ASAYİŞ - 01 Ağustos 2025 Cuma 18:38

Eşini satırla öldürdüğü iddiasıyla yargılanan şahıs, cinayet öncesi 4 adet sakinleştirici ve alkol almış

A
A
A

Antalya’da iki aylık evli eşi Sevcan Demir Sakman’ı satırla öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan sanık hakkında, "Canavarca hisle eşe karşı kasten öldürme" suçlamasıyla açılan davanın ilk duruşması görüldü. Sanık, olay günü ilaç ve alkol etkisinde olduğunu, eşini bıçakladığını ancak sonrasını hatırlamadığını söyledi.

Antalya’da hemşire olarak çalışan eşi Sevcan Demir Sakman’ı satırla öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan Halit Can Sakman hakkında "canavarca hisle eşe karşı kasten öldürme" suçlamasıyla açılan davanın ilk duruşması Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya maktulün annesi Havva Ünay, babası Güney Demir ve kız kardeşi de katıldı.

"4 adet sakinleştirici ve alkol aldım eşim bana bıçakla saldırdı sandım, kendimi savundum"

Sanık Halit Can Sakman savunmasında, 5 Aralık 2024’te evlendiklerini, ancak kısa süre sonra maddi kaynaklı tartışmalar yaşanmaya başladığını söyledi. Eşinin kendisine "Sen adam değilsin, erkek olsaydın bana güzellik salonu açardın" gibi ifadeler kullandığını öne süren Sakman, olay günü reçeteyle verilen 4 adet sakinleştirici içip alkol aldığını, ardından da eşinin saldırdığını düşündüğünü ifade etti. Sanık, "O an kendimi savunmak istedim. Tezgahta duran bıçağı aldım, ilk bıçağı sırtına vurdum. Koltuğun ortasındaydı, ailemi aramaya çalışıyordu, sırtı dönüktü. Sonrasını hatırlamıyorum. Kaç kez bıçakladığımı bilmiyorum. Olaydan sonra çocukluk arkadaşımı aradım. Ambulansı çağırdım mı hatırlamıyorum ama polis geldiğinde kapıyı ben açtım" dedi.

Sanık, eşinin ailesinin bu evliliğe rıza göstermediğini söyleyerek, "Ailesi başka biriyle evlendirmek istiyordu, biz kendimizi Antalya’ya attık. Düğün yapmadık, Haziran’da yapacaktık" şeklinde konuştu. Bipolar bozukluğu ve kişilik bozukluğu tanısı olduğunu iddia eden Sakman, "Tasarlasaydım eve birlikte üç kez girip çıkmazdım. O an ne yaptığımı bilmiyordum. Pişmanım" ifadelerini kullandı.

"Kızımı boğdun, parçaladın, sen ne tür bir canavarsın?"

Sanığın ardından söz alan maktulün babası Güney Demir, "25 yıllık kızımı 5 ayda katletti. Anne babanı, kardeşini katletseydin, benim kızımı neden öldürdün? Kızımın mutluluğuna hiç inanmadım. Sürekli onu almak istedim ama ne zaman konuşsam yanında bitiyordu. Bu adam kızımın hattını bile değiştirmiş, attığım mesajlar ona gidiyormuş. Geceleri uyuyamıyorum, dışarı çıkamıyorum, kahve içemiyorum. Kızım artık sadece fotoğraflarda. Sen ne yaptığını sanıyorsun? Kızımı boğdun, parçaladın. Sen ne türlü bir canavarsın? Şikayetçiyim" diyerek gözyaşlarına boğuldu.

"Evi temizledim, satır yoktu"

Maktulün annesi Havva Ünay ise, "Olaydan bir gün önce kızımın evine gittim, her yerini temizledim. Satır falan yoktu. Evde ne varsa biliyorum. Kızımın araba, ev istemesi gibi bir durumu yoktu. Kızıma sürekli ev ilanı gönderiyordu, kızım da onu engelliyordu. Şu an benim kızım yok diye böyle konuşmayacaksın, gün yüzü görmeyeceksin" dedi.

