GENEL - 21 Mayıs 2020 Perşembe 12:03

Tilkinin kurnazlığı emekli polise sökmedi

A
A
A
Tilkinin kurnazlığı emekli polise sökmedi

Antalya’da 4 bileziğini satarak hayvancılık işine giren Fatma Öncel’in çiftliğine dadanan tilki, 150’ye yakın tavuğu telef etti.

Antalya’da 4 bileziğini satarak hayvancılık işine giren Fatma Öncel’in çiftliğine dadanan tilki, 150’ye yakın tavuğu telef etti. Öncel’in emekli polis memuru eşi Saadettin Öncel, televizyonda izlediği ‘Battal Gazi’ filminden esinlenerek kurduğu kapan düzeneği sayesinde tilkiyi günler sonra canlı olarak yakalamayı başardı. Öncel, kafeste çaresiz kalan tilkiye, “Senin yüzünden tavukçuluğu bıraktık. 150 tane tavuğu yedin” sözleriyle sitem etti.


Muratpaşa ilçesinde yaşayan 41 yaşındaki 3 çocuk annesi Fatma Öncel, 13 yıl önce eşine destek olmak için hayvancılık işine girmek istedi. Polis memuru eşinden olumlu yanıt alan Öncel, düğününden kalan 4 bileziğini dönemin parasıyla 2 bin 500 liraya satıp 2 bin 400 liraya inek, 100 liraya da yem aldı. Süt satarak para kazanmaya başlayan Öncel, zamanla inek sayısını 20’ye kadar çıkardı. İneklerini beslemek için bir de arazi kiralayan Öncel, buraya ektiği mısır harmanıyla ineklerini beslemeye başladı. Daha sonra ineklere, tavuk ile keçi de ekleyen girişimci anne, 10 senenin ardından 130 inek, 250 tavuk, 107 keçi ve 3 at sahibi oldu. Daha önce tek başına beslediği hayvanlarının çoğalmasıyla birlikte işçi de tutan Öncel, şuanda ise 20 dönümlük arazide 1 milyon liralık sermayeye ulaştı.



Battal Gazi filminden esinlendi


Yıllar ilerledikçe tavuk sayısını 400’e yükselten Öncel’in çiftliğindeki kümese bir tilki dadandı. Her gün ansızın gelip 30 tavuğu telef eden tilkiyi yakalamak için plan kuran emekli polis memuru Öncel çifti, 1973 yapımı ‘Savunun Battal Gazi Geliyor’’ filminde başrol oynayan Cüneyt Arkın’ın babasını zindandan kurtardıktan sonra kaçmaya çalışırken yakalandığı kapan sahnesinden etkilendi. Ardından kolları sıvayan Öncel çifti, içerisinde iki ayrı bölmesi olan düzeneğin korumalı kısmına canlı bir tavuk koydu, diğer bölmeyi ise tilkinin girmesi için açık bıraktı ve taban kısmına da kapanın otomatik kapatılması için hassas alan oluşturdu. Dün sabah saatlerinde tavuğu görüp düzeneğin içerisine giren tilki, kapının kapanmasıyla yakalandı. Tilkiyi canlı şekilde yakaladıklarını ve zarar vermeyeceklerini belirten Öncel, görevlilerin gelip götüreceğini belirtti.



Tilkiye sitem etti: “Senin yüzünden tavukçuluğu bıraktık”


Tilkinin yakalanmasının ardından yanına giden Saadettin Öncel’in sözleri ise güldürdü. Cep telefonuyla o anları kaydeden Öncel, “Tavukları yiyorsun değil mi? Zaman zaman bizi rahatsız edersin. Senin yüzünden tavukçuluğu bıraktık. 150 tane tavuğu yedin. Yesen neyse, boğup boğup gidiyorsun. Ne olacak şimdi. Utanmadın mı tavukları yerken. Tilki kardeş bu böyle olmuyor. Seni ormana sürgüne göndereceğiz. Bu böyle olmaz. Orman da artık tavuk mu yersin, kuş mu yersin. Ne yaparsan yap ama bizim tavuklarımızı yeme. Anlaştık mı” diyerek tilkiye sitem etti.



“Her gün 30 tavuğu boğuyordu”


Kümesinde 400 tavuğun olduğunu söyleyen Fatma Öncel ise “Kümesim hayvanların arka tarafındaydı. Bir tilki var. Her gün geliyordu ama yakalayamıyorduk. İçeri girerek, günde yaklaşık 30 tavuğu boğuyor ve 1 tanesini alıp gidiyordu. Bu şekilde yaparak bende hiç tavuk bırakmadı” dedi.



“Canlı tavuğu düzeneğe koyduk”


Tilkinin tavuklarına zarar vermemesi için tavuk çadırı kurduğunu anlatan Öncel, “Ben de tilkiye inat evimin üst tarafına bir tane tavuk çadırı yaptım. Yine aynı tavukları aldım. Tilki bu kez yine tavuklarıma saldırdı. Ama en sonunda ben başardım” diye konuştu.


