ÇEVRE - 11 Şubat 2025 Salı 15:04

Türkiye’nin "Ulusal döngüsel ekonomi eylem planı" hazırlandı

A
A
A
Türkiye’nin "Ulusal döngüsel ekonomi eylem planı" hazırlandı

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı öncülüğünde hazırlanan "Ulusal Döngüsel Ekonomi Stratejisi ve Eylem Planı" kapsamında 4 teknik çalışma ziyareti, 15 değerlendirme raporu hazırlandı. Etkinlik Ankara’da düzenlenen kapanışla sona erdi.


Türkiye’nin Döngüsel Ekonomiye Geçiş Potansiyelinin Değerlendirilmesi için Teknik Destek Projesi (DEEP Projesi) kapsamında 4 teknik çalışma ziyareti, 15 değerlendirme raporu hazırlandı. İki binden fazla kişinin katıldığı eğitim ve çalıştaylarda Türkiye’nin "Ulusal Döngüsel Ekonomi Stratejisi ve Eylem Planı" hazırlandı. Ankara’da düzenlenen etkinliklerin kapanış törenine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Fatma Varank, Dışişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Kemal Bozay, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Thomas Hans Ossowski ve Çevre Yönetimi Genel Müdürü Fatih Turan katıldı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Fatma Varank, bu planın Türkiye’nin sıfır emisyon hedeflerine ulaşmasında önemli bir rol oynayacağını belirtti. Varank, bu modelin yalnızca sürdürülebilir kaynak yönetimini desteklemekle kalmadığını aynı zamanda yenilikçi iş modelleri ve istihdam oluşturma fırsatları da sunduğunu aktardı.



Sıfır atık sürdürülebilirlik çabalarının en somut örneği


Türkiye’nin çevresel sürdürülebilirlik çabalarına değinen Varank, 2017 yılında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayesinde başlatılan Sıfır Atık Projesi’nin bu çabaların en somut örneklerinden biri olduğunu belirtti. Varank, DEEP Projesi kapsamında hazırlıkları tamamlanan "Ulusal Döngüsel Ekonomi Stratejisi ve Eylem Planı"nın Türkiye’nin sıfır emisyon hedeflerine ulaşmasında önemli bir rol oynayacağına dikkat çekerek, "Projemiz kapsamında ülkemize özgü bir Ulusal Döngüsel Ekonomi Stratejisi ve Eylem Planı hazırladık. Bu model yalnızca sürdürülebilir kaynak yönetimini desteklemekle kalmıyor; aynı zamanda yenilikçi iş modelleri ve istihdam oluşturma fırsatları da sunuyor. Sanayicilerimizden akademisyenlere, sivil toplum kuruluşlarından gençlerimize kadar tüm paydaşlarımızla el ele vererek bu dönüşümü gerçekleştireceğiz" diye konuştu.



"Sadece çevreyi değil, Türk ekonomisini de dönüştürebiliriz"


Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Thomas Hans Ossowski ise Türkiye’nin çevresel standartlarda önemli bir ilerleme kaydettiğini söyledi. İklim değişikliğinin zamanın ve yüzyılın en büyük zorluklarından biri olduğunu vurgulayan Ossowski, "İklim değişikliğinin yıkıcı sonuçları tahmin ettiğimizden daha kötü. Türkiye ve Avrupa Birliği’nin bu dönüşümde yakın ve ortak olması çok önemli. Türkiye’nin bu proje ile karbon ayak izini düşürme ve çevresel sürdürülebilirliği artırma konusunda somut sonuçlar elde edeceğine inanıyorum. Birlikte sadece çevreyi değil, Türk ekonomisini de dönüştürebiliriz" ifadelerini kullandı.



"52 eylem belirledik"


Çevre Yönetimi Genel Müdürü Fatih Turan da Ulusal Döngüsel Ekonomi Stratejisi ve Eylem Planı hakkında, "Proje kapsamında döngüsellik potansiyeli yüksek olan ambalaj, batarya ve araçlar, elektrik-elektronik, gıda ve biyokütle, inşaat ve binalar, plastik ve tekstil sektörlerinde etki analizi çalışmaları yapıldı. Bu analizler doğrultusunda 6 stratejik hedef, 22 amaç ve toplam 52 eylem belirledik. Bu eylemlerden 27’si mevzuat geliştirme sorumluluğu getirirken, 25’i ise altyapı, finansman ve kurumsal yapıyı kapsayan uygulamaya yönelik tedbirleri içermektedir" açıklamasında bulundu.



