POLİTİKA - 15 Mayıs 2025 Perşembe 08:13

DENİZKURDU-II/2025’te insansız sistemler sahadaydı, komutanlardan "yeni çağ" vurgusu geldi

A
A
A

 Millî Savunma Bakanlığı Deniz Kuvvetleri Komutanlığı tarafından Karadeniz, Marmara, Ege ve Doğu Akdeniz'de eş zamanlı olarak icra edilen DENİZKURDU-II/2025 Tatbikatı, Antalya açıklarında düzenlenen geçit töreniyle tamamlandı.

TCG ANADOLU'dan ilk kez çiftli kalkış yapan Bayraktar TB3 SİHA'lar, MAM-L mühimmatıyla eş zamanlı salvo atış gerçekleştirdi. Tatbikat sonrası yapılan açıklamalarda Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu, "TB3'ler deniz muharebesinde yeni bir çağ açtı" derken, Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar "Türk mühendisliği ve Türk bahriyesi deniz muharebesinde paradigma değiştiriyor" açıklamasında bulundu. Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün ise millî denizaltı ve TF-2000 muhrip projelerinin başlatılmasına yönelik karar alındığını duyurdu.

Millî Savunma Bakanlığı Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın sevk ve idaresinde icra edilen DENİZKURDU-II/2025 Tatbikatı, Karadeniz, Marmara, Ege ve Doğu Akdeniz'de eş zamanlı yürütülen faaliyetlerin ardından, Antalya açıklarında yapılan geçit töreniyle tamamlandı. Tatbikatın son gününde TCG ANADOLU'dan ilk kez çiftli kalkış yapan Bayraktar TB3 SİHA'lar, 11 bin feet irtifadan MAM-L mühimmatıyla eş zamanlı salvo atış gerçekleştirdi.

DENİZKURDU-II/2025’te insansız sistemler sahadaydı, komutanlardan

TB3'ler yeni bir çağ başlattı

Tatbikatın ardından açıklamalarda bulunan Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu, Türk Deniz Kuvvetleri'nin tarihinde önemli bir dönemeç yaşandığını ifade etti. Oramiral Tatlıoğlu, "Tatbikatımızı 120 gemi, 85 deniz hava unsuru ve 22 bin 700 personelin katılımıyla gerçekleştirdik. En önemli iki unsurdan biri, yerli ve millî Atmaca güdümlü mermimizin denizaltıdan atışıydı. Diğeri ise bugün TCG ANADOLU'dan kalkış yapan TB3 SİHA'ların gerçek mühimmatla hedefe yaptığı atıştı" dedi.

Oramiral Tatlıoğlu, TB3'lerin yalnızca gemide konuşlanmakla kalmadığını belirterek, "Aynı zamanda deniz muharebesinde yeni bir çağın kapısını aralamış oldular. Bu platformlar sayesinde amfibi harekât, denizaltı savunması ve sürü İDA'ların SİHA'lar üzerinden komuta edilmesi gibi çok sayıda yeni doktrin artık uygulanabilir durumda. Tatbikatta ortaya koyduğumuz bu yetenekten dolayı Türk Deniz Kuvvetleri olarak gururluyuz" diye konuştu.

DENİZKURDU-II/2025’te insansız sistemler sahadaydı, komutanlardan

"Millî denizaltı ve TF-2000 için karar alındı"

Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün de tatbikat kapsamında yaptığı açıklamada, TB3 SİHA'nın mühimmatlı salvo atışının sahada yeni bir anlayışı temsil ettiğini belirterek, şu ifadelere yer verdi: "Bugün TB3'ümüz eş zamanlı mühimmat atışı yaptı. Bu, insansız hava araçlarının insanlı platformlarla birlikte görev yapabileceği yeni bir deniz harekât doktrininin önünü açıyor."
Görgün ayrıca, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında gerçekleştirilen Savunma Sanayii İcra Kurulu toplantısında millî denizaltı projesinin başlatılmasına ve TF-2000 hava savunma muhribi için üretim sürecine geçilmesine karar verildiğini açıkladı. Görgün, "Genç mühendislerimizle, üretken sanayimizle, kahraman ordumuzun ihtiyaçlarını karşılamak için büyük bir azimle çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.

DENİZKURDU-II/2025’te insansız sistemler sahadaydı, komutanlardan

Denizlerde paradigma dönüşümü başladı

Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar, Türk SİHA'larının deniz muharebesinde yeni bir çağ açtığını söyledi. Bayraktar, "Bugün TCG ANADOLU'dan eş zamanlı kalkış yapan TB3 SİHA'larımız, keşif görevini tamamladıktan sonra hedeflere taarruz etti. Bu, Türk mühendisliği ve Türk bahriyesinin birlikte yazdığı bir dönüşüm anıdır" dedi.

