ÇEVRE - 02 Nisan 2024 Salı 12:22

"Yüzen Ahır" Bandırma Çelebi Limanına gelmeye devam ediyor

A
A
A
"Yüzen Ahır" Bandırma Çelebi Limanına gelmeye devam ediyor

İthal edilen büyükbaş hayvanların bulunduğu ve ’yüzen ahır’ olarak adlandırılan ’Darla’ adlı gemi, Balıkesir’in Bandırma ilçesindeki Çelebi Limanı’na gece geç saatlerde yanaştı.


Bandırma Çelebi Limanına, Slovenya’nın Koper limanından yola çıkan Darla adlı canlı hayvan gemisi gece geç saatlerde limana yanaştı. 982 adet angusun olduğu gemiden dolayı ilçede kötü koku had safhaya ulaştı.


Bandırma’ya her gelişinde çevreye yaydığı koku nedeniyle vatandaşların tepkisine yol açan ve gemide bulunan hayvan dışkılarından dolayı denizin kirlenmesi üzerine Bandırma Demokrasi Platformu tarafından basın açıklaması yapıldı. Toplantıda geminin vatandaşların sağlığını tehlikeye attığına dikkat çekildi.


Angus Gemisi’nin, Bandırmalıların sağlığını tehlikeye attığına dikkat çeken Bandırma Demokrasi Platformu Dönem Sözcüsü Recep Gökdeniz, “Uzun zamandır Bandırma Çelebi Limanı’ndan canlı hayvan sevkiyatı ve ilkel koşullarda kuru yük sevkiyatlarının yapılmasının neden olduğu toz ve ahır kokusu, Bandırma halkını bezdirmiş durumdadır. Halk sağlığı konusunda astım, bronşit gibi pek çok akciğer hastalığına ve bağırsak enfeksiyonlarına kapı açan; denizin, havanın ve çevrenin kirlenmesine etkileri bakımından yapılan canlı hayvan sevkiyatının ve ilkel koşullarda yapılan diğer yüklemelerin durdurulması için, özellikle Paşabayır Mahallesi’nden Çelebi limanı giriş kapısına kadar yürüyüş yapıp, gerçekleştirdiğimiz basın açıklamasında, kentimizi yönetenleri sorunu çözmeye ve çelebi limanının faaliyetlerini denetlemeye davet etmiştik. Devamında kentimizi yönetenlerden bir müdahale ne yazık ki göremedik.” dedi.


Yetkililerin konu ile ilgili en kısa sürede müdahale etmesini talep ettiklerini söyleyen Gökdeniz, “Sadece canlı hayvan ithalatını yapan şirket, Çelebi Limanı’nı istediği için bu gemiler buraya gelmektedir. Çünkü buradan her yere ulaşım ve dağıtım kolay olduğu için maliyet şirket adına daha düşük olmaktadır. Bandırma’mızda poyraz hâkim rüzgâr olduğundan Çelebi limanının bu faaliyetlerinden angus ve kuru yük bir kentin yarısı yaklaşık yüz bin insan doğrudan olumsuz olarak etkilenmekte ve rahatsız olmaktadır. Çelebi limanındaki bu faaliyetler 8-10 şirket sahibini zengin ederken doğayı, çevreyi, denizi kirletmekte halk sağlığını ve yaşamını olumsuz etkilemektedir. 8-10 şirket para kazanacak diye koskocaman bir kentin insanları yok sayılmakta ve görmezden gelinmektedir. Kent yönetiminden sorumlu olanların temel görevi kentte yaşayanların refahını, sağlığını, huzurunu ve mutlu bir yaşam sürmelerini sağlamak değil midir?” diye konuştu.


