EKONOMİ - 09 Aralık 2025 Salı 15:06

Başkan Çondur pamuk, incir ve su yönetimi için stratejik destek talep etti

A
A
A
Başkan Çondur pamuk, incir ve su yönetimi için stratejik destek talep etti

TOBB Müşterek Konsey Toplantısı’nda konuşan Aydın Ticaret Borsası Başkanı Fevzi Çondur, pamukta artan maliyetler karşısında üreticinin ciddi gelir kaybı yaşadığını vurgulayarak, Aydın’da derinleşen kuraklık nedeniyle acil ve bütüncül su yönetimi çağrısında bulundu.



Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Müşterek Konsey Toplantısı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın teşrifleriyle TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’nun başkanlığında, konsey üyelerinin geniş katılımıyla Ankara’da gerçekleştirildi. Toplantıya katılan TOBB Ticaret Borsaları Konsey Başkan Yardımcısı ve Aydın Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Fevzi Çondur, Aydın’ın ve Türkiye’nin önemli tarımsal ürünleri olan pamuk ve incirde yaşanan sorunlarla birlikte Aydın’ın tarımsal üretimini tehdit eden kuraklık krizi ve buna bağlı su arzı sorunlarını toplantı gündemine taşıdı.



TOBB Ticaret Borsaları Konsey Başkan Yardımcısı ve Aydın Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Fevzi Çondur, pamukta uygulanan yeni destekleme modelinde fiyatın bin 98 TL seviyesinde sabit tutulmasının üretici açısından sürdürülebilir olmadığını vurguladı. Borsaların ve ziraat odalarının ortak çalışmasıyla gerçekleştirdiği maliyet analizlerine göre pamuğun kilogram maliyetinin 35,63 TL seviyesinde olduğunu, buna karşın üreticinin pamuğu ortalama 26 TL’ye satabildiğini belirten Çondur, bu tablo karşısında üreticinin ayakta kalabilmesi için en az 9,63 TL prim desteğine ihtiyaç duyduğunu ifade etti.



Çondur, destekleme mekanizmasında gerekli iyileştirmeler yapılmadığı takdirde, 2007-2008 döneminde yaşanan üretimden çekilme sürecinin yeniden yaşanabileceğini ve üreticinin pamuk ekiminden vazgeçebileceğini söyledi. Bu durumun yalnızca tarım sektörü açısından değil, tekstil ve yağ sanayi başta olmak üzere pek çok sektörü doğrudan etkileyeceğini belirterek pamuk üretiminin stratejik önemine dikkat çekti.



"İncir, ülkemizin tarımsal ihracat kimliğinin en güçlü simgelerinden biri"


Konuşmasında kuru incir sektöründe yaşanan sorunlara da değinen Çondur, Aydın’ın yalnızca Türkiye’nin değil, dünyanın en büyük kuru incir üreticisi olduğunu dile getirdi. Ancak son yıllarda yaşanan aşırı sıcaklık ve şiddetli kuraklığın, incirde doğal olarak toksin seviyelerinin artmasına yol açtığını ifade etti. Çondur, Avrupa Birliği ülkelerinin Türkiye’den gönderilen incirlerde aşırı derecede sıkı analiz uyguladığını; buna karşın kendi iç pazarlarında benzer ürünlerde aynı seviyede inceleme yapılmadığını belirterek ciddi bir çifte standardın var olduğunun altını çizdi. Türkiye’den gönderilen ürünlerde kontrol sıklığının yüzde 80’lere kadar ulaştığını, ancak AB’nin kendi pazarında bu tür kontrollerin yok denilecek kadar az olduğunu ifade etti. Bu nedenle, AB Tarım Bakanlıkları nezdinde diplomatik girişimlerin başlatılması gerektiğini söyleyen Çondur, ihracattan geri dönen kuru incirlerin yeniden işlenmesi ve değerlendirilmesi konusunda ihracatçılara destek verilmesinin önemini vurguladı. Çondur, incirin Türkiye için yalnızca ekonomik bir ürün olmadığını; aynı zamanda ülkemizin tarımsal ihracat kimliğinin en güçlü simgelerinden biri olduğunu ifade etti.



"Bölgenin su yönetimi konusu artık ertelenemez"


Çondur, Aydın’ın son dört yılın üçünde ağır meteorolojik kuraklık yaşadığını belirterek bölgedeki tarımsal üretimin her geçen gün daha büyük risk altına girdiğini aktardı. Aydın’ın geniş baraj kapasitesine sahip olmasına rağmen, yağışlardaki ciddi azalmanın barajları dolduramadığını ve üreticinin su temininde güçlük yaşadığını vurguladı. Bu nedenle bölgenin su yönetimi konusunun artık ertelenemez bir zorunluluk haline geldiğini ifade etti.



Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen Muğla Dalaman Çayı’nın Bozdoğan Kemer Barajı’na bağlanması projesinin, Aydın için son derece anlamlı ve stratejik bir adım olduğunu dile getiren Çondur, projenin hızlandırılarak faaliyete geçirilmesini talep etti. Bu projenin hayata geçmesiyle tarımsal sulama kapasitesinin artacağını, üretimin sürdürülebilirliğinin güçleneceğini ve bölgedeki kuraklık sorununun önemli ölçüde hafifleyeceğini belirtti.



Üretim, ihracat ve sürdürülebilirlik için ortak çözüm çağrısı


Toplantıda yaptığı konuşma boyunca tarımsal üretimden dış ticarete kadar geniş bir yelpazede değerlendirmelerde bulunan Fevzi Çondur, pamuk ve incir sektörlerinde yaşanan sorunların yalnızca üreticiye yüklenemeyecek kadar geniş etkileri olduğunu vurguladı. Artan maliyetler, iklim kaynaklı riskler, uluslararası pazar baskıları ve destekleme mekanizmalarındaki yetersizlikler birlikte ele alınmadığı sürece sektörlerde kalıcı iyileşme sağlanamayacağını ifade etti.



Çondur, Türkiye’nin bu alanlarda dünya liderliğini pekiştirebilmesi için hem merkezi yönetimin hem sektör temsilcilerinin hem de ihracatçıların uyumlu bir şekilde hareket etmesi gerektiğini belirterek, üretim ve ihracatın sürdürülebilirliği adına kapsamlı çözüm paketlerinin hayata geçirilmesinin kritik önemde olduğunu söyledi.



