GÜNDEM - 21 Şubat 2024 Çarşamba 17:46

Bayburt’un düşman işgalinden kurtuluşunun 106’ncı yılı coşkuyla kutlandı

A
A
A
Bayburt’un düşman işgalinden kurtuluşunun 106’ncı yılı coşkuyla kutlandı

Bayburt’un düşman işgalinden kurtuluşunun 106’ncı yıl dönümü törenlerle kutlandı.


Kutlama törenleri ilk olarak Vali Mustafa Eldivan, Belediye Başkanı Hükmü Pekmezci ve Garnizon Komutanı Topçu Albay Gürol Akkaya tarafından alandaki Atatürk Anıtı’na çelenk sunulması sonrasında törene katılanlarca saygı duruşunda bulunulup İstiklal Marşı okunmasıyla başladı.


Saray Bahçesindeki törenin ardından Cumhuriyet Caddesi üzerinde kutlamalar için hazırlanan alana geçildi. Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği programda Bayburt Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri tarafından Türk bayrağı dağıtıldı. 21 Şubat Kurtuluş günü kutlamaları saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı yapan Bayburt Belediye Başkanı Hükmü Pekmezci, “Bugün burada Bayburt’umuzun düşman İstilasından kurtuluşunun 106’ncı yılını kutluyoruz. Kurtuluş bayramımız kutlu olsun. Asırlar boyunca hür ve bağımsız yaşamış bir milletin mensupları olarak, dün Rusların işgal ettiği bu vatan topraklarında arkasından Ermenilerin yaptığı zulmü yıllar sonra bile gelecek kuşaklara aktarmak zorunda olduğumuzun bilincindeyiz. Biz Bayburtlular olarak yüzyıllardır üzerinde var olduğumuz bu cennet vatanda ay yıldızlı bayrak altında yaşamanın mutluluğuyla her zaman vatan ve millet duygusunu öne çıkarmış bu konuda her zaman örnek davranışlar sergilemişiz. Bundan tam 106 yıl önce Kop Dağları Türk’ün şanlı direnişine şahitlik etmiş ve bu kahramanlık dolu destan şanlı Türk tarihinde, Mareşal Fevzi Çakmak’ın ifadesiyle İkinci Plevne olarak yerini almıştır" İfadelerini kullandı.


Türk milletinin istiklalini korumak için birçok çetin imtihandan geçtiğini belirten Başkan Pekmezci, “Biz, istiklalini korumak için nice çetin imtihanlardan geçmiş bir milletiz. Milli mücadele yılları bu imtihanı en zor şartlarda verdiğimiz bir dönemdir. 15 Şubat 1916 tarihinde Erzurum’u işgal eden Rus orduları, bir taraftan Doğu Anadolu’da muhtelif istikametlerde taarruzlarına devam ederken, 19 Nisanda da Trabzon’u işgal ettiler. Haziran ayında İstanbul önlerinde olmayı düşünen Rusların bu hedefe ulaşabilmesi için Trabzon-Erzurum yolunu bir an evvel kontrol altına almaları gerekiyordu. Bu ise ancak Kop Dağı’nın ele geçirilmesi ile mümkündü. Ruslar, 6 Mart 1916’da Kop Dağı’na geldiklerinde karşılarında Türk ordusu ve Bayburt halkını buldu. Burada yaklaşık 5 buçuk ay gibi uzun süren bir mücadelenin örneğini gördüler. Ancak tüm bu destansı mücadeleye rağmen 16 Temmuz 1916’da Bayburt’un işgaline maalesef engel olunamamıştır. Kop dağlarındaki çarpışmalar devam ederken, burayı geçemeyen düşman Kop-Soğanlı hattındaki İspir Boğazına saldırmış ve Kop dağı arkadan çevrilerek susmak zorunda kalmıştır. Bugün Kop dağı hürriyetini kaybeden bir milletin, acılarla dolu hayatını, kahramanlığını ve nihayet hatırasını anlatmaktadır. Kop Savunması Türkiye ve dünya tarihi açısından çok önemlidir. Bu destansı savunmada oluk oluk kan aksa da Kop Dağı kolayca teslim edilmemiştir" diyerek konuştu.


