SAĞLIK - 23 Ekim 2019 Çarşamba 15:42

Doç. Dr. Özer İlkgül: “Doğurmak meme kanserinden koruyor”

A
A
A
Doç. Dr. Özer İlkgül: “Doğurmak meme kanserinden koruyor”

Östrojenle ne kadar süre temas ediyorsak, meme kanserine de yakalanma riskimiz o kadar artıyor diyen Doç.

Östrojenle ne kadar süre temas ediyorsak, meme kanserine de yakalanma riskimiz o kadar artıyor diyen Doç. Dr. Özer İlkgül, Emzirme ve gebelik döneminde östrojenle olan ilişkiye ara verildiği için dengeler değişiyor. Bu yüzden emzirmek ve gebelik dönemi sizi meme kanserinden koruyor” dedi.


Dünyada ve Türkiye’de meme kanserinin ilk sırada olduğuna dikkat çeken meme kanseri cerrahisi ile özel olarak ilgilenen, Aspendos Anadolu Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı ve Başhekimi Doçent Doktor Özer İlkgül, “Östrojenle ne kadar süre temas ediyorsak meme kanserine yakalanma riskimiz de o kadar artıyor. Gebelik ve emzirme döneminde östrojenle ara verilmiş oluyor. Gebeyken emziriyorken dengeler değişmiş oluyor. Örnek verecek olursak; dokuz ay gebe kaldınız, üzerine de bir iki yıl emzirdiniz. Bu süre zarfında ki bu yaklaşık iki, iki buçuk yıl eder. İki buçuk yıl ciddi anlamda meme kanserinden korunmuş oluyorsunuz. Emzirmek ve doğurmak bu bağlamda sizi meme kanserinden koruyor” sözleriyle gebelik ve emzirmenin çok önemli olduğunu vurguladı.



Emzirmek kanserden koruyor


Östrojenle ne kadar süre temas ediyorsak meme kanserine yakalanma riskimiz de o kadar artıyor diyen Doç Dr. Özer İlkgül, “Gebelik ve emzirme döneminde östrojenle ara verilmiş oluyor. Gebeyken emziriyorken dengeler değişmiş oluyor. Örnek verecek olursak; gebe kaldınız dokuz ay boyunca. Üzerine de bir iki yıl emzirdiniz. Yaklaşık iki, iki buçuk yıl sizi ciddi anlamda meme kanserinden koruyor. Bu yüzden gebelik ve emzirmek önemlidir. O yüzden bizim klavuzlarımızda şu vardır. Gebelik, emzirmek meme için koruyucudur. Tabi riski sıfırlamaz ama sizin östrojenle olan ilişkinizi azaltır. Düşünün iki defa gebe kaldınız ve emzirdiniz. Beş yıl bir kadın için iyi bir süre. O yüzden bunu hep telkin ediyoruz, öneriyoruz. Doğurmak ve emzirmek iyidir. Peki tersi olduğunda ne oluyor? Riskiniz artıyor mu? Çok da değil. Birçok kişi çalışan kadınlar, bırakın emzirmeyi çocuk yapmak istemiyorlar, evlenmek istemiyorlar. Ama onlarda gösterilmiş çok artan bir risk yok. Ama diğerleri; doğuranlar ve emzirenler biraz daha az maruz kaldığı için daha koruyucu oluyor. Riskler biraz daha azalıyor” dedi.



Meme kanserinde ailesel öykü


Ailesel sebeplerden dolayı, meme kanserine erken yaşta yakalanan kadınların olduğuna dikkat çeken Doktor Özer İlkgül, “Ailesinde meme kanseri olan kadınlar, birinci derece akrabalar; teyze, kuzen gibi. Burada kanser öyküsü varsa bu kadınlarda da meme kanseri riski artıyor ve görülüyor. Risk yaşı daha da aşağı yani kırk yaşın altına düşüyor. Otuzlu yirmili yaşlarda meme kanseri görülmeye başlıyor. Tabi ki bunların kriterleri var. Tabi ki herkes risk altında değil. Bir kadının meme kanseri olma riski yüzde sekiz ondur. Annenizde varsa yüzde on sekiz oldu. Anne ve teyzede varsa yirmi beş oldu. Riskler belli oranda artıyor. Siz ister istemez bu riski taşımış oluyorsunuz. O zaman bu gruplarda ne yapıyoruz? Meme taramalarını otuzlu yaşlarda başlatıyoruz. İşte bu grupta risk daha fazla ve erken yaşta meme kanseri olabilme durumu söz konusu. Bu yüzden bu bilinci, farkındalığı otuzlu yirmili yaşlara taşımak gerekiyor” sözleriyle ailesinde meme kanseri olan kişilerin risk grubu altında olduğunu belirtti.