Başkan Çondur pamuk, incir ve su yönetimi için stratejik destek talep etti

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Bayraktar’dan YEKA-RES yarışmalarına ilişkin açıklama Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, "Yaklaşık 1,5 milyon hanenin elektrik ihtiyacı bugün kapasite tahsis edilen projelerden karşılanacak. Projelerin toplam büyüklüğü, 1,1 milyar dolar" dedi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, İstanbul’da düzenlenen 15. Türkiye Enerji Zirvesi’nde konuştu. Bayraktar, Türkiye’nin sondaj ve sismik araştırma kapasitesine ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, Türkiye’nin dünya genelinde en büyük dördüncü deniz sondaj ve sismik araştırma filosuna sahip konuma geldiğini bildirdi. Bayraktar, Karadeniz’de yürütülen hidrokarbon arama ve üretim çalışmalarına değinerek, sahada birinci fazın tamamlandığını belirtti. Arama-üretim faaliyetlerinin planlandığı şekilde ilerlediğini ifade eden Bayraktar, Türkiye’nin enerji alanında kendi kaynaklarını devreye alma hedefinde kararlılıkla yol aldığını vurguladı. Bakan Bayraktar, zirve programının ardından Rüzgar Enerji Santrallerine (RES) tahsis edilen 6 Yenilenebilir Kaynak Alanı (YEKA) yarışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Bayraktar, bugün düzenlenen YEKA RES-2025 yarışmalarıyla birlikte hayata geçirilecek olan projelerin büyüklüğünün 1,1 milyar dolar olduğunu ifade etti. YEKA RES-2025 yarışmalarından devletin 208 milyon euroluk bir katkı payı alacağını belirten Bakan Bayraktar, "Sadece 2025 yılı içerisinde yaptığımız yarışmalara baktığımızda, devlete yaklaşık 530 milyon euroluk bir katkı payı almış oluyoruz" dedi. Bakan Bayraktar, Türkiye’nin 2035 yılına kadar rüzgar ve güneş kurulu gücünü 120 bin megavata çıkarma hedefi bulunduğunu hatırlattı. "Bugüne kadar aldığımız en yüksek fiyat teklifini aldık" İki hafta önce Güneş Enerjisi Santrallerine yönelik 650 megavatlık kapasite tahsis ettiklerini belirten Bayraktar, bugün de rüzgâr enerjisi santrallerine yönelik 6 sahada 1.150 megavatlık yarışmaları tamamladıklarını ifade etti. Yarışmalardaki rekabet düzeyinin yüksek olduğuna dikkat çeken Bayraktar, "Bugüne kadar aldığımız fiyat tekliflerinin en üstüne ulaşmış olduk" dedi. "Devletimize 208 milyon euroluk katkı payı gelecek" YEKA RES-2025’in megavat başına 180 bin euroluk bir ortalama katkı bedeliyle sonuçlandığını ifade eden Bayraktar, "Bugün yaptığımız rüzgâr ihalesinden devletimize 208 milyon euroluk bir katkı payı gelecek" diye konuştu. Bakan Bayraktar, "Sadece 2025 yılı içerisinde yaptığımız yarışmalara baktığımızda, 20 yıl boyunca düşük fiyatlı bir enerji ve aynı zamanda devlete yaklaşık 530 milyon euroluk bir katkı payı almış oluyoruz" dedi. "Yılda 1 milyar metreküp gaz tasarrufu olacak" Yapılacak olan yatırımlarla yılda yaklaşık 1 milyar metreküplük doğal gazdan tasarruf edeceklerini anlatan Bayraktar, "Çünkü bu elektriği, biz ancak 1 milyar metreküp doğal gaz kullanarak elektriğe dönüştürebilirdik. Doğal gaz tasarrufu anlamında 25 yıl boyunca da yaklaşık 8,5 milyar dolarlık bir katkı bize yapmış olacak" ifadelerini kullandı. "1,5 milyon hanenin elektrik ihtiyacı projelerden karşılanacak" Bakan Bayraktar, "Yaklaşık 1,5 milyon hanenin elektrik ihtiyacı bugün kapasite tahsis edilen projelerden karşılanacak. Projelerin toplam büyüklüğü, 1,1 milyar dolar" bilgisini paylaştı. 2026’da yeni kapasite tahsisleri Yapılan yarışmaların hayırlı olmasını dileyen Bayraktar, 2026 ve sonrasında da yeni bir kapasite tahsis sürecine gireceklerini kaydetti. YEKA-RES Yarışmaları Balıkesir, Aydın-Denizli, Kütahya ve Sivas’ta bulunan toplam 1.150 kapasiteli 6 adet bağlantı kapasitesi, yatırımcılara tahsis edildi. Yarışmalar canlı olarak sosyal medya üzerinden de yayınlandı. 20 yılı kapsıyor Yarışmayı kazanan şirketler, sözleşme imza tarihinden itibaren ürettikleri elektriği 72 ay süre ile serbest piyasada satabilecek. Daha sonra 20 yıl süreyle üretilen elektrik, kilovatsaat başına 3,50 euro/cent fiyat ile iletim sistemine verilecek.
Muğla Geri dönüşümle temizlik araç gereçleri üretiliyor Bodrum Belediyesi, çevreye duyarlı belediyecilik anlayışı doğrultusunda sürdürülebilirlik ve geri dönüşüm çalışmalarını her alanda yaygınlaştırmaya devam ediyor. Temizlik İşleri Müdürlüğü ekipleri, gerçekleştirdiği geri dönüşüm çalışmalarıyla hem hurdaya çıkan malzemeleri yeniden değerlendiriyor hem de hurdaya çıkma riski bulunan materyalleri onararak tekrar kullanıma kazandırıyor. Konacık Mahallesi’nde bulunan Temizlik İşleri Müdürlüğü Kademesinde yürütülen çalışmalar kapsamında, çeşitli nedenlerle kullanım ömrünü tamamlamış demirler ve çit telleri biriktirilerek çöp konteynerlerinin etrafına yerleştirilen yeşil çitli konteyner kafesleri üretiliyor. Bu uygulama sayesinde hem kötü görüntülerin önüne geçiliyor hem de çevre düzenine katkı sağlanıyor. Gerçekleştirilen çalışmalar sonucu 2025 yılı içerisinde 171 kafes tamir edilirken, 93 yeni kafes imal edildi. Belediye ekipleri ayrıca, sokak aralarında temizlik yapan personelin daha pratik ve verimli çalışabilmesi amacıyla el arabaları üzerine çeşitli eklentiler yaparak özel temizlik araçları üretiyor. Tamamen atık malzemelerden hazırlanan bu araçlar, temizlik çalışmalarında aktif olarak kullanılarak iş gücü verimliliğini artırıyor. Temizlik faaliyetlerinde kullanılan plastik deterjan bidonları da geri dönüşüm sürecine dâhil ediliyor. Uygun şekilde kesilen bidonlar, atık ahşaplarla birleştirilerek faraş haline getiriliyor ve tekrar temizlik işlerinde kullanılmak üzere sahaya kazandırılıyor. Böylece plastik ve metal atıkların doğaya karışmasının önüne geçilirken, belediye bütçesinde de önemli ölçüde tasarruf sağlanıyor. Bunların yanında, tabanları çürümüş ve kullanılamaz hâle gelme riski taşıyan çöp konteynerleri de atılmadan önce bakım ve onarımdan geçirilerek yeniden hizmete sunuluyor. Bu kapsamda 2025 yılı içerisinde bin 349 çöp konteyneri tamir edilerek kullanım ömrü uzatıldı ve yeniden vatandaşların hizmetine sunuldu. Bodrum Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü yetkilileri, geri dönüşüm ve yeniden kullanım çalışmalarının artarak devam edeceğini vurgulayarak hem çevreyi koruyan hem de kamu kaynaklarını verimli kullanan uygulamalarla Bodrum’a hizmet vermeyi sürdüreceklerini belirtti.