GÜNDEM - 22 Kasım 2025 Cumartesi 10:58

Metin Akpınar’ın biyolojik kızı Duygu Nebioğlu: "Dava bittiğinde susturulmuş çocukların da sesi olacağım"

A
A
A
Metin Akpınar’ın biyolojik kızı Duygu Nebioğlu: "Dava bittiğinde susturulmuş çocukların da sesi olacağım"

Yeşilçam oyuncusu Metin Akpınar’ın 1980’li yıllarda Suphiye Orancı ile evlilik dışı ilişkisinden doğan ikiz kızlarından biri olan Duygu Nebioğlu’nun Metin Akpınar hakkında "babalığı benimsememe" ve "babalık görevlerini yerine getirmeme" gerekçesiyle açtığı 10 milyon liralık tazminat davası karşı tarafın sosyal ve ekonomik araştırma tutanağı olmadığı için ertelendi. Duygu Nebioğlu, "Mahkeme emniyete müzekkere yazmasına rağmen ertelendi. Emniyet tarafından kendisine ulaşılıp, bu tutanak hazırlandığında dosyada bir eksik kalmayacak ve haklılığım ortaya çıkacaktır" dedi.



İhlas Haber Ajansı’na dava sonrası açıklamalarda bulunan ve süreci anlatan Duygu Nebioğlu, davanın uzun sürmesinin kendisi için zorlu bir süreç olduğunu belirterek hakikatin gün yüzüne çıkmasının kolay olmadığını gördüğünü bu süreçte çok yıpransa da kimsesiz kalmış, yalnız bırakılmış kadınlara, kucağından kopartılan çocuklara, yeryüzüne düşen tüm gözyaşları için mücadeleyi bırakmayacağını söyledi.


"İlk öğrendiğimde 21 yaşındaydım, kimliğimin peşine düştüm"


21 yaşındayken kimliğinin peşine düştüğünü anlatan Nebioğlu, "Kendi köklerimi ve kimliğimi öğrenmek için araştırmalar yaptım. Annemi ve babamı bulma sürecinde devlet kurumlarına başvurdum. Çocuk Esirgeme Kurumu’nda kaldığım dönemde annemin kuruma bir mektup gönderdiğini öğrendim. O mektup kız kardeşlerine ulaşmış ve orada Metin Akpınar’ın öz babam olduğunu, annem Suphiye Orancı’nın beyanlarından sonra öğrenmiş oldum. O yıllarda 21 yaşındaydım, üniversite öğrencisiydim. Bu süreç çok uzun, çok derin ve yıllarımı verdim" diye konuştu.


"6 yıl boyunca Çocuk Esirgeme Kurumunda kaldım"


6 yıl boyunca kimsesiz çocuklarla birlikte yaşadığını dikkat çeken Nebioğlu, "Gözlerimi Çocuk Esirgeme Kurumu’nda açtım. 6 yıl boyunca kimsesiz çocuklarla birlikte yaşadım. O yıllar çok ağırdı. Karanlık odalar, açlık, sefalet. 1988’li yılların şartları çok zordu. 6 yaşındayken Antalya’da fizik öğretmeni Özdemir Nebioğlu ve eşi Emine Nebioğlu beni evlat edindi. İkiz kardeşim olduğunu da orada öğrendim. Yetkililer ‘İkizleri ayıramayız’ deyince kardeşimle ayrılmadık. O benim ilk kök bağım oldu. Bu arayışımın en büyük sebebi ikiz olarak dünyaya gelmekti" dedi.


"Tek gecelik ilişti açıklaması beni duygusal olarak yıktı"


Basın açıklamasının kendisini çok üzdüğünü ve duygusal olarak yıkıma uğradığını ifade eden Nebioğlu, tazminat davası açmasının en önemli sebeplerinden birinin, Metin Akpınar’ın annesiyle ilişkisinden ‘tek gecelik’ olarak bahsetmesi olduğunu söyledi. Bu açıklamanın kendisini ve annesini toplum önünde itibarsızlaştırdığını dikkat çeken Nebioğlu " Bir sanatçının böyle bir açıklama yapması beni çok üzdü, hedef haline geldim. Bu nedenle hem çocukluk yaralarım hem de insan onuruna sahip çıkma adına tazminat davası açtım. Avukatlarımla birlikte yasal süreç devam ediyor. Kendisiyle görüşme talebim yok, böyle bir sorumluluk bana ait değildir" şeklinde konuştu.


"Bu dava bittiğinde kimsesiz çocukların sesi olacağım"


Nefes aldığı sürece bu davadan vazgeçmeyeceğini, sonuçlandıktan sonra toplumun karşısına çıkmaktan çekinen bütün çocukların, annelerin, babaların sesi olmak istediğini söyleyen Nebioğlu şöyle devam etti: " Ben yaşadıklarımı paylaşacağım. Kimlik arayışına giren, susturulmuş her bireye destek vereceğim. Her şey çok güzel olacak, ben onların yanında olacağım. Karşı taraftan bana, ‘Dondurma mı alacaktık, parka mı götürecektik, salıncakta mı sallandıracaktık?’ dediler. Ben de kendi eksikliklerimin üzerine gitmeye karar verdim. Kimsesiz çocuklara dondurma alacağım, parka götüreceğim, salıncakta sallandıracağım. Hayallerimi bunun üzerine kurdum. Türkiye’nin buna ihtiyacı var"


"Akseki’de doğanın içinde bir yaşam"


Şu anda Antalya’nın Akseki ilçesindeki köyünde yaşadığını ,burada büyüdüğünü söyleyen Duygu Nebioğlu, "Önce yazları gelirdim, artık yaz-kış buradayım. Annem ve babamla yaşıyorum. Bu toprakları da buranın insanlarını da çok seviyorum. Ayrılmayı düşünmüyorum. Sadece çocukların değil, hayvanların da yanındayım. Köyümüzdeki hayvanları besliyorum, başka köylere ve ilçelere de gidiyorum. Sahipsiz kedi, köpek, katır ve atlarla ilgileniyorum. Elimden geldiğince bakıyorum. Köydeki kadınlara da destek olmaya çalışıyorum. Onlara şifa olduğuma inanıyorum. Bu beni çok mutlu ediyor, çünkü iyilik sadece insanla değil hayvanla da başlar" diye konuştu.


