POLİTİKA - 26 Haziran 2025 Perşembe 13:12

TBMM Başkanı Kurtulmuş: "Yeni anayasayı yapmak, en iyi hukuk metnini kim hazırladı yarışı değildir"

A
A
A
TBMM Başkanı Kurtulmuş: "Yeni anayasayı yapmak, en iyi hukuk metnini kim hazırladı yarışı değildir"

Türkiye Büyük Millet Meclisi(TBMM) Başkanı Kurtulmuş, "Yeni anayasayı yapmak, en iyi hukuk metnini kim hazırladı yarışı değildir" dedi.


"Sivil Anayasa Yolculuğu Projesi" kapanış töreni TBMM Tören Salonu’nda gerçekleşti. Törene TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, AK Parti Grup Başkanvekili Abdülhamit Gül, çok sayıda bürokrat ile milletvekili ve sivil toplum kuruluşundan temsilciler katıldı. Törende konuşan İçişleri Bakanı Yerlikaya, "Bu anlamlı buluşma sadece bir proje tanıtımı değil. Aynı zamanda anayasa, hukuk, sivil toplum ve millet iradesi gibi kavramların ortak bir idealde buluştuğu tarihi bir ana da şahit olur. Bizler İçişleri Bakanlığı olarak destek verdiğimiz ve HUDER tarafından başarıyla yürütüldüğü kitaplaştırılan çalışmanın demokratikleşme yolculuğumuza katkı sunacağına yürekten inanıyoruz. Anayasa bir milletin zaman ve tarihi karşısındaki duruşudur. Milletin ortak aklını, ortak iradesini ve ortak vicdanını yansıtan temel evlidir. Devletin meşruiyetini, bireyin haklarını ve toplumsal düzenin çerçevesini Anayasa’da görüyoruz. Bu yönüyle anayasa yalnızca bir hukuk metni değil. Aynı zamanda bir milletin kimlik belgesi ve gelecek vizyonu. Ancak insanla toplum da zamanla değişir ve dönüşür. Tarihin akışı içinde sabit kalan tek şey değişimi kendisidir" ifadelerini kullandı.



"Bu siyasi bir tercih değil, demokratik bir zorunluluktur"


Teknolojiden güvenlik anlayışına, iletişimden yönetişim modellerine kadar her alanda yepyeni bir çağın eşiğinde olduklarını dile getiren Yerlikaya, "Hukuk donuk bir yapı değil. Zamanın ruhunu okuyamayan ihtiyaçlara cevap verebilen canlı bir mekanizmdir. Ve anayasada bu mekanizmanın temel başıdır. İbn-i Haldun’un da yüzyıllar önce ifade ettiği gibi her devrin şartları bir önceliğinden farklıdır. Dolayısıyla anayasa döneminin ihtiyaçlarına ve milletin beklentilerini yansıtabilen hem değerler hem de zamanla uyumlu bir yapıda olmalıdır. Bugünün dünyasında 1980 darbesinin gölgesinde yazılmış bir anayasa ile yol yürümek mümkün değil. Sayın Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi aziz milletimiz vesayeti değil, milletin anayasasını istiyor. Milletin ruhunu yansıtmayan bir anayasayla demokratikleşme olmaz. Açıkça ortadadır ki millet iradesini yansıtan bir anayasaya ihtiyacımız var. Bu siyasi bir tercih değil, demokratik bir zorunluluktur. İnanıyoruz ki yeni anayasa Türkiye yüzyılının temel taşı olacaktır. Sayın Başkanım kıymetli katılımcılarım Türkiye bölgesinin ve dünyanın yükselen gücü olarak milletimizin özgür iradesiyle şekillendirilmiş kuşatıcı, sivil ve çağrı durumuna uygun bir anayasa sahip olmalıdır" şeklinde konuştu.



"Önümüzdeki dönüm gösteriyor ki dünyada çok sert rüzgarlar esecek"


Konuşmasının başında dünyada yeni bir dönemin başında olduklarının altını çizen Kurtulmuş, "Önümüzdeki dönüm gösteriyor ki dünyada çok sert rüzgarlar esecek. Hatta rüzgarların nereden ve hangi sertlikle eseceğinin dahi belli olmayacağı bir döneme giriyoruz. Bu anlamda ekonomik değişimler, küresel siyasetteki dinamiklerin değişmesi, toplumsal yapı ve teknolojinin güçlü bir değişim sürecine girmesi özellikle bizim gibi dünyadaki bütün değişim rüzgarların en sert şekilde estiği, bütün büyük güçlerin en sert şekilde mücadele ettiği bir coğrafya da yer alan ülkemiz için çok daha dikkatli olunması gereken bir döneme işaret ediyor. Yani bu yeni dönemin şartları içeresinde nerede, hangi gelişmelerin olacağının bilinmediği, sadece savaşlar ve çatışmaların değil köklü toplumsal değişimlerin de nereye evrileceğinin tahmin edilemeyeceği bir dönemde ayaklarımızı çok güçlü bir şekilde basmak zorundayız" ifadelerini kullandı.



