YEREL HABERLER - 23 Mayıs 2017 Salı 13:50

Öğrenme Şenliğinde mehteran takımı öncülüğünde kortej yürüyüşü

A
A
A
Öğrenme Şenliğinde mehteran takımı öncülüğünde kortej yürüyüşü

Bilecik Valiliği, Bilecik Belediyesi, Bilecik Şeyh Edebali Üniversite ve Bilecik İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından ortaklaşa düzenlenen 2.

Bilecik Valiliği, Bilecik Belediyesi, Bilecik Şeyh Edebali Üniversite ve Bilecik İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından ortaklaşa düzenlenen 2. Öğrenme Şenliği’nin açılış programı mehteran takımının öncülüğündeki kortej yürüyüşü ile başladı.


Şenlik, Cumhuriyet Meydanından Söğüt Çocuklar Mehter Takımı eşliğinde Bilecik İl Milli Eğitim Müdürlü Fazilet Durmuş ve kalabalık grup yürüyerek, Hürriyet Mahallesindeki Kapalı Pazarında içerisinde bulunan şenlik alanına geldiler. Buradaki programa Bilecik Valisi Süleyman Elban, vali yardımcıları, Bilecik Belediye Başkanı Selim Yağcı, Bilecik İl Milli Eğitim Müdürlü Fazilet Durmuş, kurum müdürleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.


Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunması ile başlayan Öğrenme Şenliği, Pelitözü İlkokul öğrencilerinden Oğuzhan Ortakaya ve Yağmur Özmen’in İstiklal Marşı işaret diliyle sunmaları ilgiyle izlendi. Açılış konuşmasını yapan Bilecik İl Milli Eğitim Müdürü Fazilet Durmuş, Öğrenme Şenliği, “Hayat Boyu Öğrenme” faaliyetlerine katılımı arttırmayı hedefleyen, öğrenme fırsatları hakkında halkı bilgilendiren, eğlenerek öğrenmeyi teşvik eden, sanatsal ve kültürel gösteriler içeren programlı etkinlikler bütünü olduğunu söyledi. Öğrenme Şenliği, bireylerde kendilerini geliştirme konusunda merak ve istek uyandırarak, öğrenmenin eğlenceli yönünün fark edilmesini ve bireylerin öğrenme süreçlerine aktif olarak katılmasını sağlamak amacıyla gerçekleştirildiğini anlatan Durmuş, sözlerine şöyle devam etti;


“Öğrenme Şenlikleri, dünyanın çeşitli kentlerinde yıllardır başarı ile uygulanmakta olan ve hayat boyu öğrenme sürecine katkı sağlayan faaliyetlerdir. Dünyada ilk olarak 1967 yılında okuma yazma haftası olarak kutlanmaya başlamış, daha sonra pek çok ülkede kapsamlı Öğrenme Şenlikleri düzenlenmeye başlamıştır. Öğrenme şenliklerini diğer öğrenme faaliyetlerinden ayıran en önemli özellik, öğrenme süreçlerine aktif olarak katılım imkanı sunmasıdır. Bireysel gelişmeye yönelik merak ve istek uyandırma özelliği ile de yürütülen diğer hayat boyu öğrenme faaliyetlerinden daha etkili olmaktadır. Hızla değişen toplumlarda hayat boyu öğrenme, iş gücü piyasasına dahil olabilme açısından çok önemlidir. Temel becerilere sahip olmak ve okuryazar olmak, iyi bir iş bulmak için yeterli değildir. Günümüzün esnek iş gücü piyasasında istihdam edilebilir konumda kalabilmek için eğitim ve öğretime sürekli ihtiyaç vardır. İnsanların sadece ülkesindeki değil, dünyadaki toplumsal gelişmelere ve değişime uyum sağlamalarına yardımcı olmak, ekonomik ve sosyal yaşama aktif katılımlarını kolaylaştırmak yaşamlarını daha etkin bir biçimde düzene koyma ve denetleme yeteneklerini geliştirmek ve sosyal açıdan dışlanmalarını engellemek için Hayat Boyu Öğrenmeye ihtiyaç duyulmaktadır. Ülkemizde Hayat Boyu Öğrenmeye katılım oranı oldukça düşüktür. İlimizde bin 915 tane kurs açılmış, 44 bin 792 tane kursiyer katılmıştır.”