"Halit’in üzerinde kan yoktu, sık sık kavga ediyorlardı"

Tanıklardan Sevcan’ın mesai arkadaşı Alime K., olay günü sanığın kendisini görüntülü aradığını söyleyerek, "Sevcan yerde yatıyordu, başı duvara yaslıydı, kanlar içindeydi. Görüntü kısa sürdü, sonra sesli aradım. ‘Abla Sevcan nefes almıyor’ dedi. Adresini bilmiyordum. Halit’in üzerinde kan yoktu" dedi.

Sanığın üst komşusu Mehmet A. ise çiftin sürekli kavga ettiğini belirterek, "İki buçuk aydır buradalar. Her gece bağrışmalar oluyordu. Olay günü Sevcan’ın sabah çığlığını duydum, sokakta tartıştılar. Daha sonra site içindeki çardakta oturduklarını gördüm. Olayı akşam döndüğümde öğrendim. Maktul, nikâh öncesi bana ütü istemeye gelmişti, ‘yol yakınken dön’ dedim, dinlemedi" şeklinde konuştu.

"Satırla boğazına vurmak canavarlığın göstergesidir"

Maktulün avukatları, sanığın savunmalarının haksız tahrik indirimi kapsamında değerlendirilemeyeceğini belirterek, sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını talep etti. Avukat Yavuz Erdoğan, "Sanık, maktulün boğazını kesmeye çalışmıştır. Olaydan önce alkol ve Prozac almıştır. Bir sağlık çalışanı olarak bu kombinasyonun etkilerini biliyordu. Bu suçu planlayarak işledi" dedi.

Bir diğer avukat ise sanığın adli sicil kaydı olmadığını söylese de sabıka bilgilerinin UYAP üzerinden incelenmesini talep etti. Avukatlar ayrıca sanığın olay sonrası polis memurlarına kendisini öldürmeye çalıştığını söylediğini, olay yerindeki bulguların saldırının bilinçli ve ölümcül olduğunu gösterdiğini kaydetti.

Sanık avukatı ise müvekkilinin olay sırasında şok geçirdiğini ve tasarlama kastıyla hareket etmediğini öne sürdü.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı da davaya müdahil olarak katıldı. Avukatlar ayrıca maktul ve sanığın banka hesapları ile telefon kayıtlarının detaylı incelenmesini talep etti. Mahkeme, eksik hususların tamamlanması için duruşmayı 31 Ekim 2025’e erteledi.

"Sevcanlar ölmesin, kızlarımız yaşasın"

Duruşma sonrası baba Güney Demir, gazetecilere yaptığı açıklamada şunları söyledi: "Mahkememiz bizim açımızdan iyi geçti. Devletimize güveniyoruz. Adalet yerini bulacak. Ağırlaştırılmış müebbet cezası verilmesini istiyoruz. Sevcanlar ölmesin, kızlarımız yaşasın. Erkek olduğunu sanan kimse insanları katledemez."

Maktulün avukatlarından Dilara Akdeşir ise sanığın tasarlayarak öldürdüğünü belirterek, "Olay yeri inceleme ekipleri, Sevcan Demir Sakman’ın boğazında satır parçası buldu ve delil olarak sakladı. Evde satır bulunmaması, annenin bir gün önce evi temizlemesi satırın sonradan temin edildiğini gösteriyor. Bu cinayet sadece eşe karşı değil, planlı ve canavarca hisle işlenmiştir. İlk duruşmada bazı tanıklar dinlendi. 31 Ekim’e kadar eksik hususlar tamamlanacak. Kadın cinayetlerinin son bulması için hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi.

