SAĞLIK - 10 Aralık 2016 Cumartesi 10:13

Açık tenliler, yaşlılar ve açık havada çalışanlara kanser uyarısı

A
A
A
Açık tenliler, yaşlılar ve açık havada çalışanlara kanser uyarısı

Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Şuayib Yalçın, cilt tümörlerinin en sık görülen kanser türü olduğunu belirterek, halk arasında en çok akciğer, meme, prostat ve kalın bağırsak kanserini bilindiğini, ancak cilt kanserlerinin en sık görülen kanserler olduğunu söyledi.
Antalya’nın Serik İlçesi Belek Turizm Merkezinde devam eden Dermotoloji Kongresinde Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Şuayib Yalçın, cilt tümörlerinin en sık görülen kanser türü olduğunu söyledi. Yalçın, halk arasında en çok akciğer, meme, prostat ve kalın bağırsak kanserinin bilindiğini, ancak cilt kanserlerinin en sık görülen kanser olduğunu kaydetti. Cilt kanserlerinin nispeten iyi huylu kanserler olduğunu belirten Yalçın, “Çünkü cilt kanserleri yüzümüzde, vücudumuzda ortaya çıktıkları zaman çok rahatlıkla tanınabilen kanserlerdir. Şişlik şeklinde, yara şeklinde çıkabilirler” dedi.

Cilt kanserinde erken tanının önemi
Öncelikle böyle yeni tedavilerin ortaya çıkması ve birçok hastalıkta bunun işe yarıyor olmasının cilt kanseri hastaları için çok büyük bir müjde olduğunu açıklayan Yalçın, “Özellikle güneşin en sık temas ettiği alnımızda, burnumuzda, göz kenarında, ağız kenarlarında, kulak kenarında sık olarak gözükür. Bu rahatsızlığı erken cerrahi müdahale ile doku ve fonksiyon kaybına yol açmadan tedavi edebilmek mümkün. Ama çoğu kez bu hastalarda maalesef ya geç kalmaktan ötürü ya da dirençli vakalarda bunlar oldukça büyümekte doku ve organ kayıplarına yol açmakta özellikte yüzümüzde istenmeyen görüntülere yol açmaktadır.”
Doku ve organ kaybı olmadan bu tümörlerin küçülmesinin mümkün hale geldiğini belirten Yalçın, “Eskiden bu hastalığın tek tedavisi cerrahi veya radyoterapi idi. Şimdi bu konuda bizim ilaçlarımız özellikle kullandığımız kemoterapi ilaçlarına dirençli tümörlerdir bu tümörler. Ancak son yıllarda ortaya çıkan yeni ilaçlarla biyolojik hedefe yönelik ilaçlarla bu hastalığı kontrol edebilmek mümkün hale geldi. Özellikle doku ve organ kaybı olmadan bu tümörlerin küçülmesi mümkün hale geldi. Böylelikle hastanın daha uzun süre yaşar hale gelmesi olası oldu. Ama bunun daha önemlisi bu tümörün daha küçülmesi ile birlikte daha başarılı cerrahiler ve daha güzel radyo terapiler yapılabilir hale geldi. Böylelikle bu hastalıkla ilgili ilk defa ağızdan alınabilen, rahat uygulanabilen ve her iki bakımdan da kabul edilebilir bir ilaç ortaya çıktı. Bu ilacın kullanımı ile birlikte bir çok zor durumda olan hastanın da bu ilaçtan fayda görebileceğini düşünüyoruz” diye konuştu.