“Her zaman gençlerimizin, çocuklarımızın eğitimimizin yanında olduk”


Bilecik Belediye Başkanı Selim Yağcı ise; bu yıl 2’incisi düzenlenen Öğrenme Şenliğinin öğrencilere yararlarını dile getirerek, “Ne mutlu ki bizlere eğitimin ve öğrenimin bir şenlik ortamı içerisinde gerçekleştiriyoruz. İlimiz çocuğuyla, genciyle, büyüğüyle, yaşlısıyla el ele gönül, gönülle vererek devletimizin önderliğinde her gün değişiyor ve gelişiyor. Bunun içerisinde en büyük rol geleceğimizin teminatı gençlerimiz. Onları bugüne ve geleceğe en iyi şekilde hazırlama noktasında hep birlikte çaba gösteriyoruz. Tabii ki bunun en önemli noktası eğitim ve öğrenim, okullarımız. Milli eğitim camiamız gecesiyle, gündüzüyle geleceğimizi dantel gibi işliyor ve geleceğimizi emin ellere emanet etme noktasında çaba harcıyor. Öğrencilerimizi kutluyorum ve onlarla gurur duyuyoruz çünkü geleceğimiz onlara emanet ediyoruz. Bizler Bilecik Belediye Başkanlığı olarak göreve geldiğimiz ilk günden itibaren her zaman gençlerimizin, çocuklarımızın eğitimimizin yanında olduk. Onlarla birlikte olmanın haklı hazzını ve gururunu yaşadık. Bu alanda karınca nispetince bir nebze de katkımız oluyorsa kendimizi bu noktada mutlu had ederiz, gururlu hissederiz. İnşallah bu öğrenim şenliği güzel bir şekilde başladığı gibi güzellikler içerisinde sonuçlanır. Gelecek yıllarda da büyük bir heyecanla da devam eder” dedi.