Meme kanseri sayısında artış


Meme kanserinin arttığını ve meme kanserine yakalanma yaşının düşmesinin nedenleri olduğuna değinen Dr. İlkgül, “Birincisi kadın olmak. Elbette erkeklerde de görülüyor. Ama kadınlar risk grubu altında. Şehirde yaşamak. Stresli yaşam. Uzun yaşam beklentisi. Doğurmak istememek. Geç doğurmak. Emzirmemek. Ya da insanlar artık çocuk sahibi olmak istemiyor. Birçok anlamda artmasında ki nedenler bu. Genel olarak baktığımızda, yaşam döngüsü boyunca bir kişinin çok fazla östrojene maruz kalması. Östrojenle olan ilişkimiz ilk adetimizle başlıyor. 13 yaşlarında. 45 yaşına kadar devam ediyor. Östrajenle olan ilişkimizi arttıran sebepler var. Dışardan horman ilaçları kullanmak. Sigara ve alkol almak. Ya da obezite. Bunlar direkt ya da indirekt olarak sizin östrojenle olan ilişkinizi arttırıyor. Süresini uzatıyor. Bütün bunlar risklerimizi arttırıyor. Doğal olarak meme kanseri de artıyor” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul ATP Capital, Menulux yatırımını tamamladı ATP Capital Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş. (ATP Capital), daha önce kamuoyuna duyurduğu Menulux Yazılım A.Ş. yatırımını tamamladı. ATP Capital, Menulux yatırımını tamamladı. Gerçekleştirilen işlem kapsamında ATP Capital, konuk ağırlama sektörüne yönelik bulut tabanlı POS çözümleri geliştiren Menulux’ün ilk etapta yüzde 10 oranındaki paylarının sahibi oldu. Yatırım sözleşmesi çerçevesinde; yazılım şirketinin tanımlanan kriterleri karşılaması halinde, ayrıca ATP Capital’in şirketteki payların tamamına sahip olma hakkı da bulunuyor. Performansa dayalı bu yapı, yatırımın uzun vadeli ve büyüme odaklı stratejik niteliğini ortaya koyuyor. Farklı ölçeklere hitap eden tamamlayıcı ürün stratejisi Yapılan açıklamaya göre Menulux yatırımı, şirketin ekosisteminin restoran teknolojileri alanındaki ürün portföyünü tamamlayıcı bir yapı sunuyor. Şirketin büyük ölçekli zincirler ve kurumsal işletmelere yönelik geliştirdiği kapsamlı restoran yönetim çözümü Zenia, kompleks operasyonel ihtiyaçlara yanıt verirken; yazılım şirketi, orta ölçekli zincirler başta olmak üzere farklı servis modellerine sahip konuk ağırlama ve perakende işletmelerinin ihtiyaçlarına yönelik bulut tabanlı POS çözümleri sunuyor. Bulut tabanlı restoran yazılımları ve POS çözümleri; hızlı devreye alınabilmeleri ile esnek ve ölçeklenebilir yapıları sayesinde, özellikle büyüme hedefi olan işletmeler tarafından giderek daha fazla tercih ediliyor. Bu eğilim, SaaS tabanlı çözümleri restoran teknolojileri pazarının en dinamik büyüme alanlarından biri haline getiriyor. Restoran işletmeciliği sektörünün parçalı yapısı dikkate alındığında yazılım şirketi, hızlı yaygınlaşma potansiyeline sahip güçlü bir konumda bulunuyor. Bu yatırım, Zenia’nın hedeflediği müşteri segmentine ek olarak, şirketin farklı ölçeklerdeki işletmelere uçtan uca bir teknoloji çerçevesi sunmasını mümkün kılıyor. Uluslararası ölçeklenebilirlik ve büyüme potansiyeli Açıklamaya göre, dijital restoran çözümlerine olan talebin artması, özellikle gelişmekte olan pazarlarda yazılım tabanlı platformlara olan ilgiyi güçlendirirken; bu durum Menulux’ün hem Türkiye’de hem de uluslararası pazarlarda büyüme potansiyelini destekleyen önemli bir unsur