Cilt kanseri türleri
3 türlü cilt kanseri olduğunu, bunların bazal hücreli kanserler olduğunu söyleyen Yalçın, “Bunlar asıl doğrudan uzun süreli yaşlanma ile birlikte ortaya çıkabilen kanserlerdir. Bunlar normalde yavaş seyreden ve iyi huylu kanserlerdir. Fakat çok ağır seyrettiği durumlarda bu ilaç tedavisinin çok faydalı olduğunu görüyoruz. Bunun dışında yassı hücreli kanserler var ki, o kanserlerde yine doğrudan cilt güneş ışınlarına maruziyetten ortaya çıkabiliyor. Bunlar daha saldırgan seyrediyor. Ama en saldırganı malimenom dediğimiz kanserdir. Özellikle aşırı güneş yanıklarında ortaya çıkan bu kanserlerde çok saldırgan seyretmekte ama tüm kanserlerde yüzde azını oluşturmaktadır bu kanserler. Bu kanserlerde var olan tedavilerle kontrolü mümkün hale geldi. Özellikle iminoterapi dediğimiz bağışıklık sisteminde bu tümöre karşı harekete geçiren yeni işlevin ortaya çıkması ile birlikte hem malimenom’da hemde bazal hücreli kanserlerde devrim niteliğinde gelişmeler ortaya çıktı. Bu iki tedavide iki hastalık da bizim klasik kemoterapi ajanlarına duyarsızdı. Ama yeni biyolojik ajanlar bu iki hastalığında nispeten kontrol hale gelmesi ve bazı hastalarda özellikle çok yüksek oranda başarı sağlamayı mümkün kıldı.”
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Hem kaynaştılar, hem eğitim aldılar hem de bayramlarını kutladılar Aydın’da yaklaşık 45 yıldır faaliyetlerini sürdüren ve faaliyetlerinin yanı sıra ihracatıyla dünyanın sayılı firmaları arasında yer alan OKT Trailer firmasında İşçi Bayramı etkinlikleri yaklaşık 1 hafta sürdü. OKT’de çalışan işçiler için firma tarafından tertip edilen program çerçevesinde doyasıya eğlendi. 5 gün süren programda düzenlenen yarışmalarda dereceye giren işçiler de çeşitli hediyelerle ödüllendirildi. OKT Trailer’de çalışan çaycısından mühendisine genel müdüründen mühendisine kadar yaklaşık 500 kişi 5 gün süren 1 Mayıs etkinlikleri çerçevesinde her gün saat 11:00 ile 14:00 arasında fabrikanın etkinlik alanında toplanıp eğlendi. Piknik havasında geçen programlarda bir yandan çalışanlara çeşitli eğitimler verilirken diğer yandan da çalışanlar adeta yılın yorgunluğunu attı. Bu yıl 23 Nisan 01 Mayıs arasında gerçekleştirilen etkinliğin dolu dolu geçtiğini belirten çalışanlar fabrika yöneticilerine ve Kurum Müdürü Hakan Maraş’a teşekkür ettiler. Kurum olarak 10 yılı aşkın süredir İşçi Bayramını dolu dolu kutladıklarını belirten OKT Trailer Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Maraş, “Son 4 yıldır ‘Güven’le Sevgi nOKTası’ projesi kapsamında gerçek anlamda farklılık katan bir o kadar da keyifli güzel çalışmalar yapıldı. Emeği geçen herkese ve özellikle bu projeyi sahiplenen ve katkı sağlayan çok sevgili çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Umuyorum ki OKT Traliler Ailesi İSG farkındalığı anlamında birlikte daha pek çok, güzel işlere imza atacak” diyerek tüm çalışanların bayramını kutladı.