Konuşmaların ardından Söğüt Çocuklar Mehter Takımı gösterisi, Özel Eğitim ve Uygulama Okulu Ritim Grubu gösterisi, Pelitözü İlkokulu 4’üncü sınıf öğrencilerinin İşaret Dili Gösterisi, Kızıldamlar Köyü Kültür Derneği Halk Oyunları ekibi gösterisi ile devam etti. Protokol üyeleri 2. Öğrenme Şenliği kurdelesinin kesmelerinin ardından, protokol üyeleri kurulan stantları gezdi. Son olarak Türk Kızılay’ı Bilecik Şube Başkanlığı tarafından katılımcılara pilav ikramı ile son buldu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Türkiye-Cezayir KEK 12. Dönem Toplantısı’nın kapanış oturumu Ankara’da gerçekleştirildi Türkiye-Cezayir Karma Ekonomik Komisyonu (KEK) 12. Dönem Toplantısı’nın kapanış oturumu Ankara’da gerçekleştirildi. Toplantıda ekonomiden bilgi teknolojilerine, eğitimden sağlığa, kültürden turizme, ticaretten sosyal politikalara kadar birçok alanda iki ülke arasındaki iş birliğinin genişletilmesi konusunda anlaşmaya varıldı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ile Cezayir Enerji ve Madenler Bakanı Mohamed Arkab, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nda heyetler arası görüşmeler yaptı. Görüşmenin ardından Türkiye-Cezayir Karma Ekonomik Komisyonu (KEK) 12. Dönem Toplantısı’nın kapanış oturumu gerçekleştirildi. Düzenlenen kapanış oturumunda konuşan Bakan Göktaş, 2023 yılı sonunda Türkiye ve Cezayir arasında ikili ticaret hacminin 6,3 milyar dolar olarak gerçekleştiğinin altını çizerek, bu rakamın iki ülke arasındaki en yüksek seviye olduğunu kaydetti. Bakan Göktaş, gelecek dönemde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun’un hedef olarak belirlediği 10 milyar dolar ikili ticaret hacmine kolaylıkla ulaşılabileceğine inandığını ifade etti. Bakan Göktaş, her iki ülkenin de önem verdiği ‘Tercihli Ticaret Anlaşması’ müzakerelerinin başlanması yönünde alınan karardan memnuniyet duyduğunu kaydetti. “Cezayir’de bir anaokul ve bir ilkokul ile eğitim ve öğretime başlanmasını planlıyoruz” Bakan Göktaş, Cezayir’de 33 bin Türk vatandaşı, Türkiye’de ise 12 bin Cezayir vatandaşının yaşadığına dikkati çekerek, “Geçtiğimiz yıl 2 bin 196 Cezayirli öğrencinin Türkiye üniversitelerinde eğitim görmelerine destek olarak gençlerimizin kültürel etkileşimine ve geleceklerine destek olduk. Gençlerimiz ülkelerimiz arasında sevgi köprüleri kuran birer gönül elçisidir. Türkiye Maarif Vakfımızın resmi süreçleri tamamlanmasının ardından Cezayir’de de bir anaokulu ve bir ilkokul ile eğitim ve öğretime başlanmasını planlıyoruz. Eğitimde tecrübe paylaşımını ülkelerimizin geleceği açısından değerli bir yatırım olarak görüyoruz” şeklinde konuştu. Türkiye ile Cezayir arasındaki uçuşlarda sefer sayısı artırıldı Bugünkü toplantıda ekonomiden bilgi teknolojilerine, eğitimden sağlığa, kültürden turizme, ticaretten sosyal politikalara kadar birçok alanda iki ülke arasındaki iş birliğinin genişletilmesi konusunda anlaşmaya varıldığını kaydeden Bakan Göktaş, “Gerçekleşen verimli görüşmelerin ülkelerimiz arasındaki ekonomik ilişkileri çok daha ileri bir noktaya taşıyacağına gönülden inanıyorum. Dün Karma Ekonomik Komisyonu vesilesiyle Sivil Havacılık Genel Müdürlüğümüz ile Cezayir Sivil Havacılık Otoritesi arasında da bir mutabakat zaptı imzalandı. Bu anlaşma ile iki ülke arasındaki hava ulaşımında haftalık 35 olan uçuş sefer sayısının 80 uçuşa çıkarılması ve uçuş noktalarına ilişkin kısıtlamaların kaldırılması kararı alındı. Bu anlaşma Türkiye ve Cezayir ilişkileri açısından memnuniyet verici bir gelişmedir” diye konuştu. Konuşmaların ardından iki bakan KEK toplantı tutanağını imzaladı.