Olayın geçmişi

Olay, 9 Mart 2025 tarihinde saat 22.30 sıralarında Kepez ilçesi Gazi Mahallesi 6549 Sokak üzerinde bulunan bir sitenin giriş katında meydana geldi. Antalya’da özel bir hastanede hemşirelik yapan Sevcan Demir Sakman (26) ve Acil Tıp Teknisyeni eşi Halit Can Sakman (26) arasında tartışma çıktı. Çıkan tartışma kısa sürede büyüyerek kavgaya dönüştü. Apartman sakinlerinin 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarı ile verilen olay yerine sevk edilen ekiplei, Sevcan Demir Sakman’ı kanlar içerisinde yerde yatarken buldu. 112 Acil Sağlık ekipleri sırtında, karnında ve vücudunun birçok yerinde satırla kesi darbeleri bulunan genç kadının hayatını kaybettiğini belirledi. Eşinin bıçaklı saldırısından dolayı yaralı olduğu iddia eden Halit Can Sakman ise polis ekiplerine teslim olurken, tedavi edilmek üzere ilk müdahalesinin ardından ambulansla hastaneye kaldırıldı.

Kan donduran anlar kamerada

Öte yandan, cinayetten hemen önce ikilinin arasındaki tartışma ve kavga anları ile cinayetin işlendikten sonra katil zanlısının yer aldığı görüntüler ortaya çıktı. Görüntülerde Sevcan Demir Sakman, gördüğü şiddetten kaçmak için evden defalarca çıkmaya çalışıyor ancak Halit Can Sakman tarafından birçok kez geri döndürülüyor. Son kaçma girişiminde ise kapıya yönelen kadının, eşi tarafından durdurulup tekrar içeri alındığı, bir süre sonra ise Halit Can Sakman’ın evden üzeri kanlı bir şekilde tek başına çıktığı görülüyor.