TB3'ün tüm sistemlerinin Türkiye'de üretildiğini belirten Bayraktar, "Lastiğinden motoruna, elektro-optik sisteminden yazılımına kadar her bileşeni yerli. Dünyada bu konsepti duyurduğumuzda şaşkınlıkla izleyen ülkeler vardı. Bugün bu yeteneği ilk kazanan ülke biz olduk" diye konuştu.

Bayraktar, bu gelişmelerin kalıcı bir dönüşümün habercisi olduğunu belirterek, "Türk mühendisliği ve Türk bahriyesi deniz muharebesinde paradigma değişimini başlatmıştır" ifadesini kullandı.

DENİZKURDU-II/2025’te insansız sistemler sahadaydı, komutanlardan

"Kara Kuvvetleri ilk kullanıcı olacak"

Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu, TB3 SİHA'ların ilk kullanıcılarından birinin Kara Kuvvetleri olacağını duyurarak, şunları söyledi: "Dünyada belki de en fazla SİHA'ya sahip kara ordusuyuz, insansız hava aracını kullanıyoruz. TB3'ü de en iyi şekilde kullanacağız, ardından edindiğimiz tecrübelerle daha gelişmiş modellerin önünü açacağız."

Orgeneral Bayraktaroğlu ayrıca, elektronik harp teknolojilerinde ASELSAN'ın geliştirdiği sistemlerin dünyada bir numara olduğunu belirtti. Bayraktaroğlu, "Elektronik harp alanında her türlü mücadelede yerli sistemlerimizle çok ciddi başarı elde ettik. Önümüzdeki dönemde, bu sistemlerin muharebe sahasında bir kuvvet çarpanı olarak İHA ve SİHA'larla birlikte kullanımı çok daha stratejik hâle gelecek" ifadelerini kullandı.

DENİZKURDU-II/2025’te insansız sistemler sahadaydı, komutanlardan

"Geleceğin hava gücü insansız olacak"

Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu ise konuşmasında, insanlı-insansız sistemlerin birlikte görev yapacağı bir hava gücü yapılanmasına doğru ilerlediklerini belirtti. Orgeneral Kadıoğlu, "Bugün burada deniz ve hava unsurlarının ortak sinerjiyle çalıştığı bir yapı sergilendi. Hava Kuvvetleri olarak, geleceğin insanlı ve insansız hava araçlarının müşterek kullanımına doğru evrildiğini daha sonra ise daha farklı olarak tamamen belki de insansız hava araçlarının domine edeceği bir hava gücü yapılanmasına doğru şekilleneceğini hayal ediyoruz. Bu manada savunma sanayimizin tüm birimleriyle birlikte müşterek geleceğe ait konsepti, mühendislerimizin zengin hayal güçlerine havale ederek yeni sistemlerin üretilmesine ön ayak olmaya çalışıyoruz" dedi.
Kadıoğlu, Kızıl Elma ve Anka-3 gibi jet motorlu SİHA'larla birlikte hava gücünün geleceğini bugünden şekillendirmek için yoğun mesai harcandığını söyledi.

"ASELSAN sistemleriyle vurduğunu görüyoruz"

ASELSAN Genel Müdürü Ahmet Akyol, TB3 SİHA'ların üzerinde kullanılan elektro-optik sistemlerin tamamen millî olduğunu belirterek, "Bugün o görüntüleri en net şekilde aktaran, hedefi işaretleyip başarıyla vurduran sistemler ASELSAN üretimi. Dünyada bu seviyeye ulaşan çok az ülke var. Biz artık bu sistemleri 92 ülkeye ihraç ediyoruz" dedi. Akyol, TB3'lerin taşıdığı tüm sensörlerin, iletişim sistemlerinin ve yazılımların Türk mühendisliğiyle üretildiğini vurguladı.

