SAĞLIK - 04 Ocak 2020 Cumartesi 08:17

“Rahim ağzı kanseri farkındalık ayı”

A
A
A
“Rahim ağzı kanseri farkındalık ayı”

Bayburt İl Sağlık Müdürü Dr.

Bayburt İl Sağlık Müdürü Dr. İlker Hanci, “Rahim ağzı kanseri dünyada kadınlarda meme kanseri ve kalın bağırsak kanserinden sonra dördüncü sıklıkta görülürken, Türkiye’de dokuzuncu sırada görülen bir hastalıktır” dedi.


Ocak ayının rahim ağzı kanseri farkındalık ayı olması dolayısıyla açıklama yapan Bayburt İl Sağlık Müdürü Dr. İlker Hanci, rahim ağzı kanserinin risk faktörleri, belirtileri, tanısı ve korunma yolları hakkında bilgiler verdi. Rahim ağzı kanserinin oluşturduğu risk faktörlerini sıralayan Hanci, “Cinsel yolla bulaşan başka enfeksiyonların olması, erken yaşta ilk cinsel ilişki, birden fazla cinsel partner varlığı, tütün kullanımı, beslenme alışkanlığı, yüksek doğurganlık sayısı, düşük sosyoekonomik düzey, özellikle 5 yıldan daha uzun süreli doğum kontrol hapı kullanımı, bağışıklık sisteminin baskılanması” diye konuştu.



Rahim ağzı kanseri belirtileri


Rahim ağzı kanserinin belirtileri hakkında bilgiler veren Sağlık Müdürü İlker Hanci, “Cinsel olarak aktif kadın ve erkeklerin çoğuna, yaşamlarının bir noktasında HPV cinsel aktivite sırasında deri temasıyla bulaşabilir. HPV enfeksiyonlarının çoğu, belirtilere veya hastalığa neden olmaz ve kendiliğinden düzelir. Bununla birlikte, belirli HPV tipleri ile devam eden enfeksiyon, kanser öncesi lezyonlara neden olabilir. Tedavi edilmezse, bu lezyonlar rahim ağzı kanserine ilerleyebilir, ancak bu ilerleme genellikle uzun yıllar alır. Rahim ağzı kanserinin belirtileri, ancak kanser ileri bir aşamaya gelindiğinde ortaya çıkma eğilimindedir. Rahim ağzı kanserinde menstrüasyon dönemleri arasında düzensiz kan lekesi veya hafif kanama, menopoz sonrası lekelenme veya kanama, cinsel ilişki sonrası kanama, cinsel ilişki sırasında ağrı, sırt, bacak veya kadın cinsel organlarının olduğu bölgede ağrı, yorgunluk, kilo kaybı, iştahsızlık, tek ya da iki bacakta şişkinlik gibi belirtiler sayılabilir” ifadelerini kullandı.



Rahim ağzı kanserinin tanısı


Erken teşhis ile tedavisinin mümkün olduğunu belirten Hanci, “Tarama ve erken teşhis ile tedavisi yüzde yüz mümkün olan rahim ağzı kanseri, günümüzde kanserden ölüm nedenleri arasında çok geride yer almaktadır. Rahim ağzı kanser taramasını düzenli yaptıran bir kadının rahim ağzı kanserinden ölmeyeceğini söylemek mümkündür. Bu nedenle Dünya Sağlık Örgütü rahim ağzı kanserinin bütün ülkelerde ülke çapında taranmasını önermektedir. Rahim ağzı kanseri HPV ile ilişkili olan en yaygın hastalıktır. Neredeyse tüm rahim ağzı kanserleri HPV enfeksiyonu nedeniyledir. HPV ayrıca kadın ve erkeklerde cinsel organ ve ağız boşluğu kanserlerine de neden olmaktadır. HPV’nin tespiti, erken dönemde rahim ağzındaki kanser öncülü değişikliklere işaret etmekte ve kanser teşhisini kolaylaştırmaktadır. Günümüzde HPV testleri rahim ağzı kanseri taramasında yer almaktadır. HPV testi rahim ağzı hücrelerde virüsün tespiti esasına dayanan bir testtir. Pap smear testi ise, dökülen rahim ağzı hücrelerin toplanıp incelenmesi esasına dayanan bir testtir. HPV ve Pap smear testi son derece basit ve ağrısız işlemler olup testler aynı anda yapılmaktadır. Ülkemizde ulusal kanser tarama standartlarına göre 30-65 yaş grubundaki her kadın 5 yılda bir HPV ve Pap smear testi ile taranmaktadır” şeklinde konuştu.