Demokrasi Platformu olarak hukuki yollarla haklarını aramaya devam edeceklerini belirten Gökdeniz, “Resmi makamlara yaptığımız müracaatlardan bir geri dönüş alamadık. Yasal mevzuatın uygulanması halinde hayvanlardan kaynaklanan kirliliğin çevre üzerine yapacağı olumsuz etkilerin ortadan kaldırılması mümkündür. Ancak sorun yasal önlemlerin uygulamaya konulmasında ortaya çıkmaktadır. Bu konuda İlçe ve İl Hıfzıssıhha Kurulları, İl Mahalli Çevre Kurulu, Kaymakamlık, İl Tarım, Çevre ve Şehircilik, Sağlık Müdürlükleri ve taşra teşkilatları üzerine düşen yasal yükümlülükleri yerine getirmelidir. Bandırma Demokrasi Platformu olarak bizlerde bu uygulamaların yakinen takipçisi olacağız ve olumsuz uygulamalarda gerekiyorsa hukuki yollarla haklarımızı aramaya devam edeceğimizin bu vesileyle bilinmesini belirtmek isteriz.” dedi.


Çelebi Holding Genel Müdürü Gürkan Bayır ve TCDD Liman İşletme Müdürü Orhan Kılıç, Bandırma Belediye Başkanı Av. Tolga Tosun’u ziyaret ederek limanda gerçekleşen canlı hayvan tahliyeleri ile ilgili sorunlar konuşularak çözümler aranmış ancak herhangi bir çözüm bulunamamıştı.


Bandırma halkının da kötü kokuya maruz bırakılmaya devam edileceği kaydedildi.