Kop savunmasının Türk tarihinde önemli bir yer işgal ettiğini söyleyen Pekmezci, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Eğer Ruslar kısa zamanda burayı geçseydi haziran başında İstanbul’da olacaklar ve Türkiye’nin geleceğini de etkileyeceklerdi. Bu şanlı direniş dünya harp tarihine en önemli savunma savaşlarından biri olarak adını altın harflerle yazdırmış, 1’inci dünya harbinin seyrini değiştirmiş, Rusların tüm planlarını sekteye uğratmış, hayallerini yerle yeksan etmiş ve savaşın uzamasıyla Ekim 1917’de Bolşevik ihtilali olmuş Çarlık rejimi değişmiştir.


Geçmişi unutmadan gelecek kuşaklara aktarmak zorundayız. Buralarda nice canlar toprağa düştü, nice vatan evlatlarını kaybettik. Gelecek kuşaklar bunun bilincinde olmalı, bu toprakların kadrini, kıymetini iyi bilmeliler. Bu dağlarda, bu topraklarda nice vatan evlatları, Anadolu’nun, Osmanlı İmparatorluğu’nun birçok bölgesinden gelmiş ve burada şehit olmuşlar. Bugün onları bir kez daha minnetle yâd edeceğiz. Ruhlarına Fatihalar okuyacağız.


Bizlere düşen ise şehitlerimizi gelecek kuşakların unutmaması için elimizden geleni yapmaktır.


Yaşadığımız bu cennet vatanda yarınlara daha umutla bakabilmek ve gelecek kuşaklarımızın daha mutlu olabilmesi için her zamankinden daha gayretli çalışmak zorundayız. Artık çocuklarımızın daha mutlu yaşadığı, gençlerimizin daha mutlu olabileceği ve yaşlılarımızın, emeklilerimizin daha güzel bir yaşam süreceği bir şehri yeniden ortaya koyma gayreti içinde olacağız.


Bu topraklarda yaşamanın onuruna erenler yarınlara umutla bakacaklar. Çünkü bizler Kop Dağlarında 2. Plevne Destanı’nı yazan kahraman ordumuz ve Bayburtlular olarak Plevne’de dillere destan bir savunma gerçekleştiren Plevne Müdafii Gazi Osman Paşa’nın, cesaretine sahiptik. Bu vesile ile Kurtuluş günümüzün 106’ncı yıl dönümünde, Türkiye’mizin ve dünyanın her yerinde yaşayan tüm Bayburtluların kurtuluş bayramını en içten dileklerimle kutluyor, bu topraklar için can veren, kan veren aziz şehitlerimizi rahmetle, minnetle yâd ediyorum. Bugün aramızda Türkiye’nin çeşitli illerinde gelen hemşerilerimiz ve dernek yöneticilerimiz var. Sizleri de sevgiyle saygıyla selamlıyorum.”


Başkan Pekmezci’nin konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Bayburt Milletvekili Prof. Dr. Orhan Ateş ile devlet protokolünün kutlama telgrafları okundu. Daha sonra Türk Silahlı Kuvvetleri adına konuşmayı ise İkmal Üsteğmen Hakan Çetinkaya yaptı.


Fen Lisesi Öğrencileri Muhammet Çağrı Ayyıldız ve Ali Kemal Güveli tarafından 21 Şubat konulu şiirler okumasının ardından 21 Şubat dolayısıyla düzenlenen çeşitli yarışmalarda dereceye giren öğrenci ve sporculara ödülleri takdim edildi.


Daha sonra Ermeni mezalimi ve şehrin Türk birliklerince düşman işgalinden kurtarılışını konu edinen ve oldukça heyecanlı anlara sahne olan gösterilerle devam etti.