Türkiye’nin "Ulusal döngüsel ekonomi eylem planı" hazırlandı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da kurtlar ahıra girdi: 10 koyun telef oldu, 10 koyun yaralandı Erzincan’ın Otlukbeli ilçesinde kurtların ahıra girmesi sonucu 10 koyun telef oldu, 10 koyun yaralandı. Hayvan sahibi, kurtların yerleşim yerleri için tehdit oluşturduğunu söyledi. Otlukbeli ilçesinde yaşanan kurt saldırısı, hayvan yetiştiricilerini tedirgin etti. İlçede Yasin Yıldırım’a ait ahıra giren kurtlar, 10 koyunu telef ederken 10 koyunu da yaraladı. Edinilen bilgilere göre, kurtlar ahıra girerek kısa sürede büyük zarara yol açtı. Sabah saatlerinde hayvanlarının telef olduğunu gören Yıldırım, yaşanan durum karşısında büyük üzüntü yaşadı. Hayvan sahibi Yasin Yıldırım, kurtların artık insanlardan kaçmadığını belirterek, "Kurtlar köpeklerimizi bile kaçırıp öldürüyor. İnsanlara ve yerleşim yerlerine çok yakınlar. Doğaya salınan ve insanlara alışmış bu hayvanlar yıl boyunca bizim için ciddi bir tehdit oluşturuyor" dedi. Sürü sahibi Yasin Yıldırım açıklamasında şunları söyledi; "Erzincan Otlukbeli Küçük Otlukbeli’nde küçükbaş hayvancılık yapıyorum. 6 yıldır burada hayvancılık yapıyorum. İki senedir, bu son iki senedir bu yırtıcı hayvanlar yani kurtlara karşı mücadele veriyoruz ama mücadelemiz hep yarım kalıyor. Geçen sene iki defa çadırlarıma girdi. Biz bir şekilde uyandık çıkardık, yani üç beş tane telefat verdik. Köpeklerimizi alıp götürüyorlar, geçen sene iki tane köpeğimi götürdü. Şu an gördüğünüz gibi gece girip içeriye girmiş. 10’a yakın hayvanım telef oldu. 10’a yakın hayvanım da içeride, onlar da yaralı yani onların kurtulma şansları da yok. Biz bir türlü bunlara önlem alamıyoruz. Önlem alamamamızın sebebi sopayla kovalıyoruz çünkü bunların avlanması, vurulması yasak. Ama yani biz baş edemiyoruz çünkü meraya gittiği zaman hayvanımız, haftada 3-4 tane hayvanımızı çalıp götürüyorlar. Köpekler baş edemiyor, çok akıllı hayvanlar oldukları için bir tanesi köpekleri alıp götürüyor, bir tanesi çobanı oyalıyor, diğeri de hayvanı alıp götürüyorlar. Yani yaklaşık ben diyeyim, iki yılda benim 200-300 hayvan varlığım yani üç beş üç beş şeklinde katledildi ve öldürüldü. Şu anda gördüğünüz gibi içeride de 15-20 tane hayvanım telef oldu. Yani 10 tane telef oldu, 10 tane de yaralı, onlar da telef olacaklar. Biz buna karşı bir önlem alamıyoruz. Aldığımız önlem şurada, bu sene 3 tane çadır Ankara’dan sipariş ettik. İşte bunlarda sıkıntı yok ama o diğerlerinde maliyetin altında olduğumuz için yani maliyeti çok yüksek olduğu için biz bir türlü yani bunu da seneye artık evvelki seneye bir şekilde toparlamaya çalışacağız ama yetkililerden bir önlem istiyoruz. Yoksa durumumuz kötü çünkü bugün bunu yaptı, yarın bir daha gelecek, öbür gün bir daha gelecek. Şimdi biz de sabahtan akşama kadar hayvanla uğraşıyoruz, akşam da işte yorgun düşüp yatıyoruz. Gece de nöbet tutuyoruz ama bu her gün böyle gidemez." Bölgede benzer olayların sıkça yaşandığını ifade eden Yıldırım, yetkililerden önlem alınmasını talep ederek, hem hayvanların hem de vatandaşların can güvenliğinden endişe duyduklarını sözlerine ekledi.
Trabzon Türk sinemasının usta ismi Hülya Koçyiğit Trabzon’da Türk sinemasının usta ismi Hülya Koçyiğit, "Trabzon Film Festivali" dolayısıyla geldiği Trabzon’da Kadın Yaşam ve İstihdam Merkezi’ni ziyaret etti. Burada atölyeleri gezen Koçyiğit’e Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’in eşi Arzu Genç eşlik ederken, Koçyiğit, kadınların sergilediği ürünleri hayranlıkla inceledi. Koçyiğit, Karadeniz yöresinin geleneksel ve yöresel dokumaları arasında yerini alan yaklaşık bir asırdan beri kullanılan coğrafi işaretli keşanı dokumaya çalışması dikkat çekti. Koçyiğit, Trabzon’a ilk kez 5 yaşında geldiğini belirterek, "Trabzon’a ilk kez 5 yaşındayken gelmiştim ve ömür boyu birçok kez geldim. O nedenle bu gelişim ilk değil ama Trabzon’da ilk kez bir Film Festivali düzenleniyor. ’İlk’ demek biraz cesaret demek. Dilerim başladığı gibi bol bereketiyle inşallah hem şehrimize hem de sinemamıza çok büyük katkılarda bulunur bu festival. O nedenle bugün buradayım, çok da mutluyum. İyi ki bu seferki gelişimde böylesine faydalı bir mekânı ziyaret etmişim. Her biri birbirinden değerli geleneksel el sanatlarımız burada tekrardan hayat buluyor. Genç kadınlar burada bu mesleği, bu sanatı öğreniyor ve yaşatmaya devam ediyorlar. Bu beni çok gururlandırdı. Hepsinin ellerine, emeklerine sağlık. Burası bir yaşam merkezi. Buradan istifade eden bütün kadınları sevgiyle selamlıyorum. Daha nice nice kadınımızın bu imkânlardan yararlanmasını diliyorum" dedi.