Kocaeli Kocaeli’de sokak hayvanları ile ilgili alınacak tedbirler Kocaeli Valiliği, vatandaşların şikayetleri üzerine sokak hayvanlarıyla ilgili alınacak tedbirlere ilişkin açıklama yaptı. Kocaeli Valiliğince yapılan yazılı açıklamada, "Sokak hayvanları hakkında e-mail, CİMER, sosyal medya, dilekçe ve şahsen yapılan şikayetler nedeniyle konuyla ilgili yapılan değerlendirmeler doğrultusunda yapılacak işlemler ve görevler hakkında büyükşehir ve ilçe belediyelerine resmi yazı yazılmak suretiyle hatırlatmalarda bulunulmuştur. Yazılan yazıda özetle; 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu ve Hayvanların Korunmasına Dair Uygulama Yönetmeliği kapsamında sahipsiz hayvanlara yönelik rehabilitasyon işlemlerinin belediyelerin yetki ve sorumlulukları arasında olduğu belirtilmiştir. Hayvanları Koruma Kanunu’nun ’Hayvanların sahiplenilmesi, bakımı ve korunması’ başlıklı 6. maddesinin 4. fıkrasında ’Sahipsiz ve güçten düşmüş hayvanların en hızlı şekilde belediyelerce kurulan veya izin verilen hayvan bakımevlerine götürülmesi zorunludur. Bu hayvanların öncelikle söz konusu merkezlerde oluşturulacak müşahede yerlerinde tutulması sağlanır’ amil hükmü ile aynı kanunun geçici madde 4’ünde yer alan, ’Büyükşehir belediyeleri, il belediyeleri ve nüfusu 75 bini aşan belediyeler 31 Aralık 2022, diğer belediyeler ise 31 Aralık 2024 tarihine kadar ek 1. maddenin birinci fıkrasında belirtilen hayvan bakımevlerini kurmakla yükümlüdür. Belediyeler bu madde yürürlüğe girdikten sonra 3 yıl süreyle birinci fıkra gereğince hayvan bakımevleri kurmak ve rehabilitasyon işlemlerini gerçekleştirmek için kesinleşmiş en son bütçe gelirlerinin binde 5’i oranında kaynak ayırır. Bu oran büyükşehir belediyelerinde binde 3 olarak uygulanır. Bu fıkra uyarınca ayrılan ödenekler başka bir amaç için kullanılamaz" hükümlerine göre işlem yapılması gerektiği ifade edildi. "Belirtilen görevlerin yerine getirilmemesi halinde gereken işlemlerin başlatılacağı noktasında uyarılarda bulunulmuştur" Açıklamanın devamında, "Saldırgan köpekler ile ilgili yine aynı Kanunun ‘İlkeler’ başlıklı 4. maddesinin (g) bendinde yer alan ’Hayvanların korunması ve rahat yaşamalarının sağlanmasında insanlarla diğer hayvanların hijyen, sağlık ve güvenlikleri de dikkate alınmalıdır’ hükmünün amil olduğuna vurgu yapılmıştır. Hayvanların Korunmasına Dair Uygulama Yönetmeliğinin ’Belediyelerin alacağı tedbirler’ başlıklı 7. maddesinin (e) bendinde; ’Geçici bakımevlerinde kaldıkları süre içerisinde; kanunî istisnalar ile bulaşıcı, tedavi edilemez veya tedavi sonrası iyileşme ihtimali olmayan bir hastalığa sahip olan, alındığı ortama bırakıldığında insan ve çevre sağlığını önlenemez derecede tehdit eden hayvanlar’ ile ilgili alınması gerekli tedbirlere ilişkin hükümler çerçevesinde işlem tesis edilmesinin ehemmiyetine değinilmiştir. İlimizde bulunan rehabilite edilmemiş köpek popülasyonunun azaltılması maksadıyla ivedilikle kısırlaştırma çalışmalarının yürütülmesi, yapılan çalışmalarda asgari standartların yakalanması ve hayvan bakımevi yapımı için gerekli çalışmaların ne şekilde yapılacağı hususlarında daha önce yazılan yazılarımıza da atıfta bulunulup, yukarıda belirtilen hususlara azami özen ve hassasiyetin gösterilmesi ayrıca gerekli tedbirlerin mevzuatta öngörülen en kısa süre içerisinde alınarak aksamaya mahal verilmemesi hususunda ikazda bulunulmuş, belirtilen görevlerin yerine getirilmemesi halinde gereken işlemlerin başlatılacağı noktasında uyarılarda bulunulmuştur" denildi.