POLİTİKA - 17 Eylül 2024 Salı 19:59

Mevlüt Çavuşoğlu: “Mart ayında Alanya-Antalya Otobanı yapım çalışmasına başlanmış olacak”

A
A
A
Mevlüt Çavuşoğlu: “Mart ayında Alanya-Antalya Otobanı yapım çalışmasına başlanmış olacak”

Antalya’nın Alanya ilçesindeki ALTSO’da düzenlenen istişare toplantısında konuşan AK Parti Antalya Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu, “En geç Mart ayında tam kapasiteyle Alanya-Antalya Otobanı’nın yapım çalışması başlamış olacak" dedi.


Önceki dönem Dışişleri Bakanı ve AK Parti Antalya Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu, Alanya Ticaret ve Sanayi Odası’nda (ALTSO) düzenlenen "Alanya’mızın sorunları ve çözüm önerileri" konulu bir istişare toplantısı katıldı. Toplantıda Alanya Kaymakamı Fatih Ürkmezer, İl Jandarma Komutan Yardımcısı Albay Engin Burak Mindivanlı, İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Hüseyin Direk, İlçe Emniyet Müdürü Murat Kenan Patat, İlçe Sahil Güvenlik Karakol Komutanı Binbaşı Erdinç Karadeniz, ALTSO Başkanı Eray Erdem, kamu kurum müdürleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve vatandaşlar da yer aldı.


Açılış konuşmasını yapan ALTSO Başkanı Eray Erdem, “Bugün burada güçlü bir şekilde bir araya gelmemizden dolayı hepinize çok teşekkür ediyorum. Odanın gerçek sahibi sizlersiniz, hep birlikte ortak paydamız Alanya diyoruz. Alanya’nın ortak sorunlarını sahiplenmediğimiz sürece ileriye gitmemiz mümkün olmuyor. Bugün Sayın Çavuşoğlu’na bu sorunları detaylı bir şekilde paylaşacağız. Süreci hızlandırmak adına sizden destek talep ediyoruz” dedi.


“Alanya-Antalya Otobanı’nın yapım çalışması başlamış olacak”


Açılış konuşmasının ardından kürsüye davet edilen AK Parti Antalya Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu, bundan sonraki süreçte daha sık bir araya geleceklerini belirterek, “Sonuçta Alanya’nın beklentilerinin başında, biraz önce çok kıymetli başkanımızın da söylediği gibi Alanya-Antalya Otobanı geliyor. Şimdi size güzel bir haber vermek istiyoruz. Geçenlerde firma sahipleriyle görüştüm, dört gün önce tekrar görüştüm, dün tekrar görüştüm, bugün tekrar görüştüm ve bilgileri de kaynaktan alıyoruz. Bu proje, yap-işlet modeli ile hayata geçirilecek bir proje ve şirkete, yine ihale kanunu çerçevesinde kredisini bulmak için bir yıl süre veriliyor. Şirketler bu süreyi ne kadar kısaltırsa işi de o kadar hızlı yaparsa, o kadar erken para kazanmaya başlıyor. Devletimiz de oradan elde edilen gelirden payını almaya başlıyor. O nedenle şirketin yoğun çalışmalarını yakından takip ettik. Özetle hem Antalya tarafından hem de Alanya tarafından şirket şantiye kurmaya başladı. Alanya tarafında şantiye yeri ile ilgili ufak tefek problemler olmuş, onları da çözüyoruz ve önümüzdeki haftalarda şirket çalışmaya başlayacak. Kredisini de bulduğunu öğrendik ve kredi ile ilgili süreçleri tamamlandıktan sonra en geç Mart ayında tam kapasiteyle Alanya-Antalya Otobanı çalışması başlamış olacak. En kısa sürede de projenin biteceğini düşünüyoruz. Hayırlı uğurlu olsun Ama bu Alanya-Antalya Otobanı, biraz önce söylediğim gibi, bütçe sebebiyle tam istediğimiz uzunlukta olmadı. Bizim hedefimiz nedir? Bu otobanı Akdeniz sahil yoluyla, yani Alanya-Mersin Otobanı ile birleştirmek. Burada birleşecek, tabii ki Gazipaşa Havaalanı dahil bu güzergahta. Bu proje devam ederken diğer kalan bölümler Antalya’da da, Denizli’den gelen, Afyon’dan gelen otoyollarla da birleşecek bir projedir. Projenin devamı çalışmaları başlamış durumda, inşaat devam ederken o kısmı da halledeceğiz” dedi.