olarak öne çıkıyor. Şirket, Menulux yatırımıyla restoran teknolojileri alanındaki stratejik konumunu güçlendirirken, teknoloji odaklı sektörlerde ölçeklenebilir ve uzun vadeli değer oluşturma hedefi doğrultusunda portföyünü disiplinli bir yaklaşımla geliştirmeye devam ediyor. "Uzun vadeli değer oluşturmaya odaklanıyoruz" ATP Capital CEO’su Alp Can Gökdeniz, yatırımın tamamlanmasına ilişkin değerlendirmesinde şu ifadeleri kullandı: "Şirket olarak yatırım kararlarımızı, yapısal büyüme potansiyeli yüksek olan sektörler ve ölçeklenebilir iş modelleri üzerine inşa ediyoruz. Restoran teknolojileri, önümüzdeki yıllarda küresel ölçekte en hızlı dönüşüm yaşayacak dikeylerden biri. Menulux yatırımıyla şirketimiz, bu dönüşümün doğru segmentinde ve doğru zamanda konumlanıyor. Pazardaki asıl değer, yalnızca teknoloji üretmekten değil; ölçeklenebilir, tekrarlanabilir ve farklı pazarlara hızla uyum sağlayabilen iş modelleri kurmaktan geçiyor. Yazılım şirketi, bulut tabanlı mimarisi ve SaaS modeliyle bu yaklaşımı güçlü biçimde temsil ediyor. Menulux’ün ölçeklenebilir yapısının, ATP Capital ekosisteminin teknoloji ve sektör deneyimiyle birleşerek sürdürülebilir bir büyüme oluşturacağına inanıyoruz. Stratejik yol haritamız doğrultusunda, yalnızca bugünün değil, geleceğin ihtiyaçlarını da gözeten yatırımlarla portföyümüzü geliştirmeyi sürdüreceğiz."
Düzce DEAŞ operasyonunda şehit olan polis memuru memleketinde toprağa verildi Yalova’da terör örgütü DEAŞ’a yönelik operasyonda çıkan çatışmada şehit olan polis memuru Turgut Külünk için memleketi Düzce’nin Akçakoca ilçesinde düzenlenen cenaze törenini ardından dualarla son yolculuğuna uğurlandı. Yalova İl Emniyet Müdürlüğü kadrosunda görevli polis memuru Külünk, dün terör örgütü DEAŞ’a yönelik düzenlenen operasyonda çıkan çatışmada şehit düşmüştü. Şehidin Türk bayrağına sarılı naaşı, işlemlerinin ardından Akçakoca Merkez Camisi’nin avlusuna getirildi. Burada düzenlenen törende, şehidin babası Aydın, annesi Kevser, eşi Dilek ve kızı Eslem Külünk ile kardeşleri ve akrabaları taziyeleri kabul etti. Aile üyeleri, şehidin tabutu başında gözyaşı döktü. Şehidin kardeşi, ağabeyinin tabutuna sarılarak, "Bizi orada bekle ağabey" diyerek gözyaşlarına hakim olamadı. Duygu dolu anların yaşandığı cami avlusunda, şehidin yakınlarını aile üyeleri ve protokol üyeleri teskin etti. Törene, şehidin ailesi ve yakınlarının yanı sıra İçişleri Bakan Yardımcıları Münir Karaloğlu ve Bülent Turan, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş, Düzce Valisi Selçuk Aslan, Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü, milletvekilleri, siyasi partilerin temsilcileri, meslektaşları ve çok sayıda vatandaş katıldı. Şehit polis memuru Turgut Külünk, ikindi vakti kılınan cenaze namazının ardından Kapkirli Mahallesi Mezarlığına defnedildi.