"Yüzen Ahır" Bandırma Çelebi Limanına gelmeye devam ediyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Çameli’nin titrek kavak ormanları bulutların arasında görsel şölen sunuyor Denizli’nin Çameli ilçesi, zengin florası ve yüksek endemik tür çeşitliliğiyle dikkat çekiyor. İlçenin önemli doğal alanlarından biri olan titrek kavak ormanları ise özellikle ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor. Sarı, kızıl, turuncu ve yeşilin tonlarıyla oluşan renk cümbüşü havadan görüntülendi. Denizli’nin Çameli ilçesi, zengin florası ve yüksek endemik tür çeşitliliğiyle dikkat çekiyor. Yaklaşık 750 ile 2 bin 300 metre rakımda yer alan ilçe; vadileri, meraları ve yüksek dağlarıyla çok sayıda bitki türüne ev sahipliği yapıyor. Çameli florasında 200’a yakın endemik bitki türünün bulunması, bölgenin coğrafi yapısının sağladığı doğal zenginlikten kaynaklanıyor. İlçenin önemli doğal alanlarından biri olan titrek kavak ormanları ise özellikle sonbahar ve kış aylarında ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor. Sarıdan kahverengiye uzanan tonların hâkim olduğu bölgede yüksek ağaçların oluşturduğu renk cümbüşü doğaseverler tarafından yoğun ilgi görüyor. Türkiye’de bu denli yoğunlukta görülen titrek kavak topluluklarına nadiren rastlandığını belirten uzmanlar, Çameli’nin bu açıdan önemli bir ekolojik değere sahip olduğuna dikkat çekiyor. Bölge hem biyolojik çeşitlilik hem de doğal güzellik açısından eşsiz bir zenginlik sunuyor. "Bu orman Çameli orman sınırları içerisindedir ve titizlikle korunmaktadır" Titrek kavak ağaçlarının titizlikle korunduğunu ifade eden Endemik Bitkiler Araştırmacısı Rıfat Özdemir, "Bu gördüğünüz titrek kavak ormanları sonbahar ve kış aylarında renk cümbüşü oluşturuyor. Bütün renkleri hemen hemen görürsünüz. Türkiye’deki dağılımı oldukça seyrektir. Bu saha, Çameli orman sınırları içerisindedir ve titizlikle korunmaktadır. Çameli ilçemiz flora açısından çok zengindir" dedi. "Yapılan çalışmalar sonucunda 200’ün üzerinde endemik tür bitki tespit edildi" Çameli’de 200’ün üzerinde endemik tür bitki tespit edildiğini ve çalışmaların devam edeceğini belirten Çameli Belediye Başkanı Cengiz Arslan ise, "Çameli ilçemiz endemik türler bakımından en zengin bölgelerden bir tanesi. Özellikle Gargın Yaylası bölge dediğimiz rakamı 2 binin üzerinde olan bir bölgemiz var. Bu bölgemizde şu anda Hasan Hocamızla beraber yapmış olduğumuz çalışmalarla 200’ün üzerinde endemik tür bitki tespitini yaptık. İnşallah yakın bir zamanda da bunların kitap basımını açıklamasını yapmış olacağız. Şu anda özellikle Fethiye-Çameli arasında Akta bölgesi dediğimiz bölgede bir Akkavak orman bölgemiz var. Gerçekten doğanın bir harikası, güzel bir şekilde orada yetişmiş çoğalmış bu ormanımız özellikle sonbahar ve kış aylarında trekking yapmak isteyen yürüyüş yapmak isteyen gruplar için çok güzel bir görsel şölen sunuyor" ifadelerini kullandı. "Vatandaşlarımızı bu güzel doğa harikasını görmeye Çameli’ye davet ediyoruz" Vatandaşları bu güzel doğa harikasını görmeye Çameli’ye davet eden Başkan Cengiz Arslan, "Orman İşletme ile beraber bu bölgenin korunması ile ilgili yerel yönetimler belirli olarak elimizden gelen çabayı sarf ediyoruz. İnşallah buranın doğa turizmine kazandırılması ile ilgili de güzel düşüncemiz projemiz var. Bu bölge bizim yürüyüş rotalarımız alanında en güzel rotalarımız bir tanesi. Bütün bizi izleyen vatandaşlarımızı bu güzel doğa harikasını görmeye Çameli’ye davet ediyoruz" dedi.
Düzce Fındıkta verim ve kalite artırılıyor DÜZCE(İHA) – Düzce’de Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından fındık budama eğitimleri, merkez ve ilçelerde devam ediyor. Düzce’de fındıkta verim ve kaliteyi artırmaya yönelik çalışmalar aralıksız devam ediyor. Düzce İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından yürütülen Fındık Budama Eğitimleri, merkez ve 7 ilçede, 90 köy ve mahallede toplam bin 200 üreticiye ulaşması hedefleniyor. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Düzce İl Tarım ve Orman Müdürü Esra Uzun, fındığın Düzce için stratejik bir ürün olduğunu vurgulayarak şu ifadeleri kullandı: "İlimizde yaklaşık 75 bin hektar tarım arazisi bulunmakta olup, bunun yüzde 85’i, yani yaklaşık 63 bin hektarı fındık alanlarından oluşmaktadır. Fındık, Düzce’nin ana ürünüdür. Bu nedenle verim ve kaliteyi artırmaya yönelik eğitim çalışmalarımıza büyük önem veriyoruz. Merkez ve 7 ilçemizde yürüttüğümüz budama eğitimleriyle bir budama seferberliği başlattık ve bugüne kadar yaklaşık 1.000 üreticimize eğitim verdik. Amacımız, üreticilerimizin daha kaliteli ve daha yüksek verim elde etmesini sağlamak ve bu yolla gelirlerini artırmaktır." Fındığın dünya markası bir ürün olduğunu da belirten Uzun, Düzce’den yıllık yaklaşık 20 bin ton fındık ihracatı gerçekleştirildiğini ifade ederek, "Üreticilerimizin bol ve bereketli bir üretim sezonu geçirmesini istiyoruz. İl Müdürlüğü olarak teknik ekibimizle birlikte fındık verimini artırmaya yönelik çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz" dedi. Eğitim programları kapsamında üreticilere doğru budama teknikleri uygulamalı olarak anlatılarak, fındık bahçelerinde verim ve kalite artışının sağlanması hedefleniyor.