“Hepimizin iş birliği yapması lazım”


Alanya’nın D-400 karayolundaki trafik problemlerini de değinen Çavuşoğlu, “Alanya’nın şu anda yaşadığı başka sorunlar da var. Otobanı yaparken bir taraftan da D-400 yolundaki trafik problemini çözmemiz lazım. Bir yol üzerinde bu kadar ışıklı kavşak olmaması gerekir. Beklemeyi ortadan kaldırarak trafiği hızlandırmamız gerekiyor. Ama bazı kavşakları da kapatmamız lazım, bazı ışıkları kapatmamız lazım. Yani 3 metre dönüp gelebilecek bir yer var, kapatılması sebep oluyor. Bunların başında Demirtaş Mahallesi Kavşağı var, o yolu da yapacağız ama Alanya-Antalya yolu üzerinde, özellikle Manavgat bölgesinden itibaren bu çalışmalar başladı. Alanya Çevreyolu ve Alanya trafiğinin rahatlatılması konusunda da gereken çalışmaları yapmamız lazım. Bunlar siyaset üstü konulardır, Alanya ortak sevdamızdır. Alanya ve Antalya ile ilgili yapacak işlerde, hizmetlerde o parti bu parti diye bakmayız. Hepimizin iş birliği yapması lazım. Bu çerçevede Alanya çevre yolundaki sorunları da çözeceğiz. Biliyorsunuz, doğu çevreyolu üzerindeki köprü imalatı ve tünelini tamamladık. İnşallah, Kuşyuvası mevkiindeki ayrımından itibaren önümüzdeki yıl trafiğe açılmış olacak. Tünel çalışmalarında betonlama işlemi bir şeritte tamamlandı, diğer şeritte de hızlı bir şekilde ilerliyor. Yine Söylemezler Köprüsü’nü de yapacağız, Mahmutlar Tüneli’nde de çalışmaları başlattık. Dolayısıyla, bu çevremizdeki yolun rahatlatılması açısından önemli bir çalışma diye düşünüyoruz” diye konuştu.


“TOKİ evleri kazandırmaya devam edeceğiz”


Doğalgaz ihaleleri ve TOKİ evlerini yapımı konusu da değinen Çavuşoğlu, “Doğalgaz konusunda da ihaleler yapıldı, iki faz şeklinde gerçekleştirildi. Şu anda Manavgat, Alanya ve Gazipaşa, oradan Anamur’a kadar olan bölgede, birinci fazda yüzde 55’e ulaştık. İkinci fazda ise yüzde 10 seviyesindeyiz. Yeni başladı, hızlı bir şekilde bunu da hayata geçirmemiz lazım. Diğer taraftan, Alanya’nın yeni bir hükümet konağına ihtiyacı var. Bir önceki belediye başkanımızın başlattığı, mevcut belediye binası ve hükümet konağının bulunduğu bölgede büyük bir meydan projesi var. Bu projeyi de hep beraber gerçekleştirmemiz lazım. Hükümet konağı inşaatı başladı. Bu sene Alanya’mıza 8 milyar TL’lik yatırım yapıyoruz. Önümüzdeki sene bu miktarı daha da arttıracağız. Arttırmak için çalışıyoruz, Tabii TOKİ sorunu var. Alanya’da lojman sorunu var, kiralar yüksek. Bunu seçim zamanında da gördük, sahada çalıştık. Bununla ilgili çalışmaları yapmamız lazım. Her ne kadar şu anda birinci önceliğimiz deprem bölgesi olsa da, Alanya’mıza sosyal konutlar kapsamında TOKİ evleri kazandırmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.