Bolu Öğrencilerin düzenlediği “Tükettikçe Tükeniyoruz Başka Dünyamız Yok” paneline yoğun ilgi Bolu’da lise öğrencileri tarafından hazırlanan “Tükettikçe Tükeniyoruz Başka Dünyamız Yok” başlıklı paneli yoğun ilgi gördü. Panele katılarak öğrencilerin sunumuna katkı sunan İklim Değişikliği ve Enerji Çalışmaları Merkezi Başkanı İlhan Sağsen, “İklim değişikliği uzun dönemde yağış ve sıcaklık patenlerini bozuyor. Dolayısıyla da bu hem doğal afetlerin miktarını, hem sıklığını hem de şiddetini arttırıyor” dedi. Liselerde Bilim Uygulamaları Projesi çerçevesinde Bolu İzzet Baysal Anadolu Lisesi’nden 6 öğrenci, küresel ısınma ve iklim değişikliği ile alakalı panel düzenledi. Panel başkanlığını Sude Özkan, sunumu ise İrem Gülmez, Şevval Can, Elif Yusufoğlu, Abdullah Çilingir, Umutgün Acer yaptı. “Tükettikçe Tükeniyoruz Başka Dünyamız Yok” başlıklı panele öğrencilere katkı sunmak için Bolu Teknokent bünyesinde faaliyet gösteren İklim Değişikliği ve Enerji Çalışmaları Merkezi Başkanı İlhan Sağsen ve Prof. Dr. Fatih Aydın da katıldı. Öğrencilerin yaptığı sunumun ardından konuklar yaptıkları bilimsel araştırmaları öğrencilere aktardı. Milli Eğitim Müdürlüğü’nün toplantı salonunda gerçekleştirilen panele çok sayıda öğrenci ve öğretmen katılım sağladı. “Geniş bir kitleye erişebilme imkanı bulacağız” Öğrencilerle panele katılmaktan dolayı mutlu olduklarını ifade eden İklim Değişikliği ve Enerji Çalışmaları Merkezi Başkanı Doç. Dr. İlhan Sağsen, “İklim Değişikliği ve Enerji Çalışmaları Merkezi olarak Bolu genelinde bütün ortaokul ve liselerimize farkındalık söyleşilerinde bulunuyoruz. Burada İl Milli Eğitim Müdürlüğümüzle ve İzzet Baysal Anadolu Lisesi’yle beraber iklim değişikliğiyle alakalı program gerçekleştireceğiz. Bu programın güzel yanı öğrencilerimizle beraber bir panele katılacağız. İklim değişikliğiyle alakalı onlar sunumlarını yapacak. Bizler de iklim değişikliğiyle mücadelede çözüm yolları, sıfır atık, geri dönüşüm, enerji verimliliği, enerji tasarrufu, bu konularda Bolu genelinde bir bilgilendirme yapmış olacağız. Dolayısıyla da aslında bu hem bizim yapmak istediğimiz bu farkındalık söyleşilerinden bir tanesi ama bu sefer daha geniş bir kitleye erişebilme imkanı bulacağız” diye konuştu. “Yeni ağaçların dikilmesi son derece önemli” Çevre kirliliğine karşı önlem alınmazsa 50 yıl sonra yaşamı olumsuz etkileyecek olan birçok olumsuzluğun meydana geleceğini ifade eden Doç. Dr. Sağsen, “Orman olması son derece önemli. Yani bu dünya için yağmur ormanları, bizim ormanlarımız da dahil olmak üzere Türkiye’deki ormanlar çünkü ormanlar, okyanuslarla beraber en büyük karbon yatakları. Bizim tabiri caizse akciğerlerimiz olarak hep nitelendirilir. Aslında bu emisyonları emdiği içindir, karbon yutakları olduğu için. Dolayısıyla ormanlaşmanın devam etmesi yani orman kesiminin olmaması, hatta yeni ağaçların dikilmesi son derece önemli. Önlemler alınmazsa Türkiye genelinde ve küresel olarak sadece bir ulus devletin önlem alması da yetmiyor bu süreçte. Başta su kaynakları olmak üzere yaşamı olumsuz etkileyen birçok olumsuzlukla biz karşı karşıya geleceğiz” dedi. “İklim değişikliği uzun dönemde yağış ve sıcaklık patenlerini bozuyor” Son dönemde yaşanan fırtına, sel gibi afetlerin iklim değişikliği ile doğrudan bağlantısı olduğunu dile getiren Doç. Dr. Sağsen, “İklim değişikliği uzun dönemde yağış ve sıcaklık patenlerini bozuyor. Dolayısıyla da bu hem doğal afetlerin miktarını, hem sıklığını hem de şiddetini arttırıyor. Bunları engellemek için aslında Paris İklim Antlaşması çerçevesinde devletlerin üzerine düşen bazı sorumluluklar var. Emisyonları düşürmek, üretim teknolojilerini modernleştirmek, enerji verimliliğini arttırmak, bunun dışında kullandığımız enerji tipini değiştirmek, yani konvansiyonel yakıtlar yerine, özellikle kömür kullanımı yerine yenilenebilir enerji teknolojisine yönelmek. Bu noktada en önemli bizim kaynaklarımız. Bunun dışında da ekolojiyi korumak, yani okyanusları, denizleri kirlenmekten korumak. Geçtiğimiz günlerde yine bizim üzerinde durduğumuz tek kullanımlık plastiklerden vazgeçmek. Bunların tamamı ekolojik dengeyi alt üst ediyor. O yüzden bu konu ve bireysel olarak da biraz ihtiyaç analizinizi doğru yapmak, yani üretim tüketim neyi alıyoruz, neyi almıyoruz? Bu analizi doğru yapmak bu noktada önemli” dedi.