"Yeni anayasayı yapmak, en iyi hukuk metnini kim hazırladı yarışı değildir"


Türkiye’nin en önemli meselelerinden birisinin toplumsal birlik, beraberlik, bütünleşme ve özellikle devlet ile milletin kaynaşması olduğunu ifade eden Kurtulmuş, "Bu konularda çok şükür iyi adımlar atıyoruz ama bunun nihayetinde çok güçlü bir şekilde ilerleyebilmesinin temel unsurlarından birisinin de yeni anayasa ihtiyacı olduğu hiç şüphesizdir. Bu çerçevede yeni anayasayı bir hukuk metni olarak görmek asla doğru değildir. Yeni anayasayı yapmak en iyi hukuk metnini kim hazırladı yarışı değildir. Bu salonda bulunan herhangi 2-3 arkadaşımızı bir odaya koysak akşama kadar gayet güzel bir anayasa hazırlayabilirler. Marifet bir hukuk metni hazırlamak değildir. Marifet milleti birleştirecek toplumsal anlayışı ortaya koyabilmektir. Bu anlamda yeni, çağın gerekliliklerine uyan, milletin talep ve beklentilerini karşılayan yeni bir toplumsal sözleşmeyi ortaya koyabilmektir. Bunun için zaman doğrudur, birliğimizi ve dirliğimizi korumak, Türkiye’nin daha güçlü bir şekilde ileriye yürümesini sağlayabilmek için yeni bir anayasa yapmak mümkün olur" şeklinde konuştu.



" ‘Bu Meclis’in anayasa yapma yetkisi yoktur’ sözünü asla dinlemeyiz"