Kurtuluş gününü canlandıran oyuncuların etkili performansları izleyenleri savaş günlerine götürdü. Canlandırma sonrası Türk milisleri ve Türk ordusunun şehre girmesiyle camilerden selalar yükseldi. İstiklal Marşı’nın okunması sonrası günün kahramanı şehrin anahtarını Belediye Başkanı Hükmü Pekmezci’ye takdim etti. Başkan Pekmezci ise günün kahramanına altın kemer taktı. Daha sonra Vali Mustafa Eldivan’a Kur’an-ı Kerim ve Garnizon Komutanı Akkaya’ya Türk Bayrağı takdim edildi.


Halk oyunları ekiplerinin gösterileri ve tören geçişinin ardından kutlamalar sona erdi.


Törene Vali Mustafa Eldivan, Belediye Başkanı Hükmü Pekmezci, Garnizon Komutanı Topçu Albay Gürol Akkaya, Cumhuriyet Başsavcısı Huzeyfe Yücedağ, Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mutlu Türkmen, Bayburt Barosu Başkanı Serkan Pekmezci, İl Jandarma Komutanı Albay Dr. Talha Övet, İl Emniyet Müdürü Nihat Uzun, İl Genel Meclis Başkanı Bülent Yardımcı, Ak parti Bayburt İl Başkanı Turgut Çalışkan, Milliyetçi Hareket Partisi Bayburt İl Başkanı Muharrem Baykal, kamu kurum ve kuruluşlarının amirleri, belediye meclis üyeleri, il genel meclisi üyeleri, sivil toplum kuruluşu yöneticileri, siyasi parti temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.