“Yerinde hizmet, kaliteli hizmet hepimiz için önemli”


Eğitim ve sağlık sektörüne önem verdiklerini ifade eden Çavuşoğlu şunları söyledi: “Alanyalılar olarak eğitime çok önem veriyoruz. Eğitime önem verdiğimizin en büyük göstergesi, okullardaki hayırsever insanların isimleridir ve Alanya bu anlamda Türkiye’de birinci sırada yer alıyor. Ben her konuşmamda Alanyalı hemşerilerimle ne kadar gurur duyduğumu övünerek anlatıyorum. Allah hepsinden razı olsun. Biz de eğitime önem veriyoruz, vermemiz de lazım. Alanya’da Eğitim Araştırma Hastanesi’ni açtığımızda, "Bu kadar büyük hastaneye ne gerek var?" diyenler oldu, ama şimdi hastanenin kapasitesi doldu ve yetersiz kaldı. İlave 150 yatak da yetmedi. Şu anda 50 üniteli yataklı bir onkoloji merkezi yapıyoruz ve onkoloji merkezine çok önem veriyoruz. Maalesef kanser vakaları çok yaygın. Vatandaşlarımızın Antalya’ya gitmesine gerek kalmadan burada tedavi olması, aile desteği çok önemli. Psikolojik destek çok önemli, çok güzel bir onkoloji merkezi yapıyoruz, hastanemizin olduğu yerde. Bu konuyu belediye başkanımızla da görüştük. Ayrıca, ağız ve diş sağlığı merkezimiz var. Bunu da hastaneye dönüştürüyoruz. Böylelikle vatandaşlarımız, Alanyalı hemşerilerimiz, daha kaliteli ve daha uygun şartlarda ağız ve diş sağlığı hizmetinden faydalanabilecekler. Sağlık konusunda bir başka önemli adım ise adli tıp hizmetleri. Şüpheli ölümler olduğunda, ya da yabancılar vefat ettiğinde adli tıp raporu için Antalya’ya gitmek zorunda kalıyorduk. Artık bu duruma da son veriyoruz. Gerekli uzmanlar ve cihazlar Alanya’ya getiriliyor. Adli tıp başkanı da Alanya’ya gelecek. Bundan sonra adli tıp raporu için Antalya’ya ya da başka bir yere gitmemize gerek kalmayacak. Yerinde hizmet, kaliteli hizmet hepimiz için önemli.”


“Alanya’daki eksiklikleri biz de takip ediyoruz”


Alanya turizminin kalitesini artırmak ve sürdürülebilirliğini sağlamak için daha fazla çalışması gerektiğini söyleyen Çavuşoğlu, “Sürekli çalışmamız lazım, bir kere denizimizin temiz olması gerekiyor. Bu kesinlikle siyasi bir konu değil. Denize bir damla bile pis suyun karışmaması gerekiyor. Bunu siyaset için söylemiyorum. Çünkü Alanya’mız bizim, denizimiz bizim. Turizm sektörümüz en önemli sektörümüz. Alanya’daki eksiklikleri biz de takip ediyoruz, Alanya Belediyesi de takip ediyor. Ancak bu işin sorumluluğu Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin ASAT birimine ait. Oradan da hızlı bir şekilde eksiklerimizi gidermelerini bekliyoruz” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul L’oréal Türkiye genç bilim kadınlarını ödüllendirmeye devam ediyor Tekno-güzellik şirketi L’Oréal Türkiye’nin UNESCO Türkiye Milli Komisyonu iş birliğiyle yürüttüğü "Bilim Kadınları İçin" programı 23 yıldır devam ediyor. Program, bugüne kadar Türkiye’den 128 bilim kadınını destekledi. Bu yıl Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nden Doç. Dr. Banu İyisan, Üçlü Negatif Meme Kanseri için tamamen doğal biyomalzemelerle akıllı ve hedefli nanoilaç teknolojileri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle ödüllendirildi. Türkiye’nin önde gelen kurumsal sosyal sorumluluk programlarından biri olan "Bilim Kadınları İçin" programında, bu yıl ödül alan bilim kadınları L’Oréal Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen tören ile duyuruldu. Bu kapsamda Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü öğretim üyesi Doç. Dr. Banu İyisan, tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri (ÜNMK) tedavisinde hedefli ve akıllı nanoilaç sistemleri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle öne çıkıyor. Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanserinin agresif alt türlerinden Üçlü Negatif Meme Kanseri’ne yönelik bu çalışma, mevcut tedavilerin sınırlılıklarını aşmayı hedefleyen önemli bir yaklaşım sunuyor. Eğitim ve araştırma yolculuğu: Almanya’dan Türkiye’ye uzanan bilim kariyeri Programın uluslararası ayağı olan L’Oréal-UNESCO For Women in Science, 140’dan fazla ülkede 4 bin 700’den fazla bilim kadınını desteklemiş ve bu isimlerden 7’si daha sonra Nobel Ödülü’ne layık görülmüştü. Türkiye, bu programın en aktif yürütüldüğü ve en çok destek veren ilk beş ülkeden biri olarak öne çıkıyor. İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünde lisans ve yüksek lisansını tamamlayan Doç. Dr. Banu İyisan 2012 yılında doktora eğitimi için Almanya’ya taşındı. Leibniz Polimer Enstitüsü’nde biyomedikal nanomalzemeler, kontrollü ilaç salım sistemleri, sentetik biyoloji ve biyosensör uygulamaları üzerine çalıştı; 2016’da Dresden Teknik Üniversitesi’nden doktora derecesini aldı. Doktora sürecinde International Helmholtz Research School for Nanoelectronic Networks (IHRS NANONET) programında nanoteknoloji ve malzeme bilimi üzerine eğitim alan araştırmacı, 2017-2020 yılları arasında Max Planck Polimer Araştırma Enstitüsü’nde yürütülen bir AB projesinde, meme kanseri teşhisi için nanofotonik sistemler geliştirmeye yönelik doktora sonrası çalışmalar yaptı. 2023 yılında Max Planck Partner Grup Lideri seçilerek, MPIP ile uluslararası iş birliğini güçlendirdi. Üçlü negatif meme kanserine yönelik yenilikçi tedavi yaklaşımı Yürüttüğü akıllı hibrit nanoilaç teknolojisi projesiyle, meme kanserinin en agresif alt türlerinden biri olan Üçlü Negatif Meme Kanseri’nin hedefli tedavilere yanıt vermemesi ve mevcut kemoterapi ilaçlarının ciddi yan etkilere yol açması nedeniyle ortaya çıkan ihtiyaca çözüm sunmayı amaçlayan İyisan, proje kapsamında tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri hücrelerini seçici biçimde hedefleyebilen ve pH gibi çevresel uyarılara duyarlı çalışan akıllı hibrit nanoilaç taşıyıcılarının tasarlanmasını hedefliyor. Bu yaklaşım, tedavi etkinliğinin artırılmasına ve yan etkilerin önemli ölçüde azaltılmasına katkı sağlamayı amaçlarken, sürdürülebilir teknolojilerle geliştirilen sistemin gelecekte farklı agresif kanser türlerinde de uygulanabilir olması hedefleniyor. 2020 yılından bu yana Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nde görev yapan Doç. Dr. Banu İyisan aldığı fonlarla Biyofonksiyonel Nanomalzeme Tasarım Laboratuvarı’nı kurarak araştırmalarını burada sürdürmeye devam ediyor.