GÜNDEM - 06 Ağustos 2025 Çarşamba 19:09

ADÜ, araştırma üniversitesi olma yolunda hızla ilerliyor

A
A
A
ADÜ, araştırma üniversitesi olma yolunda hızla ilerliyor

Araştırma üniversitesi olma yolunda hayata geçirdiği fiziki ve teknik yatırımlarla eğitim, araştırma kalitesini artırdıklarına dikkat çeken Aydın Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Rektörü Prof. Dr. Bülent Kent; "Araştırma üniversitesi vizyonumuzun güçlü bir paydaşı olan bu yatırımlar önümüzdeki dönemde de aynı kararlılıkla devam edecektir" dedi.



Aydın Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ), araştırma üniversitesi olma hedefi doğrultusunda eğitim, araştırma ve yaşam alanlarına yönelik yatırımlarını sürdürüyor. Üniversite bünyesinde faaliyet gösteren İktisadi İşletme Müdürlüğü, mali yapısını güçlendirdikten sonra öğrenci, akademik ve idari personel ile ziyaretçilere yönelik birçok kalıcı projeye imza attı. Yapılan yatırımlar kapsamında Didim Sosyal Tesisleri’nin çatı ve teknik altyapısı yenilenerek, geçmişte özellikle kış aylarında yaşanan su sızıntıları nedeniyle oluşan onarım maliyetlerinin önüne geçildi. Ayrıca tesis içindeki televizyonlar modern cihazlarla değiştirildi ve kullanıcı konforu artırıldı. Hastane bölgesinde yer alan, geniş oturma alanına sahip İbn-i Sina Kafeteryası da tamamlanarak hizmet vermeye başlarken, günlük ortalama 6 bin kişiye hizmet veren kafeterya hasta, hasta yakını ve sağlık personeli için konforlu bir dinlenme alanı sunarak, işletme açısından da yüksek verimlilik sağladı. Mevcut acil kantin yetersiz kaldığı için, yeni ve modern bir acil kafeterya inşaatına başlandı. 24 saat açık olacak bu tesis, özellikle hasta yakınları ve sağlık çalışanlarının ihtiyaçlarını karşılamayı hedefliyor. Ayrıca kantinlerde barkotlu satış sistemine geçilerek denetim kolaylaştırıldı ve usulsüzlüklerin önüne geçildi. Kamera güvenlik sistemleri kuruldu, personel takibi için PDKS yazılımı devreye alındı. Aynı zamanda ekipman yenilemeleri, reklam materyalleri ve kıyafetlerle hem görsel bütünlük hem de hijyen seviyesi iyileştirildi.



Sosyal alanlara katkı sağlandı


Üniversitenin sağlık kampüsü içinde yeni bir otopark alanı oluşturulurken, araç park sorununa kalıcı çözüm getiren projede, kullanıcı dostu insansız ödeme sistemi de devreye alındı. Enstitü binasında meydana gelen çatı hasarları giderildi. Çatı tamamen yenilenerek yapı daha dayanıklı hale getirildi. Çeşitli akademik ve sosyal alanlarda ihtiyaçlara yönelik destekler sağlandı. Sümer Kampüsü yemekhanesine endüstriyel bulaşık makinesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi laboratuvarına set üstü ocak ve laboratuvar fanları, meslek yüksekokulu bölgesine çöp kovaları, kampüs genelinde yeni kamelyalar ile sosyal alanlara katkı sağlandı. Ayrıca, çeşitli fakülte ve laboratuvarlara sağlanan teknik ekipman desteği, kampüs genelinde sosyal alanların artırılması ve yangın nedeniyle zarar gören alanların yeniden ağaçlandırılması ile fiziki ve çevresel iyileştirmeler bütüncül bir yaklaşımla sürdürüldü. İletişim Fakültesinin akreditasyon süreci kapsamında ihtiyaç duyduğu 10 adet bilgisayar, İktisadi İşletme Müdürlüğü tarafından temin edilerek fakülteye teslim edildi. Söz konusu destek, Üniversitemizin akademik altyapısının güçlendirilmesine yönelik somut adımlarından biri olarak öne çıkıyor.