Rahim ağzı kanserinden nasıl korunuruz


Rahim ağzı kanserinden korunma yolları hakkında bilgiler veren İl Sağlık Müdürü İlker Hanci, “Günümüzde HPV’nin en çok kanser yapan tiplerine karşı geliştirilen ve koruyuculuğu yüksek olan aşılar mevcuttur. Dünya Sağlık Örgütü, rahim ağzı kanserine karşı 9-14 yaşlarındaki kız çocuklara aşı yapılmasını önermektedir. Peki nasıl korunacağız. 30 yaşından itibaren tarama testlerini düzenli bir şekilde yaptırmak, güvenli cinsel ilişki konusunda eğitim, Cinsel aktivite sırasında prezervatif kullanmak, erkeklerin sünnet olması, sigara kullanmamak, sebze ve meyvelerden zengin sağlıklı beslenerek korunabiliriz” dedi.


Öte yandan Türkiye’de rahim ağzı kanseri taramaları ücretsiz olarak Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezlerinde (KETEM, Aile Sağlığı Merkezlerinde (ASM), Toplum Sağlığı Merkezlerinde (TSM) ve Sağlıklı Hayat Merkezlerinde (SHM) yapılmaktadır.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Tokat’taki patlamada bir kişi hayatını kaybetti Tokat’ın Erbaa ilçesindeki bir bağ evine bırakılan sandığın açılması sırasında içine tuzaklanan el yapımı patlayıcının infilak etmesi sonucu 5’i jandarma 7 kişinin yaralandığı olayda yaralılardan bağ evi sahibinin oğlu Muhammet Sefa Can Karaçoban (29), tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Olay, 18 Mayıs günü saat 21.00 sıralarında ilçeye bağlı Karayaka Beldesi Hürmüzlü Mahallesi’nde meydana geldi. Ahmet Karaçoban (63) ile oğlu Muhammet Sefa Can Karaçoban, cep telefonuyla beldede devriye görevi yürüten jandarmaların komutanını arayıp, bağ evlerine zorla girilmeye çalışıldığını, ayrıca içeride kendilerine ait olmayan kilitli bir sandık bulunduğunu belirtti. İhbar üzerine jandarma ekipleri, belirtilen adrese gitti. Ahşap sandığın kapağı açıldığında, içinde piknik tüpüne bağlı, 8 ila 10 santimetrelik inşaat demirleri ve 10’luk çivilerle parça tesirli hale getirilen el yapımı patlayıcı infilak etti. Patlamada, bağ evi sahibi Ahmet Karaçoban ve oğlu Muhammet Sefa Can Karaçoban ile askerler Uzman Çavuş Muhammed Avcı (25), Jandarma Astsubay Mustafa Evkay (32), Uzman Çavuş Burak Muslurget (30), Uzman Çavuş Alperen Songül (28) ve Uzman Çavuş Sezer Ertürk (28) yaralandı. Yaralılardan Sefa Can Karaçoban, tedavi gördüğü Tokat Devlet Hastanesinde hayatını kaybetti. Olay sonrası aralarında eşiyle yasak ilişki yaşadığı için husumet bulunan İsmail G. ve ona yardım ettiği düşünülen Turgay Ö. şüpheli olarak yakalanarak adliyeye çıkarılmıştı. Şüpheliler çıkarıldıkları mahkemede iddiaları reddetmişti. Olayla ilgili inceleme devan ediyor.