TBMM’nin yeni anayasayı yapma yetkisinin olmadığı yönündeki tartışmalar hakkında konuşan Kurtulmuş, "Anayasa hakkında sözü olan herkesin sözünü dinlemeye hazırız. Makul ve milletin hayrına olabilecek her şeyi dinleriz ancak tek bir sözü dinlemeyiz. ’Bu Meclis’in anayasa yapma yetkisi yoktur’ sözünü asla dinlemeyiz. Bu Meclis, milletin hür iradesi ile oluşmuştur. Meclis nasıl ki yasa yapma yetkisine sahip ise anayasa yapma yetkisine de sahiptir. ’Efendim kurucu Meclis değildir’ diyorlar. Allah aşkına kurucu Meclis olması için Meclis koridorlarında tankların mı dolaşması lazım" dedi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Eski komşusunu vuran kadın: "Evlenme isteğimi reddetti, vurdum" Kayseri’de parkta karşılaştığı eski komşusunu vurduktan sonra bir tuhafiyede alışveriş yaparken yakalanan kadın, mahkemede yaptığı savunmada, "Evlenmek istediğimi söyledim, reddetti. Silahını çıkartıp bana verdi ve ’vuramazsın’ diye tahrik etti. Ben de vurdum" sözleriyle kendini savundu. Kayseri’de 22 Nisan’da Melikgazi ilçesine bağlı Demokrasi Mahallesi Melikgazi 1 Caddesi üzerindeki bir parkta meydana gelen olayda, eski komşu oldukları öğrenilen F.A. (55) ile S.S. arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine S.S. yanındaki tabanca ile F.A.’ya ateş açtı. İhbar üzerine bölgeye polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Omuzundan yaralandığı öğrenilen F.A. hastaneye kaldırılırken, şüpheli kadın da olay yerinden kaçtı. Saldırı sonrası çalışma başlatan polis ekipleri şüpheli S.S.’yi suç aleti tabanca ile olay yeri yakınlarında bir tuhafiyede alışveriş yaparken yakaladı. Şüpheli S.S. polis otosuna bindirilirken ‘ölmedi’ diyerek ağladı. Olayla ilgili inceleme başlatıldı. "Evlenme teklifi ettim, reddetti" Kayseri Adalet Sarayı 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkan tutuklu sanık S.S., F.A. ile gönül ilişkilerinin olduğunu, kendisinin F.A.ya para verdiğini belirterek, "Parkta karşılaştık. Evlenmek istediği söyledim, reddetti. Silahını çıkartıp, bana verdi. ‘Vuramazsın’ diye tahrik etti. Ben de vurdum" dedi. Emniyetteki ifadesindeki çelişkilerin sorulması üzerine S.S., psikolojik sorunları olduğu için çok hap kullandığını, bu nedenle ifadesini hatırlamadığını belirtti. "Eşinden ayrılmış, benden 15 bin lira istedi" S.S.’nin savunmasının ardından mahkeme heyeti F.A.’yı dinlemeye başlayınca, S.S. F.A.’nın yalan söylediğini belirterek tepki gösterdi. Mahkeme heyetinin uyarılarına rağmen tepkisini sürdüren S.S., salon dışına çıkartılırken F.A.’ya ‘Şerefsiz’ diyerek hakaret etti. S.S.’nin duruşma salonu dışına çıkartılmasının ardından ifadesine devam eden F.A. sanığın yalan söylediğini, aralarında ilişki yaşanmadığını belirterek, S.S.’yi yönetici olduğu binada 6 ay eşiyle oturduğunu, buradan tanıdığını belirterek, "Binadan taşındıktan 1,5 yıl kadar sonra geldi. Ben ekmek almaya gidiyordum. Parkta karşılaştık. Eşinden ayrılmış, benden 15 bin lira istedi. Yardımcı olamayacağımı söyleyip, arkamı döndüm gidiyordum. 4 el silah sesi duydum. Omuzumdan vurdu. Sonra kontrolsüz bir şekilde ateş etmeye devam etti. Kolumda yüzde 40 güç kaybı oldu" dedi. F.A.’nın ifadesinin ardından S.S. yeniden salona alındı. F.A.’nın avukatı S.S.’nin cezaevinden de mektup yazarak müvekkilini tehdit ettiğini belirterek, cezalandırılmasını istedi. F.A.’nın vurulmasının ardından polis ve ambulansa haber veren tanığı dinleyen mahkeme heyeti eksiklerin giderilmesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
