerine benzin döküp yaktığında kimse bize ne olduğunu sormasın. Bu belediyede çalışan insanlar ayın 30 günü çalışıp ay sonunda maaşını alamıyorsa kimse kusura bakmasın. Belediye yönetimi koltuklara oturduğu günden bu yana kaç işçi aldığını ve bu işçilerin neden işe alındığını açıklamalıdır. Madem bütçe yoktu, para yoktu, belediye borç içindeydi; bu kadar işçi neden işe alındı? Bu insanlar neden kandırıldı, neden açlığa ve yokluğa mahkum edildi? İşçiyi işe alanlar, o işçiyi çalıştırmamaktan şikayetçidir; bir avuç işçiye bu şehrin bütün işi yaptırılırken diğer işçiler çalışmıyor denilmesi artık kabul edilebilir değildir" ifadelerini kullandı. "Aldığımız ücretin tamamı faize, hacze, tefeciye gidiyor" Basın açıklamasında Bucalı vatandaşlara da seslenen Yıldız, "İşveren, halka ‘işçiler çalışmıyor, işçi sayısı fazla’ gibi bahaneler sunmasın. Bu hikayeleri çoktan aştık. Buca halkı şunu bilmelidir ki artık dayanacak gücümüz kalmamıştır. Eğer bir noktadan sonra işler rayından çıkar ve işçiler alacaklarını alamazsa, o işçileri durduracak sendikacılar da olmayacaktır. O zaman kim kime hesap verir, bunu meydanlar gösterecektir. Biz alacaklarımızı istiyoruz. Aldığımız ücretin tamamı faize, hacze, tefeciye gidiyor; insanların evinde ekmek yok, suyu kesilmiş, ev sahibi kapıya dayanmış; insanlar eşinin ve çocuğunun yüzüne bakamaz hale gelmiş durumda. Artık kimse bizden onları idare etmemizi beklemesin. Bu saatten sonra kimseyi idare etmiyoruz ve bizimle muhatap olacak olan herkes bunu bilerek gelsin. Süslü koltuklarda takım elbiseyle hak hukuk sloganı atmakla bu işler olmuyor; gelsinler işçinin halini ve çektiği çileyi görsünler" dedi. "Temizlik işlerinde iş bırakacağız" Buca Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğünde 17 yıldır çalıştığını aktaran işçi Abdullah Durmaz ise, "Son 6 aydır ödemelerimizde bir sorun yaşıyoruz; bazen az, bazen kısık ücretler alıyoruz. Yaklaşık 2 ay önce, ödemelerin tarihi geçmiş olmasından dolayı bir eylem gerçekleştirdik. İmzalanan taahhütnamelere uyulmasını ve maaşlarımızın verilmesini istiyoruz. Bu nedenle bir eyleme çıktık ancak bir yanda hakkımızı ararken diğer yanda yıkıcı bir tutum sergilemek istemiyoruz. Halkı da düşünerek daha mütevazı, daha idare eden bir taraf olmaya çalışıyoruz. Şu zamana kadar eğer iyi bir gelişme olur ve süreç sağlıklı bir şekilde ilerlerse zaten işlerimize devam edeceğiz. Bunun dışında, eğer ücretlerimiz verilmez ve tarihler yeniden uzatılırsa temizlik işlerindeki arkadaşlarımıza da söyleyeceğiz ve iş bırakacağız" diye konuştu.
Amasya Amasya’da kapısına kilit vurulan 9 türbeden 5’i yeniden ziyarete açıldı Şehzadeler şehri Amasya’da kapısına asma kilit vurularak ziyarete kapatılan 9 türbeden 5’i yeniden ziyarete açıldı. "Usulsüz elektrik tüketildiği" belirlenen türbeler için Vakıflar Tokat Bölge Müdürlüğü’ne yerel elektrik dağıtım şirketi 250 bin TL fatura çıkarttı. Maliyenin camilerde olduğu gibi türbelerde de bedelini karşıladığı aydınlatma hizmetinin dışında prizlere elektrikli soba ve klima takılıp usulsüz enerji kullanıldığı tespit edildi. Mahalli elektrik dağıtım şirketi YEDAŞ tarafından Amasya ilinin bağlı olduğu Tokat Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne yaklaşık 250 bin TL birikmiş borç çıkarıldı. Vakıflar ise 2’si Amasya şehir merkezinde olan türbelerin kapılarına asma kilit taktı. "Evliyalar diyarı" şehirde vatandaşlar bu duruma tepki gösterdi. Amasya Valiliği’nin girişimleriyle yapılan görüşmeler sonrası 2’si il merkezinde, 3’ü Merzifon ilçesinde olmak üzere 5 türbe yeniden ziyarete açıldı. Türbelerin bakım sorumluluğunu da muhtarlıkların üstlendiği öğrenildi. Amasya İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile aynı sokakta bulunup kapısı kapalı olan Selamet Hatun Türbesi de tekrar ziyarete açıldı. Yıllardır yöre halkının sürekli ziyaret ettiği türbenin anahtarını alıp bakımını üstlenen Pirinçci Mahallesi Muhtarı Ahmet Balcı, "Türbe kilitli olduğundan dolayı içeriye girip ziyaret ve dua yapılamıyordu. ’Elektrikte hatalı kullanım var’ diye kesilmişti. Girişimler sonrası türbemiz tekrar ziyarete açıldı" dedi. Kaçak elektrik ve tesisat bağlantıları yapılmasının önüne geçmek adına türbelerin geçici olarak kapatıldığını belirten Tokat Vakıflar Bölge Müdürlüğü yetkilileri, 5’inin sorumluluğunu üstlenen muhtarlara anahtarlarının verilerek ziyarete açıldığını, 4’üyle ilgili sürecin sürdüğünü açıkladı.