Bayburt’un düşman işgalinden kurtuluşunun 106’ncı yılı coşkuyla kutlandı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Meclis üyesini sıkıştırıp, aracı yumrukladı… O anlar kamerada Bursa’da Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, trafikte yol verme tartışması sonrası saldırıya uğradı. İddiaya göre yol vermediği gerekçesiyle öfkelenen şüpheli sürücü, Bodur’u takip ederek aracına saldırdı. O anlar kameraya yansırken, şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Hamitler Mahallesi Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı üzerinde seyir halinde olan Özlem Bodur, yol verme meselesi nedeniyle tanımadığı bir sürücünün tepkisiyle karşılaştı. İddiaya göre şüpheli sürücü, bu nedenle trafikte Bodur’u sıkıştırarak sinkaflı el hareketlerinde bulundu. Sıkıştırma nedeniyle durmak zorunda kalan Bodur, bu sırada araçtan inen şahıs A.G.’nin saldırısına uğradı. Şüpheli önce aracın aynasını kırdı, ardından araca yumruk atıp olay yerinden uzaklaştı. O anlar kameraya yansırken, şüphelinin "Seninle görüşeceğiz, seni öldürürüm" şeklinde tehditlerde bulunduğu iddia edildi. Olay sonrası polis merkezine başvuran Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, maddi zarar oluşmadığını ancak hakaret ve tehditlere maruz kaldığını belirterek şikâyetçi oldu. Yapılan araştırmada söz konusu aracın sahibinin A.G. olduğu tespit edildi. Şüpheli A.G.’nin ifadesinde suçlamaların bir kısmını kabul ettiği öğrenildi. Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda adliyeye sevk edilen şüpheli A.G., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, olayın ardından AK Parti ve MHP’li milletvekillerinden ve Meclis üyelerinden Özlem Bodur’a destek mesajları geldi. Milletvekilleri, trafikte şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak sürecin yakından takip edileceğini ifade etti.
Aydın Bir kişinin öldüğü kaçak define olayında 1 tutuklama Aydın’ın Efeler ilçesinde iddiaya göre define aramak için kaçak kazı yaparken girdiği tünelde mahsur kalan şahıs ekiplerin saatler süren arama çalışmasının ardından ölü olarak bulunurken, tünelin dışında bekleyen diğer şahıs ise jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, sabaha karşı Kalfaköy Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, define aramak için kaçak kazı yaptıkları iddia edilen şahıslardan biri açtıkları tünele girdi. Dışarıda kalan T.Y. (44) içerideki Sezer Ayhan (32) isimli arkadaşından uzun süre haber alamayınca durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye jandarma, AFAD, UMKE, Jandarma Arama Kurtarma Ekibi (JAK) yönlendirildi. Kısa sürede bölgeye gelen ekipler tünel içerisindeki Ayhan’a ulaşmak için çalışma başlattı. Yaklaşık 20 metre uzunluğundaki tünelin uzun ve dar olması ekiplerin çalışmalarını güçleştirirken, saatler süren kurtarma çalışmalarının ardından Ayhan ölü olarak bulundu. İzmir İl Afet Müdürlüğü’nden getirilen temiz hava besleme sistemi ile mahsur kaldığı tünelden ölü olarak çıkarılan Ayhan’ın cansız bedeni hastane morguna kaldırılırken, kesin ölüm nedeni yapılacak olan otopsinin ardından belli olacak. Tutuklandı Tünel dışında kalan T.Y. isimli şahıs jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen T.Y. çıkartıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Emre Belözoğlu: "Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var" Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, minimum 7-8 transfer yapılması gerektiğini söyledi. Trendyol Süper Lig’in 17. haftasında Kasımpaşa deplasmanda oynadığı Galatasaray’a 3-0’lık skorla yenildi. Mücadelenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, "Galatasaray’a karşı yapabileceğimiz net bir şekilde detaylandırdığımız yerler vardı. Oyunu tutmak adına bence elinden geldiğince uygulamaya çalışan bir oyuncu grubum var. Oyunu 1-0 tuttuk. Galatasaray geçiş yaparken, topu kaptırdığınızda geçişe geçişte güçlü bir takım. Set hücumunda güçlü bir takım. İki tarafı da çok iyi oynayabilen bir takım. Bunun hazırlığını yapmıştık. 1-0 giderken 65-70’te hamle yaptık. Hamlenin karşılığında da biraz daha cüretkar oynamaya çalıştık. Böyle olunca da biraz daha onların daha rahat alan bulmasını vesile oldu. Hücum anlamında isteklerimizi yapamadık. Defans anlamında belli alanlarda Galatasaray’ı sıkıştırdık. Oyuncularımın isteğini, arzusunu görebiliyorum. Devreyle beraber değişmemiz gerekiyor. Kasımpaşa ilk defa sahasında maç kazanmadan devreyi bitirdi. O yüzden takımımızda değişim kaçınılmaz gibi duruyor. Hemen yarından itibaren 3 gün antrenman yapacağız. 