Gaziantep Başkan Tahmazoğlu: "Şehrimiz gazilik unvanını sonuna kadar hak ediyor" Gaziantep’in düşman işgalinden kurtuluşunun 104. yıl dönümü nedeniyle mesaj yayınlayan Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, Kurtuluş Savaşı sırasında, Gaziantep halkının destansı bir direniş sergilediğini belirtti. Kentin Kurtuluş Savaşı’nda verdiği 6 bin 317 şehit ile "Gazilik" unvanını hak ettiğini ifade eden Başkan Mehmet Tahmazoğlu, "Bu şehrin halkı, ülkemiz işgal altındayken milli mücadele ateşini yakan; namusunu, toprağını ve bayrağını savunmak için muhteşem bir direniş destanı yazan unutulmaz bir halktır. Bu halk ki millet olmanın ve geleceğe güvenle bakmanın bedelini kanıyla canıyla ödemiştir. Antep halkı, hiçbir yerden destek almadan düşman işgaline karşı yaptığı savunma ile Kurtuluş Savaşı’nın ilk kıvılcımını ve Milli Mücadelemizin meşalesini yaktı. Vatan sevgisi, bağımsızlık aşkı, inanç ve kararlılıkla mücadele eden Antep halkı, Şahinbey’lerin, Şehitkamil’lerin, Karayılan’ların ve daha nice adsız kahramanların öncülüğünde, 6 bin 317 şehit verme pahasına bu şehri düşman işgalinden kurtarmışlardı. Gaziantep, Gazilik unvanını fazlasıyla hak eden, değerli şehitlerimizin, gazilerimizin, o mücadeleyi gören, yaşayan ve bilen insanlarımızın dünyaya tanıttığı kahramanlık destanının sahibidir. Gaziantep’in düşman işgalinden kurtuluşunun 104. yıl dönümünü kutluyor, vatan topraklarının düşman işgalinden kurtarılması yolunda aziz canlarını feda eden şehitlerimizi rahmet, gazilerimizi saygıyla anıyorum" dedi.
Diyarbakır 41 bini aşkın öğrenci "Oku Kitabını, Al Armağanını" yarışmasında buluştu Diyarbakır İl Millî Eğitim Müdürlüğü tarafından, Diyarbakır Valiliği himayelerinde düzenlenen "Oku Kitabını, Al Armağanını" kitap okuma yarışması, bu yıl il genelinde büyük bir katılımla gerçekleşti. Yarışma kapsamında 348 okuldan toplam 41 bin 326 öğrenci, kitap okuma alışkanlığını geliştirmek ve okuma kültürünü yaygınlaştırmak amacıyla yarışmaya katıldı. İlkokul, ortaokul ve lise kademelerinde düzenlenen yarışma, öğrencilerin akademik ve kültürel gelişimlerine katkı sunmayı hedefliyor. Yarışmanın birinci aşama sınavı 24 Aralık 2025 tarihinde yapıldı. İkinci aşama sınavı ise 14 Ocak 2026 tarihinde yapılacak. İlk aşamada dereceye giren öğrenciler, il genelinde düzenlenecek ikinci aşama sınavında yarışma hakkı elde etti. İki aşamalı olarak planlanan yarışma sonunda dereceye giren öğrenciler çeşitli ödüllerle teşvik edilirken, yüksek katılım sağlayan okullar da ödüllendirildi. Yetkililer, yarışmanın öğrencilerin okuma becerilerini geliştirmesinin yanı sıra kitapla kurdukları bağı güçlendirdiğini vurguladı. Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilileri, tüm öğrencilere başarılar dileyerek yarışmaya katkı sunan öğretmen, okul yöneticileri ve velilere teşekkür etti. Kayapınar İlçesi Hantepe Eğitim Şehitleri İlkokulu Müdürü Osman Aydın, "Oku Kitabını, Al Armağanını" sloganı ile 348 okulda toplam 41 bin 326 öğrenci ile sınav yapıldığını söyledi. Aydın, "Oku, anla, kazan yarışması devam ediyor. Kitap okuması yarışması sonucunda öğrencilerimiz sınava giriyorlar. Sınavda başarı gösteren öğrencilerimizi İl Milli Eğitim Müdürlüğüne gönderiyoruz. Orada final yarışması yapılacak. İnşallah öğrencilerimiz o sınavda başarı göstereceklerdir. Bizim okulumuzda toplam 555 öğrenci sınava katılıyor. Kitap okuma yarışmasına çok önem veriyoruz. Oku, anla ve kazan yarışması devam edecek. Sınavı kazanan birinci olan öğrencilerimizi de biz ödüllendireceğiz. Amacımız bugünün küçükleri, yarının büyükleridir. Bol bol kitap okunmasını tavsiye ediyoruz öğrencilerimize" dedi. Öğretmenlerden Handan Şero, Milli Eğitim İl Müdürlüğünün yazdan beri düzenlediği kitap okuma yarışmasını düzenlediklerini söyledi. Şero, "3 aydır çocuklar büyük bir heyecanla 3 adet kitabı okudular. Şuan sınavdalar. Bütün öğrencilerde okuma sevinci arttı. Okudukları kitaplar sayesinde yeni şeyler öğrendiler. Büyük bir heyecanla yarışmanın belli olmasını bekliyorlar" diye konuştu. Yarışmaya katılan öğrencilerden Mustafa Efe Ortaç ise gayet heyecanlı olduklarını yaz boyunca tüm kitapları okuduklarını söyledi. Ortaç, "Birinci olmak istiyorum ama önemli olan birinci olup kazanmak değil. Bu kitapları okumak. Finallere gitmek için hepimiz uğraşıyoruz. En iyi şekilde tüm kitapları okuduk inşallah kazanacağız" şeklinde konuştu.