Begüm Aksoy - Fırat Demir

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Serdal Adalı, Beşiktaş’a 200 milyon Euro gelir getirecek projeyi açıkladı Beşiktaş Başkanı Serdal Adalı, 200 milyon Euro’ya yakın gelir bekledikleri projeyi duyurdu. Beşiktaş Başkanı Serdal Adalı’nın sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Beşiktaşımızı finansal bağımsızlığına kavuşturacak projelere birlikte imza atıyoruz. Dikilitaş Mahallesi’nde bulunan 15.382,49 metrekare yüzölçümüne sahip arazimizin yanında, kulübümüze tahsisli yaklaşık 5 bin metrekarelik arazinin daha tapusunu alarak projeye ekliyoruz. 20 bin metrekarelik bu alan üzerinde, Emlak Konut ile birlikte büyük bir gayrimenkul projesi inşa ediyoruz. Beşiktaşımıza 200 milyon Euro’ya yakın gelir getireceğini öngördüğümüz bu proje, tarihimizin en büyük gelir getiren projesi olarak yerini alacak. Bu projenin diğer paydaşı Emlak Konut gibi alanının en güvenilir kurumu olacak. Ayrıca özellikle Ziraat Bankası’nın da bu projenin içerisinde yer almasını planlıyoruz. Dikilitaş projesi, devletimizin garantisiyle yapılacak. Buradan gelecek gelirle Bankalar Konsorsiyumu’na olan borçlarımızı ödemeyi ve günde yaklaşık 125.000 Euro’yu bulan faiz yükümüzden bir an önce kurtulmayı hedefliyoruz. Yılda 50 milyon Euro’ya yakın devasa bir meblağı faiz gideri ödeyerek adeta çöpe atmaktansa, böyle bir bütçeyi şampiyon Beşiktaş kadrolarını inşa etmek için kullanmayı arzu ediyoruz. Dikilitaş’taki arazimizin imar hakkının alınarak Beşiktaşımızın ekonomisine kazandırılıyor olması, yapılan kasıtlı algıların aksine Beşiktaşımız için tarihi bir fırsattır, mali bağımsızlığımız için dönüm noktasıdır. Bu tarihi fırsatı değerlendirmek ve Beşiktaşımız için en doğru kararı birlikte vermek üzere tüm genel kurul üyelerimizi 22 Haziran tarihinde düzenleyeceğimiz Genel Kurulumuza davet ediyor, bağımsız Beşiktaş’ı birlikte inşa edeceğimize inanıyorum. Aslolan Beşiktaş’tır!" ifadelerini kullandı.
Bursa LGS’de skandal: Sınıfta yanlış kitapçık dağıttılar, sınav ortasında topladılar Bursa’da LGS’nin ilk oturumuna giren öğrencilere yanlış kitapçık dağıtıldı. Sınav başladıktan 15 dakika sonra fark edilen hata sonrası sınav esnasında kitapçıklar değiştirildi. Kitapçıklarının değiştirilmesi sonucu stres yaşayan öğrenciler gözyaşlarıyla sınavı tamamladı. Veliler savcılığa suç duyurusunda bulunarak sınavın tekrarlanmasını talep etti. Hafta sonu Türkiye genelinde 1 milyonun üzerinde öğrencinin katıldığı Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamında gerçekleştirilen sınav tamamlandı. İddiaya göre, Bursa’da Nilüfer ilçesi Şahinler Anadolu Lisesi’nde 01 No’lu salonda sınava giren öğrencilere ilk oturumda yanlış kitapçık dağıtıldı. 75 dakika sürecek ilk oturumun başlamasından 15 dakika sonra görevlilerin durumu fark etmesi sonucu sınavın ortasında kitapçıklar değiştirildi. Bazı öğrencilerin defalarca kitapçığı değişirken, sınavın ortasında yapılan değişiklik öğrencilerde büyük bir kafa karışıklığına ve strese neden oldu. Sınav sonrasında öğrencilerin durumu ailelerine anlatması üzerine veliler savcılığa giderek suç duyurusunda bulundu. Veliler, öğrencilerin hayatını etkileyecek sınavda yaşanan olaylar nedeniyle sınavın tekrar edilmesini istedi. Yanlış kitapçık dağıtılan sınıfta bazı öğrenciler, yaşadığı stres sonrası gözyaşlarına boğuldu. "Baba benim 1 yıllık emeğimin karşılığını kim verecek" Çocuğunun sorduğu soru karşısında ne cevap vereceğini bilemeyen Salih Bilge, "2025 LGS’de Şahinler Anadolu Lisesi 01 No’lu salonda gözetmen kitapçıkları yanlış dağıtıyor. Daha sonra bu kitapçıklar değiştiriliyor. Sınıfta bir kargaşa ortaya çıkıyor. Bu kargaşada öğrenciler etkileniyor, sınavda ağlamaya