2 Ocak’ta kampa gideceğiz. Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var. İnşallah bunu yaparız" diye konuştu. Gelmeden önce kadroyla ilgili ekibiyle değerlendirme yaptığını ifade eden Belözoğlu, "Buna rağmen en iyisini yapmak için buradayız. Kadroyu güçlendireceğimizi düşündüğümüz bir devre arası var. Bence Kasımpaşa’nın bunu yapması gerekiyor. Kerem (Demirbay) iyi bir oyuncu. İsmi geçen oyunculardan biri de o. Topu tutmada, yönlendirmede o benim istediğim oyunu ortaya çıkabilecek bu tarz oyunculara ihtiyaç var gibi görünüyor. Ceyhun Bey’le görüştük, başkanlarımızla görüştük. Takımın güçlenmesi adına bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyorum. 17 maçın minimum 8-9 galibiyet çıkarabilecek bir takım inşa edeceğiz. Şikayet edecek durumda değilim. Şikayet etmemeliyim bu kadroya geldiysem. Bugün planlarımızın bazıları tuttu, bazıları tutmadı. Karşımıza güçlü bir takım vardı" şeklinde konuştu. "Elimde peynir, domates varken, kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli" Elindeki kadroyla iyi işler çıkarmaya çalıştığını vurgulayan Emre Belözoğlu, "Elindeki malzemeyle en iyi lezzeti çıkarabilecek oyunu yapmak durumundayım. Elimde peynir, domates varken, ben sadece peynirli domatesli en güzel pizzayı yapmalıyım. Kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli. Bu işin gerçeği budur. Teknik adamlar bir şeyleri konuşurken biraz daha gerçekçi yaklaşmalılar. Ben burada elimdeki mevcutla bile en iyi neyi yapabilirim, bunun derdindeyim. Ofansif anlamda kesinlikle değişmemiz gereken, gelişmemiz gereken yerler var" ifadelerini kullandı. Her çalıştırdığı takımın kendisine tecrübe olduğunu aktaran Belözoğlu, "Elimizdeki güce göre en lezzetlisini yapmak zorundasınız. Ankaragücü’yle yaşadığımız süreç tamamen bence hakemlerin organize ettiği bir süreçti. Antalyaspor, geçen sene bence yine ligin en sıkıntılı kadrolarından bir tanesiydi ama bence iyi iş çıkardık. Lige çok iyi başladık. 4 maçta 9 puan aldık. Camia mutsuz, 4 maçın 4’ünü de kazanmamız gerekiyor diyorlardı. Ben o yüzden bıraktım. Çünkü bazen ülkede gerçeklerle karşılaşmak istemeyen bir grupla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Gerçekçi bakacağız. Bunları tecrübe olarak görüyoruz. Teknik adamlık kariyerimde iyi de gitse kötü de gitse hedeflerimden vazgeçmeden yoluma devam edeceğim. Bu bir tecrübe. Hep böyle bakarım" diyerek sözlerini tamamladı.
Eskişehir Aynı anda aynı caddede 4 kaza: Başka kaza olmasın diye çaba gösterdiler Eskişehir’de yağmurun etkisiyle aynı yolda aynı anda toplam 4 ayrı kaza meydana gelirken, çekici bekleyen sürücüler diğer araçların kaza yapmaması için yoğun çaba gösterdi. Bir otomobilin duvara çarptığı kazada 1 kişi yaralanırken, aracını pert eden oğluna kızan baba, "Gece vakti burada ne işin var?" diyerek tepki gösterdi. Odunpazarı ilçesi Yenikent Mahallesi Zümrüt Caddesi üzerinde aynı anda 4 ayrı kaza meydana geldi. Edinilen bilgilere göre ilk kazada, Mustafa S.K. (19) idaresindeki 06 BM 8846 plakalı otomobil, yağmurdan dolayı kayganlaşan yolda kontrolden çıktı. Virajı alamayan otomobil, yol kenarındaki duvara çarptı. Kullanılamaz hale gelen araçta bulunan 4 arkadaştan B.E. isimli şahıs kazada yaralanırken, sürücü haricindeki 2 kişi kaza mahallinden uzaklaştı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. B.E. isimli yaralı, ilk müdahalesinin ardından Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldı. Aracı pert eden oğluna kızdı Kazanın ardından şoka giren araç sürücüsü Mustafa S.K. (19) kullanılamaz hale gelen aracı üzülürken, olay yerine gelen yakınları arkadaşını, "Cana geleceğine mala gelsin" diyerek sakinleştirmeye çalıştırdı. Mustafa S.K.’nın olay yerine gelen babası Mustafa K. ise, "Gece vakti burada ne işin var?" diyerek oğluna tepki gösterirken, diğer aile ferleri bu kez de babayı sakinleştirmeye çalıştı. Aynı yolda kaza yapan sürücülerden diğer araçlara örnek hareket Öte yandan, aynı cadde üzerinde bahse konu kazaya sadece 300 metre uzaklıkta 3 ayrı kaza meydana geldi. 2 araç ve 1 motosiklet daha kontrolden çıkarak şarampole devrildi. Bahse konu 3 kazada da yaralanan olmadı. Motosiklet sürücüsü kalkıp yoluna devam ederken, şarampole saplanan 39 FB 525 plakalı otomobil ve 65 HC 935 plakalı kamyonet sürücüleri çekici beklerken, diğer sürücüleri kaza yapmamaları için uyardı.