Begüm Aksoy - Ramazan Bozca

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul "Sürdürülebilir Geleceği Tasarla" (SGT) Yarışması’nın 10’uncusu sonuçlandı Rönesans Holding’in, 10’uncusunu düzenlediği "Sürdürülebilir Geleceği Tasarla" Yarışması bu yıl Esmiyor ve Impact Hub İstanbul iş birliği ile gerçekleşti. İklim değişikliği ile mücadele olarak belirlenen tema çerçevesinde ‘Azaltım’ veya ‘Uyum ve Dayanıklılık’ odağında projelerin kabul edildiği Sürdürülebilir Geleceği Tasarla Yarışması’nda yapı, ürün ve hizmet tasarımı kategorilerinde toplam dokuz proje ödül aldı. Rönesans Holding’in, gençlerin fonksiyonel, insan ihtiyaçlarını karşılayan ve bunun yanında doğaya saygılı çözümler sunan fikirler üretmelerini teşvik etmek ve daha iyi yaşam koşulları sağlanmasına katkıda bulunarak geleceği şekillendirmek amacıyla düzenlediği "Sürdürülebilir Geleceği Tasarla" (SGT) Yarışması’nın 10’uncusu sonuçlandı. Esmiyor ve Impact Hub İstanbul iş birliği ile gerçekleştirilen ve iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik yenilikçi ve sürdürülebilir çözümlerin ödüllendirildiği yarışmada, üç farklı kategoride toplam 9 proje ödül almaya hak kazandı. SGT Yarışması’nda finale kalan 14 ekip, 19 Aralık’ta jüri karşısına çıkarak projelerini sundu. Jüri değerlendirmesi sonucunda ‘Yapı Tasarımı’, ‘Ürün Tasarımı’ ve ‘Hizmet Tasarımı’ kategorilerinde dereceye giren ekipler belirlendi. Her kategoride birinci olan projeler 50 bin TL, ikinciler 40 bin TL, üçüncüler ise 30 bin TL’lik ödülün sahibi oldu. Üç kategoride dokuz proje ödüllendirildi Yapı Tasarımı kategorisinde; kriz anlarında dönüştürülebilir ve dayanışmayı güçlendiren modüler bir yapı sistemi öneren ‘Ekolojik Çekirdek Projesi’ birinci olurken, yenilenebilir enerji kaynaklarıyla toplumsal güven ve farkındalık oluşturmayı hedefleyen ‘Ekinoks Projesi’ ikinci, doğal döngülerle sosyal etkileşimi bir araya getiren bütüncül yaşam alanı önerisi ‘DeepFlow Projesi’ ise üçüncü oldu. Ürün Tasarımı kategorisinde; tarımsal atıkları geri dönüştürerek çevre dostu bir gübre geliştirmeyi amaçlayan ‘BiyoPolTech’ birinci oldu. Jüri değerlendirmesinde alg teknolojisiyle oksijen üreten akıllı kent direği ‘Yeşil Direk’ ikinci, tek kullanımlık plastiklere alternatif olarak biyobozunur ambalaj sunan ‘Bak-pack Projesi’ ise üçüncü olarak seçildi. Hizmet Tasarımı kategorisinde ise atıkları hammaddeye dönüştüren blockchain tabanlı pazar yeri ‘Re-source’ birinci, iklim verilerinin insan sağlığı üzerindeki etkilerini anlık izleyen ‘Sağlık Odaklı İklim Haritaları (SOİH)’ ikinci, binalar için şeffaf ve dijital bir çevresel performans sistemi sunan ‘Yeşilport Projesi’ ise üçüncülük ödülünü kazandı. 157 aday, 67 başvuru, yoğun bir gelişim süreci Toplam 157 aday sisteme giriş yaparken; 41’i hizmet tasarımı, 13’er tanesi ürün ve yapı tasarımı olmak üzere 67 başvuru alındı. Ön değerlendirme sonucunda seçilen 14 proje, iki aylık kapsamlı bir kapasite geliştirme programına dahil edildi. Program kapsamında ekipler; sürdürülebilirlik, değer önerisi geliştirme, varsayım doğrulama, proje planlama, hikâye anlatıcılığı ve etkili sunum teknikleri başlıklarında eğitimler aldı. Her projeye mentor ve uzman desteği sağlandı. Alanında uzman jüri kadrosu Yarışmanın jüri kadrosunda; akademi, özel sektör ve sivil toplumdan alanında uzman isimler yer aldı. Yapı Tasarımı Kategorisi’nde Rönesans Holding Sürdürülebilirlik ve Çevre Direktörü Evrim Atalas, Başkent Üniversitesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü’nden Doç. Dr. Öğr. Üyesi Betül Bilge Özdamar, Rönesans Holding Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Baytan, PIN Architects Kurucu Ortağı Salih Küçüktuna jüri üyesi olarak yer aldı. Ürün Tasarımı Kategorisi’nde ise TOBB ETÜ, Endüstriyel Tasarım Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Aydın Öztoprak, Toyi Kurucu Ortağı ve Tasarımcısı Elif Atmaca, Airqoon Kurucu Ortağı Barış Can Üstündağ ve Doç. Dr. Engin Kapkın jüri üyeliği yaptı. Hizmet Tasarımı Kategorisinde ise Galatasaray Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Belgin Kaygan, Impact Hub İstanbul Kurucu Ortağı Ayşe Sabuncu, KODA Kurucusu ve Genel Koordinatörü Mine Ekinci, Pakt Ajans Kurucusu Anlamlandırıcı Serdar Paktin jüri üyesi olarak yer aldı. "Sürdürülebilir Geleceği Tasarla" 10 yılda, 150’nin üzerinde üniversite semineriyle 400 binden fazla öğrenciye yüz yüze, dijital kanallarla ise yılda ortalama 3 milyon öğrenciye ulaştı.
Eskişehir Yurt dışından telefon alışverişi devri kapanıyor Yurt dışından bireysel olarak getirilen cep telefonlarının pasaport kayıt harcının 2026 yılında 57 bin 241 TL 26 kuruş olması bekleniyor. Eskişehir’de uzun zamandır telefon tamiri ve satışı yapan Yiğit Aytekin ise bu durumda yurt dışından yapılan telefon alışveriş devrinin biteceğini belirtti. Halihazırda 45 bin 614 TL olan kayıt ücretinin, yeni yılda 57 bin 241 TL kuruş seviyesine çıkması öngörülüyor. Bu durumun yurt dışı telefon pazarını tamamen bitirme noktasına getireceği belirtiliyor. Öte yandan ise oluşan bu yüksek kayıt ücretine karşılık bazı vatandaşlar, piyasada 5-6 bin liraya satılan cihazlara daha önce kayıt ettirilmiş cihazların numaralarının kopyalanması gibi illegal yöntemlere yönelme eğilimi gösteriyor. Uzun yıllardır Eskişehir’de telefon satışı ve tamiri yapan Yiğit Aytekin ise telefonlarda bu yönetim bir durum ve suç teşkil ettiğini kesin bir dille hatırlattı. Yasa dışı pasaport numara kopyalama işlemlerinin büyük idari ve maddi cezalara neden olduğunu belirten Aytekin, güvenlik risklerine de dikkat çekti. "Kayıt ücreti 45 bin TL’den 57 bin TL’ye çıkacak" Yeni yılda artan kayıt ücreti hakkında konuşan esnaf Yiğit Aytekin, "Yurt dışından getirilen telefonların kayıt harçları hakkında önemli bir güncelleme bulunmaktadır. 2025 yılında bu harç ücretleri 45 bin 614 TL iken, bu ücretin 2026 yılında 57 bin 241 TL 26 kuruş olarak güncellenmesi beklenmektedir. Vatandaşlara bu konuda önerimiz şudur, yılbaşından evvel, bu zamlı fiyattan etkilenmemek adına, pasaport kayıt harçlarını mevcut fiyattan yapabilirler. Geçtiğimiz yıllarda pasaport kayıt harçları çok daha düşüktü 3 bin TL, 6 bin TL gibi. Bu dönemlerde insanlar yurt dışına çok gidip telefon getiriyordu; hatta tur şirketleri vizesiz, sadece kimlikle gidilebilen ülkelere "telefon turları" düzenliyordu. Oradan, özellikle pahalı olan, çok satılan telefonları alıyorlardı. Ancak, ücretin 45 bin 614 TL’ye çıkmasıyla bu durum zaten neredeyse tamamen bitirildi. Şimdi ücretin 57 bin TL seviyesine çıkmasıyla birlikte, yurt dışından telefon getirip kaydettirmek artık çok mantıklı olmayacak. Bu durum, yurt dışı telefon pazarını neredeyse bitirecektir. Böylelikle, iç pazarda Türkiye’ye resmi yollarla getirilen telefonlar daha fazla satış görecektir" dedi. "Vatandaşların yasa dışı yollara yönelmemesini tavsiye ediyoruz" Artan ücretler yüzünden illegal yollara yönelmeyi