başlıyorlar. Daha sonra telafi anlamında ek süre veriliyor ama maalesef sonradan bu sağlanmıyor. Bundan dolayı biz mağduruz. Görevlilerin yaptığı bir hata, kitapçıkların yanlış dağıtılması, öğrencilerden kitapçıkların alınıp başka bir öğrenciye verilmesi, 13-14 yaşında çocuklar bu krizi yönetemiyor. Bu krizi yönetemedikleri için çocuklar ağlamaya başlıyor. Çocukların sınav güvenliği sağlanamadığı için psikolojilerini bozdular. Bu psikolojilerini düzeltilmesi, artı eş değerde bir sınav yapılmasını istiyoruz. Çocuğum 2 gündür ağlıyor, teselli etmeye çalışıyorum. ‘Baba benim bir yıllık emeğimin karşılığını kim verecek’ diye soruyor. Ben de buradan yetkililere soruyorum. Bu emeğin karşılığını kim verecek" şeklinde konuştu. Veliler hukuki süreci başlattı Sınav sonrası gerekli yerlere suç duyurusunda bulunduklarını kaydeden Bilge, "Sınav başlıyor, 15 dakika sonra hata anlaşılıyor. Bu hatayı düzeltmek için var olan kitapçıkları diğer öğrencilerle değiştiriyorlar. Çocukların odakları kayboluyor. O sırada sınıfa başkaları giriyor. Hatta öğrenciler o esnada polisin bile sınıfa geldiğini söylüyor. Çocuklar ilk oturumdan ağlayarak çıktılar. İkinci oturuma da ağlayarak girdiler. CİMER’e, Nilüfer Milli Eğitim Müdürlüğü’ne ve sonrasında savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Talebimiz mağdur öğrencilere yeni bir sınav yapılması" dedi. Bazı öğrencilerin kitapçıkları defalarca değişmiş Sınav esnasında bazı öğrencilerin defalarca kitapçığının değiştiğini söyleyen Sevcan Egemen adlı veli ise, "Morali bozuk bir şekilde 10 dakika geç çıktı. Biz hatta neden çıkmadı diye merak ettik. Sonrasında yanımıza geldi ve anlatmak istemedi, sadece ağladı. Biz onu avutmaya çalıştık ama anlatmadı. Sonra ikinci oturuma girdi. Sınav sonrası böyle bir durum yaşandı diye anlattı. Sınav sonrası tutanaklar tutulmuş. Yeğenimin anlattığı kadarıyla ilk sınava girmişler iki gözetmen ve bir salon başkanı var. 15 dakika geçtikten sonra konuşmalar başlamış. Gözetmenden biri sınav kitapçıklarını yanlış dağıttığını bildirmek için aşağı iniyor. Aşağı indiği sırada salon başkanı çocuklardan soru kitapçıklarını geri alıyor ve işaretleme yaptılarsa silmelerini istiyor. Sonrasında kitapçıkları alıyor. Tekrardan doğru bir şekilde dağıtıyor ama farklı kitapçıklar, farklı çocuklara gelmiş oluyor. Benim yeğeniminkinin üstünde başka birinin ismi yazıyormuş. Onu silmiş kendi ismini yazmış. Hatta yeğenimin önündeki birinin üç defa sınav kitapçığı değişmiş. Tabii ki bu çocuklara çok olumsuz yansımış. Sonrasında sınıfa aşağıdan bir sürü başka salon görevlileri gelmiş. Sınıfta konuşmalar, ağlamalar başlamış. Sonrasında da haliyle bu çocuklara yansımış. Bazıları hatta ‘acaba yanlış mı yapıyoruz’ demiş. Başkasının kitapçığı mı diye tedirginlikle sınava devam etmişler. Benim yeğenim de tabii ki bu durumdan çok olumsuz etkilenmiş ağlamalardan konsantre olamamış. Zaten bu kameralarda da var. Biz gerekli yerlere şikayetlerimizde bulunduk. Hukuki süreç başladı. Çünkü çocuklar bir kez sınava giriyor. Bunun üniversite sınavı gibi tekrarı yok. Çok emek verdiler ve bu emeklerinin bu şekilde heba olmasını istemiyoruz. Yeğenim çok hazırlanmıştı, emek vermişti. İnanın gece gündüz çalıştı. Zaten orada ağlayanlar sınav bittikten sonra hala ağlıyorlardı. Onların gelecekleri için çok önemli. Şu an onun hakkını aradığımız için ve bize güvendiği için, bir karşılığı olacağına, hakkının yenmeyeceğine diğerleriyle aynı şartlarda değerlendirileceğini ya da bu hatanın giderileceğine inandığı için biraz daha morali iyi" ifadelerini kullandı.
Eskişehir Apartmanı saran kötü kokular sonrası ekipler, çürümeye başlayan cesetle karşılaştı Eskişehir’de bir daireden yoğun şekilde gelen kokular sonrası ihbar üzerine içeri giren ekipler, tek başına yaşayan 65 yaşındaki şahsın cansız bedeniyle karşılaştı. Cesedi şişen ve çürümeye başlayan adamın cenazesi 2’nci katın camından çıkarılırken, kesin ölüm nedeni otopsi sonrası belli olacak. Olay, Bahçelievler Mahallesi Ayaztepe Sokak’ta bulunan 3 katlı Yıldız Apartmanı’nın 2’nci katında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, bahse konu apartmandaki 13 numaralı daireden kötü kokular alan apartman sakinleri durumu polis ekiplerine bildirdi. Eve giren ekipler evde tek yaşadığı bilinen 65 yaşındaki Altay Yurtseven’i dairenin kapısı önünde yerde yatarken buldu. 112 Acil Sağlık ekipleri, belediye tabibi ve adli tabibin incelemelerinde Yurtseven’in 10 günden daha fazla süre önce hayatını kaybettiği belirlendi. Çürümeye başlayan ve şişen ceset 2’nci katın camından çıkarıldı Cesedi oldukça şişen ve çürümelerin başladığı adamın cansız bedeninin, cenaze aracı ile taşınamayacağı için belediye ekiplerince taşınacağı öğrenildi. Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü ekipleri ve cumhuriyet savcısının incelemesinin ardından itfaiye ekiplerince camı sökülen daireden Yurtseven’in cansız bedeni çıkarttırılarak otopsi için morga götürüldü. Yaşlı adamın ölüm sebebinin yapılacak incelemelerin ardından ortaya çıkacağı aktarıldı. Altay Yurtseven’in eşinden boşandığı, 2 çocuk babası olduğu öğrenildi.
İstanbul Türkiye, UEFA’da 12 kişiyle temsil hakkı kazandı Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), UEFA’nın son yaptığı yönetim kurulu toplantısında Türkiye’nin 12 kişiyle temsil hakkı kazandığını açıkladı. TFF’den yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi: "UEFA, son yönetim kurulu toplantısında Avrupa futboluna dair geniş kapsamlı politikalarını şekillendirmek üzere görev yapan 19 komitesinin ve 6 heyetinin yeni yöneticileri ile üyelerini belirledi. Toplantının sonucunda Türkiye, 11 farklı komite ve 1 heyette toplam 12 kişiyle temsil hakkı kazandı. UEFA komiteleri ve heyetlerinde ülkemizi temsil edecek olan tüm üyelerin listesi şöyle: UEFA Komiteleri TFF 1. Başkan Vekili, İcra Kurulu Üyesi, A Milli Takım ve Süper Lig’den Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Mecnun Otyakmaz - UEFA Futbol Komitesi Üyesi TFF Başkan Vekili, İcra Kurulu Üyesi, FIFA ve UEFA İlişkileri, Dış İlişkiler ve Sağlık İşlerinden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. H. Zehra Neşe Kavak - UEFA Sağlık Komitesi Üyesi TFF Genç Milli ve Kadın Milli Takımlar, Kulüp Lisans İşleri, Tesisler ve Yatırımlardan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Temel Bozbağ - UEFA Milli Müsabakalar Komitesi Üyesi TFF Amatör Futbol, Kadın Futbolu ve Engelli Futbolundan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Ural Aküzüm - UEFA Genç ve Amatör Futbol Komitesi Üyesi TFF Teknoloji ve Kurumsal İletişimden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Bilal Arslan - UEFA Futsal Komitesi Üyesi TFF Eski Başkanı Servet Yardımcı - FIFA Üye Federasyonlar Komitesi Başkanı Türkiye Süper Lig Profesyonel Futbol Kulüpleri Vakfı (Süper Lig Kulüpler Birliği Vakfı) ve Fenerbahçe Başkanı Ali Y. Koç - UEFA Kulüp Müsabakaları Komitesi Üyesi TFF Genel Sekreteri Abdullah Ayaz - UEFA Pazarlama Danışma Komitesi Üyesi TFF Başdanışmanı Yusuf Yerkel - UEFA HatTrick Komitesi Üyesi TFF Yönetim Kurulu Danışmanı Serdar Yıldız - UEFA Oyuncu Durumu, Transferler, Menajerler ve Temsilciler Komitesi Üyesi TFF Temsilciler Kurulu Başkanı Şerafettin Bural - UEFA Stadyum ve Güvenlik Komitesi Üyesi UEFA Heyetleri TFF Futbol Altyapı ve Gençlik Projelerinden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Cengiz Gökay - UEFA Stadyum İnşaatı ve Yönetimi Heyeti Üyesi