İstanbul İstanbul merkezli 4 ilde düzenlenen uyuşturucu operasyonunda gözaltına alınan isimler belli oldu İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen uyuşturucu soruşturması kapsamında İstanbul merkezli 4 ilde operasyon düzenlendi. 20 kişinin yakalandığı operasyonda kokain, esrar ve uyuşturucu içmeye yarayan aparatlar ele geçirildi. Öte yandan gözaltına alınan şüphelilerin arasında Mahmut Uğur Ziylan, Melisa Fidan Çalışkan, Nuran Çokçalışkan olduğu öğrenilirken şüphelilerden Ezgi Fındık hakkında ise yakalama kararı çıkarıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülmekte olan soruşturma kapsamında, ‘uyuşturucu madde imal ve ticareti’, ‘uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırmak için özel yer, donanım veya malzeme sağlamak, kullananların yakalanmalarını zorlaştıracak önlemler almak’, ‘kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak’ ve ‘fuhşa teşvik etmek’ suçlarından haklarında gözaltına alınma, arama ve el koyma kararı bulunan 22 şüpheli şahsın yakalanmasına yönelik bugün İstanbul merkezli, Muğla, Adana Antalya’da İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nce eş zamanlı operasyon gerçekleştirildi. Düzenlenen operasyonda 1 şüphelinin cezaevinde bulunduğu, 20 şüpheli şahsın yakalanarak gözaltına alındığı, 1 şüpheli şahıs hakkında ise yakalama işlemlerinin devam ettiği öğrenildi. Evlerde yapılan aramalarda kokain, esrar ve uyuşturucu içmeye yarayan aparatlar ele geçirildi. Öte yandan gözaltına alınan isimlerin kimlikleri de ortaya çıktı. Gözaltına alınanlar arasında Hamdi Burak Beşer, Mahmut Uğur Ziylan, Melisa Fidan Çalışkan, Nuran Çokçalışkan olduğu öğrenilirken şüphelilerden Ezgi Fındık hakkında ise yakalama kararı çıkarıldı. Öte yandan gözaltına alınan diğer isimlerin Erdi Çetin, Uğur Can Peker, Melisa Şahin, İhsan Aygün, Burak Kaptan, Müzeyyen Karakan, Murat Can Şirin, Yağmur Uçkun, Atilla Aydın, Ozan Kılıç, Esra Yoldaş Balcı, Semavi Siverek, Mehmet Tosmur, Halime Göçmen, Ercan Siverek ve Yılmaz Burak Bozkurt olduğu bilgisine ulaşıldı.
Gaziantep Gaziantep’in kahramanları Şehitkamil’de anıldı Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz, Gaziantep’in düşman işgalinden kurtuluşunun 104. yılında düzenlenen törende yaptığı konuşmada, "25 Aralık, Gaziantep’in esarete boyun eğmediği gündür. Bu şehir teslimiyetin karşısında durarak, memleketin, vatanın ve namusun ne demek olduğunu dünyaya öğretmiştir" dedi. Şehitkamil Belediyesi tarafından düzenlenen törenle Gaziantep’in düşman işgalinden kurtuluşunun 104. yıldönümünde direnişin kahramanları Şehit Kamil, Şahin Bey, Karayılan, Özdemir Bey ve nice kahramanlar düzenlenen törenle özlemle anıldı. İlk anma töreni Şehitkamil Anıtı önünde gerçekleşti. Törene Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz, başkan yardımcıları ve askeri erkan da katıldı. "Emaneti yere düşürmeyeceğiz" Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, Gaziantep’in diz çökmeyi reddedenlerin omuzlarında yükseldiğini belirterek, "25 Aralık, Gaziantep’in esarete boyun eğmediği gündür. Bu şehir teslimiyetin karşısında durarak, memleketin, vatanın ve namusun ne demek olduğunu dünyaya öğretmiştir. Bu topraklar korkuyla yoğrulmadı. Bu şehir diz çökmeyi reddedenlerin omuzlarında yükseldi. Şehit Kamil, yaşı küçük, yüreği bir ordu kadar büyük. Bir çocuğun bir şehre nasıl cesaret verdiğinin adıdır. Şahin Bey, geri adım atmayan bir irade, bir geçitte durup, ’buradan geçemezsiniz’ diyen, milletin sesidir. Karayılan, müdafaa için korkusuz bir isyan, direnişe dönüşen kararlılık. Korkunun üzerine yürüyen bir inanç. Özdemir Bey, bu mücadelenin aklı, disiplini ve komutasını omuzlayan bir liderdir. Bu saatten sonra bizlere düşen görev, açıktır. Bu ruhu diri tutmak. Bu emaneti yere düşürmemek. Gaziantep’e yakışmayan hiçbir duruşa razı olmamak. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Gaziantep’in kurtuluş destanının yazan tüm kahramanlarımızı rahmet ve minnetle anıyorum. Ruhları şad, mekanları cennet olsun. Gazi şehrimizin düşman işgalinden kurtuluşunun 104. yılı kutlu olsun. Dün olduğu gibi bugün de dimdik ayaktayız" diye konuştu. İkinci tören, Özdemir Bey’in mezarı başında yapıldı. Mezar başında Kur’an-ı Kerim okunarak, karanfil bırakıldı.