(AÇ-SM-

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir OEDAŞ ekipleri yılbaşında görev başında Yeni yıl hazırlıklarını tamamlayan elektrik dağıtım şirketi OEDAŞ, 31 Aralık ve 1 Ocak tarihlerinde planlı kesinti yapmayacağını duyurdu. Bu dönemde enerji hatlarında dış etkenlere bağlı yaşanabilecek muhtemel arızalara ise hizmet verilen 5 ildeki ekiplerce en kısa sürede müdahale edileceği belirtildi. Afyonkarahisar, Bilecik, Eskişehir, Kütahya ve Uşak’ta elektrik dağıtım hizmeti veren Osmangazi Elektrik Dağıtım A.Ş. (OEDAŞ), yılbaşı döneminde tüketicilerin sürdürülebilir enerjiye erişimini sağlamak amacıyla planlı kesinti uygulamayacak. 31 Aralık - 1 Ocak boyunca enerji hatlarında dış etkenlere bağlı yaşanabilecek muhtemel arızalar için hizmet verilen 5 ilde ekipler hazır olacak. Böyle bir durumda ilk olarak, ana kontrol merkezindeki ekipler SCADA sistemi ile arızaya uzaktan müdahale edecek. Yerinde müdahale gerektiren durumlarda ise OEDAŞ’ın arıza, bakım ve onarım ekipleri en kısa sürede çalışma gerçekleştirecek. Yılbaşında da 7/24 iletişim OEDAŞ yetkilileri tarafından yapılan açıklamada, "Tüketiciler her zaman olduğu gibi yeni yıla girerken de 7 gün 24 saat hizmet veren 186 OEDAŞ Çözüm Merkezi, OEDAŞ 186 mobil uygulaması, 0222 186 00 00 numaralı OEDAŞ WhatsApp hattı, internet sitesi ve e-posta üzerinden OEDAŞ ile iletişime geçip arıza bildirimi veya diğer taleplerini iletebilecek. Yılbaşının ardından bölgelerinde devam edecek bakım-onarım gibi planlı çalışmalar hakkında bilgi sahibi olmak isteyen tüketiciler, ALO 186 OEDAŞ Çözüm Merkezi’ni arayıp bilgi güncellemesi yaparak SMS bildirimi alabilir. Bu çalışmalar aynı zamanda www.osmangaziedas.com.tr/planli-kesinti-duyurulari adresinde de yayımlanıyor. Planlı kesintiler, çalışmalar esnasında can, mal ve çevre güvenliğini sağlamak için zorunlu olarak yapılıyor" ifadeleri yer aldı.
Adana Zirai don tehlikesine karşı çiftçilere kritik uyarı Adana Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, önümüzdeki günlerde hava sıcaklıklarında ciddi düşüşler yaşanacağını belirterek, "Mandalina, portakal, marul, lahana başta olmak üzere tüm ekili ve dikili ürünlerimiz don tehlikesi altında" dedi. Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, Meteoroloji Bölge Müdürlüğü’nden alınan son verilere göre 2, 3 ve 4 Ocak tarihlerinde bölgemizde zirai don beklendiğini belirterek, çiftçilere önemli uyarılarda bulundu. Başkan Doğan yaptığı açıklamada, "Meteoroloji yetkililerinden aldığımız bilgilere göre önümüzdeki günlerde hava sıcaklıklarında ciddi düşüşler yaşanacak. Bu durum, özellikle tarımsal üretim açısından büyük riskler barındırmaktadır. Üreticilerimizin bu süreci en az zararla atlatabilmesi için gerekli önlemleri vakit kaybetmeden alması büyük önem taşımaktadır" diye konuştu. Bölgede geçtiğimiz yıllarda yaşanan don olaylarını hatırlatan ve önlem alınmazsa donun tarımsal üretimde bu yıl da ciddi kayıplara yol açabileceğine dikkat çeken Doğan, "Çiftçilerimizin don pervanelerini çalışır durumda hazır bulundurmaları, mümkün olan alanlarda yer altı sulama ve yağmurlama sistemlerini devreye almaları büyük önem taşımaktadır. Ayrıca bahçe ve tarlalarda teknik olarak uygun olan tüm koruyucu tedbirlerin zamanında uygulanması gerekmektedir" ifadelerini kullandı. Özellikle bölgede yaygın olarak yetiştirilen ürünlere dikkat çeken Doğan, "Mandalina, portakal, marul, lahana başta olmak üzere tüm ekili ve dikili ürünlerimiz don tehlikesi altındadır. Üreticilerimizin alın teriyle yetiştirdiği ürünlerin zarar görmemesi için herkesin azami hassasiyet göstermesi gerekmektedir. Hava durumu uygulamalarındaki sıcaklık verileri, özellikle açık alanlarda gerçek şartlardan birkaç derece daha düşük görünebilir. Bu nedenle çiftçilerimizin bu farkı dikkate alarak meteorolojik uyarıları yakından takip etmelerini, gerekli teknik önlemleri zamanında almalarını önemle rica ediyoruz. Amacımız, bölgemizde tarımsal kayıpların önüne geçmek ve üreticimizin emeğini korumaktır" şeklinde konuştu.