Öncel, tilkiyi yakalamak için bir düzenek kurduklarını belirterek, “Eşimle beraber bir düzenek kurduk. İki bölümden oluşuyor. Bir tarafta tavuk var. Tavuğa zarar vermiyor. Canlı tavuğu oraya koyduk. Tilki hemen geldi. En sonunda yakaladık” ifadelerini kullandı.



“Mahallede tavuk kalmadı”


Tilkiye zarar vermediklerinin altını çizen Öncel, “Doğa Koruma ve Milli Parklar 6. Bölge Müdürlüğü ekipleri götürecekler. Götürmezlerse biz kendimiz tilkiyi doğaya bırakacağız. Dünyaya gelen canlıyı öldürmek doğru olmaz. Uzak bir noktaya bırakırız. Tavukları da artık yemesin, yeter. Mahallede tavuk kalmadı” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Parkta kitap okuma etkinliği düzenlendi Aydın’ın Nazilli ilçesinde İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından hayata geçirilen ‘1 Kitap 1000 Pencere’ kitap okuma etkinliği gerçekleştirildi. Yüzlerce öğrenci ilçe protokol üyeleri ile birlikte parkta 1 saat süresince kitap okudu. Nazilli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nce 2023-2024 eğitim öğretim sezonunda hayata geçirilen 23 projeden biri olan ‘1 Kitap 1000 Pencere’ temalı okuma etkinliği Sümerpark Alanı’nda gerçekleştirildi. Nazilli İlçe Milli Eğitim Müdürü İsmail Şimşek’in ev sahipliğinde gerçekleştirilen etkinliğe İlçe Kaymakamı Sedat Sırrı Arısoy, şube müdürleri, öğretmenler ve öğrenciler katıldı. “Öğrencilerimizin yeteneklerini geliştirmek için projeler üretiyoruz” Etkinlikte ilgili bilgilendirmede bulunan İlçe Milli Eğitim Müdürü İsmail Şimşek, farklı alanlarda pek çok proje hazırladıklarını belirterek, “Sene boyunca; akıl oyunları, trafik eğitimi, şiir, müzik konserleri, tiyatro gibi farklı farklı etkinliklerimiz oldu. Nazili eğitimde marka bir şehir. Bu markayı oluşturmak kolay değil. Desteklerinden dolayı sayın kaymakamımıza çok teşekkür ediyoruz. Projelerde emeği geçen öğretmen arkadaşlarımıza da çok teşekkür ediyorum. Biz bu projeleri sahadan aldığımız geri dönüşler çerçevesinde hazırlıyoruz. Öğrencilerimizin her biri farklı alanlarda yetenek sahibi. Bu yeteneklerini geliştirmek için projeler üretiyoruz” dedi. Etkinliğe katılan öğrenci ve öğretmenler 1 saat boyunca kitap okudu. Yarışmaların ise 3 Mayıs Cuma günü ilkokul ve ortaokullar için Yavuz Selim İlkokulu’nda, liseler için aynı gün Atatürk Anadolu Lisesi’nde gerçekleştirileceği, dereceye girenlere 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nda ödüllerinin verileceği belirtildi.
Antalya BAKA’nın ’Kodla Bakalım’ programı tamamlandı Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA), Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK Akademi) ve Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (ISIBÜ) iş birliğiyle gerçekleştirilen "Kodla Bakalım” programı kapsamında oyun geliştirme süreçlerini kapsayan çevrim içi ve yüz yüze eğitimler tamamlandı. BAKA’nın, BTK Akademi ve ISIBÜ ile hayata geçirdiği "Kodla Bakalım” programına 428 kişi başvurdu. Başarı ile tamamlayan 16 genç, sertifikalarını BAKA Genel Sekreteri Volkan Güler ve ISUBÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Öztürk’ten teslim aldı. Sertifika teslim töreninde genç öğrencilerle sohbet eden Güler, "Oyun teknolojileri günümüzde özellikle genç kuşağın ilgi ile takip ettiği bir alan. Dolayısıyla bu teknolojilerin geliştirilme sürecinde de gençlerimizin işin içerisinde olması son derece önemli. Bizim Bölgemiz içerisinde de bu alanda ciddi bir potansiyel var, ekosistem oluşmaya başlamış durumda. Bizim hedefimiz de bu alana gerçekten yönlenmek isteyen hedef gruplara ulaşmak. Bu eğitim bizler için arama, keşfetme işlevi gördü. Bundan sonraki süreçte sizlerin geliştirecekleri oyunların ticarileştirilmesini sağlama noktasında mentörlük desteklerimizle yanınızda olmaya devam edeceğiz” dedi. ISUBÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Öztürk ise, "Genç arkadaşlarıma heyecanlarını kaybetmemelerini tavsiye ediyorum çünkü azimle çalıştıkça muhakkak başarı gelir. Girişimcilik bir anlamda ortaya bir model koymak