Balıkesir Başkan Akın depremzedeleri ziyaret etti Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın ile Sındırgı Belediye Başkanı Serkan Sak, Sındırgı ilçesinde meydana gelen depremlerin ardından yürütülen çalışmalar ile devam eden ve planlanan projeleri değerlendirmek üzere bir araya geldi. Program kapsamında depremzede vatandaşlar ve esnaf ziyaret edilerek talep ve öneriler yerinde dinlendi. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, Sındırgı Belediye Başkanı Serkan Sak’ın ev sahipliğinde Sındırgı’da bir dizi temas ve incelemede bulundu. Başkan Sak’ın makamında gerçekleştirilen istişare toplantısında, ilçede 10 Ağustos ve 27 Ekim tarihlerinde meydana gelen depremlerin ardından yürütülen çalışmalar ele alınırken, devam eden ve planlanan projelere ilişkin kapsamlı değerlendirmeler yapıldı. Toplantıya Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın’ın yanı sıra daire başkanları, meclis üyeleri, belediye başkan yardımcıları, mahalle muhtarları, birim amirleri ile CHP Sındırgı İlçe Başkanı Ahmet Algın ve ilçe yönetimi katıldı. Vatandaş ve esnafla birebir temas Ziyaret programı kapsamında Başkan Akın ve Başkan Sak, beraberlerindeki heyetle birlikte ONON Kafe’de vatandaşlarla bir araya geldi. Ardından Koca Han İş Merkezi ile Akpınar Yaşam Merkezi’ndeki dükkanlar ve çarşı konteynerleri ziyaret edilerek esnafın talep ve önerileri dinlendi. Programın devamında Tomruk Konteyner Geçici Yaşam Alanı’na geçilerek depremzede vatandaşlarla sohbet edildi. Gerçekleştirilen saha incelemelerinde, deprem sonrası süreçte atılan adımlar, devam eden hizmetler ve önümüzdeki döneme ilişkin planlamalar ele alındı. Sındırgı Belediye Başkanı Serkan Sak, vatandaşların ve esnafın beklentilerini sahada dinlemeye büyük önem verdiklerini belirterek, çözüm odaklı çalışmaların kararlılıkla sürdürüleceğini ifade etti. Başkanlardan birlik ve dayanışma mesajı Sındırgı Belediye Başkanı Serkan Sak, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın’ın deprem sürecinin ilk anından itibaren Sındırgı’yı yalnız bırakmadığını vurgulayarak, "Ahmet Başkanımız ilk andan itibaren hem ziyaretleriyle hem de sahadaki ekipleriyle Sındırgı’mızın yanında oldu. İlçemizi hiçbir zaman yalnız bırakmadı. El birliğiyle Sındırgılı hemşehrilerimizin yaralarını saracağız" dedi. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın ise "Biz aileyiz" vurgusu yaparak, "İlk depremden itibaren Büyükşehir Belediyemiz ve Sındırgı Belediyemiz sahadaydı. Devletimizin tüm kurumlarıyla iş birliği içerisinde, vatandaşlarımızın sorunlarını çözmek için mücadele verdik ve vermeye devam ediyoruz. Konteyner kentlerdeki yaşam şartlarını ve talepleri yerinde tespit ediyoruz" ifadelerini kullandı. Başkan Akın, destek sürecine katkı sunan herkese teşekkür ederek, "2026 yılının Sındırgılı hemşehrilerimize, Balıkesirli ailemize ve tüm milletimize sağlık, huzur ve esenlik getirmesini diliyorum. Afetlerin yaşanmadığı bir yıl temenni ediyorum" şeklinde konuştu. BALMEK için yeni alanlar hazırlanıyor Öte yandan, Akpınar Yaşam Merkezi’nde yer alan BALMEK alanının, depremden etkilenen esnaf için iş hanına dönüştürülmesinin ardından yeni yerinde hizmet vermeye hazırlandığı bildirildi. Kadınların sosyal, kültürel ve mesleki gelişimine katkı sağlayacak BALMEK Sındırgı Şubesi’nin ise Koca Han İş Merkezi’nde Balıkesir Büyükşehir Belediyesi iş birliğiyle kısa süre içinde açılacağı ifade edildi. Başkan Akın ve Başkan Sak, tahsis edilen alanlarda incelemelerde bulunarak yapılacak çalışmalar hakkında değerlendirmeler yaptı. Kadınların sosyoekonomik hayatta daha güçlü yer almasını hedefleyen üretim, eğitim ve dayanışma temelli projelerin artarak devam edeceği vurgulandı.