"Stratejik bir rol üstlenmektedir"


ADÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Kent, gerçekleştirilen yatırımların üniversite vizyonu açısından taşıdığı öneme dikkat çekerek "Üniversitemizin yaşam kalitesini artıran bu yatırımlar yalnızca fiziki dönüşümlerle sınırlı kalmamakta; aynı zamanda eğitim-öğretim süreçlerinin verimliliğini ve araştırma faaliyetlerinin etkinliğini doğrudan desteklemektedir. Öğrenci ve personel memnuniyetini artırmayı amaçlayan bu çalışmalar, çağdaş üniversite anlayışımızın somut yansımalarıdır. Modern altyapı imkanları, güvenli ve erişilebilir kampüs ortamı ile sürdürülebilir hizmet politikaları çerçevesinde faaliyet gösteren İktisadi İşletmemiz; bilimsel üretkenliğin ve akademik başarının artırılmasında stratejik bir rol üstlenmektedir. Araştırma üniversitesi vizyonumuzun güçlü bir paydaşı olarak, Üniversitemizin ulusal ve uluslararası düzeyde rekabet gücünü artıracak bu tür yatırımlar önümüzdeki dönemde de aynı kararlılıkla devam edecektir" dedi.



ADÜ, araştırma üniversitesi olma yolunda hızla ilerliyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Yozgat Kesmek için aldığı koyunlara şimdi antrenörlük yapıyor Yozgat’ın Sorgun ilçesine bağlı Araplı kasabasında yaşayan Erol Önal, kesmek amacıyla aldığı iki koyunla kurduğu bağ sayesinde kasabanın ilgi odağı oldu. Kendisine alışan koyunları kesmekten vazgeçen Önal, şimdi her sabah onlarla birlikte kilometrelerce yol yürüyerek spor yapıyor. İstanbul’daki çalışma hayatının ardından 45 yaşında emekli olan ve memleketi Araplı kasabasına yerleşen Erol Önal, vakit geçirmek amacıyla iki adet koyun satın aldı. İlk etapta kesmek ve beslemek için alınan koyunlar, kısa sürede sahiplerine bağlılık gösterdi. Koyunların kendisini bir gölge gibi takip ettiğini gören Önal, bu duruma kayıtsız kalamayarak onları kesmekten vazgeçti. Erol Önal ve koyunları arasındaki bu bağ, her sabah sıra dışı bir görüntüye sahne oluyor. Önal sabahın erken saatlerinde yürüyüşe çıktığında, iki koyunu da bir an olsun yanından ayrılmıyor. Kasaba yollarında Erol Önal önde, koyunlar arkada yapılan bu yürüyüşler hem hayvanların hem de sahibinin günlük spor aktivitesi haline geldi. Koyunların sadakati karşısında oldukça şaşıran Erol Önal, "Emekli olduktan sonra köyüme döndüm. İki tane koyun aldım kesmek için. Spora çok meraklıyım. En büyük hobim spor yapmak. Günlük burada yarım saat spor yapıyorum. Bu hayvanlar da benimle yarım saat koşuyorlar. Günümüzü böyle geçiriyoruz. Doğaya çıkıp mantar topluyorum, bana eşlik ediyorlar. Beni adım adım takip ediyorlar. Bana alıştılar, ben de kesmekten vazgeçtim. Onlara antrenörlük yapıyorum. 3 aydır böyle devam ediyoruz" dedi.
İzmir Aort damarı yırtılan Libyalı hasta, İzmir’de kapalı yöntemle tedavi edildi Libya’nın Mısrata şehrinde yaşayan, emekli ve 5 çocuk babası Alhussein Ahmed Mohamed Abdulkafi, hayati risk taşıyan aort damarı yırtılması nedeniyle yatırıldığı Acıbadem Kent Hastanesi’nde kapalı yöntemle gerçekleştirilen "stentli yapay damar" uygulamasıyla şifa buldu. Doç. Dr. Cüneyt Narin, hastada hayatı tehdit eden Tip III aort diseksiyonu (yırtılması) olduğunu belirterek, "Yırtığın ilerleyerek