veya ortaya konulmuş bir modeli daha verimli olacak şekilde geliştirmektir. Bu anlamda ISUBÜ olarak bizler de genç girişimcilerimize destek olmak için her zaman buradayız" sözlerine yer verdi. Programı başarı ile tamamlayan öğrencilerden Tunahan Karabulut, "Programdan üniversitemizin web sitesinden haberim oldu. Fırsatı değerlendirmeliyim diyerek hemen başvuruda bulundum. Çocukluğumdan beri bilgisayar oyunları ve oyun tasarımı ilgimi çekmişti. Bilgisayar mühendisliği öğrencisi olduğum için bu alanda uzmanlaşmak üzere atölyeye kayıt yaptırdım. Önümüzdeki süreçte de buradan elde ettiğim bilgilerin üzerine farklı kazanımlar ekleyerek kendimi geliştirmek istiyorum" diyerek düşüncelerini paylaştı.
Antalya Küçük Ateş’in ölümden döndüğü kavşakta babası da kazadan kıl payı kurtuldu Antalya’da babaannesi ile beraber kreşe giden 3 yaşındaki Ateş Soyipek’in, yaya geçidinden geçmek istediği sırada motosikletin çarpması sonucu kaval kemiği kırıldı. Hastanede süren tedavilerinin ardından küçük Ateş bacağı alçılı taburcu olurken, kazanın meydana geldiği yaya geçidini kullanarak yolun karşısına geçmek isteyen baba Serkan Soyipek ölümden döndü. Baba Serkan Soyipek, yaya geçidinde dakikalarca bekledikten sonra karşıya geçebildi. Olay, geçtiğimiz cuma günü sabah saat 08.15 sıralarında Muratpaşa ilçesi Meydan Kavağı Mahallesi Avni Tolunay Caddesi üzerinde meydana geldi. Alınan bilgiye göre; babaanne Suzan Soyipek torunu Ateş Soyipek’i (3) kreşe bırakmak için yaya geçidini kullanarak yolun karşısına geçmek istedi. Bu sırada sürücüsü öğrenilemeyen 10 AJH 386 plakalı motosiklet küçük çocuğun da içerisinde olduğu bebek arabasına çarptı. Kazanın ardından bebek arabası içerisinde acı içerisinde yerde kalan Ateş için olay yerine sağlık ekibi sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan Ateş, bir özel hastaneye kaldırıldı. Yapılan MR ve tomografi görüntülemesinde kaval kemiğinde kırık tespit edildi. Küçük Ateş, hastanede süren tedavilerinin ardından taburcu edilerek eve geldi. Bir bacağı alçıda olan küçük çocuğun yüzünde de morluklar oluştuğu görüldü. "Bize o yolda hiç saygı duymuyorlar" Yaşanılanları anlatan babaanne Suzan Soyipek, "Biz torunumla birlikte evden çıktık, yaya geçidinden karşıya geçmek istedik. Otomobiller durdu, yaya yolunda öncelik benimdi. Bu sırada hızla bir motosiklet geldi, geldiği gibi de torunumun içerisinde bulunduğu arabaya çarptı. Çocuğum elimden fırladı, ben de sürüklendim. Sağlık ekipleri hastaneye götürdü, torunumun çığlıkları aklımda duruyor. Bize o yolda hiç saygı duymuyorlar. Bundan birkaç gün önce de aynı sorunu yaşadım. Çok tehlikeli bir yol. Bir çözüm bekliyoruz, benim çocuğum kurtuldu. Biz orayı çok sık kullanıyoruz, bir üst geçit ya da ışık istiyoruz" dedi. "Az daha canından oluyordu" Yaşanılanların ardından olay yerine giden baba Serkan Soyipek ise yaya geçidinden karşıya geçmek istedi. Genç adamı dakikalarca bekledikten sonra karşıya geçebildi. Bu sırada bir otomobil dururken, bir başka otomobil ise son anda fark ederek durabildi. Sürücünün korna çalarak yol vermek için duran sürücüyü uyardığı görüldü. "Oğlumun yaşadığı durumu az daha kalsın ben de yaşıyordum" Oğlunun yaşadığı kazayı anlatan Serkan Soyipek, "Oğlum babaannesi ile buradan geçmek isterken motosiklet çarpıyor. Otomobiller o sırada duruyor. Şu an evde tedavisi devam ediyor. Bizim her zaman söylediğimiz bir şey var, burada daha öncede kazalar oldu. Biz çok başvuru yaptık, buraya üst geçit ya da ışık yapılması lazım. Biraz önce ben de karşıya geçmek için geldim ve dakikalar sonra karşıya geçebildim. Bu sırada arkadan gelen bir sürücü hem duran arkadaşa kornaya bastı, hem de diğer taraftan geçmeye çalıştı. Oğlumun yaşadığı durumu az daha kalsın ben de yaşıyordum. Burada okullar var, burayı her sabah ve akşam öğrenciler kullanıyor. Çocuklarımız güvende değiller, tek istediğimiz bu önem arz etsin. Önlemler alsın, benim çocuğum kurtulduğu için şükrediyorum ama başka çocukların canı yanmasın" sözlerine yer verdi.