düşünen kullanıcılara uyarılarda bulunan Aytekin, "Vatandaşlar bu yüksek ücrete karşılık farklı çözüm yolları arayabiliyorlar. Piyasada 5-6 bin liraya satılan cihazlara kayıt numarası kopyalamak gibi kaçak yöntemlere yönelmek söz konusu olabiliyor. Bazı cihazlarda bu kayıt numaraları değiştirilebiliyor, lakin bu illegal bir durum ve suç teşkil ediyor. Bu işlemi yapmanın hem büyük idari cezaları hem de parasal cezaları vardır. İnsanların bu tür yasa dışı ürünlere yönelmemesini tavsiye ederiz. Ayrıca bu işlemler yapılırken cihazların güvenlik duvarları kaldırıldığı için, telefonlar çok güvensiz hale geliyor. Bazı cihazlarda ise, sim kart takılıp telefona bağlanan harici cihazlar var. Bu cihazda sim kartınızı takıyor, uygulamasını kuruyorsunuz ve bağlantılı bir şekilde çalışıyor. Ancak bu, iki tane telefon taşıyormuşsunuz gibi bir durum oluşturduğu için tek telefon kullanmak adına sağlıklı değildir" ifadelerini kullandı. "Kullanıcılar bankalarındaki tüm parayı kaybetme riskiyle karşı karşıya" Bu illegal yolların ise telefonlara zararlı yazılım bulaştırabileceği ve bu durumun banka uygulamalarına kadar uzanabileceğini aktaran Yiğit Aytekin, "Bu tarz bilinmeyen yazılımları yüklemenin cihaza zararı olabilir. Son zamanlarda piyasada çokça duyulan reklam virüsü gibi virüsler, bu uygulamalarla birlikte telefonlara gönderilebiliyor. Bu virüslerle herkese mesaj gidebilir. Android cihazlarda ise o virüslü uygulamayı yükledikten sonra, banka uygulamasına girilip dolandırıcılık bile yapılabiliyor. Bundan kaynaklı olarak, hem bilmediğimiz uygulamalar indirilmemeli hem de bilmediğimiz cihazlar kullanılmamalıdır. Vatandaşlar 40 bin liradan kaçarken, bu yasa dışı yöntemlerle bankalarındaki tüm parayı kaybetme riskiyle karşı karşıya kalabilirler" şeklinde konuştu.
İstanbul Galatasaray ligin ilk yarısını lider tamamladı Trendyol Süper Lig’in ilk yarısını 42 puanla lider tamamlayan Galatasaray, 39 golle de ligin en golcü iki takımından biri oldu. Sarı-kırmızılılar ilk yarıda tek yenilgisini Kocaelispor karşısında yaşarken, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Trabzonspor ile de berabere kaldı. Galatasaray, Trendyol Süper Lig’in ilk yarısını evindeki Kasımpaşa karşılaşmasıyla tamamladı. Sarı-kırmızılılar, mücadeleden 3-0 galip ayrılarak devre arasına mutlu girdi. Cimbom ligin ilk yarısında sakatlıklar ve cezalardan dolayı zaman zaman sıkıntılar yaşasa da liderlik koltuğunu bırakmadı. En yakın rakibinin 3 puan önünde Galatasaray, ligin ilk yarısını 13 galibiyet, 3 beraberlik ve 1 mağlubiyet sonucunda topladığı 42 puanla lider tamamladı. Sarı-kırmızılılar, en yakın rakibi Fenerbahçe’nin 3, Trabzonspor’un da 7 puan önünde şampiyonluk yarışını avantajlı götürüyor. Fenerbahçe ile birlikte ligin en golcü takımı Sezonun ilk yarısında Galatasaray, hücumdaki etkili performansıyla Fenerbahçe ile birlikte en golcü takım oldu. Sarı-kırmızılılar, çıktığı 17 mücadelede rakip fileleri 39 kez havalandırmayı başardı. Aslan; Kayserispor ve Antalyaspor maçlarında da 4’er gol sevinci yaşarken, Trabzonspor ve Kocaelispor karşısında ise gol atamadı. En golcü Mauro Icardi Süper Lig’de bu sezon rakip fileleri 39 kez havalandıran Galatasaray’da 11 farklı futbolcu gol sevinci yaşadı. Bu gollerde Mauro Icardi ön plana çıktı ve attığı 9 golle de takımının en skorer oyuncusu oldu. Icardi’nin ardından Victor Osimhen ve Leroy Sane 6’şar, Barış Alper Yılmaz 4, Yunus Akgün ve Eren Elmalı 3’er, İlkay Gündoğan ve Gabriel Sara 2’şer, Lucas Torreira, Davinson Sanchez ve Roland Sallai de 1’er gol kaydetti. Fatih Karagümrük maçında ise Fatih Kurucuk kendi kalesine attı. 7 maçta gol yemedi Sarı-kırmızılılar geride kalan 17 haftada kalesinde 12 gol gördü ve Göztepe’nin ardından en az gol yiyen ikinci takım olarak yer aldı. Aslan, söz konusu mücadelelerde ise 7 kez kalesini gole kapattı. Cimbom; Gaziantep FK, Fatih Karagümrük, Kayserispor, Eyüpspor, Corendon Alanyaspor, Trabzonspor ve Kasımpaşa karşısında gol yemeden maçı tamamladı. Tek yenilgi Kocaelispor deplasmanında Galatasaray, Süper Lig’deki tek mağlubiyetini Kocaelispor deplasmanında yaşadı. Sarı-kırmızılılar, ligin 12. haftasında konuk olduğu Körfez ekibine 1-0’lık skorla kaybetti. Aslan, dış sahada oynadığı 8 karşılaşmada 6 galibiyet, 1 beraberlik ve 1 mağlubiyetle 19 puan toplandı ve bu alanda da zirvede yer aldı. Büyük maçlarda berabere kaldı Galatasaray, Süper Lig’in ilk 17 haftasında oynadığı 3 büyük maçta galibiyet alamadı. Sarı-kırmızılılar, 8. haftada evinde Beşiktaş ile 1-1, 11. haftada RAMS Park’ta Trabzonspor ile 0-0 ve 14. haftada da Kadıköy’de Fenerbahçe ile 1-1 berabere kaldı. Aslan, ligin ikinci yarısında Fenerbahçe’yi konuk edecek, Beşiktaş ve Trabzonspor ile de deplasmanda oynayacak. 26 futbolcu görev aldı Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, Süper Lig’in ilk yarısında 26 futbolcuya görev verdi. Söz konusu futbolculardan Nicolo Zaniolo, sezon başladıktan sonra takımdan ayrıldı. Buruk, geride kalan 25 futbolcu içinde Arda Ünyay ve Gökdeniz Gürpüz gibi genç futbolculara da süre verdi. 3 futbolcu, 17 maçta da forma giydi Galatasaray’ın en istikrarlı futbolcuları Leroy Sane, Gabriel Sara ve Abdülkerim Bardakcı oldu. Bu 3 futbolcu, 17 maçta da forma giyerken, Abdülkerim en fazla sahada kalan oyuncu olarak dikkat çekti. Uğurcan 10, Günay 7 kez kaleye geçti Uruguaylı file bekçisi Fernando Muslera’nın takımdan ayrılmasının ardından Trabzonspor’dan transfer edilen Uğurcan Çakır, ligin ilk yarısında 10 maçta görev aldı. Çakır, bu maçların 3’ünde kalesini gole kapatırken, toplam 8 gol yedi. Günay Güvenç de 7 müsabakada oynarken, kalesinde 4 gol gördü. Deneyimli kaleci, 4 mücadeleyi ise gol yemeden tamamladı. Leroy Sane’den 6 gol, 3 asist Sarı-kırmızılıların yeni transferlerinden Leroy Sane, ilk 17 haftada hücumda önemli katkılar verdi. Sane oynadığı müsabakalarda fileleri 6 kez havalandırırken, 3 defa da gol pası verdi. Alman futbolcu, deplasmandaki Fenerbahçe derbisinde de gol sevinci yaşadı. Davinson ve Sallai kırmızı kart gördü Sarı-kırmızılılar, bu sezon Süper Lig’in ilk yarısında 2 kırmızı kart gördü. Ligin 8. haftasındaki Beşiktaş derbisinde Kolombiyalı futbolcu Davinson Sanchez, 34. dakikada kırmızı kartla oyun dışı kaldı. Macar futbolcu Roland Sallai de 13. haftadaki Gençlerbirliği karşılaşmasının son dakikalarında kırmızı kartla ihraç edildi. Takımda ayrıca Davinson Sanchez, Victor Osimhen ve Lucas Torreira 4’er, Kazımcan Karataş 3, Günay Güvenç, Mario Lemina, Barış Alper Yılmaz, Roland Sallai ve Abdülkerim Bardakcı da 2’şer sarı kart aldı. Arda Ünyay 7 maçta oynadı Galatasaray’ın genç futbolcusu Arda Ünyay ligin ilk yarısında önemli süreler buldu. Sakatlıklar ve cezaların çok olmasından dolayı Teknik Direktör Okan Buruk, 18 yaşındaki futbolcuya 7 müsabakada görev verdi. Ünyay, Fenerbahçe ile oynanan derbide de sonradan oyuna dahil olarak, ilk derbi heyecanını yaşadı.