beyin damarlarını etkileme riski vardı. Girişimsel yöntemle yırtığı kontrol altına aldık ve hastanın şikâyetlerinde belirgin düzelme sağladık. Sağlıkla ülkesine uğurladık" dedi. Uzun süredir yüksek tansiyon hastası olan ve daha önce kalp damarlarındaki darlıklar nedeniyle stent takılan Libyalı hastada, ani gelişen karın, sırt ve bel ağrıları üzerine yapılan tetkiklerde hayati risk taşıyan Tip 3 aort diseksiyonu tespit edildi. Yapılan tetkiklerde, aort damarının sol kol damarının çıktığı bölgeden başlayarak sol bacak damarına kadar uzanan ciddi bir yırtık olduğu belirlendi. "Tip III aort diseksiyonu" olarak adlandırılan bu hayati tablo, böbrek damarlarına giden kan akımını da azaltarak böbrek yetmezliğine yol açtı. Hasta bu süreçte diyalize alınmak zorunda kaldı. Tedavi amacıyla bir dönem Tunus’ta da izlenen hasta, daha sonra Türkiye’ye getirilerek farklı merkezlerde takip edildi. Şikâyetlerinin medikal tedaviyle gerilememesi üzerine 21 Ekim 2025 tarihinde Acıbadem Kent Hastanesi’ne sevk edilen Abdulkafi, Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Cüneyt Narin ve Girişimsel Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Parıldar tarafından multidisipliner olarak değerlendirildi. Stentli yapay damar uygulandı Hastaya, yırtılan damarın stabilize edilmesi ve yırtığın beyin damarları gibi hayati bölgelere ilerlemesinin önlenmesi amacıyla kapalı (anjiyografik) yöntemle operasyon planladıklarını belirten Doç. Dr. Narin, şu bilgileri verdi: "Hastamızda hayatı tehdit eden Tip III aort diseksiyonu mevcuttu. Çok şanslıymış. Yırtığın ilerleyerek beyin damarlarını etkileme riski vardı. Geçtiğimiz 23 Ekim’de Prof. Dr. Parıldar ile birlikte girişimsel yöntemle hem yırtığın başladığı bölgeye hem de yırtık nedeniyle kapanan sol böbrek atar damarına stentli yapay damar yerleştirdik. Uygulanan tedaviyle, aort damarındaki anormal kan akışı engellenerek kanın olması gereken damar boşluğundan akması sağlandı. Operasyon öncesinde sırt üstü yatmakta zorlanan, şiddetli karın ve bel ağrıları nedeniyle sürekli eğilmek zorunda kalan hastanın, işlem sonrası ağrıları geçerken, rahatça yürüyebilir ve günlük aktivitelerini sorunsuz şekilde yapabilir hale geldi. Tedavi sürecinde diyetisyen eşliğinde beslenmesi düzenlenen hastamız, haftada üç gün diyaliz programına alındı ve kalp ritim bozukluğu nedeniyle pıhtı önleyici tedavisi planlandı. Genel durumunun düzelmesi üzerine taburcu ettik ve ülkesine uğurladık." 2022 yılında sağlığının bozulduğunu, kalp damarlarından birine stent takıldığını, kalp kasında zayıflık, kol ve bacaklarında ödem olduğunu belirten Abdulkafi ise ülkesine yeniden doğmuş olarak döneceğini belirterek, "Ne oturabiliyor, ne yürüyebiliyordum. Sadece sağ tarafıma sabit yatıyordum. Aorttaki yırtık yaşamımı tehdit ediyordu. Yani her an ölümle burun burunaydım. Öldürmeyen Allah öldürmüyor, çok şanslıymışım. Libya’da bu tedaviler yapılmıyor, keza Tunus’ta da öyle. Ben de tedavi olmak için İzmir’e geldim. Çok çektim ama Acıbadem Kent Hastanesi’nde gördüğüm başarılı tedaviyle şikayetlerimden kurtuldum. Emeği